Kılcal Damar Ameliyatı

Kılcal Damar Ameliyatı Hakkında

Kılcal damar ameliyatı yani kalın varislerin ameliyatı, günümüzde çok fazla kullanılan bir ameliyat değildir. Genellikle teknoloji bakımından yoksun olan hastanelerde ve kamu hastanelerinde uygulanır. Bu ameliyat yalnızca bacaklar ve kasık bölgesi için yapılmaktadır. Bu ameliyat ile sorunlu olan toplardamar vücuttan atılmaktadır. Bunun için bacaktan ya da kasık bölgesinden kesiler açılır ve bu kesilerden tel takılır. Takılan tel yardımıyla bu damarların vücuttan atılması sağlanır. Ameliyatın bitiminde kesiler dikilir ve ameliyat son bulur.

Varislerin asıl nedeni toplardamarda bulunan kapakçıkların bozulmasıdır. Bu nedenle ameliyat yapılırken damarın atılması ile birlikte kapakçıkların onarımı da yapılır. Bozuk olan kapakçığı yerine sağlam ola kapakçık takılarak varisin nedeni ortadan kaldırılır. Sağlam kapakçıklar ise koltukaltı bölgesinde bulunan toplardamarlardan alınır.

Kılcal damar ameliyatı doktora ve ameliyat ekibine bağlı olarak 30 dakika ile 2 saat arasında bir sürede yapılmaktadır. Bu ameliyatı olan hastalar anestezi aldıkları için 3 ile 7 gün arasında hastanede kalabilirler. Ameliyattan 24 saat sonra, kesiler olduğu için ciddi şekilde ağrılarınız olacaktır. Bu ağrıların hafifletilmesi için yüksek dozda ağrı kesiciler verilir. Bu ameliyat sonrasında 20 ile 45 gün arasında istirahat etmeniz gerekir. Çünkü uzun bir süre yürümek iyi değildir ve doktorlar tarafından tavsiye edilmez.

Ameliyat sonrasında vücudunuzda şişlik ve morluklar oluşacaktır. Bu morlukların geçmesi 6 ay kadar sürer. Bu ameliyat ile toplardamar genişlemesinden oluşan kalın varisler tedavi edilebilir. Diğer varis çeşitleri için ameliyat yöntemi uygun değildir. Bu ameliyat sonrasında yaraların iyileşmesi için varis çorabı giyilmeli ya da bandaj takılmalıdır. Bunlar yaklaşık olarak 6 ay boyunca kullanılmalıdır. Ameliyat sonrasına bacaklarınızda ya da kasık bölgenize iz kalacaktır.

Kılcal Damar Nedir?

Kılcal damar insan vücudunda bulunan en ince damardır. Bu damarlar atardamar ile toplardamarı birbirine bağlayan damarlara verilen isimdir. Çok ince bir yapısının olmasından dolayı ürik ait ve karbondioksit ile birlikte oksijen ve su gibi moleküllerin de içinden geçerek kana karışmasına izin verebilir. İnsan vücudunda bulunan toplam kılca damar uzunluğu 40.000 km olarak bilinmektedir. Kan akışını yavaşlatmakla görevli olan bu damarlar kan hücreleri arasındaki madde alışverişini sağlar.

Kılcal Damar Hastalıkları

Kılcal damar hastalıkları damarlarda meydana gelen iltihaplanmalar sonucunda kılcal damarların tıkanması olarak ifade edilebilir. Bu tıkanmalar sonucunda dokular beslenemez ve damarlarda çatlamalar görülür. Örümcek ağı ya da kolları ayrılan bir çalı görünümünde olan bu damarlar zamanla ağrıya neden olabilir. Bu çatlamaların oluşması genetik faktörlere bağlı iken cildin hassas yapıda olmasından da kaynaklanabilir.

Kılcal Damar Çatlaması

Kılcal damar çatlaması cildin dış yüzeyine 1 m kadar yakın bir yerde bulunan ve örümcek ağı görünümünde olan çatlamalardır. Bunlar kırmızı, yeşil ve mavi renkte olabilir. Bu çatlamalar elle hissedilmese bile oldukça kötü bir görünüme sahiptir. Genel olarak orta ve ileri yaş düzeyinde görülen bu çatlamaların son zamanlarda gençler üzerinde de görüldüğü belirtilmektedir. Birçok nedene bağlı olarak ortaya çıkan bu rahatsızlık tehdit yaratmaz ancak rahatsız edici görüntüsünden dolayı psikolojik problemlere neden olabilir. En yaygın görülen cilt sorunlarındandır.

Vücudun en fazla yüz ve bacak bölgesinde görülen bu kılcal damar çatlaması, oldukça kolay yöntemler ile tedavi edilmektedir. Yüz bölgesindekilere güneş lekesi adı verilirken bacak bölgesindeki çatlamalara varis adı verilmektedir.

Bacaklarda Kılcal Damar Çatlaması

Kılcal damarlar vücudun en ince damarlarından biridir. Bacaklarda kılcal damar çatlaması, burada bulunan kılcal damarların şeklinin bozulması nedeniyle kan birikmesi sonucunda oluşur. Biriken bu kan dokular arasında ödem oluşmasına neden olur. Oluşan ödemler ise kılcal damarların yırtılmasını, deri kısmının kanamasını ve damarların genişlemesini sağlar. Bu genişleme sonucunda dokulara daha fazla kan toplanır ve kan akışı durur. Bu durum da kılcal damarların bacaklarda çatlamasını sağlar. Derinin üzerinde oldukça kötü görünen bu çatlama kırmız, mavi ve yeşil renkte görülebilir. Yalnızca görüntü olarak rahatsızlık veren bacaklardaki kılcal damar çatlamaları ağrıya sebep olmaz ve başka bir zarar vermez. Elle dokunulduğunda hissedilmez. Bacaklarda görülen kılcal damar çatlamasının sebepleri ise şöyledir;

• Yaşlanmadan dolayı çatlamalar oluşur.
• Uzun süre ayakta kalmanızı gerektiren bir işte çalışıyorsanız, çatlama görülür.
• Uzun süre yürüyüş yapmak çatlamaya neden olur.
• Güneş ışınlarına çok fazla maruz kalmak, kılcal damarların çatlamasını sağlar.
• Dar giyişler ve topuklu ayakkabılar da bacaklardaki kılcal damar çatlamalarının başlıca sebeplerindendir.
• Aşırı alkol tüketimi ve aşırı baharatlı yiyeceklerin tüketilmesi de çatlamaya neden olur.
• Kadınlarda görülen hormon değişiklikleri özellikle menopoz ve hamilelik döneminde çatlamaya neden olur.

Burunda Kılcal Damar Çatlaması

Vücudumuzun her bölgesinde bulunan kılcal damarlar, burunda da mevcuttur. Bu damarların zaman içerisinde genişlemesi kılcal damarların çatlamasına sebep olacaktır. Burada bulunan damar çatlaklarının rengi, diğer bölgelere göre daha koyu kırmızıdır ve burunda sürekli olarak kanmaya neden olabilir. Özellikle sık sık nezle olan kişilerde görülen bu çatlamalar, her yaş grubundan insanda bulunabilir. Bu çatlamalar, hafif bir hapşırma sırasında çok fazla kan akmasına neden olabilir. Bu nedenle tedavi edilmesi gerekir.

Gözde Kılcal Damar Çatlaması

Gözlerde bulunan kılcal damarların herhangi bir sebeple genişlemesi ve çatlaması sonucunda meydana gelir ve gözlerde aşırı kanlanmaya neden olur. Gözlerde bulunan kılcal damarların çatlamasının çok sayıda nedeni vardır. Bunların başında göz enfeksiyonları ve alerjenler gelir. Ayrıca bilgisayar başında fazla çalışmak, uykusuz kalmak kirpik dibi iltihaplanması, gözlerin sürekli kaşınması, göz kuruluğu gibi durumlar sonucunda da gözlerde kılcal damar çatlaması meydana gelir. Gözler çok hassas olduğu için aşırı olmayan çatlamalar zarar vermese bile fazla görülen kılcal damar çatlamaları, gözlerde yanmaya ve batmaya neden olabilir. Bazen bulanık görme gibi durumlarla da karışılabilir. Bu durumların önüne geçebilmek için gözlerdeki kılcal damar çatlamalarının tekrarlanması durumunda tedavi edilmesi gerekir.

Örümcek Angioma

Örümcek Angima, spider angioma ismiyle anılmaktadır. Kılcal damar çatlamasının bir çeşididir. Bu tür kılcal damar çatlamasında, deride bulunan kılcal damarlar yüzeye daha çok yakınlaşır ve bu bölgede damarsal bir yapı oluşturur. Bu tür çatlamalarda ortada örümceğin vücudu bulunur ve çevreye doğru dağılan örümceğin bacakları yer alır. Örümcek şekli ile açıklanan bu damar çatlaması kendiliğinden kaybolmaz. Genellikle çocuklarda görülen bu çatlamaların hem yetişkin hem de çocuklarda görülme oranı %10 ile 15 arasındadır. Çocuklarda el ve yüz bölgelerinde görülürken, yetişkinlerde yüz, boyun ve gövde kısımlarında sık rastlanmaktadır. Bu tür kılcal damar çatlamasının görülmesinin nedenleri ise Hepatit C, karaciğer sirozları, karaciğer düzensizlikleri ve diğer karaciğer hastalıkları şeklindedir. Gebelik sırasında da görülen bu çatlamalar, doğumdan sonra kaybolmaktadır.

Şarap Lekesi

Doğum lekesi olarak da bilinen bu lekeler, doğumla birlikte ortaya çıkan ve daha sonraki yaşlarda kalınlaşarak büyüyen bir kılcal damar rahatsızlığı olarak tanımlanabilir. Doğum sırasında kırımızı renkte görülen bu çatlaklar zamanla mor renk alabilir. Bunların ilerleyen yaşlarda kendiliğinden ya da bir darbeye bağlı olarak kanaması durumu da söz konuşur. Bu nedenle şarap lekesi kılcal damarlarının erken yaşta tedavi edilmesi gerekir. Zamanla bir yumru görünümüne ulaşan bu lekeler, kişiye rahatsızlık verebilir. Bu lekelerin görülme sebebi belli değildir. Yeni doğan bebeklerde görülme sıklığı ise %0,3 şeklindedir.

Kiraz Angiom

En sık rastlanan damarsal rahatsızlık kiraz angiom olarak belirtilmektedir. 30 yaşından sonra herkeste görülen ve ayıları yüzleri geçen bu damarsal rahatsızlık kırmız ben olarak da tanımlanabilir. Kollar ve bacaklar ile birlikte vücudun her bölgesinde bu benler, irili ufaklı olarak görülebilir, koyu kırmızı renktedir ve damarsız yapıdadır. Bu benlerin en fazla bulunduğu yer ise gövdedir.

Güneş Hasarı

Güneş çatlakları damar şeklinde oluşur. Uzun damarlar şeklinde görülen bu çatlaklar güneş ışınlarına bağlı olarak gelişir. Özellikle hassas bir cildiniz varsa ve çık havada fazla vakit geçiriyorsanız güneş ışınlarına maruz kalan el, kol ve yüz bölgesinde bu çatlaklar görülebilir.

Kılcal Damar Tıkanıklığı (Varis)

Son yıllarda daha çok kadınlarda görülen Kılcal Varis, etkileri ile hem sağlık açısından hem de estetik açısından oldukça olumsuz etki etmekte. Bacaklarımda ağrı hissediyorum şikayeti ile gelen kişilerin birçoğunda toplardamar şişmesi ve buna bağlı olarak yüksek basınca maruz kalan bacakların alt bölgelerinde görülen durumlar varis olarak adlandırılmakta. Bu soruna maruz kalan kişiler özellikle gece yaşadığı kramplardan dolayı şikayet eder. Bununla beraber gelen kaşıntı, şişkinlik diğer belirtileri arasında yer almaktadır. Hamile kadınlar, özellikle hassas dönemlerinde bu sorunla daha çok mücadele etmek durumunda kalmaktadır.

Damarlarda Varis Oluşumu Nasıl Anlaşılır?

Belirli aşama dereceleri bulunan varisin ilk aşaması hastalara herhangi bir şekilde zarar, sorun teşkil etmez. Daha çok görüntü açısından problem yaşatan varis için estetiği düşünen kişilere ayrı hizmetler de verilmektedir. 2.Dereceden olan varisler gözle bakıldığında çok rahat fark edilebilmektedir. Bu aşamadan itibaren acı ve krampların şiddetini daha çok artırdığını, üçüncü derece ile beraber artık bacaklarda belirgin oranda bir şişkinliğin meydana geldiğini söyleyebiliriz. Ayakkabı dahi giymekte zorlanan hastalar 3. Aşama ile beraber çok fazla kasıl ve krampa maruz kalabilirler. 4 ile 6. Aşama arasında ise artık ayak bileği başta olmak üzere çeşitli bölgelerde yaralanmaların meydana geldiğini söyleyebiliriz. Bu yaralar kasılmaları önlerken hissedilen ağrı derecesinin artmasına neden olmakta. Tedaviler lazer ve lazerle beraber yüzdeki oluşumlar için Skleroterapi yöntemi ile sağlanabilmektedir.

Akne Rozase

Akne rozase, yüzde iltihaplı sivilceler yapan bir cilt rahatsızlığıdır. Bu sivilceler yüzün orta kısmında görülür ve kızarıklık ve kılcal damar genişlemesi ile oluşur. Kadınlarda erkeklerden daha fazla görülen bu hastalık genellikle orta yaşlarda başlar. Beyaz tenli insanlarda sıklıkla görülmekte birlikte koyu renkli kişilerde de görülebilir. Kesin olarak nedeni bilinmeyen bu hastalığı mide hastalıkları, tansiyon ve strese bağlı olarak geliştiği düşünülmektedir. Bir parazitin yüzdeki yağlı bölümlere yerleşmesi ile ortaya çıkan bu hastalık ortak kullanım alanlarından bulaşır.

Bu hastalığın ilk belirtileri yüzde kızarıklık ve ateş basması olarak ortaya çıkar. Kılcal damaların belirginleşmesi ve genişlemesi olarak belirtiler devam eder. Kızarıklıklar zamanla kalıcı hale gelir.

Kılcal Damar Hastalıkları Sebepleri

Kılcal damar hastalıklarının kesin bir nedeni yoktur. Ancak yapılan araştıralar doğrultusunda, ayakta çok fazla duran kişilerde, ayakta çalışmayı gerektiren işlerde çalışan kişilerde, şişmanlık yani obezite hastalığı olan kişilerde ve hamilelerde görüldüğü tespit edilmiştir. Uzun süreli doğum kontrol hapı kullanan kişilerde de hormon değişimlerine bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Ancak bu hastalıkların en büyük nedeni genetik faktörlerdir.

Kılcal Damar Hastalıkları Belirtileri

Kılcal damarların tıkanması soncunda vücutta morluk, kızarıklık, şişlik ve iltihaplı akıntılar meydana gelir. Şeker hastalarında görülen bacak, diz ve bileklerde meydana gelen kızarıklıklar da kılcal damar tıkanıklığının belirtileri arasında yer alır. Toplardamarlarda görülen hastalıklar yani bu damarların tıkanması, kalbe giden damarların tıkanmasına neden olur. Bu gibi durumlarda ise kalpte çarpıntı ve nefes darlığı gibi belirtiler meydana gelir.

Kılcal Damar Ameliyatı Yöntemleri

Kılcal damar ameliyatı genellikle lazerle tedavi edilir ve bu damarlardaki tıkanıklıkların yakılması ile tıkanıklık son bulur. Ancak bazı tıkanıklıklarda hastaların ameliyat olması gerekir. Bu gibi durumlarda anjiyografi adı verilen damar açma yöntemi kullanılır. Bu yöntem ile damarların içine girilerek tıkanıklık giderilir. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte damar tıkanıklığı ameliyatları da gelişmiştir fakat eski yöntemle yapılan ameliyatlar halen devam etmektedir.

Anjiyo

Anjiyo, özellikle kalp sorunu olan kişilerde damar tıkanıklığının giderilmesi amacıyla yapılan cerrahi bir uygulamadır. Bu uygulama hastaların el bileğinden, kollarından ve kasıklarından damarlara girilerek yerleştirilen bir tüp ile damarlarındaki tıkanıklığın açılması şeklinde gerçekleşir. Bu uygulama ile kalpte, bacaklarda, gözde ve beyinde meydana gele sorunların teşhis edilmesi sağlanır.

İlaçlı Balonlar

Balon tedavisi çok uzun yıllardan beri kullanılan ve atardamar ya da toplardamarda oluşan tıkanıklık ve daralma gibi durumları tedavi eden bir yöntemdir. Bu yöntemde hastanın tıkalı ya da daralmış olan damarına anjiyo ile giriş yapılır ve damarın çapı ölçülür. Bu ölçüye göre hazırlanan balonla birlikte tekrar damara giriş yapılır ve damarlar tedavi edilir. Bu tedavi yönteminde damarlarda hiçbir şekilde atık kalmaz ve tedavi işlemi bittikten sonra balonlar damardan çıkarılır. En çok kullanılan damar açma yöntemi olan balonla tedavide balonun dışına bir ilaç sürülür. Bu ilaç damarın hastalıklı olan bölümüne işler ve burayı tedavi eder. Bu ilaç sayesinde damarda meydana gelen daralma ve tıkanıklık tekrarlanmaz ya da oldukça geç tekrarlanır.

Aterektomi

Damar tıkanıklığının tıraşlanması şeklinde yapılan tedaviye verilen isimdir. Özel bir cihaz yardımıyla yapılan bu işlemde damarların yan taraflarında oluşan kireçler, tıraşlanır ve dışarı atılır. Genellikle bir tıraşlama işlemi 7 ya da 8 kez tekrarlanmalıdır. Özel bir cihaz ile yapılan tıraşlama sonrasında oluşan plaklar yine cihaz sayesinde toplanır ve dışarı atılır. Bu yöntem çoğu zaman tek başına damar tıkanıklığını tedavi edebilir ancak bazı durumlarda bu yöntemden sonra balonla tedavi, ilaçlı balonla tedavi ya da stent gibi uygulamalar da yapılabilir.

Bu yöntem yalnızca atardamar tıkanıklıkları için kullanılmaktadır. Toplardamar, şah damarı ve böbrek damarı için henüz kullanımı yapılmaz. Bu yöntem özellikle şeker hastası olan kişilerde sıklıkla görülen damar tıkanıklıkları ve yaralanmalar için kullanılır ve bu yaralar ile birlikte damar tıkanıklıklarını tedavi eder.

Tamamen ağrısız olan bu işlem anjiyo sırasında yapılır. Bu işlem genel olarak yarım saat ile bir saat arasında sürmektedir. İşlem süresi damarın uzunluğuna göre değişir. Narkoz gerektirmeyen bu tıraşlama işleminde hastalar aynı gün evlerine dönerek hayatlarına devam edebilir.

Lazer Yöntemi

Kılcal damar problemleri ile genel olarak bacak bölgesinde karşılaşılmaktadır. Ancak bazı durumlarda hastalarda, yüz bölgesinde de görülebilmektedir. Damarların genişlemesi ile deri yüzeyi üzerinde mavi ve kırmızı renkte oluşan lekeler, ileri düzeyde yaralanmalar başta olmak üzere birçok cilt sorunun meydana gelmesine neden olmakta. İlk olarak damar tıkanıklığı nedeni ile meydana geldiği düşünülen varis, ameliyat ile çözümlenmeye çalışılmakta idi. Gelişen teknoloji ameliyatsız çözüm önerilerini beraberinde getirmektedir. Kılcal Damar sorunları bacak bölgelerinde damar çatlağı olmak üzere damar kaşıntısı gibi birçok sorunu beraberinde getirir. Geceleri meydana gelen kramplar ve sancılar, yaşamın birçok açıdan olumsuz etkilenmesine neden olmakta. Tedavi şekli son zamanlarda cerrahi müdahale yerine lazer operasyonlar çevirmiştir.

Ameliyatsız Tedavi Olmanın Avantajları

Ameliyatsız tedavi, kısa sürede hastalığın iyileşmesine olanak sağladığı gibi ağrısız bir sürecin geçirilmesine olanak sağlar. Bacaklarımda meydana gelen varisler için lazerle tedavi edilebilir mi? Sorusunu soranlar için seansların oldukça başarılı bir şekilde başladığını, bir veya 3 seans arasında kesin özüm üretildiğini belirtmek istiyoruz. Yüzdeki varisler için estetiği ön planda tutacak işlemlerin uygulandığını belirterek seansların 6 aşamaya kadar çoğalabileceğini de belirtmek istiyoruz. Her seans arasında 1 ay gibi bir bekleme süresinin bulunduğunu, bu süreç içerisinde kişinin dinlenerek bir sonraki işlemler için hazırlık yapmaları önerilmektedir.

Bypass

Bypass, damardan bir köprü yapılması yöntemi ile damarın açılması işlemidir. Bu köprü sayesinde damarın beslediği alan kan ulaştırılır ve kangren gibi durumlar önlenir. Bypass, kalp damarları, şah damarı ve ayak damarları tıkanıklıkları için kullanılmaktadır. Bu bölgelerde bulunan damarların tıkanması felç, kangren ve kalp krizi gibi durumlara yol açabilir. Bypass sayesinde bu damarların açılması ve kan akışının hızlanması sağlanır. Bu yöntem ile hastalar büyük ölçüde tedavi edilir nacak damaların tekrar tıkanması durumu söz konusu olabilir. Bu ameliyat türünde damar tıkanıklığının açılması için kullanılan köprü damarlardan yapılmaktadır. Bu damar sentetik materyalden yapıldığı gibi hastanın kendi damarı kullanılarak da yapılmaktadır. Bu ameliyat sonrasında hastaların 3 ile 7 gün arasında hastanede kalması gerekir. Hastalar ilk 24 saat içinde kaldırılır ve yürütülmeye çalışılır. Bu ameliyattan sonra hastaların iyileşmesi 6 hafta sürebilir. Hastalar yapılan bu ameliyattan yaklaşık 6 hafta kadar sonra mutlaka hasta kontrole çağrılmalıdır.

Ameliyat Ekibi Kimlerden Oluşur?

Kılcal damar ameliyatlarında narkoz ekibi ve uzman bir doktor bulunmalıdır. Bu ameliyat kalp damar cerrahisi tarafından yapılmaktadır. Yardımcı olan ekiple birlikte yaklaşık 5 kişi eşliğinde bu ameliyat gerçekleştirilir. Ameliyata katılan kişi sayısı, hastaneye ve ameliyat koşullarına göre değişiklik gösterir.

Kimler Kılcal Damar Ameliyatı Olamaz?

Kılcal damar ameliyatı yapılamayacak olan kişiler hamileler, kalp pili olanlar, epilepsi hastalığı olanlar ve kanama bozukluğu hastalığı olanlar şeklinde belirtilebilir.

Ameliyatın Yapılacağı Hastane Şartları

Bu ameliyatın yapılacağı hastane şartları büyük önem taşır. Ameliyatın kesinlikle steril bir ortamda yapılması gerekir. Ayrıca bu ameliyat yapılmadan önce çeşitli tetkiklerin ve tahlillerin yapılması gerekir. Bu tahlilleri ve ameliyatı gerçekleştirebilecek, tam teşekküllü bir hastanede ameliyat yapılmalıdır.

Yoğun Bakım Gerekir mi?

Kılcal damar ameliyatından sonra hastaların yoğun bakım ünitesine alınarak birkaç gün gözlemlenmesi gerekir. Bu ameliyatın türüne göre değişiklik gösteren bir durumdur ancak özellikle bypass ameliyatlarında hastaların gözlenmesi gerekir. Yoğun bakım ünitesinde sorun yaşamayan hastaların normal odalara alınarak takibi sürdürülmektedir. Bu nedenle yoğun bakım ünitesi, bu ameliyatlar için gereklidir.

Anestezi Gerekir mi?

Kılcal damar ameliyatlarında, damara giriş yapıldığı için lokal ya da genel anestezi yapılabilir. Anestezinin hangi türde yapılacağı ise kullanılan ameliyat yöntemine göre değişiklik gösterecektir.

Refakatçi Gerekir mi?

Bu tür ameliyatların sonrasında hastalar hastanede 3 ile 7 gün arasında kalabilmektedir. Bu nedenle refakatçi gerekir.

Ameliyatta Kullanılan Cihazlar

Damar tıkanıklığı ameliyatlarında tıkanıklığı açmak için tüplerden faydalanılmaktadır. Bypass ile yapılan ameliyatlarda yalnızca köprü için damar kullanılır. Ayrıca damarın içine girebilmek için anjiyo ekipmanlarına gerek vardır.

Anjiyo Cihazları

Anjiyo yapabilmek için kullanılan cihaza anjiyografi cihazı adı verilir. Bu cihaz sayesinde hastada olmaya başlayan kalp ve damar rahatsızlıkların nedenlerinin ortaya çıkarılması planlanır. Bu cihaz sayesinde hastanın şikayetine göre vücudun iç kısmının görüntüleri alınır ve hastalığı erken tedavisi mümkün olur. Eskiden olduğu gibi dene yanılma yöntemi ortadan kalkar ve daha profesyonel tedavi sağlanır. Bu cihaz hastalığın teşhisi ve tedavisi için kullanılmaktadır. Bu cihaz, vücutta bulunan tüm damarların görüntülenmesin sağlar. Damarlara boyar bir madde verilir ve cihazın göndermiş olduğu X ışınları sayesinde görüntülenme sağlanır. Bu sayede damarların neden rahatsızlandığı kolay bir şekilde belirlenebilir.

İlaçlı Balon Yöntemi Cihazları

İlaçlı balon yönteminde anjiyografi cihazı ve balon kateteri kullanılır. Ayrıca balonun damar içine yerleştirilmesi için ince bir tel kullanılır. İlaçlı balon yönteminde ilk olarak damarın anjiyografi cihazı sayesinde görüntülenmesi alınır ve damar çapı ölçülür. Bu çapa uygun olan balonlar kateter ve tel yardımıyla damara aktarılır ve şişirilir. Tedaviden sonra ise balon, tekrar aynı tel kullanılarak geri alınır.

Lazer Cihazlar

Bunlar içerisinde kılcal damarın olduğu yere ve türüne göre farklılık gösterebilmektedir. Bu cihazlardan; 595 nm ve 585 nm olmak üzere pulsed dye lazer, 1064 nm Nd YAG lazer, 532 nm KTP ve IPL olarak bahsedilebilir.

Bypass Cihazları

Bypass ameliyatı için greft adı verilen damarlar kullanılır. Bu damar suni olarak yapılabilir ya da insan vücudunda bulunan toplardamardan alınabilir. Bunlarla beraber bypass ameliyatı sırasında anestezi verilir ve damar tıkanıklığı olan bölgede kesi yapılır. Ameliyat sonrasında ise doppler ya da anjiyografi çekilerek damarın durumu kontrol edilir.

Aterektomi Cihazları

Aterektomi yapabilen cihazlara damar tıraşlama cihazı ismi verilir. Oldukça ince olan bu cihazlar anjiyoda kullanılan 2mm kılıflar içinde kolay geçebilme özelliğine sahiptir.

Kılcal Damar Ameliyatı İstatistikleri ve Başarı Oranları

Kılcal damar ameliyatında pek çok yöntem kullanılmaktadır. Eski yöntemle yapılan ameliyatlarda başarı oranı her ne kadar yüksek olsa da damar tıkanıklığının tekrar oluşması ve ameliyatın uzun sürmesi, gibi riskler vardır. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte kılcal damar tıkanıklığı için stent takma, balonla tedavi, ilaçlı balonla tedavi, aterektomi ile damarın tıraşlanması ve lazerle tedavi yöntemleri kullanılmaktadır. Bu sayılan yöntemlerin hepsinde başarı oranı oldukça yüksektir. Hastanın durumuna ve damarın tıkanıklığına göre yukarıda sayılan yöntemlerden biri seçilerek tedavi yapılır.

Kılcal Damar Ameliyatı Fiyatları / Ücretleri

Kılcal Damar Çatlağı ya da genişlemesi olarak adlandırılan varisler, damarların deri üzerinde meydana getirdiği bazı sorunlar neticesinde ortaya çıkmaktadır. Ülkemizde 10 milyondan fazla varis hastası bulunduğunu ve birçoğunun bacağımda ağrı var şikayeti ile hastanelere başvurularda bulunduğunu belirtmek istiyoruz. Kılcal Damar Ameliyatları ile beraber estetiği de göz önünde tutan uzmanlar çeşitli operasyonlarda bozulan deri yüzeylerinde germe operasyonları gerçekleştirmektedir. Damar tıkanıklığı sorunu tedavisi bu yıldan itibaren lazer işlemleri ile daha konsept bir hal almıştır. Ameliyat ile gençleştirme gibi ekstre operasyonlar yapıldığını, bu gibi hizmetlerin ücretlerde büyük değişiklikler meydana getirmekte. Ameliyat ücretleri ise;

Kılcal Damar Operasyonu Ücretleri

Kılcal Damar operasyonları devlet hastaneleri içerisinde gerçekleştirilmesi durumunda sadece tedavi ücretlerinin SGK tarafından karşılandığını belirtmek istiyoruz. Ekstre olarak istenilen istekler kişisel boyutlara takılmasından dolayı ücret takviyesi istenildiğini belirtmek istiyoruz. Klinik ortamlarda varis tedavisinde bulunan kuruluşlar, gerçekleştirdikleri hizmetlerden dolayı bazı ücret talebinde bulunmaktalar. Genel olarak ameliyatsız tedavisi uygulamalarından dolayı SGK kapsamı dışında kalmaktadır. SGK, gerçekleştirilen operasyonların yalnızca %50 gibi bir kısmını karşılamaktadır. 800 ile 8000 TL arasında olan tedavi ücretleri SGK’nın desteği ile 400 ile 4000 TL arasında değişiklik göstermektedir. Bu tedavi ücretleri lazer ve Skleroterapi işlemlerinin uygulandığı bacak varisleri için geçerli olup yüzdeki bölgelerinde meydana gelen sorunlar için ayrı fiyat politikası yürütülmektedir.

Kılcal Damar Ameliyatı Öncesi

Kılcal damar ameliyatı için cerrahi müdahale yapılacaksa yani ameliyathanede kesi yapılarak ameliyat yapılacaksa, ameliyat öncesinden en az 6 saat önce bir şey yiyip içmemeniz gerekir. Ayrıca kan sulandırıcı ilaçlar, sigara ve alkol tüketimi bırakılmalıdır. Bununla birlikte düzenli olarak kullandığınız ilaçlar varsa, bunları da doktorunuz ile paylaşmanız gerekir. Kılcal damar tedavisi için kullanılan diğer tedavi yöntemlerinde de anestezi verilmektedir. Tıkalı olan damarın bulunduğu bölgeye göre genel ya da bölgesel anestezi yapılabilir.

Tetkikler

Kılcal damar tedavisi yapılmadan önce doktorunuz bazı tahliller isteyecektir. Kan tahlili ve idrar tahlili ile birlikte ultrason ya da anjiyografi kullanılarak damarların durumu tespit edilir. Doppler yoluyla da damarların ne durumda olduğu, neden tıkandığı gibi bulgular elde edildikten sonra tedavi aşamasına geçilmelidir. Kan ve idrar tahlilleri ise herhangi bir kan rahatsızlığı olup olmadığını tespit etmek için yapılmaktadır. Ayrıca, damarı görüntülemek için yapılan testler esnasında damarın içine verilen boyar maddeye alerjiniz olup olmadığı da kontrol edilmelidir. Bu kontrol için alerji testi yapılır.

Görüntüleme Testleri

Damarların ameliyat öncesinde görüntülenmesi ve hangi yöntemin kullanılacağının belirlenmesi için farklı görüntüleme testler yapılır. Bunlardan en çok kullanılanı renkli dopplerdir. Renkli doppler, ultrason ile dopplerin birlikte kullanılması ile elde edilen cihazdır. Bu cihaz sayesinde damarların görüntülenmesi sağlanır. Bir ultrason ile yapılabilecek tüm görüntülemeler, bu cihaz ile de yapılabilmektedir. Bu cihaz sayesinde damarın çapı, kanın akış hızı, debisi, damarın diğer dokularla olan ilişkisi ve damar duvarının yapısı gibi veriler elde edilir.

Damarların görüntülenmesi için kullanılan bir diğer cihaz ise anjiyografi cihazıdır. Bu cihaz ile damar boyar bir madde verilir ve cihazdan gelen X ışınları ile görüntüleme sağlanır. Damar tıkanıklıklarının nedeni belirlendikten sonra yine bu cihaz kullanılarak tedavi edilebilir.

Kan Tahlili

Kılcal damar ameliyatı öncesinde, her ameliyatta olduğu gibi kan değerleriniz kontrol edilir. Herhangi bir kan hastalığınızın olup olmadığı ve kanınızda enfeksiyon bulunup bulunmadığı kontrol edilir. Ameliyat sırasında ve sonrasında bir sorun yaşanmasını önlemek için bu tahlil yapılmalıdır.

Anestezi Kontrolü

Kılcal damar ameliyatı öncesinde size lokal ya da genel anestezi verileceği için öncelikle anestezi kontrolü yapılmalıdır. Bu kontrol, anesteziye olan duyarlılığınızın ölçülmesi amacıyla yapılır ve ameliyat sırasında ve sonrasında, anestezi nedeniyle herhangi bir komplikasyon oluşması önlenir.

Rutin Ameliyat Testleri

Ameliyat öncesinde yapılan rutin testler vardır. Bu testeler doktorun sizin hakkınızda tam olarak fikir sahibi olmasını sağlar ve ameliyatın başarı yüzdesini arttırır. Her ameliyatta olduğu gibi kılcal lazer ameliyatı öncesinde de yapılan rutin testler ise tam kan sayımı, biyokimya, kan grubu tayini, akciğer filmi, EKG, Hepatit ve HIV hastalıklarının testleri, tam idrar tahlili, koagulasyon testleri şeklindedir. Bu testler her ameliyattan önce mutlaka yapılmalıdır. Ameliyatın türüne göre doktorunuz tarafından farklı testlerin yapılması da istenebilir.

Ameliyat Öncesi Sigara ve Alkol Tüketimi

Kılcal damar çatlamasının başlıca nedenleri arasında sigara ve alkol kullanımı yer alır. Sigara kullanımı kana giden oksijen miktarını azaltacağı için ameliyat sonrasında iyileşme yavaşlar. Bu nedenle ameliyat öncesinde sigarayı bırakmanız tavsiye edilmektedir. Alkol de damarlardaki kan akışının normal seyrini değiştireceği ve tıkanıklığa nede olacağı için doktorlar tarafından tavsiye edilmemektedir. Bütün bunlar göz önüne alınarak kılcal damar ameliyatından en az bir hafta önce sigara ve alkol kullanıma son verilmelidir.

Kullanılan İlaçların Hekim ile Paylaşılması

Kılcal damar ameliyatı öncesinde, düzenli olarak kullandığınız ilaçlarınız varsa, bunları hekiminiz ile paylaşmanız gerekir. Özellikle şeker hastalığı için kullanılan ilaçlar başta olmak üzere kan sulandırıcı ilaçlar da ameliyatı olumsuz etkileyebilir. Tansiyon ve kap hastalıkları için kullanılan ilaçlar ile birlikte antibiyotikler de ameliyatı etkileyecektir. Bu tür ilaçları kullanıyorsanız, ameliyat öncesinde mutlaka doktorunuza bildirmeniz gerekir.

Kan Sulandırıcı İlaç Tüketimi

Kan sulandırıcı ilaçlar, damardaki kanın sulanmasını ve akışın atmasını sağlar. Kılcal damar tıkanıklığı tedavisi için kullanılan yöntemlerin başarılı olması için kan akış hızının ölçülen seviyede olması gerekir. Bu nedenle ameliyattan en az bir hafta önce kan sulandırıcı ilaçları bırakmanız gerekecektir.

Antibiyotik Tüketimi

Antibiyotik almak, kandaki antikor sayısının artmasına neden olur. Bu da yine kan debisini ve akış hızını etkileyecektir. Kılcal damar ameliyatlarında, kan debisi ve hızı önemli olduğu için bu ameliyatlardan bir hafta önce antibiyotik alımı da bırakılmalıdır.

Diğer İlaçlar

Tansiyon, kalp ve şeker hastalıkları için kullanılan ilaçlar da damarların genişlemesi ya da daralması üzerinde etkili olacaktır. Bu da kılcal damar ameliyatlarını olumsuz etkiler. Ameliyatın başarılı olması için damarların normal seyrinde olması ve ölçümlerde görüldüğü gibi olması gerekir. Bu nedenle bu tür ilaçları da kullanıyorsanız, mutlaka doktorunuza bilgi vermeniz gerekir.

Alınan Tedaviler ve Hastalık Öyküsü Kapsamında İnceleme

Kılcal damar ameliyatlarının başarılı olması için geçmişte yapılan tedavilerin bilinmesi ve hastalığın geçmişteki öyküsünün incelemesi gerekir. Kılcal damarlar genellikle bazı ilaçların kullanımı ve varis çorapları ile tedavi edilebilir. Ancak ilerleyen durumlar bu tedaviler mümkün olmadığı için diğer yöntemlerle tedavi edilmektedir. Kılcal damar ameliyatı için hangi tedavi yönteminin kullanılacağının belirlenmesi için de hastalığın öyküsüne ve ilerleme aşamalarına bakılmalıdır.

Operasyon Planı ve Ameliyat Yönteminin Belirlenmesi

Ameliyat öncesinde çeşitli testler ve hastalığın öyküsü incelendikten sonra ameliyat için harekete geçmede önce hangi ameliyat türünün yapılacağı belirlenmelidir. Kılcal damar için kullanılan çok sayıda yöntemden hangisinin daha başarılı olacağının bilinesi için yapılan testler sonucunda uzmanlar tarafından ortak bir karar varılır ve bu karar hastaya bildirilir. Ameliyatın yöntemi belirlendikten ve planı yapıldıktan sonar da hasta ile bu bilgiler paylaşılır ve hastanın onayı alınır.

Hasta ile Mutabakat ve Bilgilendirme

Ameliyat yöntemine karar verildikten sonra hasta ile anlaşmaya varılması için doktorun ameliyat yöntemi, yapılışı ve sonuçları hakkında detaylı olarak bilgi vermesi gerekir. Hastaya hangi anestezi yönteminin kullanılacağı hangi damarlar için işlem yapılacağı, hangi ameliyat türünün seçildiği, bu ameliyatın kaç dakika süreceği ve ameliyat sonrasında neler yapması gerektiği hakkında tam olarak bilgilendirme yapılmalıdır. Bu bilgilendirme hastanın onay vermesi için ve kendini psikolojik olarak tedavi yöntemine hazırlayabilmesi açısından oldukça önemlidir.

Ameliyata Hazırlık

Kılcal damar ameliyatı için hangi yöntemin kullanılacağı belirlendikten sonra hem doktor hem de hasta ameliyata hazırlanmalıdır. Bunun için hastanın ve doktorun en az bir hafta süresi olmalıdır. Doktorunuz tarafından ameliyat öncesinde yapmanız gerekenler bildirilecektir ve ameliyat günü belirlenecektir.

Ameliyathanenin Hazırlanması

Kılcal damar ameliyatı öncesinde ameliyathanenin hazırlanması gerekir. Seçilen yönteme göre kullanılacak olan cihazlar ameliyathaneye alınır. Ortamın steril olması ve tüm ekipmanın eksiksiz olarak bulunması sağlanır.

Ameliyat Ekibinin Hazırlanması

Kılcal damar ameliyatı öncesinde, ameliyata girecek olan tüm yardımcılar ve doktorlar ameliyata hazırlanmalıdır. Ameliyat ekibi kendini steril hale getirmeli ve ameliyat için uygun olan giysiler ile birlikte ağızlık, bone ve eldiven gibi eşyaları mutlaka bulundurmalıdır.

Hastanın Hazırlanması

Ameliyat öncesinde hastaların hazırlanması için bir ameliyat kıyafeti verilir. Hastalar dezenfekte edildikten ve ameliyat için uygun kıyafeti giydikten sonra ameliyathaneye alınır.

Ameliyat Öncesi Beslenme ve Diyet

Kılcal damar ameliyatı öncesinde beslenme ve diyet için herhangi bir kısıtlama yoktur. Bu ameliyat için beslenmenize dikkat etmeniz ya da diyet yapmanız gerekmez. Ancak ameliyat sırasında genel anestezi yapılacak, 6 sata öncesinden hiçbir şey yiyip içmemeniz gerektiği bildirilecektir ve anesteziyle ilgili sıkıntı yaşamamak için bu kurala uymanız gerekir.

Hastaneye Yatış

Ameliyat günü hastaların hastaneye yatış işlemleri yapılır. Yapılan bu yatış işlem yapılmadan minimum 1 saat öncesinde hasta hazır durumda olmalıdır. Bu süre gerekli kontrollerin ve tahlillerin yapılması için gereklidir.

Ameliyat Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler

Kılcal damar ameliyatı öncesinde doktorun verdiği talimatlara kesinlikle uyulması gerekir. Sigara ve alkol tüketiminden uzak durulmalı, kullanılmaması gereken ilaçların kullanımına bir hafta öncesinden ara verilmeli, genel anestezi yapılacaksa 6 saat öncesinden yeme içmeye ara verilmesi ve doktorunuzun belirttiği diğer kurallara harfiyen uyulmalıdır.

Kılcal Damar Ameliyatı Sonrası

Kılcal damar ameliyatı olduktan sonra hem sağlığınızın iyiye gitmesi hem de kılcal damarın tekrarlamaması için bazı kurallara dikkat etmeniz gerekir. Ameliyat sonrasında doktorunuz sizlere bu kurallar hakkında detaylı bilgi verecektir. Bunlara harfiyen uymanız ve ameliyat sonrasında doktor kontrollerini aksatmamanız gerekir.

Ameliyat Günü

Kılcal damar ameliyatı sonrasında, hastanede kontrol altında tutulmanız gerekir. Ameliyatı olmanızın hemen ardından odaya alınırsınız ve birkaç saat takip edildikten sonra yemek yemeye başlarsınız. Ameliyattan sonraki ilke 12 ile 24 saat arasında yürümeye başlasınız. Yürümeniz için hasta bakıcılar ya da hemşireler yardımcı olacaktır.

Ayağa Kalkma

Ameliyat olduktan sonra ayağa kalkmak için 12 ya da 24 saat beklenir. Bu süre ameliyatınızın çeşidine göre değişiklik gösterecektir. Ayağa kalkmak için ilk etapta zorlanacağınız için yardım gerekebilir. Genellikle doktor kontrolünde ilk ayağa kalkma gerçekleştikten sonra, hastanede kaldığınız süre boyunca düzenli olarak yürümeniz gerekecektir.

Hareket Kabiliyeti

Ameliyatın hemen ardından, hareket etme kabiliyetiniz kontrol edilecektir. Kılcal damar için yapılan ameliyatlar her ne kadar kolay olsa da damalarda yapıldığı için riski vardır. Bu risklerin önlenmesi için ameliyat olunan bölgenin hareket ettirilmesi büyük önem taşır.

Ağrılar

Ameliyat sonrasındaki ilk birkaç gün ağrılarınız olacaktır. Damarlara işlem yapıldığı için ağrı olması kaçınılmazdır. Ancak bu ağrıların giderilmesi hastanede kaldığınız süre boyunca doktorunuz tarafından iğne yoluyla ağrı keçisi yapılacaktır. Hastaneden taburcu olduktan sonra ise ağrı kesici almaya devam edersiniz.

Beslenme ve Diyet

Ameliyat sonrasında yaralarınızın daha hızlı iyileşmesi için mutlak beslenmenize dikkat etmeniz gerekir. Burada önemli olan nokta kılcal damar tıkanıklığının nedeninin belirlenmesidir. Bu tıkanıklığın sebebi obezite, şeker hastalığı ya da kolesterol ise bunlara uygun diyetle ameliyat sonrası süreç desteklenmeli ve tıkanıklığın tekrarının önüne geçilmelidir. Bunun dışında ise her ameliyat sonrasında olduğu gibi kılcal damar ameliyatı sonrasında ufak tefek öneriler beslenmenize dikkat etmeniz gerekir.

Ameliyat sonrasındaki ilk birkaç gün doktorunuz katı gıdalar yerine sıvı gıdalar almanızı tavsiye edecektir. Bunun nedeni kabızlığın ve ıkınma sırasında ameliyat yerlerinin zorlanmasının önlenmesidir. Ameliyat sonrasında kendinizi daha dinç hissetmeniz için mutlakla vitamin ve mineral bakımından zengin besinler almanız gerekir. İşlenmiş gıdalar tüketmek yerine ameliyat sonrasındaki ilk birkaç gün işlenmemiş olan gıdalar tüketmeniz tavsiye edilir. Örneğin; portakal suyu tüketmek yerine portakal tüketimini arttırmanız, vücudunuzun sindirim için yorulmaması anlamına gelir. Ameliyat sonrasında lifli besinler, çinko, C vitamini, A vitamini ve Protein almanı gerekir.

İlaç Kullanımı

Ameliyat sonrasında doktorunuz tarafından yaralarınızın enfeksiyon almasını önlemek için antibiyotik kullanmanız önerilecektir. Bununla birlikte kılcal damar oluşumunu önlemeye yardımcı olan aspirin kullanmanız da gerekir. Eğer çok fazla ağrınız oluyorsa, doktorunuz bazı ağrı kesiciler de önerecektir.

Pansuman ve Kontrol

Ameliyat sonrasında hastanede kaldığınız süre boyunca pansumanlarınız ve kontrolleriniz düzenli olarak yapılacaktır. Hastaneden çıktıktan sonra ise ilk kontrolünüz için bir hafta sonra tekrar doktorunuzla görüşmeniz gerekir. Pansumanınız da bu kontroller sırasında yapılacaktır.

Gözetim Süresi

Kılcal damar ameliyatı sonrasında hastaların gözetim süresi, yapılan ameliyatın türüne göre 3 ile 7 gün arasında değişmektedir. Hastalar ameliyat sonrasında yoğun bakıma alınarak gözlemlenir. Süreç normal ilerliyorsa normal odaya alınır ve ameliyatın türüne göre belirlenene süre boyunca hastanenin gözetiminde kalır. Hastane sonrasında ise yine ameliyatın türüne göre belirli zamanlarda kontrole gelmeleri istenir ve bu kontrollerde damar tıkanıklığının ne durumda olduğu gözlemlenir.

Yardımcı Materyal Kullanımı

Kılcal damar ameliyatından sonra, tıkanıklığın tekrar oluşmasını önlemek için bazı yardımcı materyaller kullanılır. Bunlar bandaj ya da varis çorabı şeklindedir. Bunların görevi bacaklarınızı sararak, kılcal damar tıkanıklığını önlemektir. Bu yardımcıları doktorunuzun tavsiyesi ile 2 ya da 6 ay süre ile kullanmanız gerekir.

Riskler, Yan Etkiler ve Komplikasyonlar

Her ameliyatta olduğu gibi kılcal damar ameliyatı sonrasında da bazı riskler ve komplikasyonlar görülebilir. Bunlar ağrı, kanama, morluk, iltihap ve pıhtı atma şeklinde sayılabilir.

Kanama

Ameliyat sonrasında dışa doğru ya da içeriye kanama olabilir. Bunun nedeni kılcal damarların ana damarlara ve sinirlere çok yakın olmasıdır. Ameliyat sonrasında yapılacak ufak bir kaza bile kanamaya neden olabilir.

Morarma

Kılcal damar ameliyatından sonra görülen morarmaların nedeni, kanın içeri doğru akmasıdır. Akan bu kan doku içi pıhtıların oluşmasına ve ciddi morlukların görülmesine neden olmaktadır.

Kızarıklıklar

Kılcal damar tıkanıklığı için yapılan ameliyattan sonra, kılcal damarın bulunduğu bölgede kızarıklıklar oluşabilir. Bunlar, damarlarda kan birikmesinden meydana gelir. Ayrıca ameliyat edilen bölgeye kan toplanacağı için yine ameliyat türüne göre farklı bölgelerde kanlanma görülebilir.

Ödem

Kılcal damar ameliyatından sonra damarlardaki kanın akışı, damarlar küçüldüğü için zorlaşır. Bu zorluk doku içine sıvı sızması olarak karşımıza çıkar ve bu da damarlarda ödem oluşması anlamalına gelir. Bu ödem ise ameliyat sonrasında varis çorapları ya da bandaj yarımıyla giderilmektedir.

Enfeksiyon

Her ameliyatta olduğu gibi kılcal damar tıkanıklığı ameliyatından sonra da enfeksiyon riski bulunmaktadır. Çünkü bu ameliyatta, vücudun birden fazla yerinden kesiler açılır ve bunların içinden vücuda enfeksiyon girer. Ameliyat sonrasında bunların olması riski çok azdır ancak az da olsa görülmektedir. Bunu dışında ameliyat olunan bölgede yapılan dikişlerin içine de enfeksiyon girebilir ve yaranın apse yaparak daha geç iyileşmesine zemin hazırlar. Bütün bunlar göz ününe alınarak hastalara ameliyat sonrasında antibiyotik tedavisi verilmektedir. Enfeksiyon kaptıktan sonra ise antibiyotiğin dozu arttırmalıdır.

Enfeksiyon riskinin en aza indirilmesi için hastane koşullarının steril ve hijyenik olmasına önem verilmelidir. Ayrıca pansuman için kullanılan malzemelerin de steril olmaması, enfeksiyona neden olabilir.

Alerjik Reaksiyonlar

Kılcal damar ameliyatından sonra bazı alerjik reaksiyonlar görülebilir. Bunların birincil nedeni anestezidir. Bu nedenle ameliyat öncesinde mutlak anestezi kontrolü yapılmalıdır. Ameliyat sonrasında görülen alerjik reaksiyonlar genellikle ağrı, kaşıntı, damarın kahverengi görülmesi ve kızarıklık olarak açıklanabilir.

Anestezi Komplikasyonları

Anestezi komplikasyonları genellikle nefes darlığı ve cilt yüzeyinde görülen kızarıklıklar olarak ifade edilir. Ayrıca iç organlarda görülen akciğer enfeksiyonları ve zatürre bile, anestezi komplikasyonları arasında sayılabilir.

Lazer Yöntemi Komplikasyonları

Lazerle yapılan kılcal damar ameliyatı sonrasında kızarıklık, ağrı, hafif şişlik ve morarma gibi etkilet görülür ancak bunlar kısa süre içinde iyileşir.

Lazer tedavisi bacaklardaki kılcal damarlar için yapılıyorsa, ayak bileğinde karıncalanma, uyuşma ve hissizlik görülebilir. Bunlar da 3 ile 6 ay arasında bir sürede iyileşecektir.

Lazerle yapılan tedavide halk arasında yaygın olan görüş, deri yanmalarının olmasıdır. Bu oldukça nadir görülen bir durumdur ve tedaviniz uzman bir doktor tarafından yapılıyorsa, bu durum asla görülmez.

Bu tedavi sonrasında damarlarda pıhtılaşma olması ve bu pıhtının akciğere atması söz konusu olabilir ancak bu durum çok nadir görülmektedir.

Diğer Riskler

Kılcal damar tıkanıklığı ameliyatından sonra görülen diğer riskler ise deride renk kaybı ya da değişikliği, deride hassasiyet oluşması, iç yüzeyin kapanması ya da damarın hasar alması, ameliyat sırasında diğer damar ya da sinirlere zarar verilmesi şeklinde açıklanabilir. Bunlar, oldukça nadir görülen risklerdir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Kılcal damar ameliyatından sonra daha konforu yaşayabilmeniz ve tedavinin daha başarılı sonuç vermesi için yapmanız gereken bazı kurallar bulunur. Bu kurallar doktorunuz tarafından açıklanacaktır.

Duş Alma

Kılcal damar ameliyatı sonrasında yaklaşık 10 gün kadar banyo yapmamak gerekir. Bunun amacı, kesi izlerinin enfeksiyon kapmasını önlemektir. Islak mendiller ile temizlik sağlanabilir ancak kesinlikle kesi olan bölgelere su değmemesi gerekir.

Güneşlenme

Ameliyat sonrasında yine bir hafta kadar güneşten uzak durmak gerekir. Güneş, kılcal damarların artmasına neden olur ve tedavini başarısız olmasını sağlar. Ayrıca ameliyattan sonraki kesilerin terleyerek enfeksiyon kapmasına neden olur. Bu nedenle güneşlenmekten bir süre uzak durmak gerekir.

Soğuk- Sıcak Uygulamadan Kaçınma

Ameliyattan sonra kesi olan bölgelerin sıcak ve soğuktan uzak durması gerekir. Bu nedenle çok soğuk y ada çok sıcak ortamlarda bulunmamanız önemlidir. Ameliyat sonrasında yara olan bölgeye sıcak ya da soğuk uygulamaktan da kaçınmalısınız.

İlaç Kullanımı

Ameliyat sonrasında yalnızca doktorunuzun tavsiye ettiği antibiyotikler, kan sulandırıcı aspirinleri ve ağrı kesicileri kullanmanız gerekir. Bunları kullanırken doktorunuzun tavsiye ettiği süreye uymalısınız. Bunların dışında herhangi bir ilaç kullanmanız gerekir.

Dikişler

Ameliyat sonrasında kişiler hijyeni tutulmalıdır. Bunlar, bir hafta geçince kontrol edildikten sonra, iyileşme sağlanmış ile alınır. Dikişlerin alınması, iyileşme sürenize yan, kesilerin kapanma süresine göre 10 ile 15 gün arasında değişmektedir. Yaranızın enfeksiyon kapmaması için doktorunuzun belirtmiş olduğu günlerde pansuman yaptırmaya özen gösterin.

Dövme- Piercing Kullanımı

Kılcal damar ameliyatı, hangi bölgeye uygulandıysa, bu bölgeye dövme ya da piercing yaptırmamanız gerekir. Çünkü bu uygulamalar yapılırken iğneler kullanılır. Bu iğneleri yaraların enfeksiyon kapmasına neden olurken, damar içinde kanamaya ve kılcal damar tıkanıklığının oluşmasına neden olacaktır.

Kimyasal- Krem Kullanımı

Kılcal damar ameliyatı sonrasında kimyasal olan hiçbir şey sürmemeli ve krem kullanmamalısınız. Bunlar yaranın geç iyileşmesini sağlarken kan dolaşımınız ile kana karışabilir ve istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Bu nedenle tam iyileşme olmadan ameliyatlı olan bölgelere bu tür uygulamalar yapmaktan kaçınmalısınız.

Hijyen

Ameliyat sonrasında, bölgenin hijyenik olması önemlidir. Bu nedenle yaraya değmeden, etrafını ılık bir suya batırdığınız pamuk ile temizleyebilirsiniz. Bununla birlikte vücudunuzu temiz tutmak için ıslak mendiller kullanabilirsiniz. Ameliyat sonrasında doktorunuz banyo yapabileceğiniz söylediyse, çok sıcak suda banyo yapmamaya ve yara olan bölgeleri tahriş edecek şekilde liflenmemeye dikkat etmeniz gerekir.

Ameliyat Sonrası Özel Cilt Bakımı

Kılcal damar tıkanıklığı sonrasında cilt bakımı yaptırmak için mutlaka doktorunuza danışmalısınız. Eğer bu tıkanıklık yüz bölgenizde ise tedavi seanslar şeklinde yapılacaktır. Bu nedenle seanslarınız tamamlanmadan yüzünüze kimyasallar ile bakım yaptırmamanız gerekir. Ameliyat olduğunuz bölgelere de herhangi bir kimyasal kullanmamanız gerektiği için ve cilt bakımları yapılırken kimyasal maddeler kullanıldığı için doktorunuzun tavsiye ettiği bekleme süresine uymanız gerekir. Bu süre iki hafta ile bir ay arasında değişiklik gösterecektir. Ayrıca cilt bakımı yapılırken masaj da uygulandığı için ameliyatlı bölgeler tahriş olabilir.

Spor ve Egzersiz

Ameliyat sonrasında spor ve egzersiz gibi yorucu ve yoğun aktivitelerden bir süre kaçınmanız gerekir. Ameliyat sonrasında en az bir hafta bekleyerek spor yapabilirsiniz. Ancak spor ya da egzersiz yaparken ağır hareketler yerine yavaş ve hafif hareketleri tercih etmelisiniz. Egzersizler ise ameliyat sonrasında hastaneden taburcu olduktan sonra yapılmaya başlanabilir.

Kılcal Damar Hastalıklarına Sebep Olan Durumlardan Kaçınma

Ameliyat sonrasında kılcal damar hastalıklarına sebep olan tüm durumlardan kendinizi korumanız gerekir. Bu durumların belirlenmesi için kılcal damar hastalığınızın nedeni belirlenmelidir. Aşırı yağlı, tuzlu ve şekerli yiyeceklerden fast food gıdalardan uzak durmalısınız. Sigara ve alkol tüketimini bırakmalı, düzenli olarak spor ve yürüyüş yapmalı, aşırı topuklu ayakkabı ve dar kıyafetler giymekten kaçınmalısınız. Eğer fazla kilolarınız varsa, bu kilolardan kurtulmak için spor ve diyet programlarına başlamalısınız. Bunların hepsini doktorunuzun tavsiyesi ile gerçekleştirmeli ve gerekli olan bekleme sürelerine uymalısınız.

Ameliyat Sonrası Beslenme ve Diyet

Ameliyat sonrasında genellikle beslenme ve diyet için herhangi bir kısıtlama yoktur. Ancak fazla kilolarınız ya da şeker hastalığı gibi hastalıklar nedeniyle kılcal damar hastalığı yaşadıysanız, doktorunuz tarafından verilen özel diyet programına uymanız gerekecektir. Bunun dışında kabızlık yaşamamanız için ilk bir hafta bol sıvı gıdalar tüketmeli ve vitamin ve mineral bakımından zengin yiyecekler tüketmelisiniz

Doktor Kontrolleri

Doktor kontrolleri ameliyat sonrasındaki iyileşme sürecinizin iyi olması için çok önemlidir. Bu kontrollerde kılcal damarın durumuna bakılır ve gerekirse tedavi çok geçmeden tekrarlanır. Bu nedenle kontrollerinizi doktorunuzun belirlediği günlerde yaptırmaya ve aksatmamaya özen gösterin.

İyileşme Süreci

Ameliyat sonrasındaki iyileşme sürecinde doktorunuzun tavsiyelerine birebir uymalısınız. Kendinizi çok fazla yormamalı ve ağır egzersizlerden uzak durmalısınız. İyileşme sürecinde ameliyat olan bölgelerinizi hijyenik tutmalı ve kontrollerinizi zamanında yaptırmalısınız.

Sık Sorulan Sorular

Kılcal damar ameliyatı, çok fazla yapılan bir uygulama değildir ancak bazı tıkanıklıklar durumunda gereklidir. Bu ameliyatı olmadan önce, aklınızda bazı sorular oluşabilir ve bu soruların cevapları ameliyata karar verme sürecinizi etkiler.

Ameliyatsız Kılcal Damar Hastalıkları Tedavi Edilebiliyor mu?

Kılcal damar tıkanması toplardamardan kaynaklanmıyorsa, ameliyatsız olarak tedavisi mümkündür. Teknolojinin gelişmesi sayesinde, kılcal damar tedavisi için de çok fazla yöntem bulunmuştur. Bu yöntemler lazer, radyo frekans ve yapıştırıcı tedavi şeklindedir. Kılcal damar hastalığının bulunduğu bölüme lazerle ışık gönderilerek bu bölgenin ısınması sağlanır ve kılcal damarlar yok olur.

Radyo frekans tedavisinde ise kılcal damarlara lazerle birlikte radyo frekans ışınları gönderilir. Tıpkı lazerle olduğu gibi lokal ya da genel anestezi altında işlem yapılır. Tedavi mantığı lazer ile aynıdır.

Yapıştırıcı tedavi yönteminde ise kılcal damarın içine bir iğne yardımıyla girilir ve buradaki damarların içine yapıştırıcı bir madde koyulur. Bu madde kılcal damarların kapanmasını ve yok olmasını sağlar. Bu yöntemde yalnızca lokal anestezi yapılır.

Lazer Yöntemi En Başarılı Yöntem midir?

Ameliyata göre lazerle kılcal damar tedavisi en başarılı yöntemdir. Ancak teknolojinin gelişmesi ile birlikte diğer ameliyatsız tedavi yöntemlerinde de aynı başarı oranı sağlanmaktadır. Ülkemizde en çok tercih edilen ve kullanılan tedavi yöntemi lazerdir. Bu nedenle kılcal damar tedavisi için en başarılı yöntem olduğu söylenebilir.

Hangi Tedavi Yöntemi Neye Göre Tercih Ediliyor?

Kılcal damarın yapısı, türü ve bulunduğu bölgeye göre uygulanacak olan tedavi farklılık göstermektedir. Ayrıca toplardamara bağlı olarak gelişen kılcal damar hastalıklarında ameliyatsız yöntemler kullanılmaz. Bütün bunlar göz önüne alınarak, kılcal damar tedavisi için detaylı bir araştırma yapılmalı ve tahliller ile hangi türde olduğu belirlenmelidir.

Kılcal Damar Ameliyatı Zor Bir Ameliyat mıdır?

Kılcal damar ameliyatı biraz zor bir ameliyattır. Çünkü kılcal damarın etrafında sinirler ve diğer damarlar bulunur. Ameliyat sırasında yapılacak en ufak kaza, kalıcı sorunlara neden olabilir. Bu nedenle ameliyat uzun süreçli, zor ve risklidir. Ancak uzman doktorların kontrolünde ve gözetiminde yapılırsa herhangi bir sorun yaşanmaz.

Ağrılı Bir Ameliyat mı? Ağrılar Ne Zaman Geçer?

Kılcal damar ameliyatında kesiler olduğu için ameliyat ağrılı geçecektir. Bu ağrılar ilk gün fazla olur ancak verilen ağrı kesiciler yardımıyla azalması sağlanır. Ameliyat sonrasında ağrılar yavaş yavaş hafifler ve 7 gün ile 10 gün arasında son bulur.

Ameliyat Kaç Saat Sürer?

Kılcal damar ameliyatı 30 dakika ile 2 saat arasında bir sürede tamamlanmaktadır. Ameliyat süresi kılcal damarların bulunduğu bölgeye göre ve çokluğuna göre değişiklik gösterecektir.

İstirahat Raporu Verilir mi? İşe Ne Zaman Dönebilirim?

Kılcal damar ameliyatında 7 ile 10 gün arasında bir süre hastanede kalmanız gerekir. Tam olarak iyileşmeniz ise 3 ay sürecektir. Bu nedenle doktorlar tarafından istirahat için rapor verilecektir. Bu rapor 1 hafta ile 2 hafta arasında değişecektir. İşe dönmeniz ise iki hafta kadar sürer. Kılcal damar için kullanılan diğer yöntemlerde ise istirahat gerekmez ve işe hemen dönebilirsiniz.

Doktor Kontrolleri Ne Zaman Yapılır?

Ameliyattan sonra ilk kontrolünüz bir hafta sonra yapılacaktır. Bu kontrolde dikişleriniz alınır ve kılcal damaların durumu kontrol edilir. 15 gün sonra doktorunuz tekrar kontrole çağıracaktır. Her şey yolunda giderse bundan sonraki kontrolünüz bir ay sonrası için verilir.

Ameliyatın Başarılı Sonuçlanması Neye Bağlıdır?

Ameliyatın başarılı sonuçlanması doktorun uzmanlığına, hastanenin tam teşekküllü olmasına, kullanılan yöntemin çeşidine ve sizin bu ameliyata gösterdiğiniz tepkiye bağlıdır. Bunlarla birlikte doktorunuzun ameliyat öncesindeki ve sonrasındaki tavsiyelerine uymanız da ameliyatın başarılı sonuçlanmasını etkileyecektir.

Ameliyat Sonrası İz Kalır mı?

Bu ameliyatta kesile olduğu için mutlaka iz kalacaktır. Ancak kılcal damar tedavisi için kullanılan diğer yöntemlerde iz kalma durumu söz konusu olmaz.

Ameliyat Sonucunda Kılcal Damar İzleri Gider mi?

Ameliyattan sonra tam olarak iyileşme 3 ay kadar sürecektir. Bu süre sonunda kılcal damar izleri tamamen yok olur ancak tekrarlanması durumunda, izler tekrar belirecektir.

Ameliyat Sonrasında Tekrar Varis Oluşması Mümkün mü?

Birçok kadının mücadele etmek zorunda kaldığı bir problem olarak gösterilen varis, birçok tedavi seçeneği ile hastaların umut kapısı olmaya devam ediyor. Kılcal Damarların üzerine birtakım işlemler sonucu yok edilmesi hastaları mutlu ederken bir yandan da devam tedirgin etmektedir. Damar ameliyatı Tedavi sonrasında birçok kişinin bacağımda ağrılar meydana geliyor ya da topuk kaşıntısı yaşıyorum şikayetleri ile acil servis bölümlerine müracaat yapması uzmanların da bu konu üzerine bazı araştırmalar yapmasına neden olmuştur. Geçtiğimiz yıllarda yapılan araştırmalar sonucunda varisli bölgenin lazer ya da Skleroterapi ile tedavisinin sonucunda damarlı bölgelerde iyileşmelerin meydana geldiğini fakat belirli bir müddet sonucunda farklı bölgelerde yeniden varis oluşumunun gözlemlendiği ifade edilmekte.

Yeniden Varis Oluşumunun Nedenleri

Kılcal Damarlar üzerine yapılan araştırmalar varis oluşumunun neden ya nasıl meydana geldiğini tam olarak açıklayamamıştır. Kadınlar üzerinde sürekli görülmesinin nedeni olarak ise doğum kontrol haplarının kullanımından kaynaklandığı yönündedir. Bir diğer neden ise genler aracılığı ile kalıtsal yollardan geçiyor olması ta anlamı ile bir tedavinin yapılamamasına neden olmakta. Varis ilk başlarda atardamar çatlağı üzerinde görülürken meydana gelen gelişmelerin bir tıkanıklığı neden olması ile kendisini göstermektedir. Tedavi edilmez ise herhangi bir sorun teşkil etmezken tedaviler ile bölgenin germe işlemi yapılarak sağlıklı bir görünüm kazandırılmasına çalışıldığını da ekleyebiliriz.

En İyi Doktor Diye Bir Şey Var mı?

Kılcal damar ameliyatlarında doktorun uzmanlığı çok önemlidir. Çünkü kılcal damaların ameliyatı sırasında kaza ya da hata yapılmaması gerekir. Bu nedenle en iyi doktor olmasa da uzman doktor vardır.

Özel Hastanede mi Devlet Hastanesinde mi Ameliyat Olmalıyım?

Devlet hastanelerinin her ne kadar teknolojisi özel hastaneler kadar ileri olmasa da bu tür ameliyatlar çoğunlukla devlet hastanelerinde yapılır. Bu nedenle devlet hastanelerindeki doktorlar, bu ameliyat için daha uzman ve tecrübelidir. Ancak özel hastanelerin de donanımlı olması, bu ameliyatın kolaylaşması ve başarı oranı üzerinde etkilidir. Ameliyat olmadan önce karar verebilmek için her iki hastaneyi de değerlendirmeniz gerekir.

SGK Kılcal Damar Ameliyatını Karşılar mı?

Sıklıkla bacaklarda görülen ve hareket mekanizmasını her geçen gün kötü yönde etkilenmesine neden olan Kılcal Damar rahatsızlığı varis, genel olarak sürekli ayakta kalma ya da olağandan fazla hareket eden kişilerde görülmektedir. Tedavisi için uzun süredir yapılan çalışmalar sonucunda 2017 yılı oldukça güzel sonuçlarla tedavi olanakları sunuyor. Damarların durumuna göre incelemelerde bulunan uzmanlar, bacaklarımda ağrı var şikayeti ile gelen kişileri öncelikle belirli testlerden geçirerek tedavi olanaklarından faydalanmasını sağlamakta. Atardamar tıkanıklığı, genişlemesi olarak adlandırılan bu sorunun önceden tek kurtuluş yolu ameliyat olarak gösterilmekteydi. Varis ameliyatı sonucunda birçok kişin tekrardan hastalığa maruz kalması bu sorunla ilgili alternatif yöntem arayışına girdi. Başta lazer tedavisi, Skleroterapi olmak üzere geliştirilen birçok yöntem devlet hastanelerinde uygulanabildiği gibi alanında uzman olarak kurulan özel kliniklerde de gerçekleştirilmektedir.

Tedavileri SGK Karşılıyor Mu?

Devlet hastanelerinde gerçekleştirilen muayeneler sonucunda tıkanıklığı ortadan kaldırmak üzere ameliyat işlemlerinin gerçekleştirildiğini belirtmek istiyoruz. Birçok hastanede henüz aktif olmayan ameliyatsız tedavi şu an için sadece özel kliniklerin hizmetleri altında işlemekte. Devlet hastanesi bünyesinde gerçekleştirilen tedavilerin tamamını karşılayan SGK, özel klinikler için aynı ayrıcalığı tanımamakta. Özel kliniklerde olunan muayene, cilt estetiği gerektirmesi ameliyatsız tedavi gibi ücretlerin yalnızca %50 gibi bir kısmını karşılamakta olup geri kalanını hastaların sorumluluğuna bırakmaktadır. Özel klinik ücretlerin hastalığın aşama değerine göre değişiklik göstermektedir.

Gebelik veya Emzirme Döneminde Ameliyat Olabilir miyim?

Kılcal damar ameliyatı yalnızca gebeler ve hamileler için yapılmaz. Bunun dışından kalan herkes için yapılabilir. Bu ameliyat sırasında anestezi verileceği ve bu da bebeği etkileyeceği için bu dönemlerde yapılması önerilmemektedir.

Diğer Sağlık Sorunları Ameliyat İçin Engel Olur mu?

Bu ameliyat için diğer sağlık sorunları engel değildir. Şeker hastaları, tansiyon hastaları hatta obezite hastaları da bu ameliyatı olabilir. Ancak ameliyat sonrasında görülecek riskler ve yan etkiler hakkında tam olarak bilgilendirilmeniz gerekir.

Estetik Tedaviler ile Eş Zamanlı Olarak Yapılabilir mi?

Bu tedavi estetik tedaviler ile eş zamanlı olarak yapılmaz. Çünkü derinin hemen altında bulunan kılcal damarlar tedavi edilir ve estetik uygulamalar da genellikle deri altından yapılmaktadır.

Lazer Yöntemi Devlet Hastanelerinde Yapılıyor mu?

Lazer yöntemi büyük şehirlerdeki devlet hastanelerinde uygulanır. Ancak henüz tüm devlet hastanelerinde kullanılacak kadar yaygınlaşmamıştır.

Ameliyat Fiyatları Neye Göre Belirleniyor?

Bu ameliyatın fiyatı ameliyatı olacağınız hastaneye, hastanede konaklayacağınız gün sayısına, ameliyatta kullanılan malzemelere ve ilaçlara, ameliyat sonrasında kullanılan ilaçlara, yaptıracağınız bölgeye ve doktorun uzmanlığına göre değişiklik gösterecektir.

Ameliyat Ertelenebilir veya İptal Edilebilir mi?

Bu ameliyat iptal edilebilir yad a ertelenebilir. Ancak kılcal damarların kötü görüntüsünden bir an önce kurtulmak ve daha fazla yayılmasını önlemek için ameliyatınızı bir an önce olmanız tavsiye edilmektedir.

Kılcal Damar Ameliyatı İçin Hangi Bölüme / Doktora Gidilir?

Estetik amaçlarla icra edilen bu operasyon için plastik cerrahlara değil, kalp ve damar cerrahisi bölümüne ve doğal olarak da kalp ve damar cerrahlarına başvurulur. Operasyon esasen bir ameliyat değil de ilaç zerki olduğundan dolayı oldukça basittir ve hızlıca uygulanabilir. Bu konuda uzman olan doktor sayısı oldukça az olduğundan dolayı, doktor seçimi sırasında dikkatli olunmalıdır.

Kılcal Damar Ameliyatından Kaç Gün Sonra İyileşilir?

Kılcal damar ameliyatından ya da müdahalesinden sonra en önemli husus baskılı bandaj uygulamasının tamamlanmasıdır. Uygulama yapılan bölgeye göre değişmekle birlikte genelde üç – yedi gün arası bandaj uygulaması mecburidir. Bu süre boyunca hastanın yaşam konforunda azalma olmaz. Bu sebepten ötürü de iyileşme süresi operasyonun hemen sonu, tam sonuçların alınması ise bir hafta sonradır.

Kılcal Damar Ameliyatı Sonrası Morarma Neden Olur?

Kılcal damar ameliyatı sırasında kılcal damarlara enjekte edilen ilacın deri altına kaçmasıyla birlikte çeşitli reaksiyonlar gelişebilir. Gerçekleşmesi kesin olmayan bu reaksiyonlar kızarıklık, kaşıntı, morarma ve şişliktir. Morarma ile nadiren karşılaşılır. Hekim müdahalesi ile tedavi edilmesi mümkündür. Müdahale edilmediği takdirde de bir hafta içerisinde kendiliğinden kaybolur.

Kılcal Damarlar Neden Çıkar?

Kılcal damarlar genelde ayak bölgesinde kendilerini belli edecek konuma gelirler. Sebebi dolaşım sistemi problemleri, ilaç reaksiyonları, ayakta fazla kalınması ya da tam tersine oturulması olabilir. Başlıca sebeplerden birisi de diyabettir. Hangi sebeple ortaya çıkarsa çıksın, kılcal damar ameliyatları sayesinde bu damarların görünmez hale getirilmesi mümkündür. Çoğu zaman ilaçlı bazen de lazerli uygulamalar yapılır.