Çene Kisti Ameliyatı

Çene Kisti Ameliyatı Hakkında

Çene kisti ameliyatı planlandıktan hemen sonra hazırlık süreci başlar. Bu süreç içinde doktor tarafından verilen ilaçlar düzenli bir şekilde kullanılmalıdır. Ameliyatlardan önce önlem amacı ile ya da var olan enfeksiyonların tedavisi için antibiyotik kullanımına başlanır. Bu antibiyotikler reçete edilen saatlerde ve dozlarda alınmalıdır. Eğer önerilen dozların ve saatlerin dışına çıkılırsa beklenen etki görülmez ve tam tedavi sağlanamaz.

Çene kisti ameliyatı olacak hastanın diyabet ya da tansiyon gibi kronik bir rahatsızlığı varsa bunu sürekli kullanılması gereken ilaçlar ile birlikte doktoruna bildirmelidir. Anestezi için gereken kan tahlilleri de yapılır. Sigara ve alkol ameliyat tarihine en az 10 gün kala bırakılır.

Çene Kisti Belirtileri

Çene kisti çoğunlukla erken dönemde belirti vermez. İlerledikçe çevre dokulara verdiği zarar da büyür. Çok ilerlemiş vakalarda çene kemiği de hasar alır. Eğer kist sinirlere baskı yapıyorsa hissizlik gibi belirtiler görülebilir. Enfeksiyon oluşumu varsa ağrı da yaşanabilir. İlerleyen evrelerde dışarıdan bakınca görülen bir şişlik de meydana gelmektedir. Bu yüzden geç kalınmamalı ve düzenli olarak diş kontrollerine gidilmeli, kontrol tarihinden önce bir belirti görülürse daha erken tarihte kontrole gidilmelidir. Erken teşhisin önemi çok büyüktür.

Enfeksiyon

Çene kistlerinin birçok türü vardır. Her kistte enfeksiyon görülmemektedir. Çoğunlukla diş kökünde oluşan ve tedavi edilmeyen kronik enfeksiyonlar kist oluşumuna sebep olmaktadır ya da daha önce tedavi sırasında iyi temizlenmemiş enfeksiyonlar ilerleyerek kist haline gelmektedir. Enfeksiyon varlığı ağrıya ve ateşe sebep olur. Ameliyat öncesinde antibiyotik tedavisine başlanması gerekir.

Ağrı

Çene kistleri başlangıç evresinde belirti vermez, sinsi bir şekilde ilerler. Büyüyen kist, enfekte olduğunda ağrı da başlar. Bazen ısırma hareketi sırasında tüm çene şiddetli bir şekilde ağrır. Bu gibi belirtiler göz ardı edilmemeli ve hemen tedavi edilmelidir.

Şişlik

Çene kistleri ilk evrelerde belirti vermeden ilerleme gösterir. Kist büyüdükçe çenede dışarıdan bakıldığında belli olan bir şişlik meydana gelebilir. Bu şişlik genellikle ağrısız olur. Eğer hastanın çenesinde enfeksiyon oluşumu varsa bu şişliğe ağrı da eşlik eder.

Alt Dudakta Hissizlik

Çene kistleri fark edilip tedavi edilmediği sürece büyümeye devam ederler. Aşırı derecede büyüyen kist, çevresindeki sinirlere baskı yapmaya başlar. Sinirler üzerinde oluşan baskı dudaklarda hissizliğe sebep olur. Tedavi sonrasında hissizlik zaman içinde iyileşme gösterir. Ancak sinirlerde kalıcı bir hasar olmuşsa düzelme mümkün olmayabilir.

Dişlerde Sallanma

Çene kistleri sinsi bir şekilde ilerler. Başlarda belirti vermez ve kişi farkına varana kadar çevre dokularda birçok hasara sebep olur. Büyüyen kist, diş köklerini zayıflatarak sallanmalarına sebep olabilmektedir. Hiçbir belirti görmezden gelinmemeli, en kısa sürede bir diş hekimine kontrol için gidilmelidir.

Alt Çenede Kırık

Çene kistleri çoğunlukla alt çenede oluşum gösterir. Bu kistler sürekli olarak büyüme eğilimi gösterirler. Daha fazla büyüyebilmek için çevrelerinde bulunan dokuları zayıflatıp oluşan boşluklara yayılırlar. Bunun sonucunda çene kemiğinin zayıflamasına sebep olarak kemiğin kolayca kırılabilir hale gelmesine yol açar. Böylece en ufak darbede çene kırığı meydana gelir.

Tedavi Edilmemesi Durumunda Yaşanacak Sorunlar

Çene kistleri sürekli olarak büyürler. Çevresindeki dokuları ittirerek genişler ve zamanla çene kemiğini yok eder. Bu yüzden erken teşhis ve tedavi önemlidir. Çene kemiğindeki kayıp ne kadar büyük olursa tedavi de bir o kadar zorlaşır. Kistler tedavi edilmediklerinde çene kemiğinde kırıklar, dişlerde sallanmalar ve ağrı görülür. Çene kistleri zaman içinde tümörleşme de gösterebilir. Bu yüzden tedaviden kaçmak büyük bir hata olur.

Yüzde Şişlik

Çene kistleri tedavi edilmedikleri sürece büyümeye devam ederler. İleri seviyeye ulaşan kist dışarıdan fark edilebilecek şişliklere sebep olur. Bu şişlikler çoğunlukla ağrısız olur. Eğer enfeksiyon oluşumu varsa ağrı görülür.

İltihaplanma

Çene kistleri tedavi edilmediklerinde iltihaplanmaya yol açarak kişilerin ciddi ağrılar yaşamasına sebep olur. Ameliyattan önce iltihap tedavi edilmelidir çünkü iltihap tedavi edilmeden ameliyat yapıldığında sepsis adı verilen kan zehirlenmesi tablosu ortaya çıkabilir ve bu durum hayati tehlikeye sebep olur. Oluşan iltihap yayılmadan önce müdahale edilirse diş kayıpları ve benzeri sorunlar da önlenmiş olur.

Çene Kemiği Deformasyonu

Çene kistleri tedavi edilmedikleri sürece durmadan büyürler ve çevre dokuları eriterek kendilerine yer açarlar. Kist büyüdükçe yani tedavi geciktikçe çene kemiği deforme olmaya başlar. Zayıflayan çene kemiği en ufak bir darbede kırılabilecek hale gelir. Kist ameliyatla alındıktan sonra çene kemiğinde oluşan boşluklar mutlaka doldurulmalıdır. Tedavi ne kadar gecikirse çene kemiğinin aldığı hasar da bir o kadar büyük olur ve tedavi etmek zorlaşır.

Kötü Huylu Tümör Oluşumu

Tedavi edilmemiş çene kistleri ilerlemeye devam ederler. Erken teşhis ve tedavide basit hastalıklar olarak görülseler de tedavi geciktiğinde çok ciddi problemlere sebep olmaya başlarlar. Bazı durumlarda iyi ya da kötü huylu tümör oluşumu görülebilmektedir. Tümörün iyi huylu ya da kötü huylu olduğu yapılacak olan patolojik incelemelerden sonra kesinleşir. Kötü huylu tümörlerde cerrahi operasyona ek olarak kemoterapi ve radyoterapiye başvurulur.

İyi Huylu Tümörlerin Yaygınlaşması

Çene kistleri iyi huylu olsalar da tedavi edilmedikleri sürece ilerlemeye ve büyümeye devam ederler. Gün geçtikçe daha fazla büyüyen kist çene kemiğini eriterek kendine yer açar ve kemiği dayanıksız hale getirir. Dışarıdan bakınca fark edilebilecek büyüklükte şişliklere sebep olabilirler. En kısa süre içinde tedavi edilerek çevre dokulara verecekleri hasarlar en aza indirgenmelidir.

Ameliyat Yöntemleri

Kist tedavisinde cerrahi işlem gerekmektedir. Çeşitli ameliyat teknikleri kullanılabilir. En sık kullanılan teknik enükleasyon ya da kistektomi adı verilen kistin çıkarılması işlemidir. Kullanılacak yöntem kistin boyutuna ve türüne göre ameliyatı yapacak olan hekim tarafından seçilir. Enükleasyon yöntemi haricinde bir de marsüpyalizasyon yöntemi bulunmaktadır. Bazen bu teknikler tek tek kullanılır, bazen ikisi birlikte kullanılır ve operasyon tamamlanır.

Cerrahi Teknik

Çene kisti tedavisi cerrahi operasyon ile gerçekleştirilir. Cerrahi tedavi denince akla ilk gelen yöntem enükleasyondur (kistektomi). Enükleasyon yönteminde amaç, kistin tek parça olarak çıkarılmasıdır. Kistin parçalanmadan çıkarılması, hastalığın tekrarlamasını engellemiş olur.

Enükleasyon yöntemi ile yapılan ameliyatlar sırasında çıkarılan kistin patolojik incelemesi de yapılabileceği için avantajlı bir yöntem olarak kabul edilir. İşlem sırasında yan tarafta bulunan diş dokuları canlılığını yitirebilir ve çene kemiğinde kırık oluşabilir. Bu yüzden dikkatli olunmalı ve operasyonu yapması için deneyimli bir cerrah seçilmelidir.

Marsüpyalizasyon

Marsüpyalizasyon işleminde amaç kist içindeki sıvının boşaltılmasıdır. Bu işlem sırasında kist çeperinde minik bir pencere açılır ve içerideki sıvı aspire edilir. Enükleasyon işleminin aksine marsüpyalizasyon sırasında alınan tek parça kist çeperinden alınan parçadır. Yapılan bu işlem kistin içindeki basıncı yok eder ve kistin hacmi küçülmesini sağlar. Daha sonrasında bu bölge kemik ile dolar.

Marsüpyalizasyon, uygulama açısından kolay bir yöntemdir. Marsüpyalizasyon işlemi sırasında, enükleasyon işleminde zarar görme riski olan dokular korunur ve zarar görmezler. Daha basit bir işlem olduğu için hastaları daha az strese sokar. Ancak bu işlemde, patoloji incelemesine gönderilecek doku yerinde bırakıldığı için altta yatan sebep doğru teşhis edilemeyebilir. Tedavi sonrasında hastalık tekrarlanabilir. Her hasta için tercih edilen bir ameliyat yöntemi değildir. Ameliyat sonrasında hastanın bölgeyi düzenli olarak yıkaması ve temiz tutması gerekir. Büyük kistlere uygulanan işlemlerde çene kırılması riski de vardır.

Fiyatları

Çene kisti operasyonları kistin boyutuna ve türüne göre daha komplike hale gelebilir. Operasyonun zorluk derecesi arttıkça fiyatı da artmaktadır. Ayrıca operasyonun yapılacağı şehre, doktorun ününe ve deneyimine göre fiyat değişebilir. Çene kisti ameliyatı ortalama olarak 450 ile 900 TL arasında değişiklik göstermektedir. Kamu hastanelerinde tedavi ücreti SGK tarafından karşılanır.

Drenleme

Küçük kistlerde drenleme işlemi yapılabilir. Bu işlem sırasında kist içine yerleştirilen dren ile kistin içinde bulunan sıvı boşaltılarak kist küçültülür. Küçülen kist ayrı bir operasyon ile alınır. Bu yöntem sayesinde kistin hacmi küçülür ve sadece küçük bir kese kalır. Bu küçük kese minik bir kesiden kolaylıkla çıkarılabilir. Eğer kist bölgesinde bulunan diş çekilmemişse kanal tedavisine başlanır. Diş çekildiyse iyileşme dönemi tamamlandıktan sonra implant uygulaması yapılabilir.

Fiyatları

Çene kistleri cerrahi operasyon ile alınması gereken oluşumlardır. Eğer işlem özel kurumlarda yapılacaksa ücret 450- 900 TL arasında değişiklik gösterir. Devlet hastanelerinde yapılan tedaviler SGK tarafından karşılanır. Büyük şehirlerde ve ünlü hastanelerde tedavi ücreti daha yüksek olabilmektedir. Hekimin deneyimi ve ünü de fiyatın belirlenmesinde rol oynar. En doğru bilgi operasyonun yapılacağı hastanenin muhasebe bölümünden alınabilir.

Çene Kisti Ameliyatı Öncesi

Çene kisti ameliyatına karar verildikten sonra ameliyat öncesi dönemde dikkat edilmesi ve yapılması gereken şeyler vardır. İlk olarak sahip olduğunuz kronik hastalıkları diş hekiminize söylemeniz gerekir. Bu sayede düzenli kullanmak zorunda olduğunuz ilaçlar kayıt altına alınır. Bu bilgiler ameliyat için çok gereklidir. Eğer ameliyat genel anestezi ile yapılacaksa, ameliyata 6 saat kala yeme ve içmeyi bırakmanız gerekir.

Operasyon öncesinde sigara ve alkol kullanımı kesinlikle önerilmez. Çene kemiği ameliyatına en az 10 gün kala sigara ve alkol kullanımını bırakmak iyileşme dönemine çok büyük katkı sağlar çünkü sigara ve alkol kan dolaşımını bozarak dokuların yeterli oksijenlenememesine sebep olur ve yara iyileşmesini önemli ölçüde geciktirir. Ayrıca ameliyata en az 10 gün kaldığında aspirin türevi kan sulandırıcı ilaçların bırakılması gerekmektedir. Kan sulandırıcı ilaç kullanımı ameliyat sırasında kanama komplikasyonu oluşması riskini arttırır. Ameliyat sabahı dişler fırçalanmalı ve tetkik sonuçları alınarak hastaneye gidilmelidir.

Tetkikler

Çene kisti ameliyatı öncesinde yapılması gereken özel tetkikler vardır. Bu tetkiklerin biri bile eksik olursa ameliyat planlaması yapılamaz. Öncelikle 3 boyutlu tomografi çekilerek kistin bulunduğu bölge ve ölçüleri net bir şekilde belirlenmiş olur. Anestezi için gerekli olan rutin kan testleri yapılır. Bu testler arasında böbrek fonksiyonları ve kanama pıhtılaşma zamanı gibi önemli bilgiler edinilmiş olur. Ayrıca kist türü belirlenerek kötü huylu tümör oluşumu olup olmadığına bakılır ve kesin bir tedavi planı oluşturulur.

Klinik Bulgular

Hasta, diş hekimine gittiğinde öncelikle fiziki muayene yapılmaktadır. Hastanın dişlerinde ya da çenesinde herhangi bir şekil bozukluğu var mı diye bakılır. Ağız içi incelenerek ortaya çıkan sorunlar saptanır. Çene kistleri çoğunlukla klinik belirtiler vermez. İlerlemiş vakalarda çenede şişlik, ağrı gibi belirtiler görülebilir.

Radyografik Bulgular

Çene kistleri, radyografilerde çoğunlukla yuvarlak ya da oval şekilde keskin ve düzgün hatlar olarak görülürler. Hatları düzgün olmayan kistlerde enfeksiyon oluşumu var demektir. Röntgen ya da bilgisayarlı tomografi kullanılabilir. Bilgisayarlı tomografi genellikle büyük kistler için kullanılır. Tomografi sayesinde 3 boyutlu görüntü elde edilir ve kistin sınırları netlik kazanır. Böylece ameliyat planı daha bilinçli bir şekilde hazırlanır ve başarı oranı artar.

Histopatolojik Bulgular

Histopatoloji, hastalıklı dokuların mikroskop altında incelenmesi olarak adlandırılan bir patoloji uzmanlık alanıdır. Bu testte tümörlerin iyi ya da kötü huylu olup olmadıkları anlaşılır. Alınan kist dokusu özel solüsyonlu bir kaba koyularak patoloji laboratuvarına gönderilir. Patoloji uzmanı tarafından incelenen dokunun detaylı bir raporu yazılır ve ilgili doktora gönderilir. Bu raporun sonuca göre tedavi planlaması yapılır.

Kistlerin Belirlenmesi

Çenede oluşan 6 çeşit kist vardır. Bunlar; Radiküler kistler, Dentigeröz kistler, Odontojenik Kerato kistler, Nazopalatik kistler, Lateral Periodontal kistler ve Paradental kistlerdir. Ne yazık ki bu kistler içerisinde en çok karşılaşılan Radikal kistlerdir. Radiküler kistler, devital olarak adlandırılan canlılığını yitirmiş ve kök ucu iltihaplanmış dişlerde meydana gelir.

Her kist türünün oluştuğu bölge farklıdır. Tüm kist türleri ameliyat ile tedavi edilir. Kist türü belirlenirken, kistin boyutu ve yeri de tespit edilmelidir. Böylelikle ameliyatlar çok daha başarılı şekilde sonuçlanır. En detaylı ve kesin sonuç 3 boyutlu tomografi ile elde edilir.

Ameliyat planı, çene kistlerinin sınırları tam olarak tespit edildikten sonra hazırlanır. Kistlerin çene kemiğine verdiği hasarlar önceden bilinmeli ve hazırlıklı olunmalıdır. Bu sayede en doğru tedavi yöntemi seçilebilir ve başarılı bir sonuç elde edilmiş olur.

Ameliyat Yöntemine Karar Verilmesi

Çene kisti ameliyatı sırasında kullanılacak yöntemin seçimi tamamen işlemi yapacak olan cerrahın kararıdır. Ameliyat sırasında kullanılacak yöntem kistlerin boyutuna, türüne ve çevre dokulara verdikleri hasara göre seçilir. Geç teşhis edilmiş kistler, çene kemiğinde ciddi hasarlara sebep olmuş olabilirler. Bu gibi kistler tamamen alınarak çene kemiğindeki hasar da kapatılır.

Hastanın Genel Kontrolü

Tüm ameliyatlarda olduğu gibi çene kisti ameliyatında da ortaya çıkması muhtemel riskler vardır ve bazı hastalıklar bu risklerin ortaya çıkma ihtimalini yükseltir. Çene kisti teşhisi koyulduktan sonra hastaların ameliyat olmak için uygun olup olmadıklarına bakılır. Eğer çene kisti küçük boyuttaysa lokal anestezi ile kısa bir işlem uygulanacağı için anestezi muayenesinin yapılmasına gerek duyulmaz. Yine de diyabet ve yüksek tansiyon gibi kronik hastalıkların varlığı bilinmeli, detaylı bir şekilde not edilmelidir. Hastaların sürekli kullandıkları ilaçların da bir listesi alınmalıdır. Özellikle kan sulandırıcı ilaç kullanan kişilerin tedavileri bir kardiyolog ile görüşülerek düzenlenmelidir çünkü bu gibi ilaçlar kişiler için hayati önem taşırlar.

Diyabet Hastalığı

Her ameliyat bir risk demektir. Ameliyat esnasında hormon seviyelerinde birtakım değişiklikler meydana gelebilir ve diyabet hastası olan kişilerin kan şekerleri tehlikeli seviyelere yükselebilir. Ameliyat öncesi dönemde hastanın kan şekeri düzenli ve detaylı bir biçimde takip edilmelidir. Ayrıca kalp, böbrek ve akciğer gibi hayati organların da işlevlerini sağlıklı bir şekilde sürdürdükleri kontrol edilir.

Sürekli kullanılması gereken kan şekeri düşürücü ilaçlar ve kan sulandırıcı ilaçlar ameliyata belirli bir süre kala bırakılmalıdır. Bu yüzden kullanılan ilaçlar hekime eksiksiz bir şekilde aktarılmalıdır. Diş hekiminiz, sizi tedavinizin ameliyata yönelik planlanması için gerekli branşlardaki doktorlara yönlendirir. Ameliyatlardan önce genellikle uzun süre etkili insülinler yerine kısa süre etkili insülinler kullanılır.

Kişilerdeki çene kisti küçük bir boyuttaysa genel anestezi kullanımına ihtiyaç duyulmayacağı için çok ciddi problemlerle karşılaşılmamaktadır. Ancak kist büyümüşse ve ameliyat genel anestezi ile yapılacaksa dikkatli olunmalı ve kontroller aksatılmamalıdır.

Kalp Hastalıkları

Büyük kistlerin tedavisinde genel anestezi tercih edilebilmektedir. Kalp hastalıkları genel anestezi ile yapılan ameliyatlara engel oluşturmamaktadır ancak kullanılacak olan anestezik ilaçlar risk faktörlerini arttırmaktadır.

Kalp hastalığı olan kişi, ilk olarak bir kardiyoloji doktoru ile görüşüp muayene olmalı ve hastalığının ciddiyetini öğrenmelidir. Bu sayede ortaya çıkabilecek komplikasyonlar önceden tahmin edilerek gereken önlemler alınabilmektedir. Anestezi sırasında kalp kası korunarak kalbi destekleyici ilaçlar verilebilir.

Yüksek Tansiyon Hastalıkları

Yüksek tansiyon hastalığı olan kişiler ilk olarak kardiyoloji doktorları ile görüşmelilerdir. Günlük tansiyon takibi yapılmalı. Hastanın tansiyonu kontrol altına alınmalıdır. Ameliyat sırasında aniden yükselen tansiyon kanamayı arttıracaktır ve farklı problemleri de beraberinde getirecektir. Bu yüzden kan basıncı güvenli sınırları aşan hastaların ameliyatı ertelenir ve ilk olarak kan basıncı değerlerinin kontrol altına alınması beklenir. Yüksek tansiyonu olan hastalarda kullanılacak ilaçlar da dikkatle seçilmelidir. Kan basıncını yükseltici etkisi olan ilaçlar yerine farklı ilaçlar tercih edilir.

Düzenli Kullanılan İlaçlar

Kronik hastalığa sahip hastalar, hastalıklarını kontrol altına alabilmek ve yaşam kalitelerini artırabilmek için düzenli olarak ilaç kullanmaları gerekir. Kullanılan bu ilaçların, ameliyatlardan önce doktora bildirilmesi hayati önem taşır çünkü ilaçların vücutta yaptıkları etkiler ameliyat sırasında bazı komplikasyonların ortaya çıkmasına sebep olabilir. Örneğin kan sulandırıcı ilaç kullanımı ameliyat öncesinde kesilmezse ameliyat sırasında aşırı kanamaya sebep olabilir.

Düzenli kullanılan ilaçlar kişilerin doz atlamaması gereken ilaçlar olduğu için o ilaçları yazan doktor ile görüşülerek ameliyat süresi için alternatif bir tedavi planı oluşturulmalı ve riskler değerlendirilmelidir.

Ameliyat Öncesi Hazırlık

Çene kisti ameliyatı olacak bir hasta, kendisini ameliyata psikolojik ve fizyolojik olarak hazırlamalıdır. Hazırlanma sürecinde diş hekimi tarafından reçete edilen ilaçlar dikkatli ve düzenli bir biçimde kullanılmalıdır.

Çene kisti ameliyatından önce önlem amacı ile antibiyotik tedavisine başlanır. Eğer öncesinde orada bulunan enfeksiyon tedavi edilmeden ameliyata başlanırsa, o bölgedeki enfeksiyon kana karışarak sepsis adı verilen kan zehirlenmesine yol açabilir. Diş hekimi tarafından reçete edilen antibiyotikler, kullanılması gereken saatlerde ve dozlarda alınmalıdır. Böylelikle ilaçlar etkilerini tam olarak gösterebilir ve enfeksiyon tedavi edilir.

Çene kisti ameliyatı olacak hastanın kalp hastalığı ya da tansiyon gibi kronik bir hastalığı mevcutsa bu bilgiyi ve düzenli kullanılması gereken ilaçları diş hekimine bildirmelidir. Anestezi yapılabilmesi için gereken tetkikler yapılır. Sigara ve alkol mümkünse bırakılır. Ameliyat gene anestezi ile yapılacaksa, ameliyata 6 saat kala yeme ve içmeye son verilir.

Anestezi için Kontrollerin Yapılması

Genel anestezi, sanılanın aksine masum değildir. Tedbirsizce uygulanacak bir anestezi, çok ciddi komplikasyonlara sebep olarak hayati tehlike yaratabilir. Genel anestezi uygulanacak bir kişiye kan, idrar ve radyolojik tetkikler yapılmalıdır. Bu tetkiklerden biri bile eksik olursa ameliyat ertelenir. Yapılan kan testlerinde kişilerin böbrek fonksiyonları, hormon seviyeleri, hemoglobin adı verilen kan hücrelerinin miktarı gibi hayati önem taşıyan bilgiler edinilmiş olur.

Ameliyat kararı alındıktan sonra hastanın, anestezi ve reanimasyon uzmanı tarafından muayene edilmesi gerekmektedir. Bu muayene sırasında kişinin boy ve kilo ölçümü yapılır. Anestezi sırasında kullanılacak ilaçların doz hesaplamaları kişilerin boy ve kilo orantılarına göre yapılır. Ayrıca entübasyon işleminin sağlanabilirliği açısından boğaz yapısı kontrol edilir. Bazı kişilerde zor entübasyon olabileceği için bu duruma hazırlıklı olmak gerekmektedir. İstenen tetkiklerin sonuçları değerlendirilir ve kişinin anesteziye uygun olup olmadığına karar verilir.

Küçük kistler için genel anestezi uygulamasına ihtiyaç duyulmaz. Gerek görüldüğü takdirde lokal anestezi ile de yapılabilmektedir. Lokal anestezi için detaylı hazırlıklara gerek yoktur. Uygulaması zararsız ve kolaydır. Ameliyatı yapan doktor tarafından uygulanabilir, anestezi ve reanimasyon uzmanına ihtiyaç yoktur.

Yeme İçmenin Kesilmesi

Çene kisti ameliyatından önce anestezi güvenliği için belirli bir süre aç kalmak gerekmektedir. Eğer ameliyat genel anestezi ile yapılacaksa aspirasyon riski göz önüne alınmalı ve en az 6 saat aç kalınmalıdır. Anestezi için verilen ilaçlar refleksleri baskılar. Bunun sonucunda kusma meydana geldiğinde mide içeriği soluk borusuna kaçarak kişiye zarar verir.

Lokal anestezi ile yapılacak ameliyatlarda yeme ve içmenin kesilmesine gerek yoktur. Yine de ameliyat ile yemek yeme saati arasında 1 saat kadar boşluk olması iyi olur.

Sigaranın Bırakılması

Ameliyatlardan önce sigara ve alkol tüketimi kesinlikle tavsiye edilmemektedir çünkü sigara ve alkol, kan akışına olumsuz etki ederek doku ve organların oksijenlenmesini bozar. Oksijenlenme oranı düşen doku ve organların ameliyat sonrası dönemde iyileşmeleri zor ve yavaş olur. Ayrıca alkolün kan sulandırıcı etkisi ameliyat sırasında kanama komplikasyonunun görülmesine sebep olur. Sigara içen kişiler, genel anesteziden uyanırken artan sekresyondan dolayı solunum sıkıntıları yaşarlar.

Çene Kisti Ameliyatı Sonrası

Komplikasyonlar/Ciddi Yan Etkiler

Her cerrahi operasyonun yan etkileri ve komplikasyonları olmaktadır. Ameliyattan önce bu riskler değerlendirilir ve gereken önlemler alınır ancak bazen bu komplikasyonların görülmesine engel olunamaz. Çene kisti ameliyatından sonra en sık görülen komplikasyonlar; çenede his kaybı, doku zedelenmesi, yüksek ateş, enfeksiyon, dişlerde sallanma, diş erlerinde iltihaplanma ve kanamadır.

Çenede His Kaybı

Çene kisti ameliyatı sırasında sinirler hasar alabilir ya da kullanılan anestezik ilaçlar sonucunda çenede his kaybı olabilir. Sinirlerin kalıcı hasar almadığı durumlardaki his kaybı genellikle zaman içerisinde azalarak geçer. His kaybı fark edildiğinde diş hekiminiz ile görüşerek detaylı bilgi edinebilirsiniz.

Doku Zedelenmesi

Çene kisti ameliyatı, kistin boyutuna göre kolay ya da zor bir ameliyat olabilmektedir. Büyük kistlere yapılan işlemlerde çevre dokularda hasarlar meydana gelebilmektedir. Deneyimli bir cerrah seçimi yapmak bu riski az da olsa azaltabilir.

Yüksek Ateş

Ameliyat sonrasında bazı komplikasyonlar görülebilir. Bu komplikasyonlardan biri de yüksek ateştir. Yüksek ateş, kişide enfeksiyonun varlığını gösterir. Ateş düşürmeye yönelik tedavi yapılırken aynı zamanda enfeksiyonun tedavisine başlanmalı ve hasta yakından takip edilmelidir.

Enfeksiyon

Çene kisti ameliyatı sırasında sterilizasyona dikkat edilmesi çok önemlidir. Sterilizasyon koşullarının sağlanmadığı operasyonlardan sonra enfeksiyon görülmesi kaçınılmazdır. Ameliyat sonrası dönemde hastaların ağız ve el hijyenine dikkat etmeleri de oldukça büyük önem taşır.

Ameliyat yarasında başlayan enfeksiyon giderek yayılabilir, dikişlerin açılmasına sebep olabilir, ciddi ağrılara yol açar ve tedavi edilmezse yeni bir ameliyatın yapılması kaçınılmaz olur. Çoğunlukla antibiyotik tedavisi ile kontrol altına alınır ve tam iyileşme sağlanır. Yara bölgesine el ile temastan kaçınmak, reçete edilen ilaçları olması gerektiği gibi kullanmak enfeksiyonu büyük ölçüde engeller.

Dişlerde Sallanma

Büyük çene kistleri ameliyat ile alınırken çevresinde bulunan dokularda hasara sebep olabilir. Bu yüzden komşu dişlerin köklerinde hasar meydana gelerek dişlerin sallanmasına sebebiyet verebilir.

Diş Etlerinde İltihaplanma

Çene kisti ameliyatı olan bir hastanın ameliyat sonrası dönemde yara temizliğine dikkat etmesi çok önemlidir. Diş etinde bulunan dikişlerin korunmaması ve temiz tutulmaması halinde ciddi enfeksiyon oluşumları gözlenebilir. Bunun haricinde ameliyat sırasında sterilizasyona dikkat edilmemişse de diş etlerinde iltihaplanmalar görülebilir.

Diş Etinde Kanama

Çene kisti ameliyatından sonra diş etleri ve yara bölgesi hassaslaşır. Fırçalama sırasında kanamalar görülebilir ya da dikişlerden kan sızabilir. Diş etindeki hafif kanamalar, iyileşme evresinde normal olarak görülebilir.

Riskler

Her cerrahi operasyon belirli riskleri beraberinde getirir. Bu riskler, ameliyat öncesinde yapılan tetkiklerin sonuçlarına bakılarak alınan önlemler ile en aza indirgenir. Çene kisti ameliyatında enfeksiyon, diş kaybı ve his kaybı gibi riskler bulunmaktadır. Diş kaybı gibi riskler kistin boyutlarına ve cerrahın deneyimine göre artıp azalabilir. Enfeksiyon riski tamamen sterilizasyona dikkat edilip edilmemesiyle alakalıdır. Bu yüzden ameliyatın yapılacağı kurumu seçerken iyice araştırmak gerekiyor.

Enfeksiyon

Ameliyat bölgesindeki enfeksiyon oluşumları çok ciddi problemleri beraberinde getirir. Yaranın iyileşmesi gecikir, ciddi ağrılara sebep olur ve kana karışarak sepsis tablosu oluşturarak kişinin hayatını tehlikeye sokabilir. Enfeksiyonun derecesi önem taşır. Sürekli yayılma eğiliminde olduğu için tedavisinde gecikme yaşanmamalıdır.

Enfeksiyon, ameliyat sırasında sterilizasyona dikkat edilmediği durumlarda ya da kişilerin yara bakımlarını yapmamaları durumunda görülür. Antibiyotik tedavisi ile kontrol altına alınması beklenir ancak iyileşme göstermediği durumlarda yeni bir ameliyat olunması gerekebilir.

Hastaların, reçete edilen antibiyotikleri söylenen dozda ve saatte içerek tedavilerini aksatmamaları gerekir. Böylelikle enfeksiyon engellenebilir ve antibiyotik direnci riski ortadan kalkar. Tedaviyi yapacak olan sağlık personellerinin sterilizasyona dikkat etmeleri gerekir. Bu yüzden seçim yaparken eski hastalar ile konuşarak tavsiye alınabilir.

His Kaybı

Çene kistinin çok büyük olması ya da ameliyat sırasında beklenmeyen durumların ortaya çıkması sonucunda his kaybı görülebilir. Sinirlerin hasar gördüğü durumlarda kalıcı his kayıpları yaşanırken, anestezi ilaçlarına bağlı olarak gelişen his kayıpları geçici durumlardır.

Diş Kaybı

Çene kistinin büyük olması ciddi bir sorundur. Giderek büyüyen kist, çevresindeki tüm dokuları zayıflatarak kendisine yer açar. Bu yüzden ameliyat sırasında kemik ve diş kaybı görülebilmektedir. Hekimler, hastanın dişini kurtarmak için çabalasa da bazen dişlerdeki hasarlar kurtarılamayacak kadar büyük olur. Böyle durumlarda iyileşme dönemi tamamlandıktan sonra implant tedavisine başlanır.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Çene kisti tedavisi cerrahi operasyon ile yapılır. Ancak ameliyatın başarılı geçmiş olması %100 iyileşme sağlanacağı anlamına gelmez. Ameliyat sonrası dönemde yara bölgesine yapılacak bakımlar aksatılırsa ciddi sorunlarla karşılaşılabilir.

Ameliyattan çıkan hasta, iyileşme sürecinde yapması gerekenler konusunda detaylı bir şekilde bilgilendirilir. Hasta tüm söylenenlere dikkat etmeli ve uygulamalıdır. Böylelikle yapılan ameliyat başarılı bir şekilde sonuçlanmış olur.

Ameliyat sonrasında ağız hijyenine dikkat edilmeli ve enfeksiyon önlenmelidir. Ayrıca bir süre yumuşak gıdalar tüketilmelidir. Yara bölgesinde sürtünme ve baskı olması engellenmelidir. Reçete edilen ilaçlar önerildiği şekilde kullanılmalı ve doktor kontrolleri aksatılmamalıdır.

Ağız Hijyeni

Birçok ağız ve diş hastalığının oluşma nedeni ağız hijyenine dikkat edilmemesidir. Çene kisti ameliyatı olan bir hasta, ağız bakımını ihmal etmemelidir. Hijyen kurallarına uymayan kişilerde enfeksiyonların görülmesi kaçınılmazdır. Önerilen gargaralar kullanılmalı ve dişler düzenli olarak fırçalanmalıdır.

Yumuşak ve Sıvı Gıdalarla Beslenme

Çene kisti ameliyatından sonra yaranın iyileşebilmesi için bir süre yumuşak ve sıvı gıdalar tüketmek gerekir. Bu süre ameliyatla alınan kistin boyutuna ve arkasında bıraktığı hasara göre değişir. Küçük kistlerin alınması işlemi sonrası dönem, diş çektirme sonrası dönem ile benzer özellikler göstermektedir. Ancak büyük kistler alındıktan sonra iyileşme süreci biraz daha uzundur.

Çene kemiği, ameliyattan sonra çiğneme hareketi ile zorlanmamalıdır. Yara üzerinde oluşacak baskı yaraya zarar verir, dikişlerin açılmasına sebep olur. Ayrıca çok soğuk ya da çok sıcak besinleri tüketmekten de kaçınılmalıdır.

Ameliyat Bölgesini Zedeleyecek Hareketlerden Kaçınma

Çene kisti olan bir kişinin iyileşmesi sadece ameliyatın başarılı geçmesine bağlı değildir. Ameliyattan çıkan hasta yara bölgesini korumalı ve temiz tutmalıdır. Aksi durumlarda o bölgede hasar oluşur ve ek sorunlar meydana gelir. Bu yüzden ameliyat bölgesine dokunulmamalı, dil ile ya da bazı cisimler ile dikişler üzerinde baskı oluşturulmamalı ve sürtünme engellenmelidir. Böylelikle beklenmeyen kanamalar, ağrı ya da dikişlerde açılmalar engellenmiş olur.

İlaçların Doğru Kullanımı

Akılcı ilaç kullanımı sağlık için çok önemlidir. Hiçbir hasta reçete edilmemiş bir ilacı kullanmamalı. Ayrıca reçetedeki ilaçlar tavsiye edildiği dozda ve sıklıkta alınmalıdır. İlaçlara başlayıp yarım bırakmak, eksik ya da fazla doz almak, antibiyotiklerin saatlerine dikkat etmemek gibi yanlış davranışlar iyileşme sürecini olumsuz etkiler.

Çene kisti ameliyatı sonrasında enfeksiyonu ve ağrıyı önlemeye yönelik ilaçlar reçete edilir. Hastalar hiçbir ilacı aksatmamalı ve aklına takılan bir soru olduğunda eczaneye ya da doktoruna danışmalıdır. Doğru kullanılmayan ilaçlar beklenen etkileri gösteremezler ve iyileşme sağlayamazlar.

Düzenli Doktor Kontrolü

Çene kisti gibi belirti vermeden ilerleyen hastalıklar sadece düzenli doktor kontrolleri sırasında fark edilebilir. Belirti vermeye başlamış bir kist, ilerlemiş bir kisttir. Ameliyat sonrası dönemde ilaç kullanımına ve ağız hijyenine dikkat eden hastalar her şey yolunda diye düşünerek kontrollerini aksatmamalıdır.

Dikişlerin iyileşmesi, ek sorunların olup olmaması gibi durumların bir diş hekimi tarafından kontrol edilmesi şarttır. Eğer kişilerde beklenmeyen problemler görülürse kontrol tarihini beklemeden hekimlerine başvurmalılardır.

Darbelerden Kaçınma

Çene kisti ameliyatı olan bir kişi, yara bölgesini darbelere karşı korumalıdır. Ameliyat bölgesine alınan bir darbe kanama gibi sorunlara yol açar. Bu yüzden iyileşme süreci tamamlanana kadar daha dikkatli olunmalıdır.

Enfeksiyona Karşı Korunma

Çene kisti ameliyatı sonrasında görülecek bir enfeksiyon çok büyük problemler doğurabilir. Ameliyat bölgesinde enfeksiyon başlayan bir kişi yeni bir tedaviye en başından başlamak zorundadır. Ayrıca enfeksiyonlar ciddi ağrılara sebep olurlar. Enfeksiyonların önlenmesi tedavi edilmelerinden çok daha kolaydır. Bu yüzden yara bölgesi temiz tutulmalı ve reçete edilen antibiyotik ilaçlar önerildiği dozda ve sıklıkta kullanılmalıdır.

Sık Sorulan Sorular

Çene kisti gibi tek çözümü ameliyat olan hastalıklar çoğunlukla insanları korkutur. Kişiler, tedavi olmadan önce merak ettikleri soruların tek tek cevaplandırılmasını isterler. Bazen sorularına aldıkları yanıltıcı cevaplar yüzünden tedaviden kaçabilirler. Bu yüzden alınan bilgilerin doğruluğu da oldukça önemlidir. Çene kistlerinde en çok sorulan sorular arasında ameliyatın hangi anestezi türüyle yapılacağı, ne kadar süreceği ve tedavi edilmezse ne olacağı gibi sorular bulunmaktadır.

Çene Kisti Ameliyatını Hangi Doktor Yapar?

Çene kisti ameliyatını sıradan diş hekimleri yapmamaktadır. Bu ameliyatın yapılabilmesi için çene cerrahisi uzmanına ihtiyaç duyulmaktadır. Seçilecek doktorun alanında bilgi ve deneyime sahip olması önemli bir faktördür. Doktor seçimi yaparken eski hastaların yorumlarından fikir alınabilir. Alanında uzman olmayan kişilerin ameliyata girmesi doğru olmaz ve iyileşme sağlanmayabilir. Bu yüzden gideceğiniz kişinin çene cerrahisi alanında uzmanlaştığından emin olun.

Çene Kisti Ameliyatının Riskleri Nelerdir?

Çene kisti ameliyatındaki risklerin başında da diğer birçok ameliyatta olduğu gibi enfeksiyon gelir. Enfeksiyon riski değerlendirilmeli ve gereken tüm önlemler alınarak engellenmelidir. Enfeksiyonun yanı sıra hastada oluşan kistin boyutu da önemlidir. Büyük kistler çevre dokulara büyük zararlar verirler. Bu yüzden büyük kistlerin ameliyatında çene kemiği kırığı, diş kaybı, kanama ve diş sallanması gibi riskler bulunur.

Çene kisti ameliyatından önce hastalara gerekli tetkikler yapılarak kistin yeri ve boyutu tam olarak saptanmalı, daha sonrasında kan testi sonuçlarına bakılarak olası riskler hesaplanmalı ve gerekli önlemler alınarak ameliyata başlanmalıdır.

Çene Kisti Ameliyatı Sonrası Sorun Tekrarlar Mı?

Çene kistlerinin, ameliyatla alındıktan sonra tekrarlanmaları beklenmez. Eğer ameliyat sırasında marsüpyalizasyon tekniği kullanılmışsa, hastalık düşük bir ihtimal olsa da tekrar edebilmektedir çünkü bu teknikte kistin içindeki sıvı boşaltılır ancak kese içeride bırakılır.

Çene Kisti Ameliyatı Kaç Saat Sürer?

Çene kisti ameliyatının süresi, çene kistinin boyutuna bağlı olarak değişir. Kist ne kadar büyükse ve çene kemiğinde ne kadar hasar varsa ameliyat süresi de o kadar uzamaktadır. Küçük kistlerin operasyon şekli diş çekimi ile benzerlik gösterir. Küçük kistlerde ameliyat süresi genel olarak 20 ile 30 dakika arasındadır.

Çene Kisti Ameliyatı Fiyatları

Çene kistinin tek tedavisi ameliyattır. Fiyatlar belirlenirken ameliyatın ne kadar komplike olduğu da önemlidir. Bir kist ne kadar büyükse ve ne kadar çok hasara yol açmışsa tedavinin fiyatı da bir o kadar artacaktır. Ayrıca ameliyatı yapacak olan doktorun ünü ve deneyimi, hastanenin bulunduğu şehir gibi faktörler de fiyatı etkiler. Bu ameliyatı devlet hastanesinde olmak isteyen hastanın masraflarını SGK karşılamaktadır. Özel hastanelerde ise fiyatlar ortalama olarak 450 ile 900 TL arasında değişim gösterir.

Çene Kisti Ameliyatında Bayıltma Yapılır Mı?

Çene kistleri erken teşhis edildiklerinde rahatlıkla tedavi edilebilirler. Ameliyat, diş çekimine benzer bir şekilde kolay ve hızlıca gerçekleştirilir. Bu sırada lokal anestezi yeterli olacaktır. Ancak bazen kistlerin tedavileri gecikir ve kistler büyük boyutlara ulaşarak çevre dokulara zarar verir. Bu gibi komplike ameliyatlarda genel anestezi kullanılır.

Çene Kistleri Tehlikeli Midir?

Çene kistleri uzun süre belirti vermez ve sinsice büyürler. Tedavi edilmediği sürece büyümeye devam eden bu kistler, ilerleyen zamanlarda tümörlere dönüşebilirler. Ayrıca büyümek için alana ihtiyaç duyarak çevre dokuları zayıflatırlar. Bu yüzden çene kisti teşhisi koyulan bir hasta en kısa süre içinde tedavi edilmelidir.

Çene Kisti Ameliyatında İyileşme Süresi Kaç Gündür?

Çene kisti ameliyatı, tamamen kişinin sahip olduğu kistin boyutuna ve çevresine verdiği hasara göre şekillenen bir ameliyattır. Küçük kistlerde kısa süren bir operasyon sonucunda hasta taburcu edilir ve normal bir diş çekimi yapılmış gibi kısa sürede iyileşme sağlanır. Ancak büyük kistlerde çene kemiğine dolgu yapılması gibi önemli işlemler yapılabilir. Bu yüzden kist ne kadar büyürse iyileşme süresi de bir o kadar uzar.

Alt Çene Kisti Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Çene kisti ameliyatlarının birden fazla yöntemi vardır. Tüm yöntemlerin ana prensibi, kist içindeki sıvıyı boşaltarak çevreye verdiği hasarların giderilmesidir. Bazen kistler diş ile birlikte çıkarılmak zorunda kalınabilirken bazen de küçük bir kesiden sadece kist çıkarılabilir. Küçük kistlerin tedavisi diş çekimine benzerdir. Büyük kistlerin tedavisinde ise tamamen kistin verdiği hasarlara yönelik çalışmalar yapılır. Çene kemiği protezleri, diş implantları gibi.

Kurbağacık Nedir?

Halk dilinde “Kurbağacık” olarak bilinen hastalığın tıp dilindeki adı “Ranula Kisti”dir. Ranula kisti, dil altındaki tükürük bezlerinde oluşum gösterir. Çoğunlukla 10- 20 yaş arasında görülse de her yaş aralığında görülmesi olasıdır. Bu kistin içi mukus ile doludur. Tükürük bezi kanallarının tıkanması ya da doğumsal anomaliler sebepleri arasında yer alır. Dil altında ağrısız şişlikler olarak ortaya çıkarlar ve büyümeye devam ederler. Hastalar görmezden gelseler de bir süre sonra tedavi olmak için hekime başvurmak zorunda kalırlar.

Çok büyüyen ranula kistleri yutmada ve konuşmada zorluklara sebep olabilir. Ranula kistlerinin 3 çeşidi vardır. Basit tip ranula kisti dil altında sınırlı kalırken, diğer türler kafatası ve göğüs kafesinin arka bölgesine doğru yayılım gösterme eğilimine sahiptirler. Ranula kistinin teşhisini Kulak Burun Boğaz uzmanı ya da diş hekimi koyabilir. Tek tedavisi ameliyattır. Ameliyattan sonra hastalığın tekrarlama riski vardır.

Çene Kistlerinin Alınması Şart Mıdır?

Çene kistlerinin ilaçla tedavisi mümkün değildir. İçi sıvı dolu olan bu kesecikler boşaltılmalı ve alınmalıdır. Alınmadığı durumlarda büyümeye devam eden kistler ilerleyen dönemlerde çene kırığı ve diş kaybı gibi ciddi sorunlara yol açar. Bu yüzden tedaviden kaçılmamalı ve erken davranılmalıdır.

Çene Kistleri Alınmazsa Ne Olur?

Birçok insan ameliyat olmaktan korkar ve tedaviyi erteler. Çene kistlerinde tedavi geciktikçe hastalık hızla ilerlemeye devam eder ve sonunda çok ciddi problemlere yol açar. Tedavi edilmemiş bir çene kisti gün geçtikçe daha çok büyür. Büyüme sırasında çevresinde bulunan dokuları zayıflatır ve yerlerine geçer. Bu süreçte çene kemiklerinde ve dişlerde kayıplar yaşanır. Ayrıca uzun süre tedavi edilmemiş olan kistler tümörleşmeye başlarlar.

Çene Kistinde Diş Kaybı Yaşanır Mı?

Çene kistleri büyürken çevrelerinde bulunan tüm dokulara zarar vererek yerlerine geçerler. Bu süreç içerisinde diş kökleri giderek zayıflar. Dişlerde yamulma, sallanma ya da dökülme görülebilir. Bazen ameliyat sırasında büyük hasar alan dişlerin kurtarılamayacağına karar verilir ve kist ile birlikte diş de alınır. Ancak iyileşme dönemi tamamlandıktan sonra kayıp dişin yerine implant tedavisi yapılır.

Çene Kisti Kansere Döner Mi?

Çene kistleri sürekli olarak ilerlerler ve her geçen gün daha tehlikeli hale gelirler. İlk olarak çene kemiğine ve dişlere zarar veren kistler daha sonra tümörleşebilirler. Tümörleşen bu kistler iyi huylu ya da kötü huylu olabilir. Böyle bir aşamada gereken patoloji testleri yapılır ve tedavi yöntemine karar verilir.

Çene Kisti Ameliyatı Hangi Bölümde Yapılır?

Çene kisti ameliyatı özel uzmanlık gerektiren bir alandır. Bu ameliyatı ağız, diş ve çene cerrahisi uzmanları yapabilmektedir. Muayene için randevu alınırken ağız, diş ve çene cerrahisi bölümünden randevu alınmalıdır.

Çene Kisti Ameliyatından Sonra İz Kalır Mı?

Çene kisti ameliyatı ağız içinden yapılan bir ameliyattır. Birçok özelliği ile diş çekimine benzerlik göstermektedir. Bu yüzden herhangi bir iz kalması olası değildir. Ancak çok ileri seviyedeki kistlerde çene kemiğinde büyük ayıplar oluşur ve çeneye protez koyulması gerekebilir. Böyle durumlarda ameliyat dış bölgeden yapılacağı için hafif bir çizgi şeklinde iz kalabilir.

Çene Kisti Ameliyatı Sonrası Hissizlik Ne Zaman Geçer?

Çene kisti ameliyatları sırasında sinir dokularına zarar verilmemişse oluşan hissizliğin temel sebebi güçlü anestezi ilaçlarıdır. Bu ilaçların etkisi yaklaşık olarak altı saatte geçer ancak bazı hastalarda bir günü bulabilir. Eğer sinir hasarı kaynaklı bir hissizlik durumu söz konusu ise bunun geçmesi bir ayı bulabilir. Ölçüt, sinir dokularının iyileşme hızı yani vücudun sinir dokularını iyileştirebilme kapasitesidir.