Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından daha fazla bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

Demir Eksikliği Tedavisi

Kanda bulunan hemoglobin değerinin normalin altına düşmesine anemi denir. Aneminin nedenlerine bağlı olarak gelişen birçok çeşidi vardır. Dünya genelinde en yaygın anemi türü ise demir eksikliği anemisidir. Bu anemi türünün yanlış beslenme, bağırsak florasının bozulması gibi birçok nedeni vardır. Hastalığın nedeni ne olursa olsun demir eksikliği anemisi önemli bir hastalık olduğu için doğru teşhis konularak mutlaka tedavi edilmelidir. Çocuklardan yetişkinlere kadar her yaştan insan farklı nedenlerden de olsa bu problemi yaşamaktadır.

Kadınlar erkeklere oranla daha sık anemi problemini yaşamaktadırlar. Doğum yapmak, menopoz dönemine girmek gibi hormon değişiklikleri anemi rahatsızlığını tetiklemektedir. Toplumun geneline bakıldığında çok yaygın görülen bir rahatsızlıktır ve yaklaşık her 10 kişiden 6 kişide görülebilir. Kesin bir tedavi yöntemi uygulayabilmek için hastanın anamnezini dikkatli bir şekilde alınması gerekir. Doğru tedavi uygulayabilmek için ilk önce hastanın şikayetlerini ve hastalık öyküsünü bilmek gerekir. Demir eksikliği belirtileri farklı hastalık belirtileri ile karıştırılabilir. Vücutta demir emilimini ve demir tutulumunu bozan nedenler belirlenerek nedeni ortadan kaldırmaya yönelik tedavi düzenlenir.

Demir eksikliği tedavisinde kanda eksik olan farklı elementler mevcut ise onlarda tedavi edilir. Tedavi yöntemleri ilik naklinden kan transfüzyonuna kadar farklı yöntemler içermektedir. Hangi yöntemin kullanılacağı hastanın durumuna ve demir değerlerine bakılarak karar verilir. Kanda bulunan demir değeri normalin çok altında ise ve eğer hastanın yaşam kalitesini olumsuz derecede etkiliyorsa son olarak kan nakli önerilir. Tedavinin en önemli amacı hastanın genel vücut sağlığını koruyarak kaliteli yaşam sürmesini sağlamaktır.

İnceleyen ve Onaylayan : Uzman Dr. Sema Tutar Pişkinsüt

Demir Eksikliği Tedavisi

Hastaya doğru tanı konulduktan sonra kanda bulunan hemoglobin değeri ölçülür. Hemoglobin değerinin artırılması ve demir bağlayan elemanların azaltılması sağlanmalıdır. Dışarıdan demir desteği verilse de vücutta demir emilimi yeteri kadar yapılmaz ya da demir bağlayan elementler azaltılmaz ise demir takviyesinin hiçbir anlamı olmayacaktır. Bu nedenle hastanın mevcutta olan diğer hastalıkları da ele alınmalıdır. Tedavi genellikle ilaç desteği ve doğru beslenme ile devam eden kombine bir tedavi yöntemidir. Anemi tedavisinde beslenme düzeni ve doğru besinlerin tüketilmesi tedavinin başarılı olması için çok önemlidir. Ayrıca günlük yaşantınızda yediğiniz besinlere önem gösterirseniz demir eksikliği anemisi sorununu yaşamazsınız.

Doktor kontrolünde düzenlenen ilaç tedavisi yaklaşık olarak 6 ay boyunca düzenli bir şekilde devam eder. İlaçların düzenli kullanılması demir depolarının dolması için önemlidir. İlaç desteği ile demir depoları tamamlansa bile tedavi bittikten sonra tekrar eksiklik görülebilir. Bu nedenle hastaların beslenme alışkanlıklarını düzenlemeleri gerekir. İlaç tedavisi doktor kontrolü olmadan başlanmamalı ve bırakılmamalıdır. İlerleyen anemi vakalarında ciddi rahatsızlıklar ortaya çıktığı için kemik iliği nakli ya da kan transfüzyonu gibi ciddi tedavi yöntemleri uygulanır. Bu vakalar genellikle günlük yaşantısına devam edemeyen insanlarda görülür. Anemi ciddiye alınması gereken ve müdahale edilmediği durumlarda hastaların hayatlarını kaybetmesine yol açabilen ciddi bir hastalıktır. Bu nedenle anemi belirtilerini yaşayan bir kişi vakit kaybetmeden uzman bir hekime gitmeli ve tedavi olmalıdır.

Demir Eksikliği Nedir?

İnsanların hayatını sürdürebilmesi için kanlarında mevcut olan kırmızı kan hücrelerinin normal sınırların altına düşmesi durumuna demir eksikliği anemisi denir. Hemoglobin değeri kadınlarda 12 erkeklerde ise 14 gm değerinin altına düşmemelidir. Bu değerlerin altına düştüğü zaman vücutta yetersizlik oluşur ve kişinin genel vücut sağlığı bozulur. Halk arasında kansızlık olarak bilinir. Kırmızı kan hücresi olarak bilinen hemoglobin elementi kandaki oksijen miktarının dokulara taşınarak dokuların oksijenlenmesini ve düzenli çalışmasını sağlar.

Bu nedenle hemoglobin miktarının azalması dokulara giden oksijen miktarını azaltacağı için vücut gerekli oksijeni alamaz ve zamanla çalışma sistemi bozulur. Organların tam verimle çalışabilmesi için kırmızı kan hücrelerinin belirli değerin altına düşmemesi gerekir. Hamilelerde görülme ihtimali daha yüksektir. Bununla birlikte kadınların %35’ inde erkeklerin ise %20’ sinde görülür. Demir eksikliği anemisi kanser gibi ölümcül hastalıkların belirtisi de olabilir.

Demir Alımının Azalması

Bağırsak çalışmasının bozulması, demir tutulumuna neden olan besinlerin tüketilmesi, hormonların düzensiz çalışması ve aşırı kafein tüketimi gibi nedenler demir emiliminin azalmasına neden olabilir. Demir emiliminin azalması kansızlık nedeni olsa da vücutta birçok olumsuz etki yaratan bir durumdur. İlerleyen yaşlarda beyin fonksiyonlarını bozulması ve hafıza sorunlarının çıkması, dikkat eksikliği, aşırı halsizlik ve iştahsızlık gibi sorunların oluşmasına neden olur. Demir emilimi bağırsaklarda meydana gelir. Bu nedenle bağırsakların düzenli çalışması önemlidir. Ayrıca demir emilimine yardımcı olan besinlerde vardır. Beslenirken demir yönünden zengin besinler tüketmeli ve demir emilimine engel olan yiyeceklerden uzak durulmalıdır.

Süt ürünlerinin demir bağladığı yapılan çalışmalar sonucunda kanıtlanmıştır. Süt ve süt ürünleri öğünler ile değil öğünler arasında tüketilmelidir. Kalsiyum içeriği zengin olan gıdalar demir emilimini engelleyen gıdalardır. Bağırsak problemi yaşayan kişilerin uzman bir hekime giderek muayene olması ve bağırsak fonksiyonlarını düzenlemesi gerekir. Bununla birlikte bebeklik döneminde anne sütü yerine mama ile beslenme bebekler, süt ve süt ürünlerine 12 aydan önce başlanan bebekler, bilinçsizce kafein tüketimi ve kalsiyum yönünden zengin diyetler ile beslenilmesi demir alımının azalmasına neden olur.

Demir İhtiyacının Artması

Demir akciğerler tarafından alınan temiz havanın kırmızı kan hücrelerine bağlanarak dokulara taşınmasını sağlayan çok önemli bir elementtir. Genç ve sağlıklı bireylerin bile hayatının bazı dönemlerinde vücutlarında olan demir ihtiyacı artabilir. Demir ihtiyacının arttığı dönemler, gebelik, düşük doğum ağırlığına sahip olmak, emzirmek, prematüre bebek ve menopoz gibi özel dönemlerdir. Bu gibi dönemlerde insanların öğünlerde almış oldukları demir yetersiz gelir. Hamilelik döneminde anne karnında bulunan bebek gelişimi için gerekli olan tüm vitamin ve mineral desteğini annesinden alır. Bu nedenle annenin sağlıklı olabilmesi için demir desteğine ihtiyacı vardır. Bağışıklık sisteminin azalmasında da demir ihtiyacı artar. Sağlıklı bir birey olarak kaliteli bir şekilde yaşam sürdürülebilmesi için ihtiyacımız olan demiri karşılamalıyız.

Demir Emiliminin Artması

Vücudumuzda kullanılabilen hem demir ve hem olmayan demir olarak iki çeşit demir bulunmaktadır. Hem demir hayvansal kaynaklı demir iken hem olmayan demir ise bitkisel kaynaklıdır. Hayvansal kaynaklı demir emiliminin artması için C vitamininden zengin besinler ile tüketilmesi önerilir. Öğünlerde süt ve süt ürünlerinin tüketilmemesi ayrıca yemekten hemen sonra kafein alınmaması da emilimin artmasını sağlar.

Demir Kaybının Artması

det kanamasının çok olması, dengesiz ve yetersiz beslenme, hamilelik, mide ülseri gibi kanamalı hastalıklar, karaciğer ve kronik böbrek yetmezliği, kötü huylu tümör ve metabolizma hastalıkları demir kaybının artmasına neden olur.

Demir Eksikliği Kimlerde Görülür?

Toplumun genelinde en sık rastlanan hastalıklardan bir tanesi anemidir. Ancak bazı kişiler demir eksikliği anemisine karşı daha fazla risk altındadır. Risk grubunda yer alan kişiler;

  • Gebelik ve doğum sayısı iki ve üzerinde olan kişiler
  • Ailesinde kan hastalığı olan kişiler
  • Prematüre doğum ağırlığına sahip olan bebekler
  • Anne sütü yerine mama ile beslenen çocuklar
  • Adet dönemi normalden daha uzun olan ve kanaması çok gelen kadınlar
  • Sosyoekonomik durumu gelişmemiş olan kişiler
  • Et ve et ürünleri gibi demir içeriği yüksek olan besinleri az tüketen kişiler
  • Günlük olarak alınması gereken kafein dozunu aşanlar
  • Dengeli ve yeterli beslenmeyen kişiler
  • Demir eksikliğine karşı daha fazla risk altında olanlardır. Demir eksikliği anemisini yaşamamak için beslenmemize ve sağlığımıza dikkat etmeliyiz.

Demir Eksikliği Belirtileri Nelerdir?

Anemi hastalığı bazı durumlarda belirti vermeden sadece uygulanan kan tahlilleri ile ortaya çıkar. Ancak kişinin genel durumunda ve görünümünde yaşanan değişiklikler hastalık ile ilgili belirtiler olabilir. Anemi hastası olan bir kişide hastalığın ilerlemesine bağlı olarak cilt renginde ve gözlerde kararma, dikkat dağınıklığı, baş ağrısı ve baş dönmesi, sürekli gergin olan ruh hali, tırnak kırılması, saç dökülmesi, ağız içerisinde aft oluşumu ve dudakların çatlaması gibi hafif belirtiler yaşanabilir. Hemoglobin değeri normal değerin çok altında ise çarpıntı, toprak yemek, tiroid fonksiyonlarının bozulması ve hızlı kilo kaybı gibi durumlar yaşanır. Demir eksikliği hayatı tehdit eden kötü huylu tümör ve lösemi gibi hastalıkların da belirtisi olabilir.

Ciltte Renk Solgunluğu

Vücudumuzun normal rengi olan pembemsi görüntüsünü kırmızı kan hücreleri vermektedir. Kırmızı kan hücrelerinin vücutta az olması vücudun sağlıklı pembemsi görünümünün oluşmasına engel olur. Anemisi olan kişinin genellikle avuç içleri, göz kapaklarının içi, dudakları ve tırnak içleri soluk bir cilt rengine sahiptir.

Vücutta Güçsüzlük

Kaslara ve dokulara oksijen taşınmasına yardımcı olan demir elementinin yetersiz olması halinde kaslar günlük ihtiyacı olan oksijeni alamaz ve çabuk yorulur. Oksijenlenemeyen kaslar normal kasılma ve gevşeme hareketini bile tam anlamıyla yerine getiremez ve kas ağrıları oluşmaya başlar. Bu nedenle az mesafede yürümek bile vücudunuzun güçsüz düşmesine neden olur.

Konsantrasyon Eksikliği

Beyin dokusuna giden kanlanmanın azalması ve yeterince oksijen taşınamaması sürekli uyku hali ve halsizlik oluşturduğu için insanlar isteseler de dikkatlerini toplayamazlar. Konsantrasyon eksikliğine neden olan bu durum ilerleyen dönemlerde hastaların gündelik hayatlarında ve iş hayatlarında zorlanmalara neden olabilir. Ayrıca kişinin dikkat eksikliğine bağlı olarak hafıza kayıpları yaşaması da mümkündür.

Baş Dönmesi ve Baş Ağrısı

Beyin dokusunun kanlanması ve oksijenlenmesi anemi nedeniyle az olur. Beyin damarları kanlanma olmadığı için zamanla genişler ve beyne baskı yapar. Bu baskı migren ağrısına benzer baş ağrılarının oluşmasına neden olur. Beyin dokusunun yeterince oksijenlenmemesi sonucunda baş dönmeleri de meydana gelir. Baş dönmesi ve baş ağrılarının yanı sıra denge ve hafıza kayıpları da yaşanabilir.

Sinirlilik Hali

Anemi ile ilişkisi kanıtlanan diğer bir belirtide sinirlilik halidir. Anksiyete olarak adlandırılan gergin ve sinirli olma durumu kronik anemi hastalığına sahip kişilerde görülmektedir. Beyin dokusundaki oksijenlenmenin az olmasından kaynaklanan bir durum olduğu belirtilmiştir.

El ve Ayaklarda Uyuşma

El ve ayaklardaki sinir dokularının yeterince kanlanamamasına bağlı olarak uyuşma görülür. Anemisi olan kişilerde kan dolaşımı yeterince yerine getirilemeyeceği için uyuşmanın yanında hastaların el ve ayaklarında soğuma da görülür.

Tırnaklarda Kırılma

Aneminin ilerleyen dönemlerde vermiş olduğu belirtilerden biri de tırnak kırılmasıdır. Tırnaklar normal şeklinden ziyade çok ince ve içe dönük bir şekil alır. Buna kaşık tırnak sendromu denir. Tırnakların ilk aşamada şekli bozulsa da ilerleyen dönemlerde çok ince bir tabaka halini alarak ortasından itibaren kırılmaya başlar.

Ağız ve Dudaklarda Sorunlar

Ağız yapımız ve ağız içimizde meydana gelen yaralar sağlığımız ile ilgili bilgi verir. Vücudumuzda bulunan miyoglobin proteinin dilimizde bulunan kas dokusunun demir ve oksijen içeriğinden kaynaklanır. Dilimiz normalden şiş ve renksiz ise kas dokusunda bulunan proteinin azalmasından kaynaklıdır. Bununla birlikte demir eksikliği bağışıklığın düşmesine neden olduğu için ağız içerisinde aftlarının oluşumuna ve dudak kenarlarında yara çıkmasına neden olur. Miyoglobin proteini dilimizin normal pembe renginde ve boyutunda olmasını sağlar. Dilinizi incelediğinizde anemi ile ilgili fikir sahibi olabilirsiniz.

Saç Dökülmesi

Vücudumuzda bulunan ferritin proteinin eksikliğinde cilt ve saçlarımız hassaslaşır ve kurur. Zaman içerisinde kuruyan saç ve ciltte kopmalar meydana gelir. Cilt yüzeyinde pullanmalar meydana gelirken saçlar kırılarak dökülür. Menopoza giren ya da doğum yapan kadınlarda saç dökülmesi çok sık yaşanan durumdur. Bu zamanlarda hormonların değişmesi ile demir eksikliği daha sık görülür.

Demir Eksikliğinin Nedeni Nedir?

Vücudumuzda bazı nedenlere bağlı olarak demir emiliminin azalması ya da demir alımının azalması demir eksikliğine neden olur. Demir eksikliğinin nedenlerine bakacak olursak, kadınlarda sık adet görme, multipar doğum sayısına sahip olma, yetersiz ve tek yönlü beslenme, alkol ve sigara gibi zararlı madde kullanımı, mide ülseri ve karaciğer hastalığı gibi hastalıkların varlığı, kronik hastalık oluşumu, kafein bağımlılığı, yanlış diyet uygulamaları, gebelik, emzirme ve lohusa olma, genetik olarak var olan kan hastalıkları, gastrointestinal sistem bozuklukları ve vücutta var olan kötü huylu tümörler en sık bilinen demir eksikliği nedenleri arasındadır.

Demir Eksikliği Tedavi Türleri

Anemi tedavisi besin takviyesi, ilaç tedavisi ve son aşamada kemik iliği tedavi olmak üzere üç şekilde uygulanır. İlaç tedavisi ve besin takviyesi genellikle kombine olarak birlikte uygulanır. Ancak anemi hayatı tehdit eden bir duruma gelmiş ve kişinin yaşam kalitesini ileri derecede bozuyorsa kemik iliği nakli yapılır. Hangi tedavi yönteminin yapılacağını belirlemek için ilk önce hastaya kan testi yapılır. Hemogram tüpüne alınan yaklaşık 3.5 ml ölçüsündeki kan numunesi vücudun hemoglobin miktarını öğrenmemiz için yeterli olacaktır. Kan testi sonucuna göre hasta için uygun olan tedaviye karar verilir ve başlanır.

Beslenme Takviyesi

Besinlerden alınan demirin vücutta emilmesine ve kullanılmasına yardımcı olan bazı yiyecekler vardır. Kırmızı et ve et ürünleri, bakıl, yeşil ve geniş yapraklı sebzeler demir içeriğinden zengin olan gıdalardır. Çam fıstığı, çekirdekli siyah üzüm, kırmızı pancar, mercimek, kabak çekirdeği ve kemik iliği gibi besinler demir yönünden zengindir. Demir içerikli besinlerdeki demirden yeterince faydalanabilmek için demiri bağlayan süt ve süt ürünleri gibi gıdalar ile aynı anda tüketilmemelidir. Demir içeriği fazla olan besinleri C vitamini ile almanız daha faydalı olacaktır.

İlaç Tedavisi

Aneminin nedeni demir eksikliği ise ilaç tedavisi düzenlenir. İlk önce anemiye sebep olan durum araştırılır. Herhangi bir organda var olan gizli kanama ya da kronik bir hastalık var ise bu durumlar kontrol altına alınır sonra doktor tarafından ilaç desteğine başlanır. Anemi için uygulanan ilaç tedavilerine doktorlar başlayarak yine tedavi doktor tarafından sonlandırılmalıdır. Anemi ilaçları solüsyon, hap, kapsül ve enjeksiyon formunda uygulanır. Tedavi genellikle 6 ay uygulanır. Altı ayın sonunda hastanın kan tetkikleri yenilenerek tedaviye cevap verip vermediği değerlendirilir. Kansızlığın nedeni ortadan kaldırılmadığı sürece ilaç tedavisi herhangi bir işe yaramaz.

Genellikle hap formundaki ilaçlar reçete edilir. Günde 1 defa aç karnına önerilir. Kandaki hemoglobin değeri kritik noktada ise enjeksiyon formu tercih edilir. Demir ilaçları bazen bulantı ve kusma yapabilir. Bu gibi durumlarda hastaların rahat kullanabilmesi için tok karnına alınması önerilir. İlaçların en büyük yan etkisi ise kabızlıktır. Hastalar tedavi süresi boyunca kabızlık sorunu yaşamamak için posalı gıdalar tüketmeli ve bol su içilmelidir. İlaç kullanmaya başladıktan iki ay sonra vücut normale dönmeye başlar. Tam anlamıyla iyileşme sağlanması ve vücudumuzdaki depoların dolması için 6 ay aksatmadan ilaç kullanılmalıdır.

Kemik İliği Nakli

Kemik iliği nakli kan hücrelerin üretimini sağlayan kök hücrenin sağlam bir donörden alınarak hasta bireye ameliyathane ortamında nakledilmesi işlemidir. İlerlemiş kan hastalıklarında kemik iliği nakli kesin bir çözüm yoludur. Ameliyathane ortamında genel anestezi ile toplanan kemik ilikleri damar yolu ile hasta bireye verilir. Hastanın vücudu bazen kemik iliğini reddedebilir. Bu gibi durumları önlemek için hastaya 6 ay destekleyici ilaç tedavisi uygulanır. Kemik iliği alma işleminin vericiye herhangi bir zararı yoktur. Vericinin vücudunda var olan kemik iliğinin çok az miktarı alınır. Ancak alıcı için farklı ve beklenmeyen komplikasyonlar gelişebilir. İlaç tedavisi ve besin takviyesi ile kansızlık sorunu düzelmeyen kişilere son çare olarak uygulanır. Kemik iliği naklinin başarı oranı oldukça yüksektir.

Demir Eksikliği Tedavi Öncesi

Tedaviye başlamadan önce şikayetler ile uzman doktora başvuran hasta doktor tarafından fiziki muayene edilir. Fiziki muayeneden sonra hastaya kan tahlilleri uygulanır. Tahlil sonuçları çıktıktan sonra hasta tekrar değerlendirilir ve gereken tedavi düzenlenir.

Fiziki Muayene

Kansızlık şüphesi ile polikliniğe gelen hastaya uzman doktor tarafından fiziki muayene uygulanır. Fiziki muayenede hastanın cilt rengi, gözleri, kalp atışları, nefes alıp vermesi gibi durumları değerlendirilir.

Tetkikler

Kansızlık şikâyeti ile gelen hastaya kandaki ferritin ve hemoglobin değerlerinin ölçülmesi için kan tahlili uygulanır. Kan tahlilinde ferritin, hemoglobin, demir bağlama kapasitesi ve diğer kan elementlerinin değerlerine bakılır. Hastaya doğru tetkiklerin uygulanması doğru teşhis ve tedavi açısından oldukça önemlidir. Tahlil verecek hastanın bir gece önceden hiçbir şey yememesi ve içmemesi gerekir. Hemogram tahlili doğru sonuç alabilmesi için aç karnına uygulanır.

Demir Eksikliği Tedavi Sonrası

Tedavinin kalıcı olabilmesi ve iyilik halinin sürdürülebilmesi için hastanın dikkat etmesi gereken bazı kurallar vardır. Zararlı alışkanlıklardan uzak durulması, kafein tüketiminin azaltılması, düzenli ve dengeli beslenmedir. Vücudumuz için gereken vitamin ve minerallerin alınması için beslenmeye özen göstermek gerekir.

Beslenme Alışkanlıklarının Düzenlenmesi

Vücudun işlevlerini sağlıklı bir şekilde yerine getirebilmesi ve sağlığın sürdürülebilmesi için beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi gerekir. Sağlık için gerekli olan tahıl grubu, meyve ve sebze grubu, kırmızı et ve hayvansal gıda grubu son olarak süt ve süt ürünleri grubunu düzenli almamız gerekir. Besinlerin yenme aşamasında da uygun diyet kuralları vardır. Süt ürünleri demir emilimini azalttığı için aynı anda tüketilmemesi gerekir. Ayran gibi içeceklerin öğünler arasında alınması gerekir. Gün içerisinde öğün saatlerine uyum sağlanmalı düzenli bir şekilde tüketilmelidir. Tek yönlü beslenme sağlığın bozulmasına ve ani kilo alımlarına neden olur. Genel vücut sağlığı için beslenme alışkanlıklarımızı düzenlemeliyiz.

Kafein Tüketiminin Sınırlandırılması

Sağlığımız için günlük almamız gereken kafein miktarı en fazla 300 mg olmalıdır. Kafein bileşiği demir gibi vücudumuz için yararlı olan elementlerin emilmesini engeller. Kafein, çay, kahve ve çikolata gibi gıdalarda bulunan bir bileşiktir. Bu nedenle öğünler ile çay ve kahve gibi içecekleri tüketmeyiniz. Kafein dozun da kullanıldığı zaman vücut için yararlı bir bileşiktir. Ancak doz aşımında vücuda olumsuz etkileri ortaya çıkabilir.

Sık Sorulan Sorular

Demir eksikliği ile ilgili en sık sorulan soruları cevaplayalım.

Kadınlarda Âdet Kanamalarının Yoğun Olması Demir Eksikliğine Neden Olur Mu?

det kanamasında ortalama olarak 80 ml civarında kan kaybı olur. Kanamanın fazla olması vücutta bulunan total kanın azalmasına neden olur. Kanama ile kanın içerisinde bulunan elementler de azalır. Bu nedenle demir eksikliği meydana gelir. det kanaması fazla olan bir kadının gerekli hormon tedavisi yapılarak kanamasının kontrol altına alınması gerekir.

Hangi Besinler Demir Eksikliğine Neden Olmaktadır?

Demir bağlayıcı özelliği olan element kalsiyumdur. Kalsiyumdan zengin olan süt, yoğurt, soya, peynir, somon, incir, şalgam ve kafeinli içecekler demir emilimini yüksek oranda engelleyen besinlerdir. Demir emilimini önledikleri için vücutta eksik olmasına neden olur. Kalsiyum içeren ürünlerin demir bağlaması bu yiyeceklerin tüketilmemesi gerektiği anlamına gelmez. Demir içeren yiyecekler ile aynı anda tüketilmemesine özen gösterilmelidir.

Hangi Besinler Demir Eksikliğinin Giderilmesine Yardımcı Olur?

İçeriği fosfordan zengin olan gıdalar zengin demir kaynaklarıdır. Mercimek yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller, kırmızı meyveler, kırmızı et ve et ürünleri, pekmez, bal gibi gıda ürünleri de zengin demir depolarıdır.

Demir Eksikliği Farklı Hastalıklara Yol Açar Mı?

Tedavi edilmeyen ve ilerleyen demir eksikliği zamanla kalp hastalıkları, beyin fonksiyonlarının bozulması ve bağışıklık sistemi hastalıkların oluşmasına neden olur. Bu nedenle demir eksikliği mutlaka tedavi edilmesi gereken bir rahatsızlıktır.

Gebelikte Demir Eksikliği Görülür Mü?

Anne karnında gelişen bebek gelişimi ve sağlığı için gerekli olan tüm besinleri annesinin vücudundan alır. Bu nedenle hamileliğinde demir ve vitamin desteği almayan anne adayı demir ve vitamin eksikliği yaşar. Bu gibi durumları önleyebilmek için gebeliğin ilk evresinden itibaren folik asit ve vitamin desteği gebeliğin 12. Haftasından sonra ise demir desteği başlanır.

Demir Eksikliği Üşümeye Neden Olur Mu?

Kan dolaşımının bozulmasına neden olan bir durum olduğu için dokuların ve kasların kanlanmasını engeller. Kanlanmanın az olması vücut sıcaklığında dengesizliklerin oluşmasına neden olur. Bu nedenle demir eksikliği olan kişilerde sık sık üşüme şikâyeti görülür.

Demir Eksikliği Cinsel İsteksizliğe Neden Olur Mu?

Kansızlık direk olarak cinsel isteği etkileyen bir durum değildir. Ancak kansızlığın nedeni bozulan hormon metabolizması ise bu durumda cinsel isteksizlik yaşanabilir. Ayrıca ilerleyen kansızlık halsizlik ve yorgunluğa neden olduğu için yine kişide cinsel isteksizlik oluşabilir.

Çocuklarda Demir Eksikliği Belirtileri Nelerdir?

Çocuklarda anemi belirtileri göz altlarında morluk, halsizlik, iştahsızlık ve sürekli uyuma hali gibi belirtiler verir. Oyun oynarken kısa zamanda yorulma ve sık sık uyuma eğilimleri vardır.

Demir Eksikliği Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Kansızlık tedavi edilmezse bağışıklık sisteminin düşmesi ile enfeksiyonlara karşı açık hale getirir. Zaman içerisinde kalp hastalıkları görülmeye başlar. Vücudun yeteri kadar oksijenlenmemesi sürekli yorgunluk haline ve depresyona neden olur. Dış görünümün sürekli solgun ve kötü görünmesini sağlar. Gastrointestinal sistemin sağlıklı ve düzenli çalışmasını önler. Demir eksikliği anemisi ilerleyen dönemlerde ölümcül farklı hastalıklara neden olabilir. Bu nedenle belirtiler görülmeye başlandığı andan itibaren uzman doktora giderek mutlaka tedavi edilmelidir.

Demir Eksikliği Şüphesinde Hangi Bölüme Muayene Olmak Gerekir?

Kansızlık belirtilerini yaşayarak hasta olduğundan şüphe eden kişi dahiliye polikliniğine giderek muayene olmalı ve gereken tahlilleri yaptırmalıdır.

Demir Eksikliği Tedavisi Ne Kadar Sürer?

Demir eksikliğinin tedavi edilmesi için biri çok az tercih edilen iki yöntem bulunmaktadır. İlk ve en çok tercih edilen, hastanın hayat konforunu üst düzeyde tutan yöntem demirin ağız ya da damar yoluyla takviye edilmesidir. Bu tedaviler yaklaşık altı ay boyunca, hastanın kan değerlerine göre devam ettirilir. İkinci yöntem ise, pek tercih edilmese de kan naklidir. Kan nakli de seanslar halinde yaklaşık olarak iki ay sürebilir.

Demir Eksikliği Tedavisi İçin Nasıl Beslenilmelidir?

Demir eksikliğini ortaya çıkaran faktörün ortadan kaldırılamaması durumunda özel bir beslenme planının uygulanması gerekir. Bu beslenme düzeni aynı zamanda önleyici tedavi olarak da görülebilir. Demir eksikliği yaşayanlar, tedavisini olanlar ya da iyileşme sürecine girmiş olanlar şu besinleri tüketmelidir:

  1. Meyveler, sebzeler, kuru baklagiller.
  2. Turunçgiller.
  3. Mayalı gıdalar.

    Demir Eksikliği Tedavisi Kilo Aldırır Mı?

    Demir eksikliği olanlar sürekli olarak kilo kaybederler. Kilo almaları da bir o kadar zordur. Bunun temel sebebi demirin vücutta üstlendiği rollerdir. Demir tedavisinden sonra hastanın böyle bir eksiklik yaşamaması, eğer kilo kaybediyor ya da alamıyor ise durumun tersine dönmesine sebep olabilmektedir. Hastalar ideal kilolarının altında ise süreci serbest bırakmalı; ideal kilo civarındalarsa özel diyetlerle kilo alım sürecini kontrol etmelidirler.

İlgili Bölümler
İlgili Hastalıklar