Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından daha fazla bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

Ödem Tedavisi

Dokularda meydana gelen aşırı sıvı birikimi olarak tanımlayabileceğimiz hastalık, vücudun birçok farklı bölgesinde meydana gelebiliyor ve yaşça büyük kimselerde bu sorun daha sık bir şekilde karşımıza çıkıyor. Vücudun herhangi bir bölgesinde kendini şişlik olarak ifade eden hastalık, bir süre sonra ağrı durumu ile de rahatsız edici bir seviyeye ulaşacaktır.

Bacaklar, kollar ve en çok da ayak bölgesinde meydana gelen ödem, küçük bir alanda yaygınlık gösterebileceği gibi vücudun farklı bölgelerine de hızlı bir şekilde yayılabiliyor ve görsel olarak da rahatsız edici bir durum ortaya çıkıyor. Biriken sıvı, herhangi bir müdahale yapılmadığı takdirde farklı bölgelere de sıçrayabilir ve bu durum sağlığınızı olumsuz etkileyeceği gibi estetik kaygıyı da beraberinde getirecektir.

Ödem Hakkında

Vücudun farklı bölgelerinde oluşum kaydedebilen ancak en çok bacak arka kısmında yani baldır adını verdiğimiz noktalarda meydana gelen ödem hastalığı ciddi bir sağlık sorunudur ve tedavi edilmediği takdirde yaygınlık gösterebilir. Küçük bir alanda oluşan bu hastalık, tedavi edilmediği takdirde farklı bölgelere de sıçrayabiliyor ve hastalığı riskli hale getiren en önemli unsurlardan bir tanesi de kesinlikle budur.

Küçük kan damalarının çevre dokulara sıvı sızdırması ile ortaya çıkan hastalığın tedavisi mevcut ve tıbbi destek aldığınız takdirde sizler de kısa süre içerisinde bu sorundan kurtulmuş olacaksınız. Ödem, vücudun her bölgesinde görülebilir ve doğal tedavi yöntemleri ile tedavisi de mümkündür.

Ödem Nedir?

Dokulardaki sıvı birikimi olarak basit bir tanımlama yapmak mümkündür. Genç yaşta karşınıza çıkabileceği gibi ilerleyen yaşlarda da en büyük sıkıntılarınızdan bir tanesi olacaktır. Ödem sorunu tedavi edilmediği takdirde vücudun farklı bölgelerinde de baş gösterebiliyor ve şişlik durumu daha rahatsız edici bir seviyeye ulaşıyor.

Kadın ve erkekler arasında bir kıyaslama yapıldığında her iki cinste de eşit oranda gözlemlendiğini söylemek mümkündür. İlaç tedavisi ile birlikte kısa süre içerisinde ortadan kaldırılabilir ve az önce de bahsettiğimiz gibi hastalık ile ilgili doğal tedavi yöntemleri de son dönemde bir adım daha öne çıkmış durumda.

Anjiyoödem

Ödeme, kendi içerisinde farklı türleri de barındıran sıkıntılı bir cilt hastalığıdır. Anjiyoödem de bu türlerden bir tanesi ve en tehlikeli ödem türleri arasında yer aldığını da unutmamak gerekiyor. Cildin altında biriken sıvının oluşturduğu ödem türüdür ve deri yüzeyini yoğun bir şekilde etkisi altına almaktadır. Cildin en derinlerine kadar ulaşabilir ve ilerleme kaydetmesi de diğer ödem türlerine göre çok daha hızlıdır.

Derinin birçok farklı katmanını etkisi altına alacaktır ve yüzeysel bir sorun değildi. Tedavisi mümkündür ve doktorunuzun yapacağı incelemeler neticesinde doğru tedavi yöntemini tespit etmek de çok daha kolay olacaktır. Ödem, riskli ve tehlikeli bir hastalık ve zaten türlerini incelediğimizde de bunu daha net bir şekilde göreceğiz.

Papilödem

Ödem hastalığının vücudun farklı bölgelerinde görülebileceğini daha önce de belirtmiştik ve papil ödem de bunun en gerçekçi örneklerinden bir tanesidir. Kafa içindeki basıncın normale oranla çok daha fazla olması ve günden güne artış göstermesi ile birlikte ortaya çıkan problemlerden bir tanesidir. Bu baskı sıkıntılı sonuçlar doğurabiliyor ve göz siniri adını verdiğimiz optik sinirin şişmesi olarak tanımlamak da mümkündür.

Diğer ödem türleri gibi bu ödem türünün tedavisi de mümkündür ancak hastalığın altında yatan asıl nedenin tespit edilmesi gerekiyor ve bu sürecin sonunda doğru tedavi yöntemi daha sağlıklı bir şekilde belirlenmiş olacaktır.

Makülerödem

Ödem, yalnızca bacaklarda ya da kollarda meydana gelen bir şişlik durumu değildir. Farklı kaynakları incelediğinizde genellikle kol ve bacak bölgesinden bahsedildiğini sizler de görebileceksiniz ve halk arasında bilinen en büyük yanlışlardan bir tanesi de ne yazık ki budur. Makülerödem, ödem hastalığının en sıkıntılı türlerinden bir tanesidir ve göz bölgesinde yer alan makulada gelişen bir rahatsızlık olarak karşımıza çıkıyor.

Görme merkezinde yaşanacak ödemin ne gibi sorunlar ortaya çıkartabileceğini az çok tahmin ediyor olmalısınız. Bu tür bir sorun ile karşı karşıya geldiğiniz takdirde hiç vakit kaybetmeden doktor yardımı almanız gerekiyor, aksi takdirde ödem ilerleyecek ve görme yetinizi de bir süre sonra kaybedeceksiniz. Yaşanabilecek en büyük sıkıntılardan bir tanesi de ne yazık ki budur.

Skrotal Lenfödem

Ödem türlerini incelemeye devam ettikçe bu hastalığın vücudun her bölgesine nasıl ve ne şekilde yayıldığını da daha net bir şekilde görebiliyoruz. Skrotal lenfödem de bunun en net örneklerinden bir tanesi olacaktır. Testis çevresinde biriken sıvı ile birlikte skrotum kısa süre içerisinde şişmeye başlar ve bu şişlik ile birlikte ödem, gelişimini her geçen gün biraz daha hızlandıracaktır. Tedavi edilebilen türlerden bir tanesidir ancak herhangi bir şekilde müdahale yapılmadığında cinsel hayatınıza da elveda demek zorunda kalacaksınız. Bu sorun ile karşı karşıya kalmamak adına tıbbi destek almanızı şiddetle tavsiye ediyoruz.

Periferik Ödem

Dolaşım sistemi ve lenf bezlerinde meydana gelen sorunların neticesinde ortaya çıkan ödem türlerinden bir tanesidir. En bilinen ödem türü olarak karşımıza çıkıyor ve daha çok bacak ve kol bölgesinde rastlıyoruz. İlaç tedavisi ile birlikte bu hastalıktan kurtulmak mümkün ve sizler de doktor yardımı alarak genel sağlık durumunuzu normale döndürebilirsiniz.

Ödem hastalığı oldukça tehlikeli bir hastalık ve altında yatan nedenlerin de doğru bir biçimde tespit edilmesi gerekiyor. Kadın ve erkeklerde eşit oranda gözlemlenen bu hastalık, doğal tedavi yöntemleri ile de tedavi edilebiliyor ancak önceliğiniz kesinlikle doktor yardımı almak olmalıdır ve bu sayede daha kesin ve daha hızlı sonuç elde edeceksiniz.

Pulmoner Ödem

Akciğerlerde biriken aşırı sıvının dokulara zarar vermesi ve her geçen gün şiddetini arttırması durumu olarak tanımlamak mümkündür. Yine her ödem türü gibi tehlike arz eden ve riskli sorunlardan bir tanesidir. Aşırı sıvı birikiminin önüne geçilmediği takdirde ödem her geçen gün daha hızlı bir şekilde ilerleyecek ve diğer organlara da sıçrayacaktır.

Pulmoner ödem ile birlikte akciğerler yavaş yavaş işlevini yitiriyor ve gün içerisinde nefes almakta güçlük çektiğinizi fark etmeye başlıyorsunuz. Akciğer bölgesinde oluşan ödem, tıbbi tedavi ile çözümlenebilir ve doğal tedavi yöntemleri ile bu sorundan kurtulmak ne yazık ki mümkün değildir.

Gözde Ödem

Retina ödemi olarak da bilinen bu ödem türü, çok ciddi sorunları da beraberinde getirecektir. Ödem büyümeye devam ettiği süreci göz işlevini yitirecek ve görme kaybı yaşanacaktır. Kişi, ilk zamanlar bulanık görmeye başlayacak ve bir süre sonra bu yetiyi tamamen kaybettiğini fark edecektir. En tehlikeli ve risk taşıyan ödem türlerinden biri ve göz doktorları da bu konuda uyarılar yapmaya devam ediyorlar.

Ödem, kol ve bacakların dışında göz bölgesinde ve hatta akciğer organında bile meydana gelebiliyor. Yayılma riski en fazla olan hastalık türlerinden bir tanesidir ve kişilerin bu konuda çok daha dikkatli olmaları gerektiğini de bir kez daha hatırlatmış olalım. Herhangi bir belirti ya da risk durumunda sizler de doktorunuzun kapısını çalabilir ve şikayetlerinizi iletebilirsiniz.

Serebral Ödem

En tehlikeli ödem türlerinden bir tanesi olan serebral ödem, beyinde biriken sıvı ile birlikte gün yüzüne çıkıyor ve vücudun bütününü olumsuz etkiliyor. Altında yatan çok fazla neden var ve bu nedenlerden bir tanesi de kafa travması olarak karşımıza çıkıyor. Herhangi bir travma durumunda oluşabilecek ciddi sorunlar var ve göz ardı etmemenizi tavsiye ediyoruz.

Bununla birlikte beyindeki herhangi bir kan damarında meydana gelen tıkanıklık ve pıhtılaşma durumu da yine bu sorunu gözler önüne serebiliyor.

beyinde aşırı sıvı birikimidir. Kafa travması, beyindeki bir kan damarında tıkanıklık veya yırtılma ya da beyin tümörünün bir sonucu olarak oluşabilir. Tedavi edilmediği takdirde ilgili organların işlevini kaybetmesi de mümkündür.

Primer Lenfödem

Lenfatik sistemin gelişiminde önemli bir yere sahip olan genlerin mutasyon geçirmesi ile birlikte ortaya çıkan sorunlardan bir tanesidir. İnsanlar ödem hastalığını çok basit bir hastalıkmış gibi değerlendiriyorlar ancak ödem türlerini ele aldığımızda ne kadar ciddi bir sorun olduğunu net bir şekilde görebiliyoruz. Neyseki bu hastalığın tedavisi mevcut ancak hastalığın altında yatan nedenleri doğru bir biçimde belirlemek gerekiyor ve tedavi yöntemi de bu doğrultuda belirlenecektir.

Primer lenfödem, kendini kısa süre içerisinde gösteren ve belirtileri ile gün yüzüne çıkan sorunlardan biri ve herhangi bir şikayet durumunda hiç vakit kaybetmeden doktor yardımı almanızı tavsiye ediyoruz.

İdopatik Ödem

Vücut ağırlığında meydana gelen artışa bağlı olarak gün yüzüne çıkan ödem türlerinden bir tanesidir. İlginç bir hastalık türü ve tam nedeni henüz tespit edilebilmiş değildir. Sodyum ve tuz tutulumuna bağlı olarak gelişim kaydettiği ifade ediliyor ancak bunun net bir bilgi olmadığını da bir kez daha hatırlatmak isteriz.

Ödem türleri arasında yer alan bu sorunun tedavisi de mümkündür ve yapılacak tetkikler neticesinde daha doğru ve daha sağlıklı sonuçlar elde edilecektir. Dikkatli olmakta fayda var çünkü ödem, vücudun büyük bir kısmını kısa süre içerisinde ele geçirebiliyor ve hastanın genel sağlık durumunu da büyük ölçüde olumsuz etkiliyor.

Karın Boşluğunda Ödem

Karaciğer hasarına bağlı olarak gelişen ödem türlerinden bir tanesidir ve sorunun asıl nedeni de bu hasarın karın boşluğu ve bacakları etkisi altına alması durumudur. Doktor kontrolleri bu yüzden büyük bir önem taşıyor ve karaciğer organında yer alan bir hasar ya da travma durumunun tespiti de yine bu kontroller ile birlikte daha kısa sürede ve kolay bir şekilde tespit edilecektir.

Karın boşluğundaki ödemin nedeni tespit edildikten sonra doktorunuz tedavi konusunda da sizlere detaylı bilgi verecektir. Ödem problemi kolayca tedavi edilebilir ancak her ödem türü için aynı şeyi söylemek ne yazık ki mümkün olmayacaktır. Dikkatli olmakta fayda var ve bu konuda uzmanlar da uyarılarına devam ediyorlar.

Pedal(Ayak) Ödemi

Sıvı birikimin ayak ve bacak bölgesinde baş göstermesi ile gün yüzüne çıkan hastalık türü olarak biliniyor ve bu şekilde tanımlanıyor. Pedal ödeminin tedavisinde genellikle ilaç tedavisine yer veriliyor ancak ilerlemiş hastalıklarda farklı yöntemlere de yer verilebilir. En çok karşı karşıya geldiğimiz ödem türü olarak da biliniyor ve ayak bölgesini kısa süre içerisinde esir alıyor.

Dikkatli olmakta fayda var ve herhangi bir belirti durumu ile karşı karşıya geldiğinizde hiç vakit kaybetmeden doktorunuza başvurmalı ve genel şikayetlerinizi de paylaşmanız gerekiyor. Tedavi edilebilir ve oldukça kısa bir süreç sonrası sizler de sağlığınıza kavuşmuş olacaksınız.

Ödem Oluşturan Nedenler Nelerdir?

Ödem hastalığının altında yatan birçok farklı neden var ve özellikle hamilelik döneminde kadınların bu sorun ile daha sık karşı karşıya geldiklerini de unutmamak gerekiyor. Altında yatan nedenlere bağlı olarak tedavi yöntemi de farklılık gösterecek ve bunun kararını da elbette doktorunuz verecektir.

Hareketsiz yaşam ve düzensiz beslenme, bu hastalığın en önemli nedenleri arasında yer alıyor. Bilgisayar başında ya da masa başında bir işe sahip iseniz ve gün içerisinde daha az hareket ediyorsanız, ödem riski ile karşı karşıya olduğunuzu da bilmeniz gerekiyor. Gün içerisinde sık sık ayağa kalkıp kısa süreli de olsa yürümenizi tavsiye ediyoruz.

Hipotiroidi

Tiroid bezinin normal bir şekilde çalışmaması ve yeteri kadar tiroid üretememesi durumunda ortaya çıkan hastalıklardan bir tanesidir. Bu hastalık ile birlikte ödem riskinin arttığını da unutmamak gerekiyor ve hipertiroidi hastalarının daha dikkatli olmaları gerektiğini bir kez daha belirtmek isteriz.

Yorgunluk, aşırı kilo alımı ve gün içerisindeki enerji kaybı da bu hastalığın belirtileri arasında yer alıyor. Bu tür belirtiler ile karşı karşıya geldiğinizde ödem oluşumu riskini de göz önünde bulundurmalı ve gerekli önlemleri vakit kaybetmeden almalısınız. Aksi takdirde yaşayacağınız sıkıntı çok daha büyük ve çok daha ciddi olacaktır.

Premenstrual Gerilim

Adet öncesi dönemde strese ve paniğe bağlı olarak gelişme kaydeden sorunlardan bir tanesidir ve kadınların en çok şikayetçi olduğu konulardan bir tanesi olduğunu da hatırlatmak gerekiyor. Adet dönemi öncesi yaşanan bu sorun, psikolojik sıkıntılar ile birleştiği takdirde ödem riskini de gün yüzüne çıkartıyor. Bu dönemde olabildiğince stresten uzak durmak ve kendinizi rahatlatacak şeylerle ilgilenmenizi tavsiye ediyoruz. Kronik bir hal almaya başladığı takdirde çok daha tehlikeli olacak ve vücudunuza genel olarak zarar verecektir. Bununla birlikte zihinsel problemler de artış gösteriyor ve kısa süre içerisinde kişiyi etkisi altına alıyor.

Hamilelik

Bir kadının fiziksel ve zihinsel olarak en hassas olduğu dönemlerden bir tanesi de hiç şüphesiz ki hamilelik dönemidir. Bu süreçte fiziksel yapıda büyük bir değişiklik meydana geliyor ve kontrollü davranmadığınız takdirde yaşayacağınız sorunlar da ne yazık ki artış gösterecektir.

Yapılan araştırmalar hamile kadınların çok daha sık ödem riski ile karşı karşıya geldiklerini ortaya koyuyor ve bu süreçte daha dikkatli olmanız konusunda uzmanlar tarafından uyarılıyorsunuz. Hamilelik ile birlikte vücut daha gergin ve sıkı bir yapıya sahip oluyor ve kasılmalar da bunun en önemli nedenlerinden bir tanesidir. Kan dolaşımı, hareketsizliğe bağlı olarak her geçen gün daha sıkıntılı bir hal alıyor ve bu da dokulardaki sıvı birikimini arttırıyor.

Ödem riski bu dönemde çok daha fazla ve düzenli doktor kontrollerinde eğer varsa genel şikayetlerinizi de paylaşmanız talep ediliyor. Sürekli olarak hareket etmeniz sizleri yorabilir ve hem kendinize hem de bebeğinize zarar verebilir ancak gün içerisinde sürekli olarak yatmak da ne yazık ki faydalı ve sağlıklı bir eylem değildir.

Bu dönemde olabildiğince sık ancak yavaş hareket etmeniz gerekiyor. Bu sayede kan dolaşımına büyük ölçüde katkıda bulunacak ve sizler de vücudunuzdaki gerilimi atmış olacaksınız. Kan dolaşımının normal seyrinde devam etmesi durumunda ödem riski de azalacaktır.

Yine bu dönemde hamilelere özel egzersiz programları da mevcut ve doktorunuzun önerisi ile birlikte hazırlanacak olan egzersiz programları sayesinde kan dolaşımını normale döndürmek de mümkün hale geliyor. Bu konuda da profesyonel yardım alabilir ve ödem riskinden uzak kalabilirsiniz.

Romatizma

Ödem hastalığının altında yatan ve bu hastalığı tetikleyen faktörlerden bir tanesi de romatizma olarak karşımıza çıkıyor. Romatizma hastaları risk altında ve kan dolaşımının yetersiz olduğu durumda risk her geçen gün biraz daha artacaktır. Yaşınız ilerlemiş dahi olsa hareketi elden bırakmamak gerekiyor ve gün içerisinde sık sık hareket etmeniz faydanıza olacaktır.

Vücudun hareketlilik kazanması demek kan dolaşımının normale dönmesi anlamına geliyor ve bu da birçok riski ortadan kaldırıyor. Romatizma hastası iseniz eğer bu konuda özellikle dikkatli olmanız gerekecektir ve dilerseniz doktorunuzdan özel bir egzersiz programı talebinde de bulunabilirsiniz. Egzersiz ile birlikte genel sağlık durumunuza da katkıda bulunacaksınız.

Aşırı Tuz Tüketimi

Aşırı tuz tüketimi ile birlikte bu tuzun vücuttan atılması da daha zor ve sıkıntılı bir hal alıyor. Sıvı birikimini tetikleyen durumlardan bir tanesidir ve hastaların tuz tüketimi konusunda özellikle dikkatli olmaları gerekiyor. Bu tür bir belirti durumu ile karşı karşıya geldiğiniz takdirde doktorunuzdan özel bir beslenme programı talep edebilirsiniz.

Yaşı ilerlemiş kimselerin beslenme konusunda daha hassas davranmaları gerekiyor ve tuzlu gıdaları hayatlarınızdan olabildiğince uzaklaştırmanız gerekecektir. Tuz tüketimi ödem riskinin yanı sıra yüksek tansiyon gibi hastalıkları da tetikliyor ve insan vücudu için zararlı bir gıda olduğunu da unutmamakta fayda var.

Hava Değişimi Şişliği

Mevsim değişikliği de ödemi tetikleyen unsurlardan bir tanesidir. İnsan vücudu, komplike bir yapı ve bu yapının savunma mekanizması da gerçekten ilginç. Alışkın olduğu havanın dışına çıkıldığında ve bu tür bir değişime maruz kaldığında ne yazık ki ödem riski artış gösteriyor ve rahatsızlık gün yüzüne çıkıyor. Yaşlı kimselerde bu durum daha net bir şekilde gözlemleniyor ve riskin çok daha fazla olduğunu da hatırlatmak gerekiyor. Ödem, kan dolaşımının zayıflaması ile birlikte ortaya çıkan sıvı birikimi olarak tanımlanıyor ve bu birikme neticesinde vücudun farklı bölümleri şişerek kendini gösteriyor. Şişlik durumu bir süre sonra şiddetli ağrı ve kızarıklık olarak görsel anlamda da rahatsız edici bir seviyeye ulaşacaktır.

Hareketsiz Yaşam

Spor, insan sağlığı ve hayatı için oldukça önemli ve kıymetli bir eylemler bütünüdür. Vücudunuzu çok fazla yormayacak şekilde düzenli olarak spor yapmanız durumunda kan dolaşımı normale dönecek ve daha sağlıklı bir vücut yapısına sahip olacaksınız. Hareketsiz yaşam, ödem sorununun en önemli nedenlerinden bir tanesidir ve bu sorunu ortadan kaldırmak adına gün içerisinde sık sık ayağa kalkmalı ve yürüyüş yapmalısınız. Kısa yürüyüşler bile olsa fayda sağlayacak ve kan dolaşımına katkıda bulunacaktır.

Ödem riskini ortadan kaldırmak istiyorsanız eğer bunu düzenli olarak yerine getirmeli ve uygulamalısınız. Aşırı hareketsizlik durumunda yalnızca ödem hastalığı değil, vücudu rahatsız edecek ve etkisi altına alacak sayısız hastalık gün yüzüne çıkıyor ve risk her geçen gün biraz daha artıyor.

Ödem Hangi Hastalıklarda Oluşur?

Az önce de bahsettiğimiz gibi insan vücudu komplike bir yapıdır ve bu yapının herhangi bir noktasında meydana gelen sorunlarda kısa süre içerisinde farklı bölgelerin ya da organların etkilenmesi de gayet normal bir durumdur. Hastalıklarının nedenini incelediğimiz takdirde vücudun farklı bölgelerinde yaşanan problemlerin de etkili olduğunu görebiliyoruz.

Ödem hastalığı için de aynı şeyleri söylemek mümkün. Karaciğer hastaları bunun en gerçekçi örneğidir ve karaciğerlerinizde problem varsa eğer hiç tereddüt etmeden doktorunuzun kapısını çalabilir ve tıbbi destek alabilirsiniz. Gerekli önlemler alınmadığı takdirde ciddi sağlık problemleri ile karşı karşıya geleceğinizi de unutmamanız gerekiyor.

Kalp Yetersizliği

Kalp yetmezliği sorunu ile mücadele eden hastaların ödem riski taşıdığını belirtmek gerekiyor. Bu tür bir hastalığa sahip iseniz eğer ödem riskini azaltmak adına önlemler almanız gerekecektir ve doktorunuz da bu konuda sizlere en iyi şekilde yardımcı oluyor. Ödem riskini azaltmak için yapabileceğiniz en doğru şeylerden bir tanesi düzenli hareketlilik olacaktır.

Kendinizi çok fazla sormayacak şekilde hafif çapta yürüyüşler yapabilirsiniz. Sürekli olarak yatış pozisyonunda vakit geçirmek ya da dinlenir durumda olmak vücudunuza fazlasıyla zarar veriyor ve kan dolaşımını d ortadan kaldırıyor. Hastaların büyük bir kısmı bu konuda fazlasıyla dikkatsiz ve bu dikkatsizlik durumu da ödem hastalığını beraberinde getiriyor.

Böbrek Hastalıkları

Böbrek organında yaşanan sorunlar ve sindirim sistemi gibi hastalıklar neticesinde ödem riskinin de artış göstereceğini biliyor muydunuz? Böbreklerde meydana gelen sorunların tedavisi bir an önce yapılmalıdır, aksi takdirde yalnızca ödem sorunu değil, birçok farklı risk de gün yüzüne çıkıyor. Ödem, vücudun herhangi bir bölgesinde oluşabilir ve aynı zamanda bu hastalığı tetikleyen birçok farklı unsur olduğunu da unutmamak gerekiyor.

Böbrek hastalıkları ve sindirim sistemi problemleri de bu nedenlerden bir tanesi ve eğer bu tür bir hastalık durumu ya da belirti durumu söz konusu ise tedbir almak durumundasınız.

Karaciğer Hastalıkları

Karaciğer sağlığı, insan vücudu için elbette önemli ve bu organ ile birlikte çevre bölgede meydana gelecek olan sıvı birikimi, ödem riskini de gün yüzüne çıkartıyor. Yine bu organda meydana gelen birçok farklı hastalık da ödemi tetikleyen unsurlardan bazılarıdır. Karaciğerin zayıflaması ve işlevini yerine getirememesi durumunda iç vakit kaybetmeden gerekli müdahale yapılmalı ve önlemler alınmalıdır. Bu organda yaşanacak sorunlar aynı zamanda bağışıklık sistemini de doğrudan etkiliyor ve insan vücudunun savunmasını da ortadan kaldırıyor. Zayıflayan vücut farklı hastalıklara da kapılarını aralayacak ve sorunların büyümesine neden olacaktır.

Düzenli doktor kontrolleri ile birlikte vücudunuzun herhangi bir noktasına var olan ya da risk taşıyan durumları tespit edebilir ve bu sayede gerekli önlemler için de daha hızlı hareket etme şansı elde edebilirsiniz.

İlaçlar

İlaç kullanımı insan sağlığı için her daim faydalıdır diye bir söylem kesinlikle hatalı olacaktır. Kullandığınız ilaçların içerisinde yer alan etkin maddeler, vücudunuza kimi zaman zarar verebiliyor ve olumsuz etki edebiliyor. Bu etkiyi azaltmak adına kullanım konusunda daha dikkatli davranmanız gerekiyor ve eğer çok mecbur değilseniz ilaç kullanımını tercih etmemeniz emin olun sizlerin lehine olacaktır.

Bununla birlikte ilaçların yan etkilerini de ihmal etmemek gerekiyor ve vücudunuza büyük ölçüde zarar verecek bir yan etki durumu söz konusu ise farklı bir tedavi yöntemi de tercih edilebilir. İlaçlar, ödem riskini ortaya çıkartan ve hastalığı tetikleyen bir diğer faktör olarak biliniyor.

Ödem Tedavi Türleri

Ödem, tedavi edilebilen bir hastalık ve ilgili yöntemlere göz attığımızda ilaç tedavisi ile birlikte ödem atıcı besin desteğinin yer aldığını görebiliyoruz. Bununla birlikte son dönemde daha sık uygulanan ve başarı oranı bir hayli yüksek olan karın boşluğundan iğne ile sıvı çekme tedavi de yine bu yöntemlerden bir tanesidir.

Ödem, ciddi bir hastalık ve her ne kadar halk arasında basit bir hastalıkmış gibi bilinse de ciddi tehlikeler barındırdığını, altında yatan nedenlere ve komplikasyonlarına baktığımızda daha net bir şekilde görebiliyoruz. Tedavisi oldukça kolay ve uygun tedavi yöntemi ile birlikte sizler de başarılı sonuçlar elde edebileceksiniz.

İlaç Tedavisi

Ödem hastalığının tedavisinde en etkili yöntemlerden bir tanesi olarak bilinen ilaç tedavisi, 1 hafta ila 10 gibi kısa bir süre içerisinde etkisini göstermeye başlıyor ancak tam iyileşme için biraz daha sabırlı olmanızda fayda vardır. İlaç kullanımında dikkat etmeniz gereken birtakım hususlar var ve özellikle kullanım öncesinde yan etkiler konusunda daha fazla bilgi sahibi olmanız gerekiyor.

Ağır ilaçlar kullanacaksınız ve herhangi bir yan etki durumunda doktorunuz ile iletişime geçmenizi tavsiye ediyoruz. İlaç kullanımı tamamlandıktan sonra doktor kontrolü için bir kez daha randevu almanız gerekiyor ve kontroller neticesinde tam iyileşmenin gerçekleşip gerçekleşmediği de tespit edilecektir.

Karın Boşluğundan İğne ile Sıvı Çekmek

Son dönemin en başarılı uygulamalarından bir tanesi ile karşınızdayız. İlaç tedavisi öncelikli yöntem olacaktır ancak fayda etmediği ya da sonuç vermediği durumlarda karın boşluğundan iğne ile sıvı çekme tedavisine geçilecektir. Bildiğiniz gibi ödem hastalığının asıl nedeni, vücuttaki sıvı birikimidir ve bu birikmenin ortadan kaldırılması için karın boşluğundan müdahaleye ihtiyaç duyuluyor.

Özel bir iğne yardımı ile yapılacak olan bu uygulama neticesinde vücuttaki ödemin atılması da mümkün hale geliyor. Uygulama esnasında herhangi bir şekilde acı hissi ile karşı karşıya gelmeyeceksiniz ve bu konuda endişeleriniz varsa eğer doktorunuz ile paylaşabilir, yardım alabilirsiniz.

Ödem Atıcı Besinler

B6 vitamini ile birlikte bol miktarda magnezyum ve potasyum içeren gıdalardan faydalanabilir ve bu gıdaların tüketimini arttırabilirsiniz. Ödem atıcı besin desteği ile birlikte sizler de doğal bir tedavi yöntemini tercih etmiş oluyorsunuz. İlaç tedavisinin yanında bu yöntemi de kullanabilir ve iyileşme sürecini daha sağlıklı ve daha hızlı hale getirebilirsiniz.

Sağlıklı ve düzenli beslenmenin insan vücudu için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görüyoruz ve yediğiniz içtiğiniz gıdaların her biri vücut dengesini korumak adına da önem arz ediyor ve uzmanlar da bu konuda uyarılarına devam ediyorlar. Doktorunuz tarafından hazırlanacak olan özel beslenme programına ayak uydurmanız kesinlikle lehinize olacaktır.

Magnezyum İçeren Besinler

Vücudun aşırı su tutması ve bu durumun sıvı birikimine dönüşmesi ile birlikte ödem riski ve hastalığı ortaya çıkıyor. Magnezyum alımını arttırdığınız takdirde ise vücudun su tutma oranında büyük bir azalma meydana gelecek ve ödem riskini de azaltmış olacaksınız. Sağlıklı ve düzenli beslenmenin ne kadar değerli ve kıymetli olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz ve herhangi bir şekilde ödem belirtisi durumu söz konusu ise magnezyum tüketimi arttırılmalıdır.

İçeriğinde zengin magnezyum barındıran gıdalara baktığımızda bitter çikolata, kepekli tahıllar ve yeşil sebzelerin yer aldığını görebiliyoruz. Özellikle bu dönemde sebze tüketimi bir adım daha öne çıkıyor ve sağlığınıza da katkıda bulunuyor. Yemeklerinizde tercih edebileceğiniz gibi ara öğünlerde de salata şeklinde tercih etmeniz mümkündür.

B6 Vitamini İçeren Besinler

B6 vitaminin azlığı, vücuttaki su tutulumunu da günden güne arttırıyor ve bu da ödem riskini daha güçlü hale getiriyor. Bu riski azaltmak adına B6 tüketimi düzenli ve daha sık bir şekilde yerine getirilmelidir. B6 içeren gıdalara baktığımızda ise muz ve patatesin başı çektiğini görebiliyoruz. Bu gıdalara yemeklerinizde olduğu gibi ara öğünlerde de atıştırmalık olarak yer verebilir ve fayda sağlayabilirsiniz.

Ceviz ve et tüketimi de yine bu konuda sizlere yardımcı olacak ve ödem riskini azaltacak olan gıdaların başında geliyor. B6 vitamini desteği aynı zamanda ilaç tedavisinde de önemli bir yere sahip ve doktorunuzun tavsiyesi ile birlikte hazırlanacak olan reçeteye de özen göstermeniz gerekiyor.

Potasyum İçeren Besinler

Potasyum takviyesi ile birlikte idrar üretimini arttırmak mümkün ve vücutta biriken sıvının atılmasında idrar en doğal ve sağlıklı yöntemlerden bir tanesidir. Sıvı birikmesinin önüne geçemiyor olabilirsiniz ancak bu sıvının atılması için yerine getirebileceğiniz çok farklı durumlar vardır. Potasyum içeren ilaçlar ve gıdalar ile birlikte bunu yerine getirmek mümkündür.

Muz ve domates de bu gıdalar arasında yer alıyor ve düzenli tüketim ile birlikte fayda sağlayacağını da hatırlatmak isteriz. Yine aynı şekilde avokado da potasyum konusunda bir adım öne çıkıyor ancak her mevsim tedarik etmek zor olacağı için muz ve domatese kıyasla daha az tüketiliyor ve tercih ediliyor diyebiliriz.

Doğal İdrar Sökücü Bitkiler

Doğanın mucizesinden faydalanabilir ve hiçbir şekilde ilaç tedavisine başvurmanıza gerek kalmadan sizler de ödemi vücudunuzdan söküp atabilirsiniz. Doğal idrar sökücü bitkiler grubuna baktığımızda karahindiba bitkisinin en güçlü tedavi yöntemi olduğunu görebiliyoruz. Bu bitkinin düzenli tüketimi ile birlikte vücudun su tutma durumun azalıyor ve bu da doğrudan ödem riskini ortadan kaldırıyor.

Karahindiba, yemeklerinizde olduğu gibi ara öğünlerinizde de yer verebileceğiniz özel bitki türlerinden bir tanesidir ve uzmanlar da bu bitkinin tüketimini şiddetle tavsiye ediyor. Genel sağlık durumunuza katkıda bulunmak adına da önemli bir tavsiyedir.

Ödem Tedavisi Öncesi

Her hastalığın tedavisinde ve öncesinde birtakım tetkiklere başvuruluyor ve ödem tedavisinde de bu durum geçerlidir. Fiziki muayenenin yanı sıra hastanın genel şikayetlerine yer verilecek olan bir tetkik sürecinden bahsedeceğiz. Şikayetlerinizi eksiksiz bir şekilde doktorunuz ile paylaşmanız elbette sizlerin lehine olacaktır. Ödem, tedavi edilebilen bir hastalık ve çok farklı yöntemler olduğunu da belirtmek gerekiyor.

Hastalığın teşhis edilmesi uzun sürmeyecektir ve zaten vücudunuzdaki anormal şişlikler de yine bu hastalığı gün yüzüne çıkartıyor ve doktorunuzun da işini bir nebze olsun kolaylaştırıyor. Şikayetlerin dinlenmesi üzerine teşhis konulacak ve hasta için en uygun tedavi yöntemi de kısa süre içerisinde belirlenecektir. İlaç tedavisi ile birlikte doğal tedavi yöntemleri de bunlardan bazılarıdır.

Fizik Muayene

Elle ve gözle yapılacak olan kontrollerin neticesinde hastalığı tespit etmek mümkün olabilir ancak gizli ödem gibi sorunlarda bu müdahale ya da tetkik yöntemi ne yazık ki tek başına yeterli olmuyor. Bu durumda göğüs röntgeni gibi cihaz destekli uygulamalara yer verilecek ve teşhisler daha sağlıklı bir şekilde yapılacaktır.

Az önce de ifade ettiğimiz gibi ödem hastalığı tedavi edilebilen bir hastalıktır ve doğru tedavi yöntemi belirlendiği takdirde sizler de kısa süre içerisinde başarılı sonuçlar elde edeceksiniz. Doktorunuzun tavsiyelerini göz önünde bulundurmanız büyük önem taşıyor ve bu sayede süreci daha sağlıklı bir seviyeye taşımak da mümkündür.

Tetkikler

Fiziki muayenenin ve genel şikayetlerin yeterli olmadığı durumlarda cihaz destekli tetkiklere başvuruluyor. Göğüs röntgeni de bunlardan bir tanesidir ve insan vücudunda bu bölgede meydana gelen herhangi bir sorunun tespiti de daha kolay bir hal alacaktır.

Göğüs Röntgeni

Göğüs bölgesinde var olan bir sorunu tespit etmek ve sıvı birikiminin varlığını gün yüzüne çıkartmak adına bu uygulamaya ihtiyaç vardır. Cihaz destekli uygulamalarda sonuç elde etmek daha kolay bir hal alıyor ve doktorların büyük bir kısmı da bu yöntemi tercih ediyorlar. Doğru uygulamalar neticesinde tedavi yöntemini belirlemek de kısa sürecek ve süreç daha sağlıklı bir hal alacaktır.

Karın Ultrasonu

Ultrason, genel sağlık durumunu belirlemek ve tespit etmek adına en sağlıklı uygulamalardan bir tanesidir. Karın ultrasonu ile birlikte vücut içerisinde birikmiş sıvının hangi bölgede yer edindiğini tespit etmek de daha kolay bir hal alıyor. Uzmanlar eşliğinde gerçekleştirilecek bu uygulama neticesinde doğru sonuçlar elde etmek mümkün. Karın ultrasonu ile birlikte sıvı birikimi daha net bir şekilde tespit edilecek ve süreç hızlanacaktır.

Ödem, tedavi edilebilen bir hastalıktır ve bu hastalığın tedavisinde kullanılan yöntemlerin çok fazla komplikasyon riski taşımadığını da hatırlatmak gerekiyor. Doktorunuzun uyarıları doğrultusunda hareket edecek ve sizler de kısa süre içerisinde genel sağlık durumunuzun iyiye işaret ettiğini fark edeceksiniz.

Bacak Ultrasonu

Ödem, insan vücudunda en çok bacak bölgesinde meydana geliyor ve bu bölgede karşımıza çıkıyor. Bacakta oluşan ödemi tespit etmek için fiziki muayene yeterli olmayabiliyor ve daha sağlıklı bir süreç yaratabilmek adına bacak ultrasonuna ihtiyaç duyulacaktır. Cihaz destekli tetkikler ile birlikte bu bölgede oluşan ödemi tespit edebiliyor ve daha sağlıklı sonuçlar elde edebiliyoruz.

Ultrason sonuçları sizinle paylaşılacak ve yine değerlendirmeler ile ilgili de birtakım bilgiler aktarılacaktır. Ödem hastalığının tedavisi için en uygun tedavi yöntemini belirlemek zor değil ve doktorlarınıza d bu konuda fazlasıyla güvenebilirsiniz. Yine aynı şekilde ödemi vücuttan atmak da bir hayli kolay ve bu süre zarfında besin desteği almanızı da tavsiye edeceğiz.

Kan Testleri

Ödeme neden olan hastalıkları ya da bu sorunun altında yatan nedenleri tespit edebilmek adına kan ve idrar testlerine de ihtiyaç duyuluyor. Yazımızın başında da ifade ettiğimiz gibi ödem hastalığının birçok farklı nedeni olabilir ve doğru tedavi yöntemine ulaşabilmek adına öncelikli olarak bu nedenlerin doğru bir biçimde tespit edilmeleri gerekiyor. Kan testi sayesinde insan vücudundaki her türlü hastalık gün yüzüne çıkıyor ve risk durumları da yine bu test ile birlikte tespit edilecektir.

Kan ve idrar testi neticesinde ve cihaz destekli tetkikler ile birlikte sorunların tespiti mümkündür ve sonrasında da uygun tedavi yöntemi belirleniyor. Endişe edeceğiniz bir durum yok ve tam aksine gayet sağlıklı bir süreç sizleri bekliyor olacaktır.

Ödem Tedavisi Sonrası

Ödem, tekrar riski olan hastalıklardan bir tanesidir ve gerekli özeni göstermediğiniz takdirde bir kez daha karşınıza çıkması mümkündür. Bu hastalık tedavi edildikten sonra doktorunuz birtakım uyarılarda bulunacak ve düzenli kontroller için de randevu verecektir. Beslenme konusu en önemli detaylardan bir tanesidir ve bu detayın yanı sıra egzersiz programlarına da bir şekilde ihtiyacınız olacaktır.

Düzenli spor ve beslenme neticesinde ödem riskini azaltmak mümkün ve zaten yapılan uyarılar da çoğu zaman bu yönde olacaktır. Nasılsa tedavi oldum düşüncesi ile sporu ve düzenli beslenmeyi terk etmek ne yazık ki lehinize değil aleyhinize olacaktır.

Beslenme Konusunda Dikkat Edilmesi Gerekenler

Ödem riskini azaltmak ve daha da önemlisi bu hastalık ile bir kez daha karşı karşıya gelmemek adına sizler de düzenli ve sağlıklı beslenme konusunda özellikle dikkatli davranmak durumundasınız. Magnezyum ve potasyum zengini içerikleri daha sık tüketmeniz gerektiğini bir kez daha hatırlatmak isteriz ve doktorunuz da bu tür uyarılarda bulunacaktır.

Spor ve Egzersiz

Düzenli ve sağlıklı beslenmenin yanı sıra aynı oranda spor konusuna da ekstra hassasiyet göstermeniz gerekiyor. Hareketsizlik durumu bir süre sonra ödem riskini de beraberinde getirecektir. Kan dolaşımının normale dönmesi gerekiyor ve bu da spor yaparak mümkün hale gelecektir.

Sık Sorula Sorular

Ödem hastalığı ile ilgili bilinen çok fazla yanlış var ve bu yanlışları da ortadan kaldırmak gerekiyor. Halk arasında çok basit bir hastalık olarak anılıyor ancak altında yatan nedenleri incelediğimizde aslında ne kadar tehlikeli ve ciddi bir hastalık olduğunu görebiliyoruz. Sık sorulan sorular başlığı altında bu hastalık ile ilgili merak edilenleri ve doğruları paylaşmaya çalışacağız.

Ödem nasıl önlenir?

Düzenli ve sağlıklı beslenmenin yanı sıra hareketlilik durumu ile ödem riskini azaltmak mümkündür. Vücudunuzun ihtiyacı olan egzersiz programları da yine bu riski azaltmak adına büyük bir öneme sahiptir.

Ödem tehlikeli bir durum mu?

Kesinlikle büyük tehlike arz ediyor ve tedavi edilmediği takdirde vücudun farklı bölgelerine de sıçrayabilir ve estetik açıdan da rahatsız edici bir görünüm söz konusu hale gelecektir.

Beyinde ödem oluşumu nedir?

Sıvı birikiminin beyinde gerçekleşmesi durumunda beyinde ödem hastalığı meydana geliyor ve ödem türleri arasında en riskli ve tehlikeli tür olarak karşımıza çıkıyor. Sıradan bir tedavi yöntemi ne yazık ki bu sorunun giderilmesi adına yeterli olmayacaktır.

Beyin ödemi nasıl tedavi edilir?

Beyin ödemi, diğer ödem türlerine kıyasla çok daha riskli ve ölüm tehdidi oluşturan ciddi bir türdür. İlaç tedavisi ya da doğal tedavi yöntemleri ile müdahale etmek kesinlikle fayda sağlamaz ve bu hastalığın tedavisinde cerrahi müdahaleye başvurulacaktır. Ciddi bir operasyon ile bu hastalıktan kurtulmak mümkün.

Ödem tedavisi için hangi bölüme gitmek gerekir?

İç hastalıkları bölümü uzmanları bu konuda sizlere yardımcı olacak ve tetkiklerin yanı sıra tedavi için de gerekli süreci aktaracaklardır. Doğru tedavi yöntemi ile birlikte bu sorundan kurtulmak mümkün ve ödem tedavisinde tercih edilen çok sayıda alternatif tedavi yönteminin başarılı sonuçlar doğurduğunu da hatırlatmak gerekiyor.