Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından daha fazla bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

Mide Ağrısı Tedavisi

 

Mide ağrısı toplumda ciddi bir sağlık sorunu olarak görülebilir. Farklı sebeplerden dolayı gelişen mide ağrısı kişiyi rahatsız edici düzeyde olur. Bazı dönemlerde mide rahatsızlıklarının yaşanması daha sık görülebilir. Vücudumuzdaki en hassas organlardan olan mide sıkıntı, stres, mevsim geçişleri, hormonal etkiler gibi aklımıza gelmeyecek pek çok etkenden etkilenebilir.

Günlük yaşamda diyet listesinde bulunan besinler bile mide ağrısına neden olabilir. Bazen gastrit, ülser, kanser, reflü gibi rahatsızlıklar da mide ağrısını tetikleyebilir. Mide ağrısı tedavisi nedenine bağlı olarak yapılmaktadır. Bu yüzden ağrının kaynağı mutlaka belirlenmelidir. Özellikle belli sürede geçmeyen mide ağrısı için hastaların detaylı olarak değerlendirilmesinde yarar vardır.

Alerjik etkenler, psikolojik sorunlar, çevresel etkenler mide ağrısını tetikleyen unsurlar arasındadır. Mide ağrısına neden olan etkenler belirlenir ise bu sorunu daha az yaşayabilirsiniz. Özellikle genetik yatkınlık varsa ağrı, yanma gibi mide problemlerini daha kolay yaşayabilirsiniz.

Araştırmalar güneş ışınları, nem farklılıkları, soğuk, sıcak gibi hava koşullarının bile mide ağrısına etki ettiğini göstermiştir. Kişinin bu farklılıklar nedeniyle yaşayacağı stres bile ağrıyı tetiklemeye yeterli olabilir. Stres vücuttaki hormon değişimlerinin en önemli sebebidir. Hormonal değişimler mide asidinin artmasına neden olan bir etkendir. Mideniz bu tür etkenlere karşı mutlak sinyal verecektir.

Kişinin beslenme düzenindeki farklılıklar, özellikle kızartma yöntemi ile pişirilen yağlı besinlerin tüketilmesi, çiğ sebze ve meyvelerin daha fazla tüketilmesi, asitli ve kafeinli içeceklerin daha fazla içilmesi midenin tepki vermesine neden olabilir. Mide ağrısı çeken kişilerin tüm bu nedenleri gözden geçirmesi ve ağrıyı tetikleyebilecek unsurları belirlemesi gerekir. Önemli bir rahatsızlıktan kaynaklanmayan mide ağrısı tedavisi sırasında bunlar önemlidir. Tedavide mide ağrısına iyi gelen besinlerin tüketilmesi, bitkisel önerileri uygulaması, en önemlisi mide ağrısını tetikleyecek etkenlerden uzak durması son derece faydalı olacaktır.

Ağrı vücudumuzun neresinde olursa olsun bir sinyal olarak görülmektedir. Mide ağrısı da aynı özelliğe sahiptir. Mide kadar hassas bir organın yanma, ağrı, ekşime gibi verdiği tepkilere karşı bizler de hassas olmalıyız. Mide ağrısının başlangıcı, ne kadar sürdüğü, şiddeti, hangi aralıklarla ortaya çıktığı, hangi besinleri tükettiğinizde ağrının oluştuğu gibi detaylara dikkat etmeliyiz. Bunlar mide ağrısı tanısı sırasında da göz önüne alınacaktır.

Yaşam tarzından, psikolojik etmenlerden, çevresel etkenlerden ve beslenme düzeninden kaynaklanmayan mide ağrısının özellikleri daha farklı olur. Midenin iltihabi hastalığı olan gastrit, mide asidinin yemek borusuna kaçarak iltihap ve yara oluşturması yani reflü rahatsızlığı, mide kanseri, ülser gibi hastalıklarda daha şiddetli ve özellikleri farklı mide ağrısı hissedilebilir. Bu tür mide ağrısı yaşayan kişilerin mutlaka hastalıkları tedavi edilmelidir.

Mide çeperi kendi salgıladığı asitten koruyucu bir zar ile kaplıdır. Bu nedenle asit salgısı mideye bir zarar vermez. Mide asidi besinlerin sindiriminde önemli bir etkiye sahiptir. Ancak mide çeperinin hasar görmesi durumunda asit salgısının etkisiyle yanma ve mide ağrısı gibi ciddi sorunlar yaşanabilir. Mide ağrısı tüm karın bölgesine yayılabilir. Özellikle aç karnına daha fazla ağrı hissedilebilir. Mide ağrısı beraberinde yutmada güçlük, kanlı kusma, kilo kaybı, dışkıda renk değişimi gibi belirtiler olursa ağrı ciddiye alınmalıdır. Bir an önce bir hekime başvurularak tedaviye başlanmalıdır.

Mide ağrısı tedavisi sırasında beslenmeye dikkat etmek en önemli aşamadır. Asitli içecekler, kahve, çay, kızartma, çiğ sebzeler, acılı yiyecekler, yeşil elma, soğan, turşu gibi mide asidini arttıran besinlerden uzak durulmalıdır. Alkol ve sigara alışkanlığının da terk edilmesi gerekir. Mide boş bırakılmamalı ve gaz yapan besinler tüketilmemelidir. Az ve sık yemek yeme alışkanlığı edinilmelidir. Kişiler fazla kiloları varsa bunu uygun bir diyet ve spor yardımıyla vermelidir. Bunların yanında karın bölgesine ve mide kısmına baskı yapabilecek olan hiçbir kıyafet giyilmemelidir. Bir diğer diğer dikkat edilmesi gereken konu da düzenli uykunun yaşam boyu sağlanmasıdır. Mide ağrısı tedavisi için bilinçsizce doktorun önermediği ilaçlar kullanılmamalıdır.

İnceleyen ve Onaylayan : Uzman Dr. Sema Tutar Pişkinsüt

Mide Ağrısı Tedavisi Hakkında

Sindirim sistemi organı olan ve kaslardan oluşan mide genişleyebilen bir yapıya sahiptir. Oniki parmak bağırsağı ve yemek borusu arasında yer alır. Karnın üst sol kadranında yer alan mide sindirimin çiğnemeden sonraki ikinci fazında devreye girmektedir. Mideye ulaşan besinler kimyasal ve fiziksel olarak parçalanır.

Midede bir bölüm depolama işlevi görürken, bir bölüm de besinleri karıştırarak öğütür. Ortaya çıkan boza kıvamlı karışım ise bağırsaklara aktarılır. Mide bu karmaşık işlemleri yaparken bir yandan da mekanizmayı bozan etkenler nedeniyle yanma, ekşime, mide ağrısı gibi sinyaller verebilir. Mide ağrısı hem oldukça rahatsız edici hem de önemli bir mide sorunudur. Mide ağrısının ortaya çıkış nedeni belirlenerek mutlaka tedavisinin yapılması gerekir.

Midenin giriş ve çıkış kısmında birer tane sfinkter bulunmaktadır. Alt özofagus sfinkteri mide içeriğinin ve mide asidinin yemek borusuna geri kaçmasını önler. Midenin çıkışındaki sfinkter ise parçalanan besinlerin mideden ince bağırsağa ağır ağır akmasında rol oynar. Mide girişindeki sfinkter görevini gereği gibi yapmadığı takdirde mide içeriği ve mide asidi yemek borusuna zarar verir.

Mide asidi yemek borusunu tahriş ettikçe mide yanması ve mide ağrısı sorunu yaşanabilir. Bu durumda mide ağrısı tedavisi için hastalara öncelikle reflü tedavisinin uygulanması gerekir. Ağrının hafiflemesi için yatmadan önce yemek yenmemesi, yatma pozisyonunda başın yüksekte tutulması gibi önlemler de alınmalıdır. Bu şekilde mide içeriği ve asidinin yemek borusuna geri kaçması önlenebilir.

Mide ağrısının mide ülseri gibi ciddi bir nedenden kaynaklanmaması halinde çoğu zaman yaşam tarzında yapılacak değişiklikler ile kontrol altına alınabilir. Fakat buna rağmen kontrol altına alınamayan mide ağrısı tedavisi mutlaka yapılmalıdır. Mide ağrısının gösterdiği belirtilere göre farklı tedavi yöntemleri uygulanabilir. Yaşam tarzı değişikliklerinin yanı sıra ilaç tedavisi gerekirse cerrahi tedavi uygulanabilir.

Mide ağrısı tedavisinde kullanılacak ilaçlar ağrının niteliğine göre belirlenir. Mide ağrısının hazımsızlık ve gaz nedeniyle ortaya çıkması halinde gaz giderici ilaçlar kullanılır. Bu şekilde mide rahatlatılarak ağrı ortadan kaldırılabilir. Midedeki asit üretiminin artması nedeniyle tetiklenen mide ağrısı için H2 reseptör blokerleri denilen ilaç grubu kullanılabilir. Bu ilaçlar asit salgılanmasını dengeleyerek midenin düzene girmesine ve ağrıyı hafifletmeye yardımcı olabilir. Proton pompa inhibitörleri denilen ilaç grubu da midede hücrelerin asit pompalarını kapatmakta ve daha asit üretilmesini sağlamaktadır.

Aşırı yemekten, mide şişkinliğinden dolayı mide ağrısı yaşanıyorsa tedavide prokinetik ilaçlar kullanılabilir. Prokinetik ajanlar yardımıyla mide içeriği daha hızlı boşaltılabilir. Bu şekilde mide rahatladığı için ağrı etkisini kaybeder.

Mide içeriğinin tam boşalmamasından kaynaklanan mide ağrısı için doktorun reçete edeceği metoklopramid ilaç kullanılabilir. Ancak her mide ağrısı sorunu olan kişiler için bu ilaç uygun değildir. İlacın pek çok yan etkisi bulunmaktadır. Mide ağrısı için düşük dozda antidepresanlar da kullanılabilir. Bu ilaçlar mide ağrısının kontrol edilmesini sağlamak için nöronların aktivitesini baskı altına alabilir.

Mide ağrısının ciddi bir nedenden dolayı oluşması halinde mide ağrısı tedavisi sırasında daha farklı tedavi protokolleri uygulanacaktır. Mide ülseri gibi hastalıklardan dolayı mide ağrısı oluşursa hastalığı önleme ya da tedavi etme seçenekleri değerlendirilir. Bunun için yapılacak diyetler fazla etkili olmaz. Tedavi sırasında medikal tedavi, yaşam tarzı değişiklikleri, mide asidini azaltma gibi yöntemlere başvurulabilir.

İlaçla tedavi sırasında helicobacter pylori nedeniyle gelişen enfeksiyonun tedavisi için antibiyotikler ve diğer ilaçlar kullanılabilir. Genellikle kombinasyon şeklinde ilaç tedavi yapılır. Mide asidini azaltmak için antiasit ilaçlar tercih edilebilir.

Yaşam tarzı değişiklikleri içinde mide ağrısını tetikleyebilecek sigara gibi alışkanlıkların bırakılması vardır. Sigara içmek midenin kendine has savunma mekanizmasını olumsuz etkilemekte ve iyileşmeyi yavaşlatmaktadır.

Mide ağrısı tedavisi sırasında yaşam tarzı değişiklikleri ağrısının kontrolünde oldukça yararlı olabilir. Bu konuda doktorunuzun önerilerine uyabilirsiniz. Özellikle diyet tarzınızı değiştirmek ve yeme alışkanlıklarınızı düzenlemek mide ağrısı sorununu kontrol etmenizde size yardımcı olabilir.

Öğünlerinizi sık aralıklarla ayarlayın ve porsiyonları küçültün. Midenizin boş kalmasına izin vermeyin. Bazı kişilerde midenin boş olması ağrıya neden olabilir. Düzenli beslenmek sağlıklı bir mideye sahip olmanın önemli bir unsurudur. Mide ağrısını önlemek için beslenme alışkanlıklarını düzeltmek, öğünlerinizi azaltmak gerekir. Bu şekilde midenin stresi de azaltılmış olur.

Mide ağrısı tedavisi sırasında ağrıyı tetikleyecek besinlerden uzak durulmalıdır. Baharatlı ve yağlı besinler, alkol, kafein içeren içecekler, gazlı içecekler, limon, portakal, greyfurt, domates gibi asitli besinler mide ağrılarını tetikleyebilir. Ayrıca iyi çiğnemeli ve yavaş yemelisiniz. Bunu başarabilmek için yemek yemeye zaman ayırmalısınız. Ayaküstü atıştırmak ya da kısa sürede yemek yemeye çalışmak besinleri iyi çiğnemenizi önler. Mideniz bu durumda daha fazla çalışmak zorunda kalır. Zorlanan midenin ağrı yapması ise kaçınılmaz olur.

Bazı kişilerde stres mide ağrısının en önemli sebebi olabilir. Bu yüzden yaşamınızdan stresi çıkarmaya çalışmalısınız. Stresi azaltmak için profesyonel destek alabilirsiniz. Bunun için kendinize bir hobi edinebilir, bir spor faaliyeti ile uğraşabilirsiniz. Yoga, gevşeme gibi çalışmaları da yapabilirsiniz. Mide sağlığı oldukça hassastır. Beklemediğiniz bir anda mide ağrısı ile karşılaşabilirsiniz. Bunun sebepleri üzerinde yoğunlaşmalı, alacağınız önlemlerle mide ağrısını kontrol altına almalısınız. Bunu başaramıyorsanız, mide ağrısı geçmiyorsa, şiddeti giderek artıyorsa mide ağrısı tanısı ve tedavisi için bir dâhiliye uzmanına yani iç hastalıkları uzmanına başvurmalısınız.

Mide Ağrısı Nedir?

Mide ağrısı genellikle midede kramp tarzı ağrılar için ya da karın bölgesini kapsayan donuk ağrılar için kullanılan bir terimdir. Mide ağrısı her yaştan kişiyi etkisi altına alabilir. Genellikle kısa süren mide ağrıları ciddi bir nedenden kaynaklanmaz. Ancak şiddetli mide ağrısı, uzun süre geçmeyen mide ağrısı herkes için kaygı verici olabilir. Ağrının belli bir bölgede yoğunlaşması, aniden başlaması, sebebinin bilinmemesi halinde acil tıbbi yardım alınmalıdır.

Mide ağrısının etki bölgesi genellikle tüm karın bölgesini kapsamaz. Midenin olduğu bölgede etkili olur. Bunun çevresine daha hafif yansıma ağrısı olabilir. Ağrıya çoğu zaman bulantı, gaz, kusma, kramp, şişkinlik gibi başka belirtiler de eşlik edebilir. Ancak mide ağrısı çoğu zaman önemli bir sağlık sorunundan kaynaklanmaz. Mide ağrısı nedenine bağlı olarak farklı belirtilerle ortaya çıkabilir. Önemli olan bu ayrımı doğru yapmaktır. Mide ağrısının çoğu zaman tuvalete çıkma, bağırsak hareketliliği ile kendiliğinden geçmesi söz konusu olabilir. Fakat kabızlık ve ishal gibi sorunlarda mide ağrısının geçmesi daha uzun sürebilir. Bu durumda bir doktora gitmekte yarar vardır.

Mide ağrısı farklı şiddette, farklı sürelerde hissedilebilir. Bazen aniden başlar, bazen şiddetini giderek arttırabilir. Keskin, kramp tarzında ağrılar da oluşabilir. Bu tür mide ağrısı özellikleri nedeni hakkında önemli bilgiler vermektedir. Doktora gittiğiniz mutlaka bu sorgulamalara tabi olacaksınız. Mide ağrısı tanısı sırasında yapılan tetkikler de teşhisi doğrulayacaktır.

Mide ağrısı tedavisi tamamen nedeni yönelik yapılır. Bazı ağrılarda sadece beslenmeye ve yaşama tarzına dikkat ederek sorun giderilebilir. Ancak ciddi bir hastalıktan kaynaklanan mide ağrısı için bazı tedavi yöntemlerinin kullanılması gerekecektir.

Mide Ağrısı Neden Olur?

Midede hissedilen kramplar ya da künt ağrı mide ağrısı olarak ifade edilir. Genellikle kısa süreli olan mide ağrısının uzun sürmesi, aniden ortaya çıkması ve şiddetli olması endişe vericidir. Ağrının giderek şiddetlenmesi de iyiye yorumlanmaz. Bu tür mide ağrısında tıbbi yardım alınmalıdır. Görüldüğü gibi mide ağrısının özellikleri ve nedenleri farklı olabilir.

Mide ağrısı nedenleri arasında besin zehirlenmesi, gastrit, gastroenterit, Crohn hastalığı, irritabl bağırsak sendromu, idrar yolu enfeksiyonları, hazımsızlık gibi etkenler olabilir. Ayrıca adet dönemi krampları, karında gaz sorunu gibi nedenler de mide ağrısına yol açabilir. Bunların dışında mide ülseri, böbrek ve safra kesesi taşları, apandisit gibi ciddi durumlardan kaynaklanan mide ağrısı da olabilir. Aniden ortaya çıkan bu tür mide ağrısı tedavi edilmediği takdirde ciddi sorunlar yaşanabilir.

Hormonal Faktörler

Vücutta hormonal dengenin bozulduğu dönemlerde mide ağrısına daha yatkın olabilirsiniz. Hormonal faktörler beklenmeyen bir anda mide ağrısı hissetmenize sebep olabilir.

Psikolojik Nedenler

Psikolojik nedenler pek çok rahatsızlıkta olduğu gibi mide ağrısı için de etkili nedenler arasındadır. Psikolojik rahatsızlıkları olan kişilerde mide ağrısına sıkça rastlanabilir. Kişinin duygu durum bozukluklarının olması vücuttaki hormonal düzene doğrudan etki etmektedir. Bu yüzden baş ağrısı, mide ağrısı gibi sorunlarla karşılaşılabilir.

Çevresel Faktörler

Sağlıklı kişilerde bile çevresel faktörler mide ağrısı nedeni olabilir. Soğuk havalarda midenin üşütülmesi devamında mide ağrısı oluşmasına neden olabilir. Mevsim koşulları, klimalı ortamlar dikkat edilmediği takdirde mide ağrısını tetikleyebilir.

Yeme-İçme Alışkanlıkları

Yeme içme alışkanlıkları midenizi doğrudan ilgilendirir. Beslenmenizde bol baharatlı, acılı yiyeceklere ağırlık verdiğiniz takdirde mide ağrısının oluşmasına engel olamazsınız. Aynı şekilde turşu gibi tuzlu ve asidik gıdaların tüketilmesi, yağlı yiyeceklerin yenmesi de mide ağrısına neden olabilir. Öğünlerde fazla yemek yeme, öğün aralarının uzun olması, hızlı bir şekilde yemek yeme gibi alışkanlıklar da mide sağlığınızı bozabilir. Midenin uzun süre boş bırakılması ya da tam tersi midenin tıka basa dolu olması mide ağrısı açısından risk faktörüdür. Yeme içme alışkanlıklarınız sindirim sisteminin dolayısıyla mide sağlığınızın aynası gibidir.

Alerjik Nedenler

Alerjik nedenler hassas bir yapıda olan kişileri olumsuz etkileyebilir. Alerjik yapısı olan kişiler alerjenler ile karşılaştığında mide bulantısı, kusma, mide ekşimesi, mide ağrısı gibi sorunlar yaşayabilir. Bunu önleyebilmek için alerjenlerden mümkün olduğu kadar uzak durmak ta yarar vardır.

Stres Ve Psikolojik Nedenler

Stres ve psikolojik nedenler bir araya geldiğinde midenizin ve sindirim sisteminin düşmanı kabul edilir. Vücudumuzdaki hormonal dengeyi bozan bu unsurlar mide ağrısı nedenleri arasında gösterilmektedir. Stresli bir yaşamdan uzaklaşmak bile kişinin çeşitli sağlık sorunlarına iyi gelmektedir. Bu nedenle stresle baş etmenin yolları öğrenilmeli, psikolojik sorunlar için profesyonel destek alınmalıdır.

Alkol Ve Sigara Kullanımı

Alkol ve sigara kullanımı midenize doğrudan zarar veren etkenlerdir. Alkol midenin son derece mukavemetli olan iç yüzeyine zarar vermektedir. Alkol içinde barındırdığı kimyasallar nedeniyle mide çeperine hasar verir. Sigara alışkanlığı da midenin işleyişini bozan etkiler yapar. Genel sağlığınız için alkol ve sigaradan uzak durmaya çalışmalısınız.

Mide Ağrısı Ne Zaman Tehlikelidir?

Mide ağrısı çoğu zaman halledilebilir nedenlerden ortaya çıkan bir ağrıdır. Ancak mide ağrısının nasıl ortaya çıktığı, hangi şiddette olduğu, ne kadar devam ettiği, ağrının kramplarla birlikte görülmesi gibi etkenler önemlidir. Bunun yanında mide ağrısına eşlik eden diğer belirtiler de dikkate alınmalıdır. Mide ağrısı bazı durumlarda son derece tehlikeli sonuçlara neden olabilir. Sinsice ilerleyen mide kanseri nedeniyle gelişen mide ağrısı, kalp krizinin adeta habercisi olan mide ağrısı her zaman tehlikeli kabul edilir. Bu tür mide ağrısının şiddeti ve diğer belirtileri ağrının ciddiyetini anlamanıza yeterli olacaktır. Uzun süren, şiddetli, aniden başlayarak giderek şiddetini arttıran, aldığınız önlemlere rağmen geçmeyen, beraberinde göğüs ağrısı, yaygın karın ağrısı, terleme gibi yakınmalara neden olan mide ağrısını önemsemelisiniz. En kısa sürede bir doktora giderek gereken incelemelerin ve tedavinin yapılmasını sağlamalısınız.

Mide Ağrısı Tedavi Türleri

Mide ağrısı genellikle kendi kendine geçebilir. Hazımsızlık, gaz gibi sorunlardan kaynaklanan mide ağrısı buna örnek verilebilir. Ancak bazı hallerde ciddi bir nedenden gelişen mide ağrısı tedavi edilmelidir. Aniden, şiddetli ve keskin özellikte mide ağrısına maruz kaldıysanız bunun nedeni belirlenerek hemen tedaviye başlanması gerekir. Mide ağrısı tedavi türleri ağrının nedenine göre belirlenir. Bazen sadece mide ağrısının hafifletmek için ilaç tedavisi uygulanırken bazı durumlarda cerrahi tedaviye gerek duyulabilir. Ağrının kontrol altına alınması için hastaların yaşam tarzı değişiklikleri de yapması gerekebilir. Bu nedenle mide ağrısını çeken biri olarak bilinçli davranmalı ve ağrının tanı ve tedavisi için bir doktora başvurmalısınız.

İlaç Tedavisi

Mide ağrısı tedavi türleri arasındaki ilaç tedavisi hastaların rahatlamasını sağlar. Mide asidinin artması nedeniyle oluşan mide ağrısının hafiflemesine, ağrının etkisini yitirmesine yardımcı olur. Mide asidini baskılayan proton pompa inhibitörleri, antiasit tabletler, H2 reseptör blokerler gibi ilaçlar tedavide kullanılabilir. Ancak mide ağrısı ilaç tedavisi doktor önerisi ile uygulanmalıdır. İlaçların yan etkisi dikkate alınarak bilinçsizce kullanılmamalıdır.

Cerrahi Tedavi

Mide ağrısı tedavisinde genellikle cerrahi tedaviye ihtiyaç duyulmaz. Ağrı kendiliğinden ya da ilaç tedavisi ile geçebilir. Ancak mide ağrısına neden olan bazı hastalıklarda cerrahi girişim gerekli olabilir.

Mide Ağrısı Tedavi Öncesi

Mide ağrısı sorunu olanlar ağrının özelliklerine göre evde alacakları bazı önlemlerle ağrıyı dindiremedikleri zaman tıbbi yardım almakta gecikmemelidir. Çünkü mide ağrısı bazı durumlarda ciddi rahatsızlıkların bir belirtisi olarak gelişebilir. Bu yüzden bir doktora gitmekte gecikmemelisiniz.

Fiziki Muayene

Mide ağrısı ile doktora başvuran hastaların önce fiziki muayenesi yapılır. Muayene sırasında hastanın mide ağrısının ne zaman başladığı, ağrının şiddeti, ne kadar süredir ağrının devam ettiği sorgulanır. Hastanın öyküsü dinlenerek mide ağrısının neden kaynaklandığı hakkında bir yargıya varılır. Bu aşamadan sonra kesin tanı için bazı tetkikler ve inceler yapılır.

Tetkikler

Mide ağrısının nedeninin belirlenmesi için bazı tetkiklerin yapılması gerekir. Bu tetkiklerin içinde kan ve idrar gibi laboratuvar tetkikleri dışında, ultrasonografi, endoskopi, bilgisayarlı tomografi, radyolojik incelemeler gibi tanı koymaya yarar görüntüleme yöntemleri vardır.

Radyolojik İnceleme

Radyolojik inceleme mide ağrısı tanısında en fazla kullanılan yöntemdir. Hem maliyetinin düşük olması hem de kolay olması nedeniyle bu yönteme başvurulabilir. Mide filminin çekilmesi özellikle reflü, mide ülseri gibi rahatsızlıklardan dolayı mide ağrısı olan hastalara faydalı olabilir. Mide filmi her zaman mide ülserinin görüntülenmesine yeterli olmadığı için daha ileri tetkiklere de başvurulabilir.

Endoskopi

Endoskopi tetkiki tıp alanında en fazla kullanılan tanı yöntemleri arasındadır. Bu yöntem hem tanı için hem de tedavi amaçlı kullanılabilir. Tetkik sırasında mideden parça alınarak biyopsi incelemesi de yapılabilir. Bu şekilde kanserli oluşumları belirlemek mümkün olur. İnce ve uzun esnek bir hortum ağızdan mideye doğru ilerletilir. Endoskop ucunda ışık ve küçük bir kamera da vardır. Bu şekilde alınan mide görüntüsü bilgisayar ortamında incelenir. Hastalarda mide kanseri, ülser gibi mide rahatsızlıklarından kaynaklanan mide ağrısı tanısında oldukça yararlı bir tetkiktir.

USG

Geçmeyen mide ağrısı sorunu olan hastalarda tercih edilen görüntüleme yöntemleri arasında USG denilen ultrasonografi tetkiki vardır. Yüksek frekanslı ses dalgalarının kullanılması ile yapılan bu tetkikin yapılması kolay olduğu gibi sonucun hemen alınmasını sağlar.

Bilgisayarlı Tomografi

Bilgisayarlı tomografi oldukça eski bir geçmişe sahip olan kesitsel görüntüleme yöntemidir. Bu tanı yöntemi X ışını yardımıyla incelenen bölgenin kesitsel görüntüsünü oluşturmaktadır. Mide ağrısı olan hastalar için de bu tanı yöntemi kullanılabilir. Midenin farklı açılardan iki boyutlu X ışını görüntüleri alınır ve midenin üç boyutlu görünümü elde edilir. Mide ağrısı ülser, kanser gibi nedenlerden oluşursa bilgisayarlı tomografi ile kesin tanı konulabilir.

Mide Ağrısı Tedavi Sonrası

Mide ağrısı tedavi sonrası hastaların yaşam düzenine, beslenme alışkanlıkların mutlaka dikkat etmesi gerekir. Mide ağrısının nedenine göre yeni bir yaşam tarzı oluşturulmalıdır. Doktorun önerilerine uygun şekilde beslenerek mide ağrısı önlenebilir.

Sağlıklı Beslenme

Mide ağrısı gibi mide sorunlarından yakınanlar tedaviden sonra da mide duvarını tahriş etmeyecek şekilde sağlıklı beslenme kurallarını uygulamalıdır. Hastaların tedaviden sonra öğünlerini üç ana öğün, üç ara öğün şekilde düzenlemesi gerekir. Bu sayede mideyi doldurmadan, aç bırakmadan beslenebilirler. Asitli içecekler, midenin uzun süre boş kalması, fazla tuz tüketimi, kafeinli içecekler mideyi tahriş edebilir.

Öğün aralarında sıvı almak, yemeklerde alınan sıvıyı azaltmak, alkol ve sigaradan uzak durmak gerekir. Besinleri iyi çiğnemek ve yemek için yeterli zaman ayrılmalıdır. Sağlıklı beslenmek için acılı, baharatlı, bol salçalı yiyeceklerden, soğan, turşu, limon tuzu, sarımsak gibi besinlerden uzak durulmalıdır.

Mide ağrısına yakalanmamak için çok tuzlu peynirleri tüketmemelisiniz. Peynirleri ekşi olmayanlardan seçmelisiniz. Gün içinde kola, soda, çay, alkollü içeceklerden en fazla 3-4 fincan içmelisiniz. Bunların yerine öğünlerinizde ayran, taze meyve suyu, limonata, ıhlamur, süt gibi içeceklere yer verebilirsiniz. Ancak ekşi meyvelerden hazırlanan meyve sularını fazla tüketmemelisiniz.

Hazır gıdaları, hazır çorbaları tüketmemelisiniz. Çorbalarınızı kremasız, et suyu kullanmadan, az yağda pişirmeye dikkat etmelisiniz. Midenizde ağrıya neden olmayan taze sebze ve meyveleri tüketmeye özen göstermelisiniz. Çok sıcak ve çok soğuk yiyecekler tüketilmemeli, besinler yavaş ve iyi çiğnenmelidir.

Salam, sosis, sucuk, yağda kavrulan ve kızartılan etler, salamura besinler tüketilmemelidir. Bunların yerine haşlama, ızgara, fırın yöntemi ile pişirilen kümes hayvanları eti ya da kırmızı et tercih edilmelidir. Yemekleri yağda kavurarak pişirmek yerine malzemelerin hepsini çiğden tencereye alarak pişirmek daha sağlıklıdır.

Barbunya, nohut, fasulye, mercimek gibi kurubaklagil yemekleri kontrollü tüketilmelidir. Çikolatalı, soslu, kremalı, kızartma tatlılar beslenme düzeninde yer almamalıdır. Erişte, irmik, makarna, pirinç, beyaz ekmek, mısır, bisküvi, kraker gibi besinler mide ağrısı tedavi sonrası tüketilebilir. Yağlı, ağır şerbetli tatlılar, mayalı hamur işleri yerine meyveli, sütlü tatlıların tercih edilmesi gerekir. Mide sağlığı için sık ve az beslenme kuralını uygulayarak, mideye faydalı besinleri tüketerek mide ağrısını önleyebilirsiniz.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Mide ağrısı tedavi sonrası dikkat edilmesi gerekenler konusunda doktorunuzun önerilerine kulak vermelisiniz. Yaşam tarzı değişimlerin yanı sıra beslenme alışkanlıklarınızı mide sağlığınıza uygun olacak şekilde düzenlemelisiniz. Mümkün olduğu kadar stresten uzak kalmalısınız. Mide ağrısını tetikleyebilecek her türlü eylemden, ortamdan uzak olmalısınız.

Kilo Kontrolü

Aşırı kiloya sahip olanlar diyetisyen eşliğinde ideal kilosuna inmeye gayret etmelidir. Mide ağrısı çekmemek için fazla kilolarınızdan en kısa sürede kurtulmaya çalışmalısınız. Kilo kontrolü midenin stresini azaltacak, işlevini daha rahat yapmasını sağlayacaktır.

Sık Sorulan Sorular

Sizlerin mide ağrısı tedavisi ile ilgili merak ettiği bütün soruları cevaplandırmaya çalıştık.

Mide Ağrısı İçin Hangi Bölüme Muayene Olmak Gerekir?

Mide ağrısı için hastanelerin iç hastalıkları ya da gastroenteroloji bölümlerine giderek muayene olabilirsiniz. İlk etapta aile hekiminize başvurarak onun yönlendirmesine göre de hareket edebilirsiniz. Mide ağrısı kapsamlı şekilde incelenmesi gereken bir sağlık sorunudur. Özellikle birkaç gün içinde geçmeyen ve şiddetli seyreden mide ağrısını ihmal etmemelisiniz.

Mide Ağrısı Kalp Krizine Neden Olur Mu?

Mide ağrısı kalp krizine neden olmaz. Ancak mide ağrısı kalp krizinin bir belirtisi olarak ortaya çıkabilir. Bunu anlayabilmek için mide ağrısına eşlik eden diğer belirtilere de dikkat etmek gerekir. Mide ağrısının göğse kadar yayılması, sersemlik, halsizlik, soğuk terleme, nefes nefese kalma, sıkılma gibi belirtiler ile seyretmesi halinde en kısa zamanda doktora gidilmelidir. Mide ağrısı belirtileri ile ne kadar ciddi olduğunu zaten hissettirir. Önemli olan bu belirtilere dikkat etmektir.

Mide Ağrısına Neden Olan Besinler Nelerdir?

Mide ağrısına neden olan besinler mide duvarına zarar verecek yiyeceklerdir. Bu besinler asidik yapıda olanlar, acılı, tuzlu ve bol baharatlı olanlardır. Baharatların içinde acılı ve yakıcı etkisi olan karabiber, kırmızı toz biber gibi çeşitler fazla tüketildiğinde midenize zarar verebilir. Ayrıca kızartma yöntemiyle pişirilen besinler, aşırı yağlı besinler de mide ağrısına neden olabilir. Asitli içecekler, kafein içeren ve alkollü içecekler de mide ağrısına uygun zemin hazırlayabilir.

Mide Ağrısı Kimlerde Görülür?

Mide ağrısı stres altında olanlarda, psikolojik sorunları olanlarda, beslenmesine dikkat etmeyen, aşırı yemek yeme ya da uzun süre aç kaldıktan sonra yemek yiyen, midesinde gastrit, reflü, mide kanseri gibi rahatsızlıklar olanlarda görülebilir. Mide ağrısı her yaştan, her cinsiyetten kişiyi etkisi altına alabilir. Uyku düzensizliği olan, günlük yaşamına dikkat etmeyen, sindirim sistemi organlarının sağlığını bozacak alışkanlıklara sahip olanlarda da mide ağrısı sıkça görülebilir.

Mide Ağrısına Neler İyi Gelir?

Mide ağrısına iyi gelen pek çok öneri bulunmaktadır. Bunların çoğunluğu her an elinizin altında olur. Hazımsızlık, gaz, aşırı yemek gibi nedenlerle oluşan mide ağrısı için antioksidan ve antienflamatuar özelliği olan zencefil kullanılabilir. Mide asidini dengeleyici özelliği ile mide ağrısını hafifleten zencefili çay olarak ya da taze olarak yiyeceklerin içinde tüketebilirsiniz.

Rezene bitkisinin tohumları ile hazırlayacağınız çay özellikle hazımsızlık kaynaklı mide ağrısını geçirebilir. Antimikrobiyal, diüretik ve ağrı azaltan etkisiyle midenizde bir rahatlama hissedebilirsiniz.

Antioksidan, antienflamatuar ve sedatif özelliklerine sahip olan papatya bitkisi de mide ağrısı olanlara iyi gelecektir. Hazımsızlık gibi nedenlerle hissedilen mide ağrısında bu bitkisel çözüm yolunu kullanabilirsiniz.

Kabızlık gibi bir yakınmanız varsa bu yüzden mide ağrısı çekiyorsanız muz tüketebilirsiniz. Bağırsak hareketlerini artıracak olan muz midenizi de rahatlatacaktır. Tarçın tüketimi de mide ağrısı problemi yaşayan kişiler için etkili olan bir besindir. Sindirim sisteminin düzgün çalışmasını sağlayan tarçın midenin işlevlerini kolaylaştırır. Kekik özellikle kramp tarzında mide ağrısı olanlara önerilmektedir. Bu nedenle kekik çayı içebilir, kekik bitkisini baharat olarak kullanabilirsiniz. Mide ağrısı gaz ve şişkinlik gibi problemlerden kaynaklandığı takdirde vücudun Ph dengesini sağlayacak karbonat ve limon suyu karışımını kullanabilirsiniz. Mide ağrısını hafifletecek bir başka bitki olan nane özellikle gaz nedeniyle oluşan mide ağrısının dindirebilir. Elma mide ağrısı olanlara önerilebilecek başka bir seçenektir. Lif kaynağı olan elma hem mide ağrısının hafiflemesini sağlar hem de ağrının şiddetlenmesine engel olur.

Uzun Süre Açlık Mide Ağrısına Neden Olur Mu?

Mideyi tıka basa doldurmak gibi uzun süre açlıkta mide ağrısına neden olabilir. Midenin uzun süre boş kalması ve mide asidinin fazla oranda salgılanması mide duvarına zarar verebilir. Mide sorunları yaşayanlar özellikle mide ağrısından yakınan kişiler öğünlerini sık aralıklarla az miktarda yiyecek şekilde düzenlemelidir. Gün içinde üç ana öğün ve üç ara öğün şeklindeki bir düzenleme yapılması uygun olacaktır. Mideyi boş bırakmadan, zorlamadan beslenmelisiniz. Bu aynı zamanda uzun süre açlık sonrasında fazla yemek yemenizi engelleyecektir.

Mide Ağrısı Hastalık Belirtisi Midir?

Mide ağrısı çoğu zaman gaz, şişkinlik ve hazımsızlık gibi sorunların bir yansıması olarak ortaya çıkabilir. Midenin fazla dolu olması ya da uzun süre boş kalması mide ağrısı yapabilir. Ancak bazı hallerde mide ağrısı hastalık belirtisi olabilir. Mide ülseri, reflü, gastrit, mide kanseri gibi mide rahatsızlıkları da mide ağrısı yapabilir. Çok bilinmemekle birlikte, kalp krizlerinin belirtileri arasında mide ağrısının bulunduğunu da belirtmek gerekir.

Mide Ağrısı Ağız Kokusuna Neden Olur Mu?

Mide ağrısı normalde ağız kokusuna nedeni olmaz. Ancak reflü nedeniyle mide ağrısı olursa ağız kokusu oraya çıkabilir. Ağız kokusunun nedeni ise reflü hastalığıdır. Mide içeriğinin ve mide asidinin yemek borusuna kadar geri kaçması zamanla ağız kokusu yapabilir. Ayrıca mide ağrısı ile gelişen ağız kokusunun sorumlusu helicobacter pylori olabilir. Midede gastrit, ülser gibi rahatsızlıkların sorumlusu olan bu bakteri ağız kokusuna neden olabilir. Ağız kokusu çoğu zaman ağız içi sorunlarından, hijyene dikkat edilmemesi gibi nedenlerden ortaya çıkar. Ancak mide ağrısı eşliğinde görülen ağız kokusu için mide hastalıkları mutlaka değerlendirmeye alınmalıdır. Hastalıkların tedavi edilmesi halinde hem ağız kokusundan hem de mide ağrısından kurtulabilirsiniz.

Mide Ağrısı İçin Bitkisel Tedavi Yöntemleri Var Mı?

Mide ağrısı için bitkisel tedavi yöntemleri bulunmaktadır. Ancak bu yöntemler ciddi hastalıklardan kaynaklanan mide ağrısı için kullanılmamalıdır. Daha çok hazımsızlık, şişkinlik, gaz gibi sorunlardan oluşan mide ağrısında tercih edilebilir. Zencefil, nane, kekik, tarçın gibi bitkilerle hazırlanacak çayları mide ağrısını geçirmek için kullanabilirsiniz. Ancak bitkisel yöntemler herkes için uygun olmayabilir. Özellikle hamileler, emziren kadınlar ve çocuklar için doktora danışılmadan kullanılmamalıdır.

Mide ağrısı çekenler öncelikle besinlerine dikkat etmelidir. Hafif besinler mide ağrısını hafifletebilir. Bunun için pirinç suyu harika bir seçenek olabilir. Pirinç suyunun içerisine bir miktar bal katarak sıcak olarak içmenizde büyük fayda var. Elma sirkesini suyla incelterek, biraz bal ile tatlandırarak mide ağrısı için kullanabilirsiniz. Yoğurt tüketmek, ağrıyan mide bölümüne sıcak kompres uygulamak ta mide ağrısı için yapabileceğiniz doğal yöntemler arasındadır. Mide ağrısı için rezene tohumlarını sıcak suda demleyerek balla tatlandırıp ağır ağır içebilirsiniz. Ağrının hafiflemesini sağlar. Kurutulmuş papatya ile bitkisel çay hazırlamak ta yararlı olacaktır. Hazımsızlık nedeniyle oluşan mide ağrısında papatya bitkisin oldukça faydalı etkiler yapar.

Mide Ağrısı Tedavisi Nasıl Oluyor?

Mide ağrısı tedavi edilmesi gereken bir hastalıktan ziyade çeşitli hastalıkların belirtisi olarak ortaya çıkan oldukça yaygın bir sorundur. Ufak bir beslenme bozukluğu dahi mide ağrısına sebep olabileceği gibi ciddi kanserler de mide ağrısını ortaya çıkarabilmektedir. Doğal olarak tedaviye başlamadan önce mide ağrısının sebebi bulunmalıdır. Tedavi de bu kaynağa yönelik olarak gerçekleştirilir. Akut olarak gelişen, tekrarlamayan ve çok şiddetli ağrılarda ağrı kesiciler ve mide rahatlatıcılar kullanılır. Gastrit ve reflü gibi hastalıklara bağlı olarak gelişen ağrılarda ise inhibitörler kullanılır. Kanser gibi mide ağrısı nedenlerinde ise cerrahi uygulamalar gerçekleştirilir.

İlgili Bölümler
İlgili Ameliyatlar
İlgili Hastalıklar