Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından daha fazla bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

Ses Kısıklığı Tedavisi

Bu yazımızda, ses kısıklığının ne olduğu, nedenlerinin neler olabileceği, nasıl meydana geldiği, belirtileri, tedavi türleri, tedavi aşamaları, öncesi ve sonrasında yapılacak ve alınması gereken önlemler gibi ses kısıklığı ve tedavisine dair merak edilen her şeyden detaylı bir biçimde bahsettik. Yani insanların ses kısıklığı rahatsızlığı ile ilgili merak ettiği hemen hemen her husus aşağıdaki başlıklarda açıklanmıştır.

İnceleyen ve Onaylayan : Op. Dr. Eda Aydın

Ses Kısıklığı Hakkında

Nedenlerine ve tedavi sürecine geçmeden önce ses kısıklığı rahatsızlığının ne olduğu, nasıl meydana geldiği ve ne tür önlemler alınarak önüne geçilebileceği konusuna biraz değinelim. Bu konuda bilinmesi gereken hususlardan ilki ses kısıklığı olarak tanımlanmış olan bu rahatsızlığın tam olarak ne şekilde olduğu ve neden meydana geldiğidir.

Ses Kısıklığı Nedir? En Çok Kimlerde Görülür?

Sesin oluşum aşamasında birden fazla durak vardır. Öncelikle akciğerden gelen hava gırtlağa ulaşır. Burada ses telleri bulunmaktadır. Gırtlakta bulunan bu ses tellerinin açılıp kapanması ile hava dar bir yerden geçerek sese dönüşür. Buradan sonra dil köküne artikülasyon sağlanır. Ardından da son olarak kafada rezonans yaparak ses dediğimiz şey meydana gelir. Sesin doğru çıkması için de tüm bu aşamaların en doğru şekilde gerçekleşmesi gerekir. Bu nedenle de bu aşamalarda bulunan her organ ve bölüm sağlıklı olmalıdır. Bunlardan birinin düzeni etkilemesi sesi de etkileyecektir. Bu da ses kısıklığına yol açar.

Sesini çok fazla kullanan insanlarda ya da ses telleri veya akciğerleri problemli hastalarda ses kısıklığının görülme oranı çok daha fazladır. Hatta böyle durumlarda ses kısıklığı geçici değil kalıcı bir hal alır.

Ses Kısıklığının Nedenleri Nelerdir?

Ses kısıklığına neden olan birden fazla etken olabilir. Ses kısıklığının da akut ve kronik olmak üzere iki ayrı çeşidi bulunur. Bunlardan herhangi birine aşağıda saydığımız nedenlerden herhangi biri neden olabilmektedir.

  • Fazla bağırma
  • Astım
  • KOAH
  • Bronşit (iltihap, tümör)
  • Akciğer kanseri
  • Akciğer nodülü
  • Gırtlak iltihabı
  • Ses teli nodülleri
  • Ses teli kanaması
  • Üst solunum yolu enfeksiyonları
  • Viral enfeksiyonlara bağlı rahatsızlıklar
  • Reflünün neden olduğu yemek borusu rahatsızlığı
  • Ses telinin yanlış kullanımı
  • Yemek borusu kanseri, varisleri veya daralması
  • Tiroit bezinde meydana gelen problemler
  • Psikolojik sebepler vb.

Ses Kısıklığı Hangi Hastalıkların Belirtisidir?

Ses kısıklığına neden olan birçok hastalık olabilir. Ancak en yaygın görülenler üst solunum yolu enfeksiyonları, viral enfeksiyonlar, astım, koah, nodül oluşumu gibi ses tellerini, akciğeri ve gırtlağı çok fazla etkileyen, bu organlara zarar veren hastalıklardır. Ses kısıklığı bunların belirtileri olarak da meydana gelebilir. Geçici ses kısıklığına sebep olan çok daha fazla sebep olabilir. Kişinin sesini fazla veya yüksek kullanması da en sık görülen sebepler arasındadır. Her zaman bir hastalık ya da rahatsızlık görülmeyebilir.

Ses Kısıklığı Nasıl Önlenir?

Ses kısıklığının önlenebilmesi için kişinin, sesini kullanımına, yaşadığı yerdeki nem oranına, beslenmesine ve daha birçok hususa önem vermesi gerekmektedir. Bunlardan bazıları şöyledir;

  • Mümkünse bağırmadan, sesi yükseltmeden konuşmaya çalışmak gerekmektedir. Bu boğazda ve ses tellerinde hasar meydana getirebilir.
  • Kişinin yaşadığı ya da çalıştığı yerlerdeki nem seviyesi çok önemlidir. Nem seviyesinin ideal oranı %40 olarak belirlenmiştir.
  • Beslenme de oldukça önemlidir. Çok fazla çay ve kahve tüketim, alkol ve sigara kullanımı, baharatlı veya sert yiyecekler ve abur cuburlar boğaza zarar verir. Bunların en aza indirilmesi gerekmektedir.
  • Kişinin konuşurken boğazında damarlar beliriyorsa, hassasiyet, gerginlik gibi belirtiler varsa bu iyiye işaret olmayabilir. Kontrol edilmesi gerekir.
  • Özellikle reflü gibi hastalıklara sahip kişilerin yastıklarını yüksek seçmeleri tavsiye edilir.
  • Su da ses telleri için oldukça önemlidir. Günlük su miktarının da ses kısıklığı üzerinde etkisi vardır. Ses telleri, özellikle nemli olması önemli olan yapılardır.

Bunlar dışında dikkat edilmesi gereken hususlar kişiden kişiye değişebildiği için bu önlemler çoğaltılabilir.

Ses Kısıklığı Tedavi Türleri

Ses kısıklığının birkaç farklı tedavi türü olduğunu söylemek mümkün. Bu tedavilerden hangisinin uygulanacağına ise doktor hastanın gerekli muayenesini ve tetkiklerini yaptıktan sonra karar verecektir. Genellikle bu da hastanın ses kısıklığına neden olan etkenin belirlenmesi anlamına gelir.

Nedene Bağlı Tedavilerin Uygulanması

Ses kısıklığına neyin neden olduğu araştırılıp belirlendikten sonra doktor hastaya en uygun tedavi yöntemini de belirlenen bu nedene göre seçecektir. Aşağıda uygulanabilecek tedavi yöntemlerinden daha ayrıntılı bir şekilde bahsedilmiştir.

İlaç Tedavisi

Uygulanan testler, tetkikler ve yapılan muayene sonucunda ulaşılan bulgular ışığında uygulanabilecek en yaygın tedavi tipi ilaç tedavisidir. Özellikle hastada reflü veya ses tellerinde ödem oluşumu gibi rahatsızlıklar saptanmış ise ilaç tedavisi önerilecek ilk tedavi olacaktır. Böyle durumlarda hastaya antiasit denilen ilaç tedavisi uygulanır ve buna destek olması açısından da uygun bir diyet listesi verilir.

Cerrahi Tedavi

Her zaman karşımıza çıkan bir tedavi biçimi olmasa da ses kısıklığının diğer bir tedavi yöntemi de cerrahi tedavidir. Yapılan tetkikler, testler ve muayene sonucunda edinilen bilgiler ve ulaşılan bulgular sonucunda tek seçenek cerrahi tedavi ise bu yol izlenir.

Özellikle ses tellerinde nodül bulunan hastalarda uzun süreli bir şekilde konuşma terapisi yapılsa da buna rağmen nodül kalıcı hale gelebilir. Eğer nodülde daralma, sertleşme gibi tepkimeler görülürse cerrahi tedavi gerekli hale gelir. Bu durumda hastaya MLS yani mikro larenks cerrahisi denen ameliyat yapılır. Bu ameliyat genel anestezi ile gerçekleştirilir ve ses telleri üzerinde bulunan nodülün çıkarılması amacını taşır. Ancak ameliyat sonrasında hastanın ses tellerini yanlış kullanması ameliyatın etkisini azaltır. Bu nedenle de hastaya sesini doğru kullanabilmesi için bir ses eğitimi de alması gerektiği söylenir.

Lazer Tedavisi

Bazı ses rahatsızlıkları lazer tedavi yöntemi ile de iyileştirilebiliyor. Örneğin, ses teli felci, nodül, polip veya kist gibi durumlarda lazer tedavinin kullanılabildiği görülüyor. Erken teşhiste gırtlak kanserinin bile önüne geçilebilecek bir yöntem. Bu uygulamada hastanın hastaneye yatması gerekmiyor ve ses tellerinin zarar görme olanağı da yok denecek kadar az. Bu tedaviden sonraki ilk süreçte beslenmede herhangi bir kısıtlamaya gerek kalmıyor. Ancak sesin kullanımına dikkat edilmesi sakin ve ölçülü kullanılması gerektiği tavsiye edilmekte.

Botoks Tedavisi

Ses kısıklığı durumunda, rahatsızlığın boyutu ve durumuna göre botoks tedavisi de uygulanabilmektedir. Bu da yine lazer tedavisi gibi ameliyata gerek kalmadan tedaviye yönelik bir yöntem. Ancak bunun için hastalığın durumu önemli.

Ses Kısıklığı Tedavi Öncesi

Ses kısıklığı, birçok nedene bağlı ortaya çıkabilen bir hastalık. Bu nedenle ses kısıklığı için tedaviye başlamadan evvel en uygun tedavi yönteminin belirlenip uygulanabilmesi açısından öncelikle nedenlerinin ve bu nedenlerin ortaya çıkış şeklinin araştırılması gerekmekte. Bu nedenle de ilk önce bazı tetkikler ve testler uygulanmalı ve hastanın muayenesi gerçekleştirilmelidir. Bu muayene ve testlerin sonuçları ışığında da uygulanacak en doğru tedavi yöntemi belirlenip, planlanır.

Muayene

Teşhis için gerçekleştirilen ilk adım genellikle hep muayenedir. Öncelikle hastanın şikayetlerinin neler olduğu, ne zaman başladığı ve ne durumda olduğu gibi sorular sorularak hastalığın öyküsü araştırılır. Bu bilgiler ışığında da hastanın problemine göre fiziki muayenesi gerçekleştirilir. Bu muayeneden çıkan sonuçlara bakarak gereken başka ne tür testler olduğu, hangi tetkikler sonucunda tam bir teşhis konulabileceği belirlenir ve bunlar uygulanmaya geçilir. Yani dediğimiz gibi fiziki muayene ve hastalığın öyküsünün araştırılması teşhis için atılan ilk adımdır.

Tetkikler

İkinci aşama ise muayene sonrasında yapılmasına karar verilen tetkiklerin gerçekleştirilmesidir. Bu tetkiklerden hangilerinin kullanılacağı hastadan hastaya ya da doktorun isteğine göre değişiklik gösterebilir veya gerekli görülürse çeşitlendirilebilir. Ses kısıklığı tedavisi öncesi yapıldığı bilinen tetkiklerden bazıları da aşağıdaki gibidir.

Ses Ölçümleri Ses Kapasitesi ve Kalitesi

Bu test ile hastanın ses kısıklığına neden olan sebebin belirlenebilmesi açısından ses ölçümü yapılarak sesin kapasitesine ve kalitesine bakılır. Genelde larenjit, nodül veya polip vb. konularda muayene ve ses ölçüm testleri yeterli olduğundan farklı tetkikler yapılmasına gerek duyulmaz. Bu noktada teşhis konulması mümkün hale gelir.

Nedene Bağlı Tetkikler

Eğer ses kısıklığının sebepleri arasında yukarıda saymış olduğumuz larenjit, polip ya da nodül gibi yoksa nedene bağlı ses kısıklığının teşhisi için farklı tetkikler de yapılması gerekli hale gelebilir. Bunların her biri farklı bir nedenden ötürü yapılmaktadır. Örneğin, kanser gibi bir nedenden şüpheleniliyorsa buna uygun tetkikler yapılması gerekecektir. Nedene bağlı tetkiklerden bazıları aşağıdaki gibidir.

Gırtlak Bölgesinin İncelenmesi

Ses kısıklığının sebebi ilk olarak gırtlakta meydana gelen sorunlar olabilir. Gırtlak bölgesinin sağlıklı olması, ses kalitesi ve kapasitesi açısından önemli rol oynar. Bunun araştırılabilmesi için gırtlak bölgesinin incelenmesi esastır. İnceleme de bilgisayarlı tomografi ile ya da manyetik rezonans denilen tetkiklerle gerçekleştirilir. Bunların sonucunda da gırtlak bölgesinin incelenmesi tamamlanmış ve sağlıklı olup olmadığı, ses kısıklığının sebebi olup olamayacağı şüphesi aydınlatılmış olur.

Akciğer Grafisi

Ses kalitesi için, sağlıklı olması gereken bir diğer önemli yapı ise akciğerlerdir. Bu organlarda meydana gelen en ufak sorun sesimize de yansımaktadır. Bunun için ses kısıklığına neden olan durumun akciğerden kaynaklı olup olmadığının anlaşılabilmesi için akciğer grafisi gibi tetkiklerin yapılması gerekmektedir. Akciğer grafisi röntgen cihazları aracılığı ile çekilmektedir. Bunlar uzman doktorlar tarafından gerçekleştirilen tetkikler olduğundan doz aşımı yaşanmadığı sürece herhangi bir yan etkisi bulunmaz. Akciğer grafisi, genel olarak akciğer hastalıkları ve ciğerlerin durumları ile ilgili net ve güvenilir bilgiler sunan bir teknik olarak karşımıza çıkıyor.

Alerjen Testleri

Ses kısıklığının yaşanmasına neden olan bir diğer sebep ise hastada alerji meydana gelmesidir. Alerji, herhangi bir şeye karşı vücudun verdiği olumsuz tepkilerdir. Örneğin, polen alerjisi, toz alerjisi, tüy alerjisi gibi alerjiler yoğun öksürük, hapşırma, öksürme gibi durumlara yol açabilir. Bu da gırtlağı ya da boğazı tahriş ederek ses kalitesinin düşmesine, sesin kısılmasına neden olabilir. Bu nedenle ses kısıklığını araştırırken alerjen testler yapılması da teşhis açısından önemli olacaktır. Eğer hastada bir alerji mevcutsa bu alerjen testler kesin sonuçlar verecektir. Alerjen testler de alerjinin durumuna ve ne olduğuna göre değişir. Hasta var olan alerjisinden habersiz ise de bu yöntemle öğrenip, bundan sonrasında dikkat edecektir.

Biyopsi ve Patoloji İncelemesi

Belki de ses kısıklığı için yapılması gerekecek en ciddi tetkik de biyopsi ve patolojik incelemelerdir. Biyopsi bildiğimiz üzere, vücuttaki sorunlu bölgeden parça alınması işlemidir. Patoloji dalı da bu parçaların incelenerek tahlil edilmesi görevini yerine getiren bölüme verilen isimdir. Yani biyopsi ve patoloji incelemesi birbirine bağlı, birbirini devam eden tetkiklerdir.

Burada önemli olan ses kısıklığına neden olduğu düşünülen bölgenin neresi olduğudur. Örneğin, tiroidlerin buna neden olduğu düşünülüyor ise parçanın buradan usulüne uygun şekilde alınması ve incelenmesi gerekir. Ya da gırtlaktan da kaynaklandığı düşünülebilir. Ancak biyopsi ve patolojik incelemeler özellikle tümör gibi problemlerin varlığında yapılması istenen testlerdir. Bunlar genel olarak, öncelikle araştırılması ve kesin şüphe ile yapılması gereken tetkiklerdir.

Ses Teli Sinirlerinin İncelenmesi

Ses kısıklığına neden olduğu bilinen bir sebep de ses tellerinde meydana gelen tahriş veya hasarlardır. Bu tip durumlardan şüphelenildiği zamanlarda ses teli sinirlerinin incelenip kesin bir sonuca varılması beklenir. Özellikle ses teli siniri felci gibi durumlarla karşılaşılabilmektedir. Bunun tespiti için de beyin ile ilgili filmler çekilir. Böylece sinirlerde bir hasar ya da felç durumu gibi bir rahatsızlığın olup olmadığı da netleştirilmiş olur.

Ses Kısıklığı Tedavi Sonrası

Tedavi kadar tedavi sonrası süreçte oldukça önemlidir. Hastanın tedavi sonrasındaki aşamada daha dikkatli, özverili ve özenli olması gerekir. Ses telleri hassas yapılar olduğundan tedavi zaten onları yoracaktır. Buradan sonrasında da onlara iyi bakmak ve iyileşme süreci boyunca dikkatli olmak gerekmektedir. Aşağıda tedavi sürecinden sonrası için dikkat edilmesi gereken hususlardan ve iyileşme sürecinden daha detaylı şekilde bahsedilmiştir.

Tedavi Sonrası İyileşme Süreci

Bu süreç, hasta için en önemli tedavi adımlarından sonuncusudur desek yanlış olmaz. Tedavi önemlidir, evet. Ancak tedavinin başarılı olabilmesi için hastanın da bunda bir çabası olmalıdır. İyileşme süreci de hastanın özenli olmasını gerektiren bir aşamadır.

Tedavi sonrası süreç, hangi tedavinin uygulandığına göre değişiklikler gösterebilir. İlaç tedavisinde iyileşme süreci farklı seyrederken, cerrahi müdahale ile gerçekleştirilen tedavi sonrası iyileşme süreci tamamen farklı seyreder. İlaç tedavisinde özellikle özen gösterilmesi gereken konu ilaçların doğru ve düzenli kullanımı olacaktır. Ancak cerrahi tedavi sonrası enfeksiyon, komplikasyon gibi riskli durumlarla karşılaşmak da mümkün. Bu nedenle ilaç tedavisine gösterilen özenin kat be kat fazlası gösterilmelidir.

Ayrı olarak ilaç tedavisi çok daha kısa süreliyken, cerrahi tedavilerde bu durum daha farklıdır. Süreç daha uzun bir zaman dilimine yayılabilir.

Tedavi Sonrası Konuşma

Tedavi sonrası konuşma yani sesi kullanma ve kontrol etme aşaması oldukça önemlidir. Burada hastanın dikkatli olması gerekir. Bu durumda hastadan özellikle konuşma esnasında bağırmadan, küçük harflerle yani alçak sesle, ses tellerini ve boğazını yormadan konuşması istenecektir. Bunun için de hastanın kendi sesini kontrol etmeyi iyi bilmesi ve sesini yormaması gerekir. Özellikle cerrahi tedaviler sonrasında bu durum oldukça önemli olacaktır.

Hastanın bunun bilincinde olması, doktoru tarafından yapılan uyarılara dikkat etmesi ve ilaç kullanımını aksatmaması gerekir. Bu sayede kısaca bir süre sonra daha net ve daha yüksek sesle konuşmaya başlayabilecektir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Tedavi sonrası süreçte dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bu hususlar tedavinin sağlıklı bir şekilde sonlandırılması ve net sonuçlar vermesi için oldukça önemlidir. Aşağıda bunlardan birkaçına yer verilmiştir;

  • Sigara kullanımı, alkol kullanımı azaltılmalı ya da tamamen bırakılmalı
  • Bol bol su içilmeli
  • Gece yemek yemekten kaçınılmalı
  • Boğazı sürekli olarak temizlemeye çalışmaktan kaçınılmalı (Tahriş ve iltihaba neden olur)
  • Baharatlı yiyeceklerden uzak durulmalı
  • Klimalardan kaçınılmalı
  • Tozlu ya da fazla yoğun kimyasal bulunan alanlardan uzak durulmalı
  • Ses mümkün olduğunca dinlendirilmeli
  • İlaçlar reçete edildiği şekilde ve düzenli kullanılmalı
  • Doktor kontrolleri aksatılmamalı
  • Doktorun önerilerine uyulmalı
  • Gerekirse perhiz yapılmalı

Bu maddeler, tedavi şekline ve süresine göre artırılabilir. Bununla ilgili yani dikkat edilmesi gereken hususlar ile ilgili doktorunuz size kesin bilgiler verecektir. Doktorun bu uyarılarını dikkate almak sağlıklı ve kesin sonuçlar veren bir tedavinin en önemli basamağıdır.

Sık Sorulan Sorular

Ses kısıklığı birçok farklı nedenden veya hastalıktan ötürü meydana gelebildiği için hastaların da kafasını karıştıran ve düşündüren bir rahatsızlık. Bu nedenle ses kısıklığı yaşanması, hastaların bu konu hakkında çok fazla araştırma yapmasına ve sorular yöneltmesine neden oluyor. İşte bizde bu nedenle ses kısıklığı ile ilgili sıkça sorulan sorulardan bazılarına, cevapları ile birlikte aşağıda yer verdik.

Ses Kısıklığı Tedavi Süresi Nedir?

Ses kısıklığının birden fazla nedeni ve aynı zamanda da buna bağlı olarak birden fazla tedavi yolu bulunmaktadır. Her bir tedavinin farklı şekilde uygulanması da bunların sürelerine etki etmektedir. Örneğin, ilaç tedavisi daha hafif ses kısıklığı durumlarında kullanılan kısa süreli bir tedavi. Ancak cerrahi tedavinin öncesi ve sonrasını da hesaba katacak olursak daha uzun ve meşakkatli bir tedavi olduğundan söz etmek mümkün. Kısacası tedavi süreleri hastadan hastaya değişiklik göstermektedir.

Ses Kısıklığında Ne Zaman Doktora Gitmek Gerekiyor?

Aslında bu konu biraz da hastanın kendi tercihine kalmış bir durumdur. İsterse ses kısıklığı belirtileri meydana gelir gelmez doktora başvurabilir. Özellikle sesini kullanan, sesi ile iş yapan hastalarda teşhis ve tedavi ne kadar erken olursa o kadar iyi olur. Ancak bazen hastaların önemsemediği, soğuk algınlığı gibi sebeplerden olduğunu varsaydığı ses kısıklıkları daha ciddi hastalıkların belirtisi de olabiliyor. Bu nedenle ses kısıklığı ortaya çıktığı andan itibaren takip etmek ve geçmiyorsa doktora başvurmak en doğrusu olacaktır.

Ses Kısıklığı İçin Evde Uygulanan Tedavi Yöntemleri Var Mıdır?

Elbette evde uygulanan tedavi yöntemleri de vardır. Bunlardan birkaçı şu şekildedir;

  • Isı tedavisi
  • Gargara
  • Nefes alma

Ayrıca sayılan şu bitkilerin ve yiyeceklerin de ses kısıklığına iyi geldiği söylenmektedir;

  • Zencefil
  • Kakule
  • Tarçın
  • Liman
  • Sarımsak
  • Zerdeçal
  • Acı biber vb.

Ancak her ne olursa olsun en doğrusu doktorunuza danışmak ve onun önerileri ışığında evde tedavi uygulamaya başlamaktır. Çünkü eğer ses kısıklığına neden olan ciddi bir durum varsa bunların faydasından çok zararını görmek de olası risklerden biri.

Ses Kısıklığı İçin Yapılan Ameliyat Sonrası Hasta Ne Zaman Konuşmaya Başlar?

Bu durum hastadan hastaya değişiklik göstermektedir. Genellikle ameliyattan sonra ameliyata bağlı ses kısıklığı görülebilir. Bu da yapılan işlemden kaynaklanır. Ancak hasta en az bir hafta en fazla bir ay içerisinde yeniden eski sesine kavuşup konuşmaya başlayabilir. Dediğimiz gibi bu süre hastadan hastaya farklılık gösterir.

Ses Kısıklığı Tedavisinde Başarı Oranı Nedir?

Ses kısıklığının nedeni de bu başarı oranı mevzusunda oldukça etkili bir etken. Eğer bu ses kısıklığının tedavisi mümkün ise yani hastanın sesi geri döndürülebilir durumda ise seçilen tedavi yönteminin başarı oranı da oldukça yüksek olur.

Soğuk Algınlığı Nedeniyle Oluşan Ses Kısıklığı Nasıl Geçer?

Böyle bir durumla karşılaşıldığı zaman hastaların özellikle önem göstermesi gereken belli başlı hususlar bulunmaktadır.

  • Sesi yormamak
  • Sıcak içeceklerle boğazı yumuşatmak
  • Bol bol su tüketmek
  • Verilen ilaç varsa düzenli kullanmak
  • Boğazı sıcak tutup mümkün olduğunca soğuktan kaçınmak
  • Sesi dinlendirmek gerekmedikçe konuşmamak

Bunlar soğuk algınlığı sebebiyle meydana gelen ses kısıklığının en kısa sürede iyi olmasına yardım edebilecek en önemli hususlardır. Dikkat edilirse ses en kısa sürede kendine gelecektir.

Ses Kısıklığı Uzun Sürüyorsa Tehlikeli Midir?

Ses kısıklığının uzun süre geçmemesi bazı hastalıkların habercisi olabilir. Bu da elbette tehlikeli durumlarla da karşılaşılabileceği anlamına gelir. Ancak bunu düşünmeden önce bir doktora görünmek ve sebebinin teşhis edilmesini sağlamak daha önemlidir. Her hastalıkta erken teşhis daha başarılı tedavi süreçlerinin ilk adımı sayılır.

Ses Kısıklığı Tedavi Edilmezse Tamamen Ses Kaybı Olur Mu?

Bu da yine ses kısıklığına neden olan rahatsızlığın karakterine göre değişiklik gösterir. Eğer ciddi ve tehlikeli bir hastalık nedeniyle ses kısıklığı yaşanıyor ise sesin tamamına yakınını kaybetmek de mümkün. Böyle durumlar yaşanmaması için doktor kontrolü geciktirilmemeli.

Ses Kısıklığı Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Daha önce de belirttiğimiz gibi ses kısıklığı her zaman tek başına bir rahatsızlık değil bazen de bazı hastalıkların habercisi olarak karşımıza çıkar. Bu nedenle ses kısıklığının nedeni teşhis edilip tedavi edilmezse belirtisi olduğu bu hastalığın ilerlemesi ve ciddi boyutlara ulaşmasında kaçınılmazdır. Ancak ses kısıklığı her zaman ciddi sebeplerle ortaya çıkmaz. Bu yüzden en sağlıklı sonuç için doktor muayenesi ve gerekli tetkiklerin gerçekleştirilmesi gerekir. Böylece korkacak bir durum olup olmadığı da ortaya çıkmış olacaktır. Çünkü ses kısıklığı bazen soğuk algınlığından meydana gelip kısa sürede iyileşirken bazen kanser gibi sebeplerle bile ortaya çıkabilmektedir.

Ses Kısıklığı Tedavisi Nasıl Oluyor?

Ses kısıklığı belirli bir nedene bağlı olarak ortaya çıkan ve genelde birkaç gün içerisinde kendiliğinden geçen oldukça basit bir rahatsızlıktır. Eğer sürekli tekrarlayan veya geçmeyen ses kısıklığı söz konusu ise sebebe bağlı tedaviler uygulanır:

  1. Boğazı, bademcikleri ve ses tellerini etkisi altına alan enfeksiyon hastalıkları için antibiyotik tedavisi uygulanır.
  2. Eğer mide ve yemek borusu kaynaklı asit sorunları söz konusu ise proton pompa inhibitörleri ile ses kısıklığı ortadan kaldırılır.
  3. Tedavi süresi boyunca hasta sesini yormamalı, bağırmamalı ve sıcak – soğuk dengesine dikkat etmelidir. Olabildiğince ılık gıdalar ve içecekler tüketmek faydalı olacaktır.
  4. Eğer kullanılıyorsa alkol ve sigara bırakılmalı; kahve tüketimi de kısa süreliğine kesilmelidir.
  5. Eğer ses kısıklığının sebebi tümör oluşumu ise cerrahi girişim yapılır.
İlgili Bölümler
İlgili Ameliyatlar
İlgili Hastalıklar