Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından daha fazla bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

Safra Kesesi Taşı Tedavisi

Safra Kesesi Taşı Tedavisi Türleri
Safra Kesesi Taşı Tedavisi Öncesi
Safra Kesesi Taşı Tedavisi Sonrası
Sık Sorulan Sorular

Vücudumuzun en önemli organlarından biri olan safra kesesi, tükettiğimiz besinlerin en etkili bir şekilde vücuda fayda sağlamasına yardımcı olur. Salgılamış olduğu sıvı sayesinde, özellikle yağlı gıdaların zararlı etkilerinden vücudu önemli ölçüde korur. Bununla birlikte tüketilen besinlerin küçük parçacıklar haline gelmesinde de safra kesesi önemli bir rol oynar.

Kısacası safra kesesi ve salgıladığı sıvı, vücudumuzdaki görevinden ötürü “filtre” olarak tanımlanabilir. Safra kesesi içerisinde safra yollarının görevini yerine getirmesinden sonra geriye kalan sıvı depolanır. Depolama işleminin başlangıcında ise arta kalan sıvı içerisindeki su emilir ve safra kesesinde depolanacak olan sıvı daha katı bir hal alır. Eğer depolanacak olan sıvıda kolesterol maddesi fazlaysa, bu madde zaman içerisinde kristalleşir. Kristallerin birikmesinin ardından ise safra çamuru meydana gelir. Kese içerisinde yer alan glikoproteinlerle birleşen bu kristaller, bir aşama daha ileri giderek safra taşlarını ortaya çıkarır. Haliyle bu bölgede zaman içerisinde yükselen bir ağrı ve iltihap meydana gelir. Safra kesesinde meydana gelen taş ya da çamurlar tedavi edilebilir. Safra kesesi çamurunun ya da 2 cm’den küçük bir taşın tedavisi için cerrahi herhangi bir müdahale gerekmez. Zaman içerisinde yapılan diyetle ve düzenli beslenme alışkanlıkları ile bu sorun ortadan kaldırılmaya çalışılır. Eğer sorun yok edilemezse ve oluşan taş 2 cm’den büyükse, cerrahi müdahale gerekebilir.

Hastanın ameliyat olmayı kabul etmemesi durumunda ise safra kesesi taşı, kanser gibi büyük bir soruna yol açabilir. Safra kesesinde bulunan taş, ilk etapta sarılık sorunu ile hastanın karşısına çıkabilir. Ardından biraz daha ilerleyerek safra kesesi kanseri sorununa neden olabilir. Safra kesesi kanseri ise en ağır ve tedavisi en zor olan kanser türlerinden biridir.

İnceleyen ve Onaylayan : Op. Dr. Mehmet Toprak

Safra Kesesi Taşı Tedavisi Türleri

Safra kesesi taşının tedavisi konusunda genel anlamda iki farklı tedavi yöntemi bulunur. Diyet ve cerrahi müdahale, kullanılan başlıca tedavi yöntemleridir. İstatiksel verilere göre safra kesesinde oluşan taşın geç fark edilmesinden ötürü, sadece yüzde 5 civarında hasta, cerrahi müdahalede bulunulmadan tedavi edilebilmektedir. Geriye kalan yüzde 95’lik kısım ise mutlaka bir adet cerrahi operasyon görür. Safra kesesi taşı sorunun erken fark edilmesi, cerrahi müdahalenin yapılmaması gibi bir avantaj sağlar. Bu durum da sürekli olarak kontrol gerekir ve diyet yöntemi ile taşın büyümesi önlenerek, ilaç yardımıyla da tamamen yok edilmesi amaçlanır.

Diyet

Safra kesesi taşı tedavisi konusunda hem doktorlar hem de hastalar tarafından en çok istenen tedavi, diyet tedavisidir. Safra kesesi taşı semptomları, genel olarak kendini ufak ufak belli eder. Bu durum nedeniyle hasta sorunları pek önemsemez ya da farklı sağlık sorunları olduğunu düşünür. Safra kesesi taşı için yapılan diyet tedavisinde ise sorunun erken fark edilmesi çok önemlidir. Eğer sorun erken fark edilirse, uzman doktor hemen bir diyet programı ve ilaç programı oluşturarak, sorunun ortadan kalkmasını amaçlar. Hastanın diyet tedavisine harfiyen uyması, ilaçlarını düzenli kullanması ve kontrollerini ihmal etmemesi, sorunun ortadan kalmasına neden olabilir. Eğer hasta diyet tedavisine tam olarak bağlılık göstermezse de cerrahi müdahale kaçınılmaz olur. Zaten safra kesesi taşının büyümesi, ilerleyen süreçlerde şiddetli ataklara veya diğer can yakıcı şikâyetlere neden olabilir.

Cerrahi

Safra taşı kesesi ameliyatı konusunda iki farklı yöntem hastaya sunulur. Kapalı ameliyat ve açık ameliyat gibi yöntemler öne çıkar. Bu cerrahi müdahale şekillerinde gerek doktor gerekse hastanın kararına göre hareket edilir. Safra kesesinde yer alan taşın hastaya vermiş olduğu rahatsızlık ve boyutu, ameliyat şeklinin belirlenmesinde etkili olan bir başka unsurdur. Özellikle tıp dünyasında son dönemlerde yaşanan gelişmeler, artık günümüzde yapılan ameliyatlarda yüzde 96 oranında Laparoskopik Kolesistetomi yöntemine başvurulmasına neden olmuştur. Kapalı ameliyat, açık ameliyata göre daha kolay ve daha kısa sürer.

Laparoskopik Kolesistektomi

Laparoskopik Kolesistektomi yani kapalı ameliyat, hastanın karın bölgesinde açılan 4 delik üzerinden yapılır. Bu delikler içerisinde çeşitli aletler safra kesesine doğru yerleştirilir ve safra kesesinde oluşan sorun ortadan kaldırılır. Kapalı ameliyatın birçok avantajı vardır ve bu avantajların hemen hepsi hasta için geçerlidir. Laparoskopip Kolesistektomi, bazı durumlarda 1 saatten bile kısa süren bir ameliyattır ve hastadaki etkisi oldukça azdır. Hasta ameliyat işleminden yaklaşık 5-6 saat sonra gündelik yaşamına dönebilir. Ayrıca kapalı ameliyatların daha fazla başarı oranına sahip olduğu söylenebilir. Öte yandan hasta iş hayatına ise hemen ertesi gün dönebilir. Ameliyat nedeniyle oluşabilecek enfeksiyon kapma oranı da kapalı ameliyat sayesinde en az seviyededir. Kapalı tedavi yönteminin daha gelişmişinin de günümüzde var olduğu söyleyebilir. Bu tedavi yöntemi genel olarak, oluşan yara izinin en az seviyeye indirilmesi adına tercih edilir. Tek port cerrahisi olarak adlandırılan bu tedavi şekli, adından da anlaşılacağı üzere açılan tek bir delikle sorunun ortadan kaldırılmasına olanak sağlar. Kapalı ameliyatlarda uygulanan anestezi şekli ise genel anestezidir.

Tek Port Cerrahisi

Tek port cerrahisi, günümüzde henüz yeni sayılabilecek bir ameliyat yöntemidir. Laparoskopik Kolesistektomi ameliyatında karın bölgesinde dört farklı delik açılırken, tek port cerrahisinde göbek deliğinin hemen altında sadece bir delik açılır. Bu yöntemde genel olarak her türlü safra kesesi taşının çıkarılması söz konusudur. Ayrıca bu yöntem, Laparoskopiye göre daha hızlı bir iyileşme süreci sağlar. Zaten tek port cerrahisinin en önemli sebepleri arasında; estetik ve iyileşme sürecinin son derece hızlı olması gibi sebepler ilk sıralarda yer alır.

Açık Ameliyat

Safra kesesi taşı ameliyatlarında en son başvurulan yöntemlerden biri, açık ameliyat yöntemidir. Öncelikle hastaya anestezi olarak genel anestezi uygulanır ve sonrasında ameliyat bölgesinde 5 ila 10 cm arasında bir kesik açılır. Ardından safra kesesine ulaşılır ve safra kesesinde bulunan taş alınarak sorun ortadan kaldırılır. Açık ameliyatta, taşın durumu ve safra kesesinin işlevini yerine getirebilme derecesine bağlı olarak safra kesesi alınabilir. Sonrasında ise açılan kesik dikiş yöntemi ile kapatılır ve hasta en geç 4 saat sonra uyandırılır. Açık ameliyat, enfeksiyon kapma oranının yüksek olması, hastanın gündelik yaşamına biraz daha geç dönmesi ve özellikle de çok uğraş gerektiren bir ameliyat olmasından ötürü zorunlu olmadıkça tercih edilmez. Hasta açık ameliyat sonrasında en geç 1 hafta içerisinde gündelik hayatına dönebilir. Ameliyattan sonra ayağı kalkıp yürümesi konusunda ise herhangi bir sakınca bulunmaz.

PTK

PTK (Perkütan Transhepatik Kaloniyografi), safra yollarının görüntülenmesi için kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde safra yollarına boyalı bir madde verilir ve bu sayede safra kesesi taşı sorunun ne boyutta olduğu tespit edilmeye çalışılır. Bazı durumlarda safra kesesi taşından tam emin olunamaz ve sorunun tam olarak anlaşılması için bu yöntem kullanılır. İşlemin yapılabilmesi için öncelikle lokal anestezi kullanılır. Hasta sırt üstü yatırılarak sağ kaburgaya yakın bir bölgeden özel bir iğne sokulur. Sokulan iğne ile safra yollarına söz konusu boyalı madde bırakılır. Hemen ardından boyanın etkisi geçmeden film veya ultrasonografi çekilir. Ardından alınan sonuçlar üzerinde inceleme yapılır ve gerekli olan tedavi şekli belirlenir. Bu yöntem öncesinde hastalara bir form verilir ve formun iyi bir şekilde okunup, cevaplanması istenir. Alınan cevaplar neticesinde hastanın safra yollarına verilecek boyanın, herhangi bir sorun çıkarıp çıkarmayacağı öngörülmeye çalışılır.

ERCP

ERCP (Endoskopik Retrograd Kolanjiyo Pankreatografi), onikiparmak bağırsağı ile safra kesesi arasında yer alan bağlantı yoluna müdahale edilmesi amacıyla kullanılan bir yöntemdir. Öncelikle hastanın ağzından bir boru uzatılarak, öncelikle yemek borusundan mideye, mideden ise onikiparmak bağırsağına ulaşılır. Onikiparmak bağırsağı ile safra kesesi arasında bulunana safra yolları, son derece küçük bir yoldur. Bu nedenle boru içerisinde milimetrik bir kanülle kullanılır. Sonrasında ise safra yollarına bir kontrast maddesi verilir ve röntgen yollarındaki problemler tespit edilmeye çalışılır. Eğer bu işlem sırasında safra kesesi içerisindeki taşa ya da herhangi bir maddeye müdahale düşünülüyorsa, hemen başka bir kanül kullanılarak gerekli olan işlem yapılır. Bu işlem genel anlamda 20 ila 30 dakika arasında sürer. Hastanın gündelik yaşamına dönmesi ise aynı gün söz konusudur.

Tedavi Süreleri

Safra kesesi taşı tedavileri olarak, diyet ve cerrahi olarak iki ana başlık ele alınabilir. Diyet tedavisi genel olarak safra kesesindeki taşa ya da kuma bağlı olarak değişim gösterebilirken, hastanın en az 1 ila 2 yılı gözden çıkarması gerekir. Öte yandan cerrahi tedavilerde ise tedavi türüne göre hastanın tedavi süresi değişkenlik gösterir. Laparoskopik Kolesistektomi genel olarak en fazla 1 saat süren bir işlemdir ve hasta ertesi gün günlük yaşamına rahatlıkla dönebilir. Tek port tedavisi ise 20 ila 30 dakika arasında süren bir yöntemdir ve hastanın operasyondan 4-5 saat sonra gündelik yaşamına dönebilmesi söz konusudur. PTK ve ERCP yöntemleri ise 20- 30 dakikalık olan işlemlerdir ve hasta aynı gün içerisinde gündelik yaşamına dönebilir. Safra kesesi tedavisinde en uzun süren ve gündelik yaşama dönmesi süresi en fazla yöntem, açık ameliyat yöntemidir. Açık ameliyat yaklaşık 2 ila 3 saat arasında gerçekleştirilir. Hastanın durumuna göre ise hasta 5 ila 7 gün arasında normal yaşantısına dönebilir ancak yine de 15 gün boyunca her konuda dikkatli olması gerekir.

Safra Kesesi Taşı Tedavisi Öncesi

Safra kesesi taşının tedavisi konusunda, diyet ve cerrahi müdahale olarak iki farklı ana tedavi yönteminin olduğunu belirtmiştik. Diyetle yapılan tedavide en önemli tedavi öncesi hazırlık, hastanın psikolojik olarak diyete hazır olmasıdır. Hasta, yaşamış olduğu hastalığı iyi bir şekilde anlamalı ve hastalığın ilerlemesi durumunda ne gibi problemlerle karşılaşacağını bilmelidir. Sonrasında ise diyet tedavisi gerçekleşebilir. Cerrahi müdahalelerde ise yapılacak müdahale yöntemine göre tedavi öncesi hazırlıkla söz konusu olabilir. Bu durum içinde hastanın durumu analiz edilir, muayene edilir, müdahalelere göre oluşabilecek riskler masaya yatırılır ve sonrasında ise gerekli olan tedavi şekli belirlenir. Ayrıca hastanın durumuna göre ameliyat öncesinde ufak çaplı bir diyet uygulanabilir.

Hastanın Durumunun Analiz Edilmesi

Safra kesesi taşı için bir ameliyat ya da farklı bir tedavi gerekiyorsa, hasta üzerinde detaylı bir durum analizi yapılır. Öncelikle hastanın ne gibi şikâyetleri olduğu dinlenir ve hastanın bu kısımda tüm şikâyetlerini olabileceği kadar açıkça dile getirmesi gerekir. Sonrasında ise hastanın beslenme alışkanlıkları, alkol, sigara kullanımına dair ve mesleğine dair sorular sorulur. Hastanın, sahip olduğu diğer hastalıklar ve kullanmış olduğu diğer ilaçlar da mercek altına alınır. Tüm bu unsurlar göz önünde bulundurularak bir ameliyat planı oluşturulur.

Muayene

Safra kesesi taşı muayenesinde hasta, sedye üzerine sırt üstü yatırılır ve hastanın olabildiğince rahat olması sağlanır. Sonrasında ise hastanın karın kasları incelenir ve solunum esnasında hastanın karın kaslarının solunuma ne tepki verdiği gözlemlenir. Ardından hastanın karnının sağ üst kısmına dokunularak, bölgedeki sertlik durumuna bakılır. Sertlik durumunu; yumuşak, orta sert ve sert olarak sınıflandırılırsa, sertlik durumu hangi sınıftaysa, hastalığında boyutu bu şekilde daha net tahmin edilebilir. Dokunulduğu an bir sertlik hissedilirse, safra kesesi taşının büyük olduğunu söylenebilirken, dokunulmasının ardından elin tam olarak vücuttan çekildiği esnada bir sertlik hissediliyorsa, safra kesesi taşının gelişmekte olduğu yorumu yapılabilir.

Risklerin Belirlenmesi

Safra taşı kesesi muayenesinin yapılmasının hemen sonrasında, sorunun daha net bir şekilde anlaşılması adına bazı durumlarda ultrason ve bazı durumlarda röntgenden yardım alınabilir. Hastanın durumu ameliyatlık ise öncelikle hastanın, sahip olduğu başka bir hastalığın olup olmadığı tespit edilir. Ardından hastanın durumuna göre ne şekilde bir müdahale yapılacağı tespit edilir. Hastanın durumuna göre oluşabilecek komplikasyonlar ve bu komplikasyonlara karşı yapılacak müdahaleler belirlenir. Öte yandan hastaya ameliyatın ne zaman yapılacağı ve geç yapılması durumunda hastalığın ne gibi riskler oluşturacağı da açık bir şekilde anlatılır. Bu kısımda kanser riskine mutlaka değinmek gerekir ve hastalık bu boyuta gelmeden müdahale edilmelidir. Tüm bu riskler belirlendikten sonra, açık ameliyat, kapalı ameliyat, TPK ve ERCP gibi müdahale şekilleri arasından, komplikasyon risklerine göre karar verilir.

Ameliyat Öncesi Açlık ve Susuzluk

Ameliyat tarihinin belli olmasının ardından hastanın ameliyat saatinden 24 saat öncesine kadar herhangi bir şey tüketmemesi gerekir. Bu süreçte hastanın su dahi içmemesi gerekir. Eğer hasta ilaç kullanıyorsa ve bu ilaç ameliyata herhangi bir şekilde etki etmiyorsa, hasta su yardımı ile ilaçlarını kullanabilir.

Safra Kesesi Taşı Tedavisi Sonrası

Safra kesesi taşı ameliyatı olan bir hasta, ameliyat sonrasında herhangi bir şekilde aynı sorunla karşılaşmaz. Yüksek bir ihtimalle hastanın safra kesesi alınmış olur ve herhangi bir kese olmadığından ötürü sorunun bir daha tekrar etmesi söz konusu değildir. Ameliyat esnasında alınan safra kesesi hemen patolojik incelemeye gönderilir. Kesenin incelenme sebebi ise safra kesesi taşı sorununun, kansere dönüş dönüşmediğini kontrol etmektir. Genel olarak safra kesesi kanseri görülme oranının ise yüzde 1 olduğunu söylemek mümkündür. Safra kesesi alınan bir hasta, sonraki yaşamında herhangi bir zorluk çekmez. Eğer kese sağlık açısından çok problem yaratıyorsa, alınmasının herhangi bir sakıncası yoktur.

Kontrol Süreci

Ameliyattan sonra hasta maksimum 1 saat kontrol altında tutulur. Bu süreçte hasta, yüksek bir ihtimalle narkozun etkisiyle uyuyor olur. Hasta uyandıktan sonra ayağa kalkmasında herhangi bir sakınca bulunmaz. Ayrıca ameliyattan 3-4 saat kadar sonra gıda tüketilmesi söz konusu olabilir. Hasta isterse 1 gün boyunca hastanede kontrol altında tutulur, isterse de ameliyattan 6-7 saat sonra evine dönebilir. Ağrı olabilme ihtimaline karşın birkaç gün kullanılmak üzere ağrı kesici hap verilebilir. Hastanın genel olarak ameliyattan 1 hafta sonra tekrar kontrole gelmesi istenir. Ardından 1 ay sonra tekrar kontrole çağırılır ve sonra istenmesi durumunda senelik kontroller gerçekleştirilebilir.

Hastanın Yapması Gerekenler

Hastanın taburcu olduktan sonra yara yerlerinin 24 saat boyunca mutlaka kapalı olması gerekir ve 48 saat sonra ise hasta yıkanabilir. Ameliyat yerlerinde genel olarak gizli dikiş kullanılır ve hastanın sonradan dikiş aldırması söz konusu olmaz. Genel olarak hastanın 1 hafta istirahat etmesi önerilir ve ameliyattan sonra kullanması gereken herhangi bir ilaç önerilmez.

Beslenme

Hasta ameliyat olduktan sonra, özel olarak bir beslenme programına tabi tutulmaz. Safra kesesinin alınmış olmasından ötürü, ilerleyen süreçte tekrar aynı bir problem meydana gelmez. Bu nedenle de özel olarak bir beslenme programına ihtiyaç duyulmaz. Ameliyat sonrasında birkaç gün sıvı gıdaların tüketilmesi, sindirim sisteminizi zorlayan gıdalardan uzak durulması, öğün gramajlarının azar azar olması ve lifli gıdaların tüketilmesi önerilir.

Yatış Pozisyonu

Açık ameliyat dışında, hastanın yatış pozisyonu çok da önemli olan bir konu değildir. Yapılan cerrahi müdahalelerin büyük bir çoğunluğu, ufak çapta yara bırakacağı için yaranın üzerine yatılması fazla bir sorun oluşturmaz. Açık veya kapalı ameliyat fark etmeksizin, ameliyattan sonra 1 hafta kadar hastanın sırt üstü yatması önerilir.

İlaçlar

Safra kesesi ameliyatından sonra, ağrı kesici, antibiyotik ve mide koruyucu tabletler, hastaların kullanması gereken ilaçlardır. Bu ilaçlar uzman doktor tarafından hastanın reçetesine yazılır. Öte yandan hastanın özel durumlarına göre ve komplikasyon risklerine göre, yine uzman doktor tarafından uygun görülürse farklı ilaçlar da yazılabilir.

Sık Sorulan Sorular

Safra Kesesi Taşı Ameliyatı Ne Kadar Sürer?

Safra kesesi ameliyatının süresi, ameliyatın yöntemine göre değişim gösterir. Genel olarak kapalı ameliyatlar en fazla 1 saat sürer. PTK ve ERCP operasyonları ise genel olarak 20 ila 30 dakika kadar devam eder. Açık ameliyatın ise genel olarak 2 ila 3 saat arasında sürdüğünü söyleyebilmek mümkündür.

Safra Kesesi Taşı Ameliyatında Safra Kesesinin Tümü Mü Alınır?

Safra kesesi ameliyatlarında, safra kesesi taşının durumuna göre safra kesesi alınır. Safra kesesi taşı eğer küçükse, sadece taş alma işlemi gerçekleşir. Eğer taşın alınması gerekirse ve safra kesesi sağlık açısından ciddi sıkıntılara neden olacaksa, safra kesesinin tamamen alınması söz konusu olur.

Safra Kesesi Taşının İlaç Tedavisi Yok Mu?

Safra kesesi taşının en garanti tedavi yöntemi ameliyat olarak bilinir. Eğer safra kesesi içerisindeki taşın boyutu aşırı derece küçükse ve henüz kesenin içerisinde kum varsa, bu durumda ilaç ve diyet tedavisi devreye girebilir. İlaç tedavisi işe yaramazsa ve sorun gittikçe büyürse, kanser riskinin artması adına sorunun kökten çözülmesi tercih edilir. Bu nedenle de direkt ameliyat yöntemi devreye girer.

Safra Kesesi Taşı Ameliyatı Cinsel Hayatı Etkiler Mi?

Safra kesesi taşı ameliyatı nedeniyle cinsel hayatınızı bir müddet ertelemeniz en sağlıklı olanıdır. Yaklaşık 1 ay kadar beklenmesi ve bu süreç içerisinde hastanın kendini en az şekilde yorması istenir. Bu süre öncesinde bir cinsel yakınlaşma olacak ise mutlak suretle karın bölgesinin baskılardan uzak kalması gerekir. Karın bölgesi olabildiğince açıkta, herhangi bir yük altında kalmadan ve her türlü darbeden korunmalıdır. Bunların dışında hastanın ameliyat sonrası cinsellik konusunda dikkat etmesi gereken herhangi bir husus yoktur.

Safra Kesesi Taşı Ameliyatı Ağrılı Mıdır?

Safra kesesi taşı ameliyatı esnasında gerekli anestezi yöntemleri uygulanacağı için herhangi bir şekilde ağrı hissedilmez. Hatta ameliyat öncesi yaşanan ağrılar, ameliyat sonrasında tamamıyla ortadan kalkar.

Ameliyattan Sonra Ağrı Hissedecek Miyim?

Ameliyat sonrasında karın ağrısı en sık rastlanılan şikâyetlerin başında gelir. Bu şikâyet nedeniyle de genel olarak ağrı kesici tabletler reçeteye yazılır. İlaçların düzenli ve doğru kullanımı sonucunda ağrı hissetme ihtimaliniz oldukça azdır.

Safra Kesesi Taşı Ameliyatı Sonrası Alkol ve Sigara Kullanmamamın Sakıncası Var Mı?

Safra kesesi taşı ameliyatından kısa bir süre sonra hasta eski yaşantısına dönebilir. Alkol ve sigara tüketmek isteyen hastaların ise 48 saat beklemeleri önerilir. Özellikle alkol, sindirimi zorlaştıracağı için ameliyattan hemen sonra tüketilmesi bazı semptomların oluşmasına neden olabilir. Bu nedenle 48 saat bekledikten sonra aşırıya kaçmamak şartıyla alkol ve sigara tüketilmesinin fazla bir sakıncası olmaz.

Ameliyat Sonrası Özel Bir Beslenme Diyeti Uygulamam Şart Mı?

Ameliyat sonrasında hastanın beslenme konusunda özellikle dikkat etmesi gereken hususlar bulunmaz. Hasta, istediği gibi beslenebilir ve herhangi bir diyet programı uygulanmaz. Safra kesesinin tamamen alınması durumlarında ise tekrar böyle bir sorunun oluşumunun söz konusu olmamasından ötürü, hastanın diyet yapmasına gerek kalmaz. Eğer safra kesesi tamamen alınmamışsa, hasta ilerleyen yaşantısında bazı beslenme alışkanlıklarına dikkat etmeli ve olabildiğince yağlı besinleri az tüketmelidir.

Safra Kesesi Taşı Ameliyatı Sonrasında Oruç Tutabilir Miyim?

Safra kesesi taşı ameliyatı sonrasında bir müddet ilaç kullanımınız söz konusu olur. Bu nedenle her türlü ihtimale karşın 1 hafta oruç tutulmaması önerilir. Hastanın durumunu ve uzman doktorun onayına göre bu sürenin bir müddet daha kısaltılması söz konusu olabilir.

Safra Kesesi Taşı Evde Tedavi Edilemez Mi?

Safra kesesi taşı, artık varlığını göstermeye başlamış ise mutlaka ameliyat ile alınması gerekir. Bu nedenle evde tedavisi gibi bir durum söz konusu değildir. Safra kesesi taşının olabildiğince erken alınması ve kanser riskinin oluşumuna mahal verilmemesi gerekir.

Safra Kesesi Taşı Ameliyatından Sonra Araba Kullanabilir Miyim?

Safra kesesi taşı ameliyatından 3-4 saat sonra ayağa kalkıp yürüyebilir ve gündelik yaşantınıza dönebilirsiniz. Bu nedenle ameliyat, araba kullanmanıza engel herhangi bir durum oluşturmaz. Sadece narkozun tam etkisi geçtikten sonra araç kullanmanız daha sağlıklı olacaktır.

Safra Kesesi Taşı Ameliyatı Zor Mudur?

Safra kesesi taşı ameliyatı, en kolay ameliyatlardan biridir. Tıbbın gelişmiş olması ve bu ameliyatın yöntemlerinin fazlasıyla gelişmesi, haliyle son derece kolay bir ameliyat olmasında etkilidir. Sadece açık ameliyat bir miktar zorludur. Günümüzde ise açık ameliyatın tercih edilmesi gibi bir durum nadiren görülür.

Safra Kesesi Taşı Ameliyat Edilmezse Ne Olur?

Safra kesesi taşının ameliyat edilmemesi durumu, son derece tehlikeli sorunlara yol açar. Safra kesesi taşı sürekli olarak gelişen bir madde olduğu için ameliyatın gerçekleşmeme süresi ne kadar uzarsa, hastanın şikâyetleri o denli artar. Ayrıca hasta gündelik hayatında yaşamış olduğu rahatsızlıklar nedeniyle oldukça zorlanır. Ameliyat olmama konusunda aşırıya kaçılması durumunda, hastanın safra kesesi kanserine yakalanma oranı 7 kat daha artar. İlerleyen süreçte ise kanser durumu kaçınılmaz olur ve hasta son derece zorlu bir kanser sürecine adımını atar. Safra kesesi kanseri ise en zor kanser türlerinden biridir ve mücadelesinden olumlu sonuç almak, en az kendisi kadar zordur.

Safra Kesesi Taşı Ameliyatı Tehlikeli Midir?

Safra kesesi taşı ameliyatının herhangi bir zorluğu yoktur ve günümüzde hemen hemen her hastane bu ameliyatı gerçekleştirebilecek kapasiteye sahiptir. Ameliyat için yöntemler oldukça fazla olduğu için hastanın durumuna göre herhangi bir yöntem seçilir. Ayrıca hastanın durumu ameliyat öncesinde yapılan muayene ile değerlendirilir ve hasta için en az risk taşıyan operasyon şekli tercih edilir. Bu nedenle herhangi bir tehlike arz etmesi ihtimali oldukça azdır.

Safra Kesesi Taşı Ameliyatı İçin Yaş Sınırı Var Mı?

Safra kesesi ameliyatı için herhangi bir yaş sınırı söz konusu değildir. Hastalığın çocuklar görülmesi durumunda dahi ameliyat gereklidir. Genel anlamda çocuklar en ufak safra kesesi taşı görülmesi neticesinde ameliyat işlemi hemen gerçekleştirilir. Yetişkinlerde bu süreç biraz daha uzayabilirken, çocuklarda ameliyat en kısa sürede yapılır.

Safra Kesesi İltihabı Tehlikeli Midir?

Safra kesesi iltihabı son derece tehlikeli bir durum olarak bilinir. Safra kesesi iltihabına gerekli olan müdahale gerçekleşmezse, safra kesesi iflas edebilir. Bununla birlikte safra kesesi dokusunun ölmesi ve safra kesesinin yırtılması gibi sonuçlarla da karşılaşılabilir. Haliyle bu durumlar zaman içerisinde ölümcül sonuçlara sebep olabilir.

Safra Kesemde Taş Var Ama Şikâyetim Yok, Ne Yapmalıyım?

Safra kesesinde taş olan bazı kişiler, bu durum nedeniyle herhangi bir şikâyet yaşamayabilirler. Bu gibi durumlarda ameliyat gerekmezken, ilerleyen süreçlerde bu sorunun kendini daha net bir şekilde gösterebilmek ihtimali üzerinde durulur. Ayrıca safra kesesinde bulunan taşın daha fazla büyümemesi ve sorun oluşturabilecek duruma gelmemesi açısından, özel diyet programı ya da ilaç tedavisi uygulanabilir.

Safra Kesesi Taşı Ameliyatı Sonrasında Kusma veya Bulantı Normal Mi?

Safra kesesi taşı ameliyatı sonrasında en sık karşılaşılan şikâyetlerin başında bulantı ve kusma gelir. Bu şikâyetler son derece normalken, ameliyat sonrasında doktorunuz gerekli olan ilaçları reçetenize yazar. İlaçların düzgün kullanımı ise bu sorunların ortadan kalkmasında oldukça etkilidir.

Safra Kesesi Taşı Tedavisi Bitkisel Olarak Mümkün Mü?

Safra kesesi taşının belirli bir boyutun üzerine çıktığı durumlarda kesinlikle cerrahi yöntemlerle alınması gerekmektedir. Çok ufak olan ancak yine de belirti veren safra kesesi taşları için ise bitkisel bazı yöntemler işe yarayabilmektedir. Bitkisel tedaviler taşı ortadan kaldırmaktan ziyade, belirtilerini azaltmaktadır. İdrar sökücü etkisi olan bitkiler kür halinde ya da günlük tüketime adapte edilerek safra kesesi taşının bitkisel tedavisinde kullanılabilir. Isırgan otu, nane, zerdeçal ve tarhun otu başlıca bitkilerdir. Ayrıca karaciğeri yormama üzerine oluşturulmuş diyet listeleri de uygulanmalıdır.

Safra Kesesi Taşı Nasıl Düşürülür?

Belirli bir büyüklüğü geçen safra taşlarının cerrahi olmayan yöntemlerle düşürülmesi imkansıza yakındır. Yani, belirli bir büyüklüğün altında yer alan safra taşları cerrahi olmayan yöntemlerle düşürülebilmektedir. Yapılması gereken şey kireçli olmayan kaliteli bir içme suyunun günde iki litre kadar tüketilmesi; beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesi, idrar sökücü otların tüketilmesidir. Safra taşının oluşum ve gelişim sebeplerinin ortadan kaldırılması sayesinde taş zaman içerisinde düşürülebilmektedir. Yağlı besinler tüketilmemeli, sebze ağırlıklı beslenilmeli ve etler olabildiğince çiğnenerek tüketilmelidir.

İlgili Bölümler
İlgili Ameliyatlar
İlgili Hastalıklar