Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından daha fazla bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

Göz Tiki Tedavisi

Duyu organları arasında belki de en önemli olan gözdür. Oldukça karmaşık bir yapıda olması göz etrafında ve doğrudan göz içerisinde onlarca farklı sorunun ortaya çıkmasına sebep olabilir. Göz ve görme duyusu üzerindeki problemler doğuştan gelebileceği gibi sonradan da oluşabilir. Oluşan her problem görme kabiliyeti ve kalitesi üzerinde bir miktar olumsuz etki oluşturur. Göz ile ilgili problemlerin başında ışığın kırılması yani görüntünün oluşturulması noktasında yaşanan sorunlar gelir. Sonrasında ise kist oluşumları, sinir hasarları, fizyolojik bozukluklar ve tikler gelir. Bazı sorunlar görme duyusunun tamamen ortadan kalkmasına sebep olurken bazıları da görme faaliyetinin sürekliliğini bozar niteliktedir. Tik, basit bir sorun gibi görünse de ilgili tetikleyicilerin belirmesiyle beraber görmenin sürekliliğini ve kalitesini ciddi manada bozabilir.

İnceleyen ve Onaylayan : Op. Dr. Sezgin Ceylan

Göz Tiki Tedavisi Hakkında

Vücudun mikro ve makro tüm hareketlerinden kaslar sorumludur. Kaslar, beyinle bağlantıyı sağlayan sinir dokuları aracılığı ile ilgili hareketleri yerine getirirler. Vücudun neredeyse tamamı kaslarla ve sinir dokularıyla kaplanmış durumdadır. Ani veya beklendik bir uyarıcıya karşı ilk sinyaller de ilk tepkiler de bu sinir dokuları tarafından verilir. Kişi, alışkanlıklarına göre sinir uçlarına elektrik sinyalleri göndererek kasların hareket etmesini sağlar. Kas hafızası olarak adlandırılabilecek bazı hareketlerin dışında (bu hareketlerin birçoğu da bilinçli olarak kesilebilir) tüm kas hareketleri beyin – kas koordinasyonu içerisinde gerçekleşir. Beklenmedik bir hareketin ya da hareketsizliğin söz konusu dahi olmaması gerekmektedir.

Ancak tiki olan kişiler vücutlarının belli bölgelerindeki kasları belli uyarıcılara karşı stabil tutamazlar. Ya bir hareketsizlik hali ya da istenmese dahi hareketlilik hali söz konusudur. Seğirme, atımlı kas hareketleri, el ve ayak hareketlerinde koordinasyonsuzluk, kas hareketlerinde sorunlar, yüz mimiklerinin kontrol edilememesi ve göz hareketlerinin kontrol edilememesi tiktir.

Göz Tiki Nedir?

Gözün görme kabiliyeti büyük oranda göz küresini hareket ettiren kaslara bağlıdır. Bu kaslar oldukça hassastır ve en ufak kafa hareketine dahi kolayca uyum sağlayabilirler. Dört eksendeki göz küresi hareketlerinin, görme kabiliyetini artırmak amacıyla göz küresiyle alakası olmayan çevre kasların hareketlerinin ve göz kapağı hareketlerinin istemsiz şekilde gerçekleşmesi tik olarak ifade edilmektedir. Tik kronik olabileceği gibi akut olarak da gerçekleşebilir.

Göz tikleri genel olarak gözlerin şakaklara yakın olan kısmında ortaya çıkar. Alt, üst ve yandaki kasların istemsiz hareketleri söz konusudur. Bu standart tik çeşidi görme kabiliyeti üzerinde ciddi bir etki oluşturmaz ancak kişinin elinin sürekli olarak gözüne gitmesine sebep olur.

Gelip Geçici Tik Bozukluğu

Vücudun herhangi bir yerinde özellikle de üst bölgelerinde ortaya çıkan dört hafta ile bir yıl arasında süren; görüldüğü süre boyunca da maksimum üç günde bir otaya çıkan tik türüdür. Bu tür tikler ciddi bir tedavi gerektirmez. Hastanın stresli ortamı azaltması ya da duygusal tetikleyicileri ortadan kaldırmasıyla gelip geçici tik bozukluğu azalarak biter.

Kronik Motor Tik Bozukluğu

Yine vücudun üst bölgelerinde görülen ancak yalnızca gözleri etkisi altına almayan bir tik türüdür. İki gözde aynı anda görülmesinin yanı sıra boyunda ve kolda da aynı anda kas atımları gözlenebilir. Bir yıldan daha uzun sürelidir. Görüldüğü süre boyunca tik belirtileri iki – üç gün ara ile kendini gösterir. Psikolojik tedavi gerektirebilir.

Göz Tikinin Nedenleri Nelerdir?

Göz tiklerinin oluşmasındaki neden genelde psikolojik baskı unsurlarıdır. Seğirmenin ya da tikin ne kadar süredir var olduğu ve ilk ne zaman görüldüğü konusu, tike sebep olan faktörün tespitinde oldukça önemlidir.

Kasların hareketlerini beyin düzenler. Beyin fonksiyonlarında meydana gelen yavaşlamalar ya da ani enerji patlamaları kas kontrolünün birkaç saliseliğine kaybedilmesine sebep olabilir. Bu birkaç saniyelik kayıp da göz çevresinde kasların birkaç saat boyunca gergin kalmasına sebep olabileceğinden ötürü, beyin ile ilgili sorunlar göz tiki nedenidir.

Beyinde o an ki ihtiyaca göre üretilen sinyaller sinir sistemi aracılığı ile kaslara aktarılır. Sinir sistemi hastalıkları sinyaller aktarılmasını etkilediği için göz kaslarında seğirmeler oluşabilir.

Kasları tutan birçok hastalık beraberinde kas hareketlerindeki kontrolsüz durumu da getirmektedir. Özellikle iltihaplı kas hastalıkları göz tikini oturmaya çıkarmaktadır.

Psikolojik birçok sorun beraberinde kaslardaki sorunları getirir. Çalışma ortamının ya da ev ortamının aşırı stresli olması, anlık duygusal travmalar ve sürekli depresyonun göstergelerinden birisi de gözlerdeki seğirmelerdir.

Normal bir insanın günde on altı saat ayakta kalması sekiz saat kadar da uyuması gerekmektedir. Ayakta kalma süresi lehine denge bozuldukça ve bu uzun süreler boyunca devam ettirildikçe göz tiklerinde artış gözlemlenir. Kısacası yorgunluk ve halsizlik beraberinde göz seğirmelerini getirebilir.

Gözde gelişen alerjik reaksiyon da kas hareketlerini etkileyebileceğinden ötürü kısa süreli olarak göz seğirmelerini ortaya çıkarır.

Gözün sıcaktan ya da gözyaşı kanallarındaki bir sorundan dolayı kuruması, gözün içerisine yabancı cisim temas etmesi ve göz kapaklarında kist oluşması da göz seğirmesine sebep olabilmektedir.

Bu sebeplere ek olarak gözün, göz kapaklarının ve göz etrafındaki kasların standart işleyişini bozan her türlü durum da beraberinde kısa süreli ya da kalıcı göz tikini getirebilmektedir. Ayrıca tik ile takıntı arasında da bağlantılar bulunmaktadır. Takıntılı olanlarda göz tikinin; göz tiki olanlarda da takıntının gelişme ihtimali oldukça yüksektir. Bunun sebebinin tiklerin oluşmasına sebep olan biyolojik bozukluklar ile takıntının oluşmasına sebep olan biyolojik bozuklukların aynı bölgeden kaynaklanması olduğu düşünülmektedir. Takıntı kadar sık görülen eşlikçi bir durum da dikkat eksikliğidir. Özellikle yedi – on yaşları arasındaki göz tiklerinin başlıca sebebi dikkat eksikliğidir.

Göz Tikine Eşlik Eden Durumlar Nelerdir?

Göz tikinin ortaya çıkmasından sonra genelde sadece seğirme ile karşılaşılır. Bu, istenmese dahi gerçekleşen ve çoğu zaman görme kabiliyetini etkilemeyen bir durumdur. Ancak bazı seğirme sebepleri, seğirmenin yanında diğer bazı durumların da ortaya çıkmasına sebep olabilir ki bu durumların neredeyse tamamı göz alerjisi belirtileridir. Göz seğirmesinin başlamasından hemen sonra gözlerde yaşarma görülür. Gözyaşının fazla salgılanmasında gözün alerjik reaksiyona uğramasına sebep olan faktör etkilidir. Ayrıca gözün beyaz dokusunun kanlanması, göz çevresinin kızarması ve bir miktar kaşıntıyla birlikte batma olması da normaldir. Genelde bu belirtilerin bir noktasına mutlaka göz seğirmesi de eklenir.

Eğer alerji kaynaklı göz seğirmesi yok ise diğer sorunlara bağlı belirtiler görünür ki bunlar genelde depresyon belirtileridir. Kişinin kendini kötü hissetmesi, mide bulantısı, yüzün solgunlaşması, solunum düzeninde farklılaşma olması gibi. Eşlikçi belirtilere bakarak birkaç günden daha uzun süredir devam eden göz tikinin nedenini anlamak kolaylaşmaktadır.

Göz Tiki Tedavi Türleri

Göz tiklerinin oluşmasında duygusal uyarıcıların çok önemli bir yer kaplaması her insanın hayatının bir bölümünde kısa veya uzun süreliğine göz tikleriyle karşılaşmasına sebep olur. Vakaların yüzde doksan beşten daha fazlasında herhangi bir tedaviye ihtiyaç duyulmaz. Göz tikini ortaya çıkaran duygusal tetikleyicinin ortadan kalkmasıyla ya da şiddetinin azalmasıyla tik azalarak biter. Duygusal tetikleyicilere bağlı olarak ortaya çıkan seğirmeler genelde tek gözle sınırlıdır ve şakaklara yakın bölgede gelişme eğilimindedir. Uygulanacak hiçbir tedavi göz tikinin tedavisi noktasında etkili olmaz. Doğal olarak yapılması gereken tek şey beklemek ve duygusal – psikolojik baskı unsurlarını ortadan kaldırmaya çalışmaktır. Eğer çok daha farklı sebeplerden ya da yoğun stres etkisinden, korkudan kaynaklanan bir göz tiki söz konusu ise ilaç tedavisi, psikolojik tedavi ya da kas tedavileri tavsiye edilebilir ancak unutulmaması gereken nokta bu tedaviler uygulansa bile göz tikinin tamamen ortadan kalkmayabileceği ya da bir süre sonra tekrarlayabileceğidir.

Göz tiki olan hastaların neredeyse tamamı doktora başvurmaktan imtina eder. Tik olan bölgeye baskı uygulanması, şiddetli tokatlar atılması, ovulması, masaj yapılması, bitkisel ilaçlar sürülmesi ya da buz uygulanması tiki geçirmez. Küçük yaşlarda ortaya çıkan ve süreklilik arz eden göz tiklerinde mutlaka doktor tedavisi gerekmektedir.

İlaç Tedavisi

Göz tiklerinin ortaya çıkmasında duygusal uyarıcılar, depresyon, stres, alerjik reaksiyonlar ve bazı hastalıklar oldukça etkilidir. Bu tür göz tipi sebeplerinin bir kısmı ilaçlar ile tedavi edilebilir. Göz tiklerinin tedavisinde kullanılan ilaçlar kasları nötralize etmekten ziyade kaslardaki istemsiz atımları ortaya çıkaran sebebi ortadan kaldırmaya yöneliktir. Tıbbi tetkikler sonrasında göz tikinin sebebi belirlendikten sonra soruna göre depresyon ilaçları, psikolojik diğer ilaçlar veya alerji ilaçları kullanılabilir. Tiki ortaya çıkaran sebep iki hafta ile bir yıl arasındaki bir süre içerisinde ilaçlar ile tamamen tedavi edilebilir. İlaçların kesilmesinden sonra tik ortaya tekrar çıkarsa ilaç tedavisine yeniden başlanır.

Psikolojik Tedavi

Göz tikinin ortaya çıkmasında nörolojik ve psikolojik faktörlerin yeri büyüktür. Psikolojik faktörler nörolojik durumu; nörolojik faktörler de psikolojik durumu etkiler. Doğal olarak göz tiki tedavisinde hastanın durumuna göre tedavi yöntemlerinden birisi de psikoterapilerdir. Daha ileri seviyeli, birden fazla noktada tik görülen insanlarda özel terapi seansları da uygulanabilir ancak sadece göz tiki olanlarda hasta – doktor görüşmesi yeterlidir. Psikolojik tedavilerin amacı, göz tikini ortaya çıkaran sosyal ortamın düzenlenmesidir. İş yaşamındaki ve sosyal yaşamdaki stres hasta ile konuşularak azaltılır. Hastanın duygusal olaylara karşı verdiği tepkiler kontrol edilmeye çalışılır. Psikiyatr ile görüşmeler sırasında tikin altında yatan psikolojik sebepler iyice aydınlatılır ve gerekirse bu görüşmeler üzerinden yeni tedavi prosedürleri de geliştirilebilir.

Botoks Tedavisi

Göz tiklerinin birçoğu en azından bir yıl boyunca kalıcıdır. Günlük veya iki – üç gün ara ile tekrarlamaları da gayet olağandır. Bazı insanlar bir süreliğine kalıcı olan bu sorundan kurtulmak için ilaç tedavisini tercih etmezler. Daha basit ve estetik artılar da sunan botoks tedavisine başvurmak isterler. Botoks tedavisinin temelinde, özel bir toksin yardımıyla kasların felç edilmesi yatar. Göz tikinin tedavi edilmesi amacıyla uygulanan botoks tedavisi de istemsiz atıma sebep olan göz çevresi kaslarının felç edilmesi üzerine kuruludur. Belirli bir miktar toksin önceden tespit edilmiş olan mikro kaslara verilir. Gevşeme – gerilme hareketi yapan kas sürekli olarak gergin hale geçer ve atım yapması imkansız hale gelir. Özellikle kırk – altmış yaş arasındakiler göz tikiyle beraber göz kırışıklıklarını da ortadan kaldırma amacındadır. Bir yıldan daha uzun sürmeyen göz tiklerinde botoks tedavisi oldukça etkilidir. Vakaların neredeyse tamamında tek bir seans ile en az bir yıl boyunca göz tikleri engellenir. Eğer botoksun etkisi geçtikten sonra da seğirme devam ediyorsa altındaki sebebin bulunması amacıyla doktora başvurulmalıdır.

Göz Tiki Tedavi Öncesi

Göz tiki tedavisinden önce insanlar genelde kendi yöntemlerini deneme eğilimindedir. Gözlerin ovuşturulması, masaj yapılması, bitkisel uygulamalar ve soğuk uygulamaları bu yöntemlerin başında gelir. Eğer tik üç – dört haftadan daha uzun süre boyunca devam ediyor ve yapılanlara rağmen şiddetinde azalma olmuyorsa doktora başvurulması gerekmektedir. Doktora başvurulmasıyla beraber genel olarak yaşam tarzına, geçirilen hastalıklara, kullanılan ilaçlara ve diğer bazı durumlara yönelik bilgi verilir. Sonrasında ise doktorun şüphelerine göre testler gerçekleştirilir. Genelde psikolojik kaynaklı olan göz tikinin laboratuvar testleri ile tespiti oldukça güçtür. Bu yüzden deneyimli bir doktora başvurulması mecburidir.

Fiziki Muayene ve Tetkikler

Göz tikleri her iki gözde, tek gözde, gözlerin farklı bölgelerinde gelişebilirler. Ayrıca göz tikiyle eşzamanlı olarak vücudun başka bölgelerinde de seğirmeler olabilir. Fiziki muayene sırasında, şüphelenilen duruma göre hasta zorlanarak tiklerin gelişimi izlenir. İlk yapılan şey göz çevresinin göz ve el ile detaylıca incelenmesidir. Sonrasında ise ufak uyarıcılara (iğne, metal vs.) yönelik tepkiler ölçülür. Eşlik eden belirtilere göre alerji testleri de gerçekleştirilebilir. Fiziki muayene aşaması genelde on dakikayı aşmaz. Eğer sinir hastalıkları ya da psikolojik hastalıklar kaynaklı bir göz tiki söz konusu ise hastanın sevki ilgili bölümlere gerçekleştirilir.

Her fiziki muayene ve tetkik göz tikinin sebebini kesin olarak ortaya koymayabilir. Ciddi şekilde göz seğirmesi olmasına rağmen kesin tanı koyulmadan hastaneden ayrılan insanlar da söz konusudur. Böyle durumlarda en olası ve testlerle ortaya konması imkansız sebepten başlanarak tedaviye girişilir ki bu tür tedaviler genelde psikoterapi şeklindedir.

Göz Tiki Tedavi Sonrası

Göz tiki tedavisi genelde uzun bir süreçtir. Hastanın doktora başvurmasını gerektirecek tikler en az bir yıl kadar sürmektedir. Tedavi süreci de hastanın yaşam tarzına, alışkanlıklarına ve tikin sebebine göre bir ayla bir yıl arasında sürebilmektedir. Tedaviden sonraki süreçte hastanın bazı durumlara azami özen göstermesi gerekir. Özen gösterilmediği takdirde tik şiddetlenerek artıp vücudun diğer bölgelerine de yayılabilir.

İyileşme Süreci

Göz tikleri ne kadar iyi tedavi edilirse edilsin tekrarlama eğilimindedir. Eğer akut olarak göz tiki gelişmesine sebep olan bir faktör yok ise tedavi yaklaşık olarak üç – altı ay arasında sürmektedir.

Psikolojik sebepler derinlemesine incelenmekte; derinlemesine yapılan incelemeden çıkan sonuçların da üzerine gidilmektedir. Göz tikine sebep olan psikolojik travmalar genelde yedi – on yaşları arasına sıkışmış olduğu için oldukça kapsamlı bir psikolojik tedavi süreci gerekebilmektedir. İyileşme süreci, hastanın bazı hususlara dikkat etmesi sayesinde oldukça basittir. Tedavinin psikolojik olması ve ilaçlarla da desteklenmesi hastanın sosyal yaşamının daha da ileriye taşınmasını sağlamaktadır. Üç – altı ay sonra, tedavi tamamlanınca hasta büyük oranda göz tikinden kurtulmuş duruma gelecektir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Göz tiklerinin ortaya çıkmasında psikolojik faktörlerin rolü oldukça büyüktür. Psikolojik faktörlerin ortaya çıkmasında da stres unsurlarının payı düşünülürse, göz tiki tedavisi için uygulamanın tamamlanmasından sonra stres unsurlarının yaşam tarzından temizlenmesi en faydalısı olacaktır.

Tikler genelde yedi – on yaş arasında ortaya çıkar ve sonrasında ömür boyu devam etme eğilimi gösterir. Bu yaşlarda tedavi gerçekleştikten sonra çocuğun sevgi dolu bir ortamda büyütülmesi, duygusal baskı unsurlarına maruz bırakılmaması gerekmektedir.

Çocuğa yaşıyla orantılı bir eğitim verilmelidir. Ayrıca davranış şekilleri de yaşıyla orantılı olmalıdır. Toplum içinde yermek, eleştirmek yada aşağılamak gibi olumsuz durumlara kesinlikle başvurulmamalıdır. Tedavi süreci boyunca yapılan psikoterapi seanslarıyla göz tikine sebep olan faktör büyük oranda belirlenecektir. Tedaviden sonra bu faktöre ya da faktörlere yönelik önlemler geliştirilmelidir.

Göz Tiki Tedavi Sonrası

Göz tiki tedavisi genelde uzun bir süreçtir. Hastanın doktora başvurmasını gerektirecek tikler en az bir yıl kadar sürmektedir. Tedavi süreci de hastanın yaşam tarzına, alışkanlıklarına ve tikin sebebine göre bir ayla bir yıl arasında sürebilmektedir. Tedaviden sonraki süreçte hastanın bazı durumlara azami özen göstermesi gerekir. Özen gösterilmediği takdirde tik şiddetlenerek artıp vücudun diğer bölgelerine de yayılabilir.

İyileşme Süreci

Göz tikleri ne kadar iyi tedavi edilirse edilsin tekrarlama eğilimindedir. Eğer akut olarak göz tiki gelişmesine sebep olan bir faktör yok ise tedavi yaklaşık olarak üç – altı ay arasında sürmektedir.

Psikolojik sebepler derinlemesine incelenmekte; derinlemesine yapılan incelemeden çıkan sonuçların da üzerine gidilmektedir. Göz tikine sebep olan psikolojik travmalar genelde yedi – on yaşları arasına sıkışmış olduğu için oldukça kapsamlı bir psikolojik tedavi süreci gerekebilmektedir. İyileşme süreci, hastanın bazı hususlara dikkat etmesi sayesinde oldukça basittir. Tedavinin psikolojik olması ve ilaçlarla da desteklenmesi hastanın sosyal yaşamının daha da ileriye taşınmasını sağlamaktadır. Üç – altı ay sonra, tedavi tamamlanınca hasta büyük oranda göz tikinden kurtulmuş duruma gelecektir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Göz tiklerinin ortaya çıkmasında psikolojik faktörlerin rolü oldukça büyüktür. Psikolojik faktörlerin ortaya çıkmasında da stres unsurlarının payı düşünülürse, göz tiki tedavisi için uygulamanın tamamlanmasından sonra stres unsurlarının yaşam tarzından temizlenmesi en faydalısı olacaktır.

Tikler genelde yedi – on yaş arasında ortaya çıkar ve sonrasında ömür boyu devam etme eğilimi gösterir. Bu yaşlarda tedavi gerçekleştikten sonra çocuğun sevgi dolu bir ortamda büyütülmesi, duygusal baskı unsurlarına maruz bırakılmaması gerekmektedir.

Çocuğa yaşıyla orantılı bir eğitim verilmelidir. Ayrıca davranış şekilleri de yaşıyla orantılı olmalıdır. Toplum içinde yermek, eleştirmek yada aşağılamak gibi olumsuz durumlara kesinlikle başvurulmamalıdır. Tedavi süreci boyunca yapılan psikoterapi seanslarıyla göz tikine sebep olan faktör büyük oranda belirlenecektir. Tedaviden sonra bu faktöre ya da faktörlere yönelik önlemler geliştirilmelidir.

Sık Sorulan Sorular

Göz tikiyle insanların neredeyse tamamı karşılaşır. Üç – dört haftadan daha kısa süren göz tiklerinin önemsenmesi gerekmez. Dört haftadan daha uzun süren tiklerin ise, yaşam tarzıyla da bağdaştırılarak düşünülmesi gerekir. Eğer tiki tetikleyen faktörler söz konusu ise psikolojik ya da ilaçlı tedavi için doktora başvurulmalıdır. Göz tikleri ile sık karşılaşılması, insanları doktora başvurmak konusunda çekingen yapar. En azından doktora başvurmadan önce doğru değerlendirmenin yapılabilmesi için bazı soruların spesifik başlıklar altında cevaplandırılması faydalı olacaktır.

Göz tiki nasıl geçer?

Göz tiki genelde kendiliğinden geçer. Ancak bazı vakalarda, göz tikinin oluşması çocukluk çağı travmalarına ya da hastalıklarına dayandığı için tik bir seneden daha uzun sürebilir. Bir seneden daha uzun süren, başka bölgelerde de tikler oluşan vakalarda psikoterapi ve ilaç tedavisi beraber uygulanır. Çok daha ağır vakalarda tikler için geliştirilmiş özel terapi yöntemleri de kullanılabilir.

Göz tiki için okunacak dua var mı?

Göz tikinin dua ile ortadan kaldırılması mümkün değildir. Ancak dua ederken kazanılan iç huzur, göz tikine sebep olan faktör psikolojik ise stres unsurlarını neredeyse tamamen temizleyeceği için göz tikinin görülme sıklığında ciddi azalmalar olabilmektedir. Göz tiki için özel bir dua olmasa da bilindik duaları okumak ve yaratandan medet ummak yeterli olacaktır.

Göz tiki neden oluşur?

Göz tiklerinin yüzde seksen kadarı psikolojik sebeplerden dolayı ortaya çıkmaktadır. Bu sebepler genelde on yaş ve altında maruz kalınan duygusal travmalardır. Bu yaşlarda başlayan ve tedavi edilmeyen göz tiki yıllar boyunca devam edebilmektedir. Diğer nedenler ise nörolojik hastalıklar, kas hastalıkları ve göz hastalıklarıdır.

Göz tiki bitkisel tedavi yöntemi nedir?

Göz tikinin oluşmasında göz hastalıkları ve özellikle de gözyaşını azaltan hastalıklar önemli yer tutar. Bitkisel tedavilerin temel amacı da gözdeki nemi sabit tutmak ve artırmaktır. Ayrıca bazı bitkisel tedavi yöntemleri gözün etrafındaki kas dokusunun gevşeme – gerilme aralıklarını düşürerek (gerilme etkisi yaratarak) göz tikini ciddi manada azaltabilmektedir. Maydanoz ve salatalık suyu ile hazırlanan karışım göz etrafına sabahları sürülmelidir. Bu, uzun vadede göz tikini azaltacaktır. Ayrıca ısırgan otundan yapılan balçık kıvamındaki bir merhem de aynı şekilde gözlere uygulanabilir. Sadece salatalık dilimleri ile yapılan müdahale ise göz kapaklarını rahatlatacaktır.

Göz tiki için hangi doktora gidilir?

Göz tiklerinin istatistiksel verileri, tiklerin ortaya çıkmasındaki temel sebebin psikolojik travmalar olduğunu göstermektedir. Çok nadiren diğer sebeplerle karşılaşılmaktadır. Doğal olarak ciddi tik problemi olanların doğrudan psikiyatri doktoruna başvurmaları gerekmektedir. Burada yapılan inceleme ve tedavilerin ardından tik geçmiyorsa diğer nedenlere yönelik de incelemeler gerçekleştirilmelidir.

Göz tikinden nasıl kurtuluruz?

Göz tikinden kurtulmak için hayattaki stres unsurlarının tamamen ortadan kaldırılması yeterlidir. Bu genelde bir anda olamayacağından ötürü göz tikinin ortaya çıktığı anlar tespit edilmeli, göz tiki ortaya çıkarken içerisinde olunan faaliyet not alınmalıdır. Göz tikinden kurtulmak isteyenler bu faaliyetleri tamamen kesmeli, daha stressiz hobilere ve işlere girişmelidirler.

Aniden ortaya çıkan göz tiki ne anlama gelir?

Yeryüzündeki neredeyse tüm insanlar aniden ortaya çıkan göz seğirmesi ile karşılaşırlar. Bu, ani bir depresyon atağının habercisi olabileceği gibi anlık olarak gelişen göz kuruluğunun da habercisi olabilir. Ayrıca bazı kılcal damar hastalıkları ile sinirsel aktivitedeki ani artışlar da akut göz tikini ortaya çıkarabilmektedir. Eğer akut olarak ortaya çıkan göz tiki birkaç günden daha uzun sürüyorsa mutlaka doktora başvurulmalıdır.

Göz tiki nasıl bırakılır?

Göz tiki bırakılabilecek ya da arzuya dayalı olarak yapılan bir hareket değildir. Gözün etrafındaki mikro kaslar ya da göz kapağı kontrolsüz şekilde hareket eder. Hareket, önceden kestirilebilen zamanlarda da olmaz. Kısacası göz tiki bırakılamaz. Sadece bekleyerek, hayattaki stres unsurlarını yok ederek, ilaç alarak ya da psikolojik tedavi görerek yok edilebilir.

Göz tiki hangi göz hastalığının belirtisidir?

Göz tiki genelde psikolojik hastalıkların ve merkezi sinir sistemi hastalıklarının belirtisi olsa da bazen akut olarak gelişen göz tikleri gözyaşının kontrolsüz olarak salınmasından ya da kurumasından dolayı ortaya çıkabilmektedir. Göz pınarlarının kuruması, gözyaşı kanallarının tıkanması ya da tahliye kısımlarının genişlemesi yoğun ışık ya da kuru sıcak altında gözün alttan seğirmesine sebep olabilir. Damla damlatılması ya da gözyaşı hastalığına yönelik tedavi olunması göz tikinin de ortadan kaldırır.

Bebeklerde göz tiki olur mu?

Göz tiklerinin ortaya çıkmasında temel sebep psikolojiktir. Psikolojik travmalar genelde üç yaşından itibaren ortaya çıkar ancak travmanın ortaya çıktığı tarih ile göz tikinin ortaya çıktığı tarih birbiriyle örtüşmeyebilir. Üç yaşından önce göz tikiyle çok nadiren karşılaşılır. Üç yaşın öncesinde görülen tikler psikolojik kaynaklı olmaktan ziyade nörolojik veya hastalık kaynaklı olmaktadır.

Göz tiki çeşitleri nelerdir?

Göz tikini ikiye ayırmak mümkündür. Akut göz tikiyle herkes hayatının bir döneminde mutlaka karşılaşır. Göze yabancı cisim kaçması, gözyaşının kuruması, uyku bozukluğu, stres ve anlık duygusal boşalmalar bu göz tikini ortaya çıkarabilir. Bir de kronik göz tiki vardır ki bu bir yıldan daha uzun süren; altında psikolojik travma yatan bir göz tiki çeşididir.

Göz tiki nasıl engellenir?

Göz tikinin engellenmesi için, göz tikini ortaya çıkaran faktörlerin iyi bilinmesi ve buna göre hareket edilmesi gerekir. Göze yabancı cisim kaçması vs. gibi sebepler her ne kadar engellenemese de stres unsurlarından kurtulmak, psikolojik olarak daha stabil bir yaşama geçmek, göz sağlığına dikkat etmek, uykuyu düzenli hale getirmek mümkündür. Çocuklardaki göz tiklerini engellemek için ise onları duygusal her türlü travmadan korumak faydalı olacaktır.

Göz tiki nasıl tedavi edilir?

Göz tiki vakalarının yüzde seksen ve daha fazlası tedaviye ihtiyaç duymaz. Tedaviye ihtiyaç duyacak kadar yoğun bir tik yaşayanlar ise öncelikle tetkiklere tabi tutulur. Sonrasında tike sebep olan faktöre göre psikoterapilerle, davranış terapileriyle, tike yönelik özel terapilerle ve ilaçlarla tedavi edilir.

Göz tiki geçer mi?

Göz tiki vakalarının yüzde doksanına yakınında herhangi bir tedaviye ihtiyaç duyulmaz. Tik, ortaya çıkmasından sonra ortaya çıkma sebebine de bağlı olarak üç gün ile bir ay arasında ortadan kaybolur. Çok az vakada altı ayı aşan tikler ile karşılaşılmaktadır. Tedavi gerektiren tikler ise genelde yedi – on yaşından itibaren devam eden ve altında psikolojik travmalar yatan tiklerdir. Yani göz tiki kendiliğinden geçebilmektedir.

Göz tiki nasıl önlenir?

Göz tikini engellemek için stresiz bir yaşam sürülmelidir. İş ortamında, sosyal ortamda ve ikili ilişkilerde her türlü stres unsurundan kaçınılmalıdır. Korku gibi faktörlerin de hayattan temizlenmesiyle göz tiki büyük oranda önlenmektedir.

Göz kırpma tiki ile göz tiki aynı şey midir?

Göz kırpma tiki ile göz tiki benzerdir. Ancak göz kırpma tikinde çok daha farklı ve önlenebilir sebepler de bulunmaktadır.

Göz tiki zararları nelerdir?

Göz tiki, görme kalitesini azaltmasının yanı sıra kişinin bir noktaya odaklanmasında da ciddi sorunlar oluşturmaktadır. Odaklanma sorunu ise baştan başa sorunlar silsilesine yol açmaktadır.

İlgili Bölümler
İlgili Hastalıklar