Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından daha fazla bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

Bel Fıtığı

Bel Fıtığı Hakkında
Bel Fıtığı Nedenleri
Bel Fıtığı Belirtileri
Bel Fıtığı Teşhis Ve Tanı Yöntemleri
Bel Fıtığı Risk Faktörleri
Bel Fıtığı Komplikasyonları
Bel Fıtığı Nasıl Önlenir?
Sık Sorulan Sorular

Bel fıtığı, omurgaya aşırı yük binmesinden ya da omurgada bulunan diskin zaman içinde tahrip olmasından kaynaklanan bir rahatsızlık olarak bilinmektedir. Yetişkinlerin pek çoğunda ortaya çıkan bu rahatsızlık kişilerin günlük hareketlerini kısıtlamakta ve büyük ağrılara da neden olmaktadır. Her zaman ağrıların tamamının bel fıtığına neden olabileceğinden bahsedemeyiz; ancak çoğu ağrı da genellikle bel fıtığına işaret olarak bilinir.

Hastalık kadın ya da erkek fark etmeksizin ortaya çıkabildiği gibi belli nedenlerin tetiklemesinden de kaynaklanır. Bu nedenler arasında yanlış yapılan hareketler, bedenin doğru bir şekilde kullanılmaması ya da mesleklerden kaynaklı faktörler gelir. Bel fıtığının oluşumunda ana etken omurgada bulunan diskin zarar görmesidir. Zarar gören diskte ise zamanla fıtıklaşma oluşur. Sinirlerin sıkışması sonucu ortaya çıkan bu durum, kişilerin ameliyat olmasına dahi aracı olabilir. Bu nedenle de fıtık oluşumunun ilerlememesi ve kısa sürede bel rahatsızlıklarının tedavi edilebilmesi için hastalar en kısa sürede uzman bir hekime müracaat etmelidir.

Bel fıtığı birçok rahatsızlık gibi belli başlı belirtilerle ortaya çıkar. Bu belirtiler içinde en yaygın olanı ise hiç kuşkusuz geçmek bilmeyen bel ağrıları olarak bilinir. Ağrılar artmaya başladıkça uzmanlar bel fıtığından şüphelenir ve belli başlı tetkiklere başvurur. Eğer bel fıtığı yönünde bir teşhis konulur ise bu duruma uygun olacak şekilde tedavi yöntemleri uygulanır. Dünya genelinde tıbbın gelişmesi, bu tür rahatsızlıkların tedavi sürecini de sağlamlaştırıyor. Özellikle Amerika ve Çin, bel fıtığı alanında yapmış olduğu çalışmalar sayesinde pek çok ülkeye de ışık tutmaya devam ediyor. Bu durum sayesinde başarılı ameliyatlar ve hastalığın tamamen ortadan kaldırılması ise söz konusu.

Bel fıtığı, bahsetmiş olduğumuz gibi belli belirtilerle ortaya çıkar; ancak bu rahatsızlığa neden olabilecek belli faktörlerden de bahsetmek mümkündür. Bu nedenler ise;

Ağır bir yükü kaldırırken ağırlığı bacaklara değil bele vermek,
İşyerinde zorunlu olarak kaldırılan ağırlıklar,
Aşırı sigara kullanımı,
Şişmanlık,
Hareketsizliktir.
Bel fıtığı ortaya çıkarken hastalar belli belirtiler ile karşı karşıya kalır. Eğer bacaklarınız uyuşuyorsa, belinizdeki şiddetli ağrı geçmiyorsa, idrarınızı tutamıyorsanız ya da bacaklarınızda uyuşmalar söz konusu ise bel fıtığından şüphelenebilirsiniz. Bu tür belirtileri taşıyan kişilerin muayene olabilecekleri birim ise ortopedidir. Ortopedi uzmanları gerekli testlerinizi uyguladıktan sonra tedavi yönteminizi seçecek ve uygulamaya başlayacaktır.

İnceleyen ve Onaylayan : Doç. Dr. Aşkın Şeker

Bel Fıtığı Hakkında

Bel fıtığı, yetişkin insanlarda daha çok ortaya çıkar. Nedeni ise artık iskeletin tamamen gelişimini tamamlamış olması ve dış etkenlerin daha da artmasıdır. Sigara kullanımı gerçekleştiren kişilerde ise omurga diski her geçen gün daha da tahrip olur ve hastalığın ortaya çıkma sürecini de hızlandırır. Özellikle 40 yaş ve üstü olan kişilerde bu hastalıktan daha çok bahsedebiliriz.

Bir diğer önemli unsur ise hastalarda bacak ve beldeki uyuşmaların giderek artmasıdır. İlk kez uzmanlara başvuran ve bel fıtığı şüphesi olduğunu dile getiren hastalara genellikle yatak istirahatı ve ağrı kesici ilaçlar reçete edilir. Bu durumun çözüm olmaması sonucunda ise hastaların %3’lük bir kısmı bel fıtığı ameliyatına tabi tutulur.

Bel fıtığı ameliyat aşamasına geldiğinde, diskten bir parçanın kopmuş olduğundan bahsedilir. Uzmanlar MR çektikten ve sonuçları inceledikten sonra durum ile alakalı daha detaylı bilgi sunar. Bu rahatsızlıktan korunmaya çalışmak ise en iyi seçenekler arasında yer alır.

Bel fıtığından korunabilmek için ağrı yük kaldırmak gerektiğinde mutlaka yere çökerek önce bacaklardan destek almak ve sonrasında ayağa kalkmak gerekir. Aksi takdirde bele çok fazla yük bineceğinden fıtık yavaş yavaş kendini göstermeye başlar. Eğer hastalar halen önlem almadan devam ediyorlar ise diskte kopmalar yaşanacak ve bu durum yalnızca ameliyat ile çözülecektir.

Bu rahatsızlığın en çok bilinen eksisi kişilerin hareketlerini kısıtlıyor olmasıdır. Bel fıtığı ile karşı karşıya kalan hastalar günlük yürüyüşlerinde ya da fiziki diğer hareketlerde zorlanmaya başlar. Özellikle bir yük kaldırıldığında bacaklarda titremeler ve uyuşmalar görülebilir. Bu uyuşmalar kısa bir sonra kendiliğinden geçer; ancak titreme ya da buna benzer durumlar söz konusu olabilir. Bacaklarda yaşanan halsizlikler de yine bel fıtığı sonuçları arasında yer alır.

İntervertebral Disk Nedir?

İntervertebral Disk, kıkırdak disk olarak bilinir ve omurganın içerisinde yer alır. Bu disk, hareket esnasında kireçlenmenin önüne geçer ve omurlara hareketin yayılmasını da sağlar. Gençlerde diskin boyu omurganın ¼’ü kadardır; ancak yaş ilerledikçe disk boyutu kısalmaya başlar. Disk iki farklı bileşen ile oluşur. Diskte belirli miktarda sıvı olması sayesinde de omurga sorunsuz bir şekilde hareket edebilir.

Bel fıtığı oluştuğunda ise bu disk tahrip olmakta ya da diskteki bazı parçalar kopmaktadır. İşlevini yerine getiremeyen İntervertebral Disk fıtık oluşumunun en önemli sebebi olarak bilinir.

Belli bir zamana yayılan bel fıtığı, diskin deformasyonundan sonra hastalarda belirtileri ortaya koymaya başlar. Bu belirtiler ise yüksek oranda bel fıtığı habercisidir. Disklerin etkilenme nedenleri arasında disk kireçlenmesi, fıtık ya da spinal osteoartrit gibi durumlardan bahsetmek ise yanlış olmaz.

Annulus Fibrosus

Omurga, birbiri ile bağlantılı kemiklerden oluşur. Omuriliğin sarılmasına aracı olan omurlar aynı zamanda bu bölgenin hasar görmemesini de sağlar. Vücudumuzda bulunan sinirlerin tamamı omurgaya bağlıdır ve bu bölgeden diğer bölgelere de yayılarak kaslar ile olan bağlantıyı sağlamaya yardımcı olur. Sinirler ile ulaşan mesajlar sayesinde iskelet hareketi de gerçekleşmiş olur. Amortisör gibi bir görevi olan omurga diski, darbelerden korunmamıza da yardımcı olur. Annulus fibrosus, diskin dış katmanını oluşturur.

Bel fıtığı kaynaklı olan ağrılar zaman içinde sırt bölgesinde etkilenmesine neden olabilir. Bu nedenle hastaların yüzde 90’lık bir kısmı aynı şikâyetler ile uzmanlara başvurur. Annulus fibrosus, zamanla aşınmalara maruz kaldığından fıtığın temellerinin atılmasında etkili bir role sahiptir.

Nükleus Pulpozus

Omurgada bulunan diskin iç kısmındaki sıvı nükleus pulpozus olarak adlandırılır. Bu diskte bulunan sıvının zaman içinde tükenmesi ya da azalması sonucunda ortaya çok daha farklı durumlar çıkar. Diskin yıpranma nedeniyle eski görevini yerine getirememesi nedeniyle bel fıtığı sorunları baş gösterir. Bu durumun ana sebebi ise yıpranmaların giderek artmasıdır.

Uzmanlar bu bölgede bulunan sıvının kaybını MR sayesinde kolayca tespit edebilirler. Test sonuçlarında ise ameliyatlık bir durum olup olmadığına karar verilir. Bel fıtığı eğer çok ileri safhalara varmamış ise çok daha ağrısız ve kısa çözümlerden bahsetmek mümkün olabilir. Bunların başında ise ilaç tedavisi yer alır. Safha ilerlemeden mutlaka hastalığın kontrol altına alınması gerekir. Bu gibi durumlarda ise yatak istirahatı ve ilaç kullanımı etkisini kısa süre içinde gösterecektir. Elbette hastalığın daha ileri safhalara taşınmaması için hastaların da son derece dikkatli olması ve günlük hareketleri konusunda dikkatli davranmaları gerekir.

Bel Fıtığı Nedir?

Disk kayması olarak da adlandırılan bel fıtığı aslında omurganın içinde bulunan disklerin tamamen ya da kısmen kaymasından kaynaklanır. Görevini eskisi gibi yerine getiremeyen bu diskler ise omurgaya ve sinirlere baskı yaparak ağrıların daha da şiddetlenmesine neden olur. Genellikle yetişkinlerde görülen bu rahatsızlık, nadiren de olsa daha genç yaşlardaki kişilerde oluşabilir. Fizyoterapistler en uygun tedavi yöntemleri için hastaları yönlendirmekte ve rahatsızlığın tedavi edilebilmesi için gereken desteği de vermektedir.

Bel fıtığı, ameliyat olmadan önce mutlaka farklı tedavi seçenekleri ile de çözülebilir. Sürekli olarak muayenesine gelen ve uzmanların yönergelerini takip eden kişiler kısa süre içinde hastalığın üstesinden gelebilir. En çok şikâyet edilen nokta ise halsizlik ve bacaklarda oluşan titremelerdir. Sinirlerin yıpranması sonucu idrar kaçırma da görülebildiğinden dolayı hastalar son dakikaya kadar beklemekte ve tüm belirtiler ortaya çıktıktan sonra uzmanlara müracaat etmektedir. Ancak bu durumun son derece yanlış olduğu da herkes tarafından bilinir. Erken teşhis her zaman hayat kurtaracağından dolayı kişilerin zaman kaybetmeden uzmanlara görünmeleri fayda sağlar.

Kimlerde Görülür?

Bel fıtığı genellikle yetişkinlerde görülen bir rahatsızlıktır. İskelet gelişimini çoktan tamamladığından ve yaş ilerlediğinden dolayı diskte yıpranmalardan sıklıkla söz edilebilir. Genellikle 40 yaş ve üstü olan kişiler bel fıtığının ortaya çıkabileceği risk grubu arasında yer alır. Bel fıtığı oluşumunda elbette günlük rutinlerin de etkisi vardır. Hiç hareket etmeden oturan ya da şişmanlıkla mücadele eden kişiler omurgaya daha çok baskı yaptığından dolayı fıtık oluşumu da hızlanır. Günlük yürüyüşünü ya sporunu yapan, sigara kullanımı gerçekleştirmeyen ve ağırlık kaldırırken dikkatli olan kişilerde bel fıtığı oluşumundan bahsetmek çok da mümkün değildir. Bu sebeple bel fıtığı oluşmaması için kişilerin belli başlı unsurlara mutlaka dikkat etmesi gerekir.

Risk yaşı 40 ve üstü olduğundan dolayı bu yaşa gelen kişilerin spor yapmaya daha çok özen göstermeleri gerekir. Vücudun esnekliğini yeniden kazanmasına yardımcı olacak hareketler yapılmalı ve rutin olarak devam ettirilmelidir.

Evreleri

Bel fıtığı da diğer hastalıklarda olduğu gibi belli evreler ile ortaya çıkar. Başlangıç evresi ile ileri safha arasında pek çok evreden bahsetmek mümkün olabilir. Bel fıtığınız olup olmadığını, varsa hangi evrede olduğunu tespit edebilmeniz için en kısa sürede bir uzmana görünmeniz gerekir. Yapılan tetkikler sonucunda hastalık ile ilgili en temel bilgilere ulaşmak mümkün olur. Bu sayede de uzmanlar nasıl bir yol izlerler ise hastalığın daha çabuk kontrol altına alınabileceğini belirlerler.

Disk Dejenerasyonu

Bel fıtığı oluşumunda en etkili faktör disk dejenerasyonudur. Omurga içerisinde yerleşik olan ve yastık görevi gören bu disk zaman içinde aşınmalara neden olarak bel fıtığı oluşumu hızlandırır. Bu durum da zaman içinde bel fıtığının daha şiddetli bir hal almasına neden olur. Özellikle hastalık kontrol altına alınmaz ise bel fıtığı için çözüm cerrahiye kadar uzanabilir. Risk faktörleri arasında son derece etkili olan disk dejenerasyonunda en etkili husus ise ağır işlerde çalışmak olarak adlandırılabilir. Ağır işlerde çalışan ve bel bölgesine devamlı olarak baskılar uygulayan kişiler aşınmalara daha çabuk sebep olmakta ve hastalığın daha sancılı geçmesi ile karşı karşıya kalmaktadır. Bel fıtığı konusunda son derece etkili olan bu faktör nedeniyle bel fıtığının başlangıcından bahsetmek doğru olabilir.

Protrüzyon

Bel fıtığı oluşumunda etkili bir role sahip olan hususlardan bir diğeri ise protrüzyondur. Omurgada bulunan diskin aşırı zorlanması sonucu diskte kabarıklıklar meydana gelir. Bu kabarıklıklar ise protrüzyon olarak adlandırılır. Uzmanlar durumun teşhisini MR aracılığı ile koymakta ve sonraki süreç için değerlendirme yapmaktadır. Bu unsur nedeniyle bel fıtığı oluşumundan bahsetmek son derece doğrudur. Eğer MR testi sonuçlarınızda doktorunuz protrüzyon oluşumundan bahsediyorsa durumu kontrol altına alabilmek için uzmanların yönergelerini takip etmeli ve koşulları değerlendirmelisiniz. Aksi takdirde durum işin içinden çıkılmaz bir hal alır. Bu kabarıklıkların giderilmesi için farklı yöntemler uygulanabilir. Fizyolojik yapınız ve kabarıklığın durumu ise hangi tedavi yönteminin belirlenmesi gerektiğini yakından etkiler.

Ekstrüzyon

Omurganın içinde bulunan diskte belli miktarda sıvı yer alır. Sıvının taşması ve dış tabakayı yırtması sonucunda ekstrüzyon adı verilen durum ortaya çıkar. Diskin bağlantısı ise halen omurga ile bağlantısını sürdürür. Bel fıtığında son derece etkili olan bu durum, ağrıların başlamasına da aracı olur. Bu durum da yine MR aracılığı ile ortaya konabilmektedir. Uzmanlar tüm tetkikleri gerçekleştirdikten sonra taşma için ne gibi bir müdahalede bulunabileceklerini ortaya koyarlar. Duruma göre en uygun tedavi yöntemi belirlenir ve hasta kontrol altına alınır.

Bel fıtığı sürecinde titremelerin ya da sancıların artmış olduğu evreler arasında yer alır. Çok geç kalınmış bir evre değildir; ancak diskin de zarar görmesi gibi durumlarda cerrahiden bahsedilebilir.

Sekestrasyon

Son derece sağlıklı bir kemikten parçanın kopması durumuna sekestrasyon adı verilir. Bel fıtığı aşamasında kemik ya da diskten parçaların kopması durumunda bu durum oluşur. Cerrahinin mutlaka gerekli olduğu evrelerden biridir. Hastaya MR uygulandıktan sonra ne çaplı bir kopma yaşandığı tespit edilmekte ve bu duruma uygun olarak tedavi uygulanmaktadır. Cerrahi müdahale gerekiyor ise hastalara risksiz bir şekilde ameliyat gerçekleştirilmekte ve çok uzun sürmeyen ameliyatlar sayesinde eski haline getirilebilmektedir. Hasta bu süreçte olabildiğince dinlendirilir. Kısa bir süre sonunda ise hasta yeniden eski hareketlerine geri dönüş sağar.

Tedavisi

Bel fıtığı için farklı tedavi yöntemlerinden bahsedilebilir. İlk evrelerde şiddetli ağrılar olmadığından sert yatak tedavisi ya da ilaç tedavisi gerçekleştirilir. Bu tedaviler sadece disk yıpranmalarında gerçekleştirilir. Eğer diskte kopmalar ya da yırtılmalar meydana gelmişse hastanın eski gücüne kavuşabilmesi için mutlaka cerrahi müdahaleye başvurulur. Bu durum daha çok diskte kopmaların olduğu durumlarda gerçekleşir. Hastaların yüzde doksanlık bir kısmında halsizlik, kuvvetten düşme, bacaklarda titreme, idrar tutamama ya da belden aşağısının zaman zaman tutmaması gibi durumlardan söz edilebilir. Tedavi seçenekleri uzmanlar tarafından belirlenmekte ve gerekli görüldüğü takdirde cerrahi müdahale sağlanmaktadır. Pek çok kişi cerrahi müdahalelerin sakatlığa neden olduğuna inanır; fakat bu durumdan bahsetmek son derece yanlış olarak değerlendirilir.

İlaç Tedavisi

Bel fıtığı tanısı konmuş olan kişiler için ilaç tedavisinden bahsetmek mümkün olabilir. Oral yollar ile alınacak ağrı kesiciler ya da kas gevşeticilerin yanı sıra enjeksiyonlar da reçete edilebilir. Hastanın ağrı durumu ve ilaçlara göstermiş olduğu reaksiyonlar da ne tür ilaçlar kullanılacağı konusunda son derece etkili olabilir.

Ağrı kesici olarak sunulan ilaçlar, cerrahi gerektirmeyen kişilerde kısa süre içinde yanıt verebilir; ancak alerjik reaksiyona neden olabilecek ilaçların kullanılmaması gerekir. En önemli husus ise hastaların mutlaka doktor tarafından reçete edilmiş olan ilaçları kullanmasıdır. Ağrı kesici ilaçların yanında tahribattan kaynaklı sebeplere etki edecek ilaçların kullanılması da önemlidir.

Belli ilaçlar kabızlık, mide bulantısı, baş dönmesi ya da istifra neden olabilir. Bundan dolayı da kişilerin uzman kontrolü dışında ilaç kullanmamaları önerilir.

Kas Gevşetici İlaçlar

Bel fıtığı sorunu olan kişilere uzmanlar tarafından ilk evrelerde kas gevşetici ilaçlar reçete edilir. Bel bölgesine jel olarak uygulanan bu ilaçlar hastanın kısa bir süreliğine de olsa rahatlamasına olanak sağlar. Ancak bilinmelidir ki bu tür ilaçlar dozunda kullanılmalı ve kesinlikle aşırıya kaçılmamalıdır. Çünkü yüksek dozda jel kullanımı bel fıtığının hızlı bir şekilde tedavi edilmesine olanak sağlamaz. Hastaların mutlak suretle doktorlarının reçete ettikleri ilaçları almaları ve kullanım şekline uymaları tavsiye edilir. İçerisinde ağrı kesici etkisi de bulunan bu ilaçların yanı sıra farklı etkiye sahip olan jellerden de bahsedebiliriz. Uzun vadeli kullanım sağlayacak olan kişiler için uzmanlar tarafından daha etkili ve yan etkisiz ilaçlar reçete edilir.

Fizik Tedavi

  • Fizik tedavi, bel fıtığı tanısı konmuş olan kişiler için bir diğer tedavi yöntemidir. Hastalar ufak çaplı fizik tedavi hareketleri ile başlamakta ve daha sonrasında aktif bir tedavi çizelgesi çıkarılmaktadır. En yaygın fizik tedavi yöntemi spinal dekompresyon cihazı olarak bilinir. Bilgisayarlı bir sistem olan spinal dekompresyon cihazı, rahatsız olan diske baskı uygular ve ameliyata gerek kalmadan fıtığın iyileşmesine aracı olur. Genellikle ameliyat aşamasına gelmek üzere olan hastalara uygulanır. Tedavinin başarı yüzdesi ise %75 civarıdır.
  • Bir diğer fizik tedavi yöntemi dikey traksiyon cihazı olarak bilinir. Diske çekme uygulayarak diskin neden olduğu ağrıların giderilmesini sağlar. Aynı zamanda fıtığın tedavi edilmesi için kesinleşmiş fizik tedavi yöntemlerinden biridir.
  • Derin doku masajı sayesinde hastaların bel bölgesine derinden masaj uygulanır. Bel fıtığı tedavisinde kullanılan etkili yöntemlerden biri olarak bilinir.
  • Sıcak ve soğuk tedavi de yine fizik tedavide sıklıkla kullanılan yöntemler arasında yer alır. Sıcak, kan akışını hızlandırmak; soğuk ise yavaşlatmak için kullanılır. Bu tedavi sayesinde hastalığın tedavisi mümkün olabilmektedir. Hastaya buz kompresi yapmak için buz torbası ya da buna benzer jeller de reçete edilir.
  • Hidroterapi, su terapisi olarak da bilinir. Kasların gevşetilmesi için sıcak su ile uygulanır. Tedavinin amacı hem ağrıları azaltmak hem de fıtığı tamamen ortadan kaldırmaktır.
  • Ozon tedavisi aracılığı ile de bel fıtığını tamamen ortadan kaldırmak mümkün olabilir. Adalelerin gevşemesi için uygulanan bu yöntem sayesinde hasta kısa sürede günlük hayatına geri dönebilir.
  • Fizik tedavi egzersizleri de yine yaygın olarak kullanılan bel fıtığı yöntemleri arasında yer alır. Uzmanların önereceği egzersizlerin yapılması ile birlikte tamamen bel fıtığından kurtulmak mümkün olabilir.

Cerrahi

Bel fıtığında disk parçalanması oluşması ya da diskin içinde bulunan sıvının tamamen taşması sonucunda cerrahi müdahaleye başvurulur. Cerrahi müdahale, bel fıtığının tamamen ortadan kaldırılabilmesi için en kestirme yoldur. Hastalar ameliyat olduktan kısa bir süre içinde günlük hayatlarına geri dönebilir ve hareket kısıtlılıkları da ortadan kalkar. Sancısız ve acısız olan cerrahi müdahalelerin herhangi bir riski bulunmaz; ancak hasta ameliyata girmeden önce tüm tetkiklerin tam olarak yapılması gerekir. Anesteziye karşı uyumluluk, verilecek ilaçlara karşı ne gibi tepkiler verileceği ya da buna benzer pek çok nokta önem arz eder. Bu nedenle de cerrahi müdahaleyi son derece uzman ve çok vaka görmüş olan bir uzmanın yapması gerekir.

Mikrodiskektomi

Mikroskop aracılığı ile yapılan bel fıtığı ameliyatı olarak bilinir. Hastaya genel ya da lokal anestezi uygulanarak bu işlem rahatlıkla sağlanabilir. Hasta yüzüstü yatırıldıktan sonra bel kısmına küçük bir kesi açılır ve fıtığın olduğu bölgeye giriş sağlanır. Fıtığın çıkarılmasının ardından açılan bölgeye diskektomi işlemi uygulanır. Bu işlem de uygulandıktan sonra kesi kapatılarak ameliyat sonlandırılır.

Mikroskop kullanımı daha farklı fıtık türlerinde de uygulanabilir. Yani bu ameliyatta mikroskop kullanımı zorunlu değildir. Genellikle mikroskop kullanımı olmadan gerçekleştirilir. Hastalar yaklaşık olarak 6 saat sonrasında ayağa kalkabilecek vaziyete gelebilmektedir. Son derece başarılı olan bu ameliyat sayesinde bel fıtığından tamamen kurtulmak da mümkündür. Hastalara müşahede altında tutuldukları sürede ağrı kesici enjeksiyonlar uygulanır. Bu enjeksiyonlar sayesinde hastanın hastanede geçirdiği süre de oldukça rahattır. Taburcu olurken ise ilaçlar ve ağrı kesiciler reçete edilir. Düzenli muayeneler ise sonraki süreç için oldukça önemlidir.

Endoskopik Bel Fıtığı Ameliyatı

Artroskopik bel fıtığı ameliyatı olarak da bilinen bu ameliyat, bel fıtığı için ameliyat kararı alınmış tüm hastalara rahatlıkla uygulanabilir. Sadece uluslararası alanda sertifikası bulunan ve alanda uzman olan doktorlar bu ameliyatı gerçekleştirebilir. Bel fıtığı ameliyatı olan kişilerde hastalığın nüksetmesi gibi durumlarda da rahatlıkla uygulanabilecek çözümü kesin olan ameliyatlardandır. Hastalar için tüm tetkikler yapıldıktan sonra ameliyata başlanır ve hasta kısa süre içinde taburcu edilir. Bel bölgesinin yanı ve ortası olmak üzere iki farklı noktadan bu ameliyat gerçekleştirilebilir. Nedeni ise endoskopun tam bu noktadan geçiyor olmasıdır.

Yarım santimlik kesi açıldıktan sonra 4 mm çaptaki endoskop bölge içine sokulmaktadır. Bu bölgeye serum verilir ve ameliyatın net bir görüntü ile yapılabilmesi sağlanır. Bu aşamaya gelindiğinde içeride kamera ve ışıklandırma da bulunur. Hata payının en aza inmesini sağlayan ekipmanlar olarak aslında bunları sayabiliriz. Kameralar aracılığı ile bel içinde fıtıklaşmış olan alan özenle çıkarılır ve sonrasında radyofrekans aletleri ile kalan bölüm yakılır. Sıkılaştırılan ve yakılan disk işlevini yeniden görmeye devam eder.

İyileşme döneminin son derece kısa olması ve ameliyat sonrasında ağrı hissinin bulunmaması en büyük avantajlar arasında yer alır. Ameliyat biraz pahalı bir ameliyattır ve özel doktorlar tarafından yapılması gerekir.

Kauda Equina Sendromu

Kauda Equina Sendromu, sinir sıkışması anlamına gelir. Sinirin sıkışması ve iltihaplanmaya neden olması gibi durumlarda bu hastalık tablosu gelişir ve hastaların mutlaka ameliyat olması gerekir. Hastalar acilen ameliyata alınmadıkları durumda bacaklarda felç, mesane ya da bağırsak sorunu oluşabilir. Bu tür rahatsızlıklar kalıcı olacağından Kauda Equina Sendromu oluştuğunda hastaların mutlaka cerrahi müdahale için hazırlanması gerekir.

Bel Fıtığı Nedenleri

Bel fıtığı pek çok nedenden kaynaklanabilen bir rahatsızlıktır. Yaşa bağlı olarak deformasyonlardan ya da hareketsizliklerden kaynaklanabileceği gibi tamamen ağır kaldırmak ile de alakalı olabilir. Bu hastalığın nedenleri aşağıda yer almaktadır.

  • Sürekli olarak ağır yük kaldırmaya maruz kalan kişilerde bel fıtığı görülür. Mesai saatinin tamamında yük indirmek ya da kaldırmak zorunda olan kişilerde bel bölgesine baskı uygulanmakta ve bu baskı sonucunda omurganın içinde bulunan disk zarar görmektedir. Durum bu şekilde geliştiğinde ise bel fıtığı kaçınılmaz bir hal alır.
  • Yükleri doğru bir şekilde kaldırmamak, bel fıtığının en yaygın nedenleri arasında yer alır. Yerden ağır bir nesne alınacak ise önce yere eğilmeli ve tüm yükü bacaklara vererek yerden doğrulmalıdır. Böylece bele değil, bacağa baskı uygulanacağından dolayı bel fıtığı önlenmiş olur.
  • Hamilelerde bu durum şiddetli bir şekilde görülür. Bebeğin ağırlığının çok olması ya da ikiden fazla bebeğin karında taşınması duruma müsait nedenler arasında yer alır. Aynı zamanda çoğul gebeliklerde bebeğin karında kalma süresi uzadıkça bel fıtığı riski de artar.
  • Bir diğer önemli sebep şişmanlık olarak bilinir. Kilonun çok fazla olması ve bel bölgesinin bu ağırlığı taşıyamamasından dolayı bel fıtığı oluşabilir.
  • Aşırı derecede sigara kullanımı da bel fıtığını tetikleyen faktörler arasında yer alır. Bel fıtığına neden olan diskin sigara yüzünden tahrip olması ve görevini tam yapamaması da yine yaygın nedenler arasında görülür.

İntervertebral Diskin Yırtılması

Bel fıtığında en ileri problem diskin yırtılması ya da parça kopması olarak bilinir. Disk içerisinde belirli miktarda bulunan sıvı belli bir döneme gelindiğinde taşma yaparak diskin yırtılmasına neden olur. Bu durum da mutlaka cerrahi müdahale gerektirir. En önemli nedenler arasında bulunan disk yırtılmasının tespiti ise MR aracılığı ile gerçekleştirilir. Uzmanlar MR sonuçlarını değerlendirildikten sonra diskin ne derece yırtıldığını belirleyerek hangi cerrahi müdahalenin gerçekleştirilmesi gerektiğine karar verir. Bu nedenle disk yırtılması bel fıtığında en ileri safhalardan biri olarak değerlendirilir.

Bel Fıtığı Belirtileri

Her hastalıkta olduğu gibi bel fıtığı da belli belirtilerle ortaya çıkar. Hastaların bu belirtileri normal bir bel ağrısı ile karıştırdıkları ve uzmanlara başvurmadıkları da sıklıkla rastlanılan oldular arasında yer alır. Bu durum ise hastalığın zamanla ilerlemesine ve fıtığın çok daha ileri boyutlara ulaşmasına neden olur. Hastaların vakit kaybetmeden belirtileri fark ettikleri anda bir uzmana görünmeleri büyük fayda sağlar. Bel fıtığı en ileri safhalarda son derece sancıya neden olabilir. Bu sebeple riske dönüşebilecek tüm belirtilerin kısa süre içinde saptanması oldukça önemlidir.

Başlangıç Evresi

Bel fıtığının başlangıç evresi son derece risksizdir. Bu evrede hastaların fizik tedaviyle ya da ilaç tedavisi ile hastalığı yenebilmeleri mümkün olur. Bel fıtığında cerrahi müdahalenin gerekli olmadığı bu aşamada değişik belirtiler ortaya çıkar. Bu nedenle mutlaka bel fıtığından şüphelenmek gerekir. Hastaların göz önünde bulundurmaları ve mutlaka dikkate almaları gereken belirtiler ileride disk yırtılmalarına ya da kemik kopmalarına da neden olabilir.

Bel ve Çevresinde Ağrı

Bel fıtığının ilk evresinde en çok rastlanılan belirti bel ve çevresinde görülen ağrıdır. Belde normal dışında görülen ağrılar hastaya rahatsızlık vermeye başlar. Özellikle aşağıya doğru eğilmeler ya da uyur pozisyonda yaşanan ağrılar hastalığın habercisidir. Hastalar gece saatlerinde çok daha şiddetli ağrılar ile karşı karşıya kalırlar. Bunun temel nedeni ise uyku pozisyonunda basının daha çok olmasıdır. Belin ortasından başlayarak çevreye doğru yayılan ağrılar bel fıtığının kesin belirtileri arasında bulunur. Bu tür durumlar ile karşı karşıya kalan hastaların mutlaka MR çektirmeleri de tavsiye edilir. Bir diğer önemli husus ise hastaların kesinlikle ağır yük kaldırmamaları gerektiğidir. Ağırlık kaldırmaya devam etmek hem diskin daha çok zarar görmesine, hem de hastalığın ileri boyutlara taşınmasına neden olur.

Hâlsizlik

Halsizlik, bel fıtığının yaygın belirtileri arasında yer alır. Farklı hastalıklarda da halsizlik görülebildiğinden dolayı hastaların kesinlikle tetkiklerini yaptırmaları ve bel fıtığı olup olmadığından emin olmaları gerekir. Halsizlik kişide var diye kişide yer alan bel ağrısı bel fıtığı olarak tanımlanmamalıdır. Bu nedenle her halsizlik bel fıtığı olarak değerlendirilmemelidir. Şiddetli bel ağrınız varsa ve sürekli halsizlik hissediyorsanız uzman bir hekime danışıp MR sonucunuzu bekleyebilirsiniz. İlk evrede disk yırtılması olmadığından ilaç tedavisi ya da istirahat gibi basit teknikler ile sorun tamamen ortadan kaldırılabilir.

Bacaklarda Uyuşma

Bacaklarda uyuşma, genellikle bel fıtığı için şüphe duyulan ilk belirtiler arasında yer alır. Yürürken ya da otururken ortaya çıkan uyuşmalar belden aşağısının yeterli sinyali alamamasından kaynaklanır. İşlevini yitiren disk nedeniyle en çok uyuşma bacaklarda oluşur. Zaman zaman bel bölgesinde de uyuşmalara rastlanır. Eğer bacaklarınız devamlı olarak uyuşuyor ise ilk şüpheleneceğiniz hastalık kesinlikle bel fıtığı olmalı. Henüz ilk safhadayken gerekli tetkikleri yaptırarak hastalığınızın evresi ve tedavisi ile ilgili yardım alabilirsiniz.

Yürümede Güçlük

Bel fıtığı belirtileri arasında en çok bilinen faktörlerden biri de yürümede yaşanan güçlüklerdir. Bel bölgesine yapılan baskı sonucu diskin işlevini yerine getirememesi, zaman içinde yürümede zorlanmaya neden olur. Bel bölgesinde yaşanan ağrı ya da sızılar nedeniyle hastalar bacaklarını hareket ettirememekte ve eski performanslarını yerine getirememektedir. Bel bölgenizden kaynaklı yürüme zorluklarında hemen bir uzmana başvurmalı ve muayenenizi gerçekleştirmelisiniz. Yapılan ihmaller, hastalığın ileri derecelere uzanmasına neden olabilir.

İleri Evre

Bel fıtığında ileri evre, kesinlikle cerrahi yapılması gereken evre olarak bilinir. Hastalara bu gibi durumlarda çok daha farklı belirtiler eşlik eder. Geç kalınmış olan bel fıtığı teşhislerinde bu tür durumlara sık sık rastlamak mümkün olabilir. Hastaların bu durumda vakit kaybetmeden mutlaka bir uzmana başvurmaları ve MR çektirmeleri gerekir. MR sonuçlarında diskin ya da fıtığın durumu hızlı bir şekilde saptanabilmekte ve uygun tedavi yöntemleri de seçilebilmektedir. Alanında uzman olan doktorlar ise ileri safhada olan fıtıkları tamamen ortadan kaldırabilmektedir.

Bacaklarda Şiddetli Ağrı

Bel fıtığının ileri safhalarında hastalar şiddetli bacak ağrısı yaşar. Diskten kaynaklı ağrılar sadece bel bölgesine değil, belden aşağıya da vurmaya başlar. Bu gibi durumlar erken teşhisin konmadığı ve hastaların fıtıktan şüphelenmediği durumlarda ortaya çıkar. Müdahale için geç kalınmış hastalarda da bu tip durumlar ile karşılaşmak mümkün olabilir. Hastaların en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna giderek gerekli tetkikleri yaptırmaları gerekir.

Cinsel Sorunlar

Bel fıtığı ile karşı karşıya kalan ve ileri safhayı yaşayan kişiler cinsel sorunlar ile de karşı karşıya kalır. Bunun nedeni ise fıtık nedeniyle belin eski işlevini yitirmesi ve ağrıların da baş göstermesidir. Cinsel yaşamda tüm güç belden alındığından dolayı bu tip problemler ortaya çıkabilmektedir. Hastalar cinsel yaşam esnasında rahat edemezler ve bu durum zaman içinde cinsel isteksizlik gibi durumlara da yol açar. Erkek hastalarda cinsel sorunlar, kadınlara göre çok daha fazladır.

Yürüyememe

Bel fıtığı ortaya çıktığında yürüyememe gibi sorunlar da beraberinde gelir. Nedeni ise omurgada bulunan diskin zarar görmesi ve bacakların bu diskten kaynaklı ağrılar nedeniyle işlevini yapamamasıdır. Hastalar yürüyememe ya da bacaklarda ani halsizleşmeler yaşıyorsa %90 ihtimal ile bel fıtığı teşhisi konur. Bu durum bel fıtığının en ileri safhalarda olduğu anlamını taşır.

İdrar Kaçırma

İdrar kaçırma olarak bilinen sorun, bel fıtığından olabileceği gibi başka hastalıklardan dolayı da olabilir. Prostat bu hastalıklardan yalnızca biridir. Bel bölgesinde bulunan sinirler hem cinselliği hem de idrar yapmayı yakından etkiler. Bel fıtığı olan kişilerde idrar kaçırma sorunu yaşanabileceği gibi idrar yaptıktan sonra mesanede idrar kalması gibi durumlar da oluşabilir. Mesanenin sıkılıp bırakılması işlemi kişi tarafından sağlanırken belde bulunan sinirler devreye girer. Fıtık ise bu durumun engellenmesine neden olan unsurlar arasında yer alır.

Bel Fıtığı Teşhis ve Tanı Yöntemleri

Bel fıtığı uzman hekimler tarafından muayene sonucu ortaya çıkarılır. Elle muayenenin yanında gelişmiş teknolojik aletler sayesinde de tanı koymak mümkün olur. Uzmanlar gerekli tetkikleri yaptıktan sonra şüphelenilen evreye göre tomografi, diskografi ya da MR gibi cihazları da devreye sokabilir. Bu cihazlar ise hastalığın varlığı ya da evresi ile ilgili net bilgilerin ortaya konmasına yardımcı olur. Bel fıtığı ile mücadele eden kişilerin ileri evredeki rahatsızlıklarının da yine bu cihazlar aracılığı ile saptanması mümkündür. Hastalığın belirtilerini gözlemleyen ve şüphe duyan herkes uzmanlar tarafından muayene olarak rahatsızlığının giderilmesini sağlayabilir. Günümüz teknolojisi ile hastalığın tanısını koymak daha da mümkün hale gelmiştir.

Fiziki Muayene

Fiziki muayene, hastalara uzmanlar tarafından yaygınlıkla uygulanan yöntemler arasında yer alır. Elle muayenede hastaların kısıtlılık durumları, ağrı noktaları ve buna benzer şikâyetler değerlendirilir. Bunun sonucunda ise hastalığın hangi evrede olduğunun teşhisi konulabilir. İlk evrede olan hastalıkların teşhisi fiziki muayene ile mümkün olabilir; ancak diğer evrelerde hastaların bel kısmının ve fıtığının farklı cihazlar ile görüntülenmesi gerekebilir. Bunun için de ek cihazlara ihtiyaç duyulur. Bu tür cihazlar ise fıtığın tespitinin yapılmasında oldukça etkilidir. Fıtık teşhisi koyacak olan uzman eğer vakalar konusunda tecrübeli ise fiziki muayene sayesinde de fıtığın evresi ile ilgili bilgiler sunabilir. Önemli olan ne derece şikâyetin bulunduğu ve şikâyetlerin tam olarak hangi evreye denk geldiğinin tespitinin sağlanabilmesidir. Muayene esnasında hastaya birtakım hareketler yaptırılmakta ve vücudun ne tür reaksiyonlar verdiği saptanmaktadır.

Bilgisayarlı Tomografi

Bel fıtığı teşhisinde fiziki muayene yetersiz kalır ise ya da hastalığın çok daha ileri safhalarda olabileceğinden şüpheleniliyorsa bilgisayarlı tomografi devreye girer. X ışınlarının bölgeyi taraması sonucu bilgisayar üzerinden fıtık görüntülemesi yapılmaktadır. Doktorlar ekranlardan fıtığın durumu ile ilgili net bilgi edinebilir. Tomografi cihazı gri ve tonları ile bölgeyi boyamakta ve durum ile ilgili detaylı bilgi sunmaktadır. Bilgisayarlı tomografi net bilgiler sunmak için yeterli cihazlar arasında yer alır; ancak yetersiz olduğu noktada çok daha farklı teknolojik cihazlara da başvurulabilir. Hastaların durumunun tam olarak gözlenebilmesi için her cihazın ayrı önemi bulunur. Hangi cihazın hangi alanda bilgi verdiği de hastalığın evresi için oldukça önemlidir.

MR

Manyetik Rezonans Görüntüleme olarak bilinen MR, hastalıklı dokuların sağlıklı dokulardan ayrılabilmesi için kullanılan yöntemler arasında yer alır. Hem hamileler hem de bebekler için güvenli bir şekilde kullanılabilen yöntemler arasında yer alır. Anestezi cihazları sayesinde hareketsiz kalamayan ya da kapalı alanda duramayan kişilere uygulanabileceği gibi bebek ve çocuklara da uygulanabilir. Bel fıtığı teşhisinde önemli bir yeri olan MR sayesinde fıtığın yaşı, evresi ya da ne durumda olduğu gibi bilgilere ulaşılabilir. Son derece güvenli ve kesin bir yöntem olması ise uzmanlar tarafından kullanım sıklığını her geçen gün artırmaktadır. İleri safhadaki bel fıtıkları hakkında kesin bilgiye ulaşabilmek için rahatlıkla kullanılabilir. Diğer cihazlar gibi bebeklerin ya da çocukların vücuduna da hiçbir zararı bulunmaz.

EMG

Elektromiyograf adı verilen bir cihaz ile kasların ve dokuların kontrolünün sağlanması işlemine EMG adı verilir. Bu işlemden sonra alınan sonuçlar ise elektromiyogram olarak adlandırılır. Bel fıtığının teşhisinde önemli bir yeri olan EMG farklı kas ya da doku rahatsızlıklarında da güvenli bir şekilde kullanılabilir. Uzun süreli bir inceleme gerektiren EMG sabırlı ve özenli bir şekilde yapılır. Bu nedenle genellikle hekimler hastalarına randevu vererek bu işlemi uygular. Hastaların da fıtıkları ile ilgili net bilgi edinebilmeleri için bu aşamada son derece sabırlı olmaları gerekir.

İnceleme yaklaşık olarak 1,5 ile 2 saat arasında sürmekte ve deri iletkenliği önem arz etmektedir. Hastaların banyo yapması deri iletkenliğini artırır. Banyodan sonra ise losyon ya da krem gibi ürünler kullanılmamalıdır. Bir diğer önemli husus ise vücutta bulunan metal eşyaların çıkarılması gerektiğidir. Eğer EMG için hazırlanıyorsanız mutlaka üzerinizde bulunan metal eşyaları bir yakınınıza teslim edin.

Diskografi

Bel fıtığı teşhisi için yaygın olarak kullanılan cihazlar arasında yer alır. Hangi dokunun sağlam, hangi dokunun ise hasarlı olduğunun tespiti için bu cihaz kullanılır. Böylece uzmanlar hızlı bir şekilde görüntüleme yaparken dokuların ne derece zarar gördüğünü de tespit edebilir.

Bel Fıtığı Risk Faktörleri

Bel fıtığı, diğer rahatsızlıklarda olduğu gibi çeşitli risk faktörlerini de bünyesinde barındırır. Bu durumları taşıyan kişilerde ise bel fıtığının görülme olasılığı diğer kişilere oranla çok daha yüksektir. Hastaların yaşları, cinsiyetleri ya da taşıdıkları özellikle risk faktörleri olarak değerlendirilir. Bu gibi durumlarda ise ne derece yüksek fıtık oluşabileceği kolayca değerlendirilebilir. Risk faktörleri her zaman %100 sonuç vermeye yardımcı olmaz; ancak bir hastalığın süreci ya da evresi değerlendirilirken bu tür unsurlar mutlaka göz önünde bulundurulur.

Genetik

Bel fıtığı oluşumunda genetik oldukça önemli bir kavram olarak bilinir. Anne ya da babada bel fıtığı olması çocuklardan birinde olabileceği anlamını taşır. Elbette bu rahatsızlığın çocuklara kesin olarak geçebileceğinin bir kanıtı da bulunmaz. Genetik sadece anne ya da babadan değil, ailenin diğer bireylerinden de etkilenebilir. Örneğin dede, babaanne ya da anneanne gibi kişilerin de bu durum ile yakından ilişkisi bulunur. Pek çok uzman bu rahatsızlığın genetik bir faktör ile yakından ilgisi olmadığını söyler. Bel fıtığı tamamen kişilerin yaşam tarzı ve gün içinde yapmış olduğu hareketler ile doğru orantılıdır. Sigara içmek, ağır kaldırmak, şişmanlık ya da iş ile ilgili zorunluluklar bu hastalığı doğuran nedenler arasında yer alır. Belki şişmanlığı genetik faktörleri arasında değerlendirmek daha doğru olur. Aşırı kilolar bel tarafından taşınamadığından ve omurga diski zedelendiğinden dolayı bel fıtığı ortaya çıkar. İşte bu durum bel fıtığının etkili faktörleri arasında yer alır. Kısacası aile bireylerinden birinin şişman olması, çocuklardan birinin ya da birkaçının şişman olmasına neden olabilir. Bu durum da bel fıtığının oluşmasını tetikleyen risk faktörleri arasında yer alır.

Yaş

Yaş, bel fıtığı oluşumunda önemli unsurlar arasında yer alır. Nedeni ise iskeletin tam gelişmiş olması ve belli yaşamsal faaliyetler sonucunda bel fıtığının oluşmasıdır. Bel fıtığı her yaşta ortaya çıkabilecek bir hastalık değildir. Ancak nadir de olsa örneklerine rastlanır. Bu tür bel fıtığı örnekleri ise genellikle şişmanlık ile mücadele eden kişilerde görülür. Yaş unsuru göz önünde bulundurulduğunda 40 yaş ve üstü kesimden bahsedilebilir. Aşırı sigara tüketen ya da çok ağır işlerde çalışan kişiler yaşa bağlı risk faktörleri arasında yer alır. Hamallar ya da tüp taşıyan kişiler bu kategoride yer alır. Yaş faktörü bir kez daha ele alındığında yaşa bağlı yıpranmalardan da söz edilebilir. Belli hastalıklar nedeniyle sürekli hareketsiz kalan kişiler risk faktörleri arasında önemli bir yer tutar.

Obezite

Bel fıtığını oluşturan risk faktörleri arasında en yaygın olanı şişmanlık ile mücadele halinde olan kişilerdir. Yürümede ya da hareket etmede zorlanan kişiler, bel fıtığı ile sık sık karşı karşıya gelir. Şişman bir vücudu kalça ya da bel bölgesi bir süre sonra taşıyamamakta ve bel fıtığı oluşumu gerçekleşmektedir. Bu tip kişiler diyet listeleri uygulayarak zayıflayabilmekte ve sonrasında uygun tedavi yöntemleri ile iyileşebilmektedir. Bu durumda en önemli unsur ise şişmanlığın tedavi edilmesi gerektiği olarak da bilinir. Obezite ortadan kaldırılmaz ve şişmanlık için gerçekten uygun tedavi yöntemleri bulunmaz ise bel fıtığı tedavi edilse dahi yeniden ortaya çıkabilir. Bu gibi durumlarda farklı metotlara başvurulur; ancak bu metotların da ne kadar başarılı olabileceği tartışmaya açık konular arasında yer alır.

Sigara İçmek

Sigara kullanımı, sadece beyinde değil diğer organlarda da tahribata yol açar. Bel bölgesinde bulunan diskin aşınmasında sigaranın da etkisi oldukça büyüktür. Aşırı sigara kullanımı gerçekleştiren kişiler ise bu noktada yüksek risk kategorisinde yer alır.

Mesleki Faktörler

Bel fıtığı için önemli risk faktörleri arasında mesleklerden de bahsedilebilir. Ağır yükler taşıyarak çalışan kişilerde bel fıtığı daha fazla görülür. Bu durumun temel nedeni ise sürekli taşınan ağırlıkların bel bölgesine basınç uygulaması ve belli bir süre sonunda diskte sıkışmalar meydana gelmesidir. Omurgada eğrilmeler ya da dik yırtılması da bu durumu ortaya çıkarır. Disk tahribatları zaman içinde hareketlerin kısıtlanmasına ya da hastaların vücut işlevlerini yerine getirememesine de neden olur. Bir diğer önemli husus ise ağırlığın ilk evreyi meydana getirmesi, hastaların bu durumu ihmal etmeleri sonucunda da daha ileri safhaların ortaya çıkmasıdır. Eğer ağır yükler kaldırmak durumunda iseniz bel fıtığının oluşmaması için ağırlık kemerleri kullanarak hastalığın hiç oluşmamasını sağlayabilir, riskleri ortadan kaldırabilirsiniz.

Gebelik

Gebelik, bel fıtığı için önemli risk unsurları arasında yer alır. Karında taşınan yük kalçalara ve bele bası uyguladığından dolayı bel fıtığı oluşumu hızlanır. Çoğul gebeliklerde ise bu duruma daha sık rastlanır. Hastaların yürüme konusunda sorun yaşamaları, bacak titremeleri ya da bacak halsizlikleri çok sık görülür. Bebeğin doğuma geç kalması ise hastalığı daha da hızlandırır. Doğum için evresini tamamlamış olan bebekler bu gibi durumlarda sezaryen tekniği ile alınabilmekte ve hastanın daha rahat koşullarda tedavi görmesi sağlanabilmektedir. Fıtığın çok ileri aşamalarında bu operasyon daha çok yapılır. Bebeğin olması gerekenden ağır olması da yine bel fıtığı riskini artıran unsurlar arasında yer alır. Bu durumda hekimlerin her noktada yeterli gözlemi yapması ve durumu yakından takip etmesi gerekir. MR ise rahatsızlığın saptanabilmesi için hamilelik esnasında bile rahatlıkla kullanılabileceği teknikler arasında yer alır. Hem anne hem de bebek güvenli bir şekilde muayene edilebilir.

Bazı Fiziksel Hareketler

Bel fıtığının risk faktörleri arasında bazı fiziksel hareketlerde yer alır. Bunlar ise bilinçsizce yapılan spor aktiviteleri olarak değerlendirilebilir. Örneğin bir fitness salonunda ham vücut ile halter kaldırmak ya da buna benzer beli zorlayan nesneler ile çalışmak bel fıtığını tetikler. Hastaların bu tip aktivitelerden kaçınmaları ve rahatsızlık ile karşı karşıya kalmamak için her türlü çabayı göstermeleri tavsiye edilir. Hastalar yüksek risk taşıyan grupta olduklarından dolayı dikkat etmeleri oldukça önemlidir. Yatakta yatılan pozisyon bile bel fıtığı ile yakından ilişkili olan unsurlar arasında yer alır.

Bel Fıtığı Komplikasyonları

Her hastalık gibi bel fıtığı da belli komplikasyonlara neden olur. Bel fıtığı rahatsızlığı ile karşı karşıya kalmış olan kişilerin büyük bir kısmında bu komplikasyonlardan bahsedilebilir. Bel bölgesinde yaşanan ağrılar, bacaklarda görülen uyuşmalar ya da idrar kaçırma gibi nedenler komplikasyonlardan sadece bazıları olarak bilinir. Hastaların kaçınması ya da kesinlikle yapmaması gereken hareketler bel fıtığına neden olduğu gibi değişik komplikasyonların gelişmesine de neden olur. Cinsellik, idrarda birikme, eşya taşıyamama, yürümede yaşanan zorluklar ya da buna benzer diğer faktörler ise komplikasyonlar arasında sayılabilir.

Cinsel Problemler

Cinsel problemler, bel fıtığı sorunu olan kişilerin en çok şikâyet ettiği durumla arasında yer alır. Özellikle orgazm olamama ya da cinsel isteksizlik gibi sorunlar bel fıtığı ile yakından alakalıdır. Bel bölgesinde bulunan sinirler, cinsel isteğin uyarılmasında da son derece etkilidir. Bu nedenle hastalık tevdi edilmez ise hastalar bu sorunlar ile ömürlerinin sonuna kadar mücadele etmek durumunda kalacaktır. Cinsel hayattan soğuma ya da buna benzer faktörler hastalar tarafından sıkça belirtilen şikâyetler arasında yer alır.

Bel fıtığı olan hastalar cinsel aktivitelerde bu bölgeyi etkili bir şekilde kullanamaz. Özellikle sinirler uyarılmadığı için kadınlarda ıslanma ya da erkeklerde sertleşme sorunları ortaya çıkar. Bu tip durumlar ile baş başa kalınmaması için ise kişilerin kısa bir süre içinde mutlaka muayene olması ve tedavisini yaptırması gerekir. Aksi takdirde cinsellik ile ilgili çok daha büyük sorunlar ortaya çıkabilir.

Felç

Felç, bel fıtığı tedavi edilmediği takdirde oluşabilecek en büyük sorundur. Bel bölgesinde bulunan sinirler hareket kabiliyetini yakından etkiler. Her geçen gün diskin daha çok tahrip olması ya da yerinden çıkması gibi durumlar ise felci de beraberinde getirir. Bu nedenle hastalara zamanında müdahale edilmesi oldukça önem taşır. Cerrahi müdahale gerekliyse hastaların aksini düşünmeden hemen tedavilerini uygulatmaları önerilir. İlaç tedavisi ya da fizik tedavi ileri safhalardaki bel fıtıkları için yararlı olmadığından cerrahi müdahale şarttır. Bu durum ise tamamen uzmanlar tarafından karar verilecek bir husus olarak değerlendirilir. Eğer uzmanlar sadece cerrahi ile felç durumundan kurtulmanın mümkün olduğunu savunuyor ise bu yönteme başvurulması gerekir.

Bel Fıtığı Nasıl Önlenir?

Bel fıtığı hiç oluşmaması sağlanabilecek hastalıklar grubunda yer alır. Hastaların mutlaka kendilerine önerilen hususları yerine getirmeleri ve yaşamlarını belli bir düzene sokmaları gerekir. Alkol ya da sigara gibi zararlı maddelerden uzak durmanın yanı sıra spor yapmak da yararlı olacaktır. Hastalar aynı zamanda yaşam kalitelerini yükselterek ve kas gelişimlerini destekleyerek de hastalığın önüne geçebilir. Uzmanlar durumun genetik olmadığını savunduğundan kişiler kendilerini şanslı hissedebilir. Özellikle önüne geçilebilecek bir rahatsızlık olması da şans yüzdesini yüksek oranda artırır.

Ağır Yük Kaldırmama

Bel fıtığı oluşumunu engellemenin en etkili yolu ağır yük kaldırmamaktan ya da doğru bir şekilde yük kaldırmaktan geçer. Bacak bölgesine ağırlık vererek yük kaldırmayı öğrenmek rahatsızlığın önüne geçebilmek için ilk ve en önemli unsurdur. Yerde bulunan bir ağırlığın önce kavranması ve sonrasında kaldırılması gerekir. Bunun için ise;

  • Önce yükün arkasına geçin ve tuvalet pozisyonuna geçin.
  • Yükü tam arkasından olacak şekilde kavradıktan sonra tüm yükü bacaklarınıza vermeye çalışın.
  • Bu işlemin ardından belinizi değil, bacaklarınızı zorlayarak yükü kaldırın.
  • Kaldırdığınız yük ile birlikte tamamen ayağa kalkın; ancak doğrulurken de yükü belinize vermekten kaçının.
  • Kucağınızda taşıyabileceğiniz yükler taşımaya özen gösterin.
  • Sırtınıza yüklemek yerine birinden yardım isteyin ve iki kişi birlikte bacak bölgesine ağırlık vererek taşımaya devam edin.
  • Boyunuzu ve kilonuzu aşan yükleri tek başınıza taşımaktan mutlaka kaçının.
  • Çocuklarınızı kucağınıza alıştırmak, uzun vadeli kucak eylemini beraberinde getirir. Bu durum da olası fıtık anlamına gelir. Bu tür durumlar ile karşılaşmak yerine onları daha küçük yaştan yataklarında uyumaya alıştırmanız fayda sağlar.

Bel fıtığı olmak istemiyorsanız; ancak iş yerinizde devamlı olarak ağır malzemeler taşımak zorundaysanız, mutlaka bir ağırlık kemeri kullanmayı deneyin. Bunu alışkanlık haline getirmeniz sağlığınızın da korunmasına yardımcı olacaktır.

Doğru Fiziksel Egzersiz

Egzersizler fıtık oluşumunun önüne geçmede oldukça etkilidir. Tabii ki ne tür egzersizler yapıldığı da büyük önem arz eder. Fiziksel egzersizler yapmak istiyorsanız tüm vücudunuzu aynı oranda çalıştıracak egzersizleri tercih etmeye çalışın. Pilates ya da jimnastik gibi sporlar tüm vücudu aynı oranda çalıştırdığından dolayı hastalığın önüne geçmeye yardımcı olur. Doğru fiziksel egzersizler sadece bel fıtığını değil, daha farklı hastalıkların önlenmesine de yardımcı olur. Bu sebeple de pek çok uzman kişilere en uygun egzersizlerin yapılması konusunda uyarılar gerçekleştirir. Vücudu ısıtmadan egzersiz uygulamak da yapılabilecek yanlışlar arasında yer alır. Tüm vücudun ısındığından emin olduktan sonra egzersiz yapmaya geçmeli ve vücut sonrasında çalıştırılmalıdır. Hatta en önemli unsur olarak bu durumdan bahsedilebilir. Ham vücut ile aniden yapılabilecek hareketler bel fıtığı oluşumunun yanı sıra çok daha tehlikeli rahatsızlıklara neden olabilir.

Sağlıklı Vücut Pozisyonları

Bel fıtığı oluşumunun engellenmesinde en önemli unsur sağlıklı vücut pozisyonları olarak bilinir. Bu pozisyonlar uykuda daha çok etki eder. Kişilerin hem fıtık oluşumunu engellemesi hem de fıtık rahatsızlığı ile mücadele edebilmesi için belli pozisyonlarda uyuması gerekir. Bu pozisyonlar hem kan basıncını dengelemekte hem de fıtık oluşumunu engellemektedir. Bu pozisyonlar ise aşağıdaki gibidir.

  • Bel fıtığı olan kişilerin sancı çekmemeleri için sırt üstü pozisyonda ve bellerine uygun bir yastık ile yatmaları son derece uygundur. Hastalar bu şekilde yattıklarında ağrı ya da acı hissetmezler. Bu durum aynı zamanda solunumun düzenlenmesine de yardımcı olur.
  • Bel fıtığı için bir diğer alternatif ise sol yan pozisyondur. Vücudu çok fazla bükmeden yatmak bel fıtığı nedeniyle oluşabilecek ağrıların önüne geçmeye de yararlı olur. Hastalar sağ taraflarına yan yatarak da önlem alabilirler.
  • Bel fıtığı oluşumunu engellemek için ise yüzüstü yatmak son derece tehlikelidir. Kişiler tüm gece yüzüstü yattıklarından dolayı ani kalkışlarda bel tutulmaları ile karşı karşıya kalabilir. Bu durum hastalığın seyri açısından oldukça önemlidir.

Sık Sorulan Sorular

Bel fıtığı oluşumunun engellenmesi ya da bel fıtığının en iyi şekilde tedavi edilebilmesi için hastaların sormuş olduğu belli sorular bulunmaktadır. Bu sorular karşılığında tedavi ile ilgili detaylı bilgiler edinebilir ya da hastalık süreci ile ilgili merak ettiklerinizi karşılayabilirsiniz. Sorular ve detaylı cevapları aşağıda sizler için paylaştık.

Hastalığın Kalıcı Bir Tedavisi Var Mı?

Bel fıtığı, kalıcı olarak tedavi edilen bir hastalıktır. Fizik tedavi yöntemlerinin yanı sıra ilaçlarla tedavi edilebilir. Eğer hastaların fıtıkları ileri bir dereceye varmış ise cerrahi müdahale yöntemlerinden biri tercih edilebilir. Hastaların az bir kısmında cerrahi müdahale söz konusudur; ancak daha ileri safhalar için de bu durum gereklidir.

Kalıcı tedaviler arasında yer alan cerrahi müdahale sonucu hastalık yeniden nüksedebilir. Bu durum genellikle şişmanlık ile mücadele eden kişilerde geçerlidir. Kişiler şişmanlık nedeniyle bel fıtığına maruz kalmakta ve bu hastalık cerrahi müdahale ile iyileştirilir. Sonrasında ise kilo veremeyen ve ameliyat olan kişilerde yeniden fıtık oluşumuna rastlanır. Fıtık tedavisinden önce kişilerin zayıflamaya teşvik edilmesi ve bu teşvik sonucunda hastanın başarılı olması son derece önemlidir. Bel fıtığı kesin olarak tedavi edilmezse ileride çok kalıcı hasarlara neden olabilir. Felç ise bu durumun en kötü örnekleri arasında yer alır.

Hastalık Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Bel fıtığı tedavi edilmediği takdirde hastalar pek çok rahatsızlık ile karşı karşıya kalabilirler. Bu durumlar arasında ise yaygın olarak felç görülür. Sinir sıkışması sonucu hastanın belden aşağısı eski işlevlerini yerine getiremez hale gelebilir. Bu durumun temel nedeni ise tüm sinirlerin bel bölgesinden geçiyor olması ve burada olan her şeyin beyin aracılığı ile diğer bölgelere iletilmesidir. Hastalık tedavi edilmez ise de bacaklara sinyal gitmediğinden kalıcı hareketsizlik olarak bilinen felç durumu meydana gelir.

Bir diğer önemli unsur ise cinsel sorunlardır. Cinsel sorunlar, zaten bel fıtığı ile mücadele eden kişilerde yaygın olarak görülür. Hastalık tedavi edilmediği takdirde ise bu durum daha da ileri safhalara taşınır. İşte bu noktada cinsel isteksizlik, cinsel görevleri tam olarak yerine getirememe ya da iktidarsızlık gibi problemlerden bahsedilebilir. Cinsel işlevler hem kadın hem de erkekte bel bölgesi destekli olarak çalışır. Orgazm olabilmek ya da sertleşip boşalabilmek için gerekli olan tüm sinirler de belde yer alır. Sinirler ile birlikte disk de zedelendiğinden dolayı kalıcı cinsel sorunlardan bahsedilebilir.

Hastanın Yatağı Ve Yatış Pozisyonu Nasıl Olmalı?

Bel fıtığı olan kişilerin yataklarında nasıl uyudukları hastalığın seyri açısından oldukça önemlidir. Hastanın sırt üstü pozisyonda yatması ağrılarının azalmasına neden olabildiği gibi rahat bir uykuya da aracı olur. Bel için tasarlanmış ve üretilmiş ortopedik yastıklar beli desteklemek için uyku esnasında kullanılabilir. Hastalar sırt üstü pozisyonda yatmakta zorlanıyor ise sağ ya da sola dönük olarak da uyuyabilir. Bel bölgesini çok germeden ya da bükmeden sağlanan uyku pozisyonları ise oldukça etkilidir. Bir diğer önemli unsur ise kesinlikle yüzüstü pozisyondan uzak durulması gerektiğidir. Yüzüstü yatışlarda hastaların bel tutulmaları ya da ağrıları çok daha hızlı bir biçimde artar. Bu da bel fıtığının her geçen gün daha da artmasına neden olur.

Hasta, Araç Kullanabilir Mi?

Bel fıtığı yaygın olarak şoförlerde görülür. Sürekli oturan ve hareketsiz kalan bu meslek grubundaki kişiler yanlış oturmadan dolayı da hastalık ile karşı karşıya gelebilir. Bel fıtığı olan kişilerin araba kullanması sakıncalıdır; ancak bu bir meslek ise ve mutlaka kullanılması gerekiyor ise kişilerin belli unsurlara dikkat etmesi gerekir. Sert koltuklar oldukça önemlidir. Sert koltuk kullanımı sağlanamıyor ise kişilerin oturdukları alanı sertleştirmeye yarayacak bir platform kullanmaları faydalı olabilir. Araç kullanımı gerçekleştirecek olan kişiler için bir diğer önemli unsur ise pedallara basarken ayakların gergin olmaması gerektiğidir. Yani pedallara ve direksiyona yakın bir mesafede oturmak her zaman avantaj sağlar.

Bel fıtığının temel kaynağı hareketsizlik olduğundan hastaların boş zamanlarında spor yapmaları tavsiye edilir. Fizik tedavi için verilen egzersizler, ilaç kullanımı ve buna benzer pek çok unsur hem hastalığın ilerlemesini durdurmakta hem de hastaların araç kullanımına olanak sağlamaktadır.

Bel fıtığı hastalığı ile mücadele içindeyseniz; ancak mecburen araç kullanmanız gerekiyorsa;

  • Olabildiğince hareketli olmaya çalışın.
  • Sabahları ya da akşam saatlerinde yapacağınız fiziksel hareketler oturduğunuz sürede çok daha az ağrı çekmenize aracı olur.
  • Tedavinizi aksatmayın ve mutlaka doktorun yönergelerini takip edin.
  • Eğer cerrahi müdahale gerekiyorsa ameliyatınızı olun. (Bu durum ilerleyen dönemlerde felç kalma riskini ortadan kaldırdığı gibi sizin araç kullanımınızı tam olarak sağlayabilmenize de olanak tanır.)
  • Araç kullanımı sizin mesleğiniz ise boş kaldığınız vakitlerde ya da evde oturmak yerine hareketli spor aktivitelerine katılarak hastalığınızın çok daha hızlı bir biçimde iyileşmesine olanak sağlayabilirsiniz.

Bel Fıtığı Şüphesiyle Hangi Kliniğe Gidilmeli?

Bel fıtığı hastalığından şüphelenen ya da kesin olarak tanı koydurmak isteyen kişiler için alternatif 4 bölüm bulunur. Genel cerrahi, ortopedi, nöroloji ve fizik tedavi bu bölümleri oluşturur. Hastalar genellikle ortopediye gider ve bu bölümde yapılan teşhisler sonucunda diğer bölümlerden uygun olanına sevk edilir. Ortopedi daha çok hastalığın ilk evreleri ile ilgilenmektedir. Fizik tedavi için de aynı bilgilerin verilmesi doğru olur. Genel cerrahi ve nöroloji ise işin cerrahi olan boyutu ile ilgilidir. İleri safhalardaki bel fıtıkları için cerrahi gerekli görüldüğünden nöroloji ve genel cerrahi devreye girer. Çok daha kapsamlı cihazlara hâkim olan ve hastalığı kökten çözebilen bu birimler teknolojinin gelişmesi ile birlikte daha da profesyonelleşmiştir. Eğer belirtileriniz hafifse ve bel fıtığından şüpheleniyorsanız ilk gideceğiniz birim ortopedi olmalı. İleri dereceye varabilen belirtilerden şüpheliyseniz genel cerrahi ya da nöroloji birimine başvurarak detaylı bilgi edinebilirsiniz.

Bel Fıtığı Hastaları Polis Olabilir Mi?

Bel fıtığı hareketleri kısıtlayan bir hastalık olarak bilinir. Yürümenin yanı sıra koşmak ya da buna benzer diğer aktivitelerin yapılmasına da engel olan rahatsızlık grubunda bulunur. Polis olmak ise çeviklik ve atılganlık gerektiren bir meslektir. Yani bel fıtığı temelde bu mesleğin karşısında durur. Hastaların hangi evreye ait bir bel fıtığına mensup oldukları da oldukça önemlidir. Eğer sınavlardan çok kısa bir süre önce bel fıtığı ameliyat geçirilmiş ise bu meslek grubunda yer almak zorlaşır. Ancak bel fıtığı tedavisi tamamlandıktan ve hastalık tamamen ortadan kaldırıldıktan sonra bu meslek için hazırlıklar yapılır ise bir sorun ortaya çıkmaz. Polis olmak isteyen kişinin hareketlerinde bir kısıtlılık söz konusu olmaması en büyük nedenlerden biridir.

Eğer polis olmak istiyorsanız, bel fıtığınız varsa; ancak ilk evrede ise önce tedavinizi yaptırmalı ve sonrasında şansınızı denemelisiniz. Fakat bel fıtığınız ileri evrede ise ve cerrahi müdahale gerekiyorsa tüm tedavilerinizi bitirmeli ve tamamen iyileştikten sonra devam etmelisiniz.

Ameliyatın Riskleri Nelerdir?

Bel fıtığı ameliyatının riskli olduğu pek çok hasta tarafından düşünülür. Hatta çok eski dönemlerde bel fıtığı ameliyatı nedeniyle hayatını kaybeden ya da sakat kalan kişilerin sayısı da oldukça fazladır. Ancak zaman içinde teknolojinin gelişmesi ve çok daha profesyonel cihazların ortaya çıkması ile birlikte ameliyatlar en risksiz hale getirilmiştir. Eğer ameliyatınız zorunluysa ve cerrahi müdahaleye mutlak suretle tabi tutulmanız gerekiyorsa operasyona girmenizde herhangi bir sakınca söz konusu değil. Çünkü mikrocerrahi adı altında tüm işlemler risksiz bir şekilde yapılabiliyor. Hekimler kameralar aracılığı ile kesiklerin içine müdahale edebiliyor ve fıtıkları yerinden çıkarabiliyor. Tüm bu işlemler ise kısa bir zaman dilimi içinde gerçekleşiyor.

Riskin yüzde 1 ihtimal olarak bilindiği bel fıtığı ameliyatlarında kadın ya da erkek fark etmeksizin başarı elde edilebilir. Eğer ölüm ihtimalinden korkuyorsanız, geçmiş dönemlere kıyasla risk çok düşük bir ihtimal olarak değerlendirilebilir.

Bel Fıtığı Hastasının Gebe Kalmasının Bir Sakıncası Var Mı?

Bel fıtığı bele baskı uygulanması sonucu ortaya çıkar; ancak gebelik durumunda karın bölgesinin ağırlaşması nedeniyle de hastalık ileri safhalara varabilir. Bu rahatsızlık genellikle gebelik kaynaklı da oluşabilir. Fakat gebe kalmak isteyen kişilerin daha ileri evreler ile başa çıkmak durumunda kalmaması için önce tedavisini yaptırması, sonrasında gebeliğe hazırlanması daha doğru olur. İlk evredeki bir fıtık, gebelik ilerledikçe bebeğin uygulamasından dolayı daha artar. Özellikle çoğul gebeliklerde bu tür durumlara daha sık rastlanır. Bu durum da temelde çok daha şiddetli ağrıların oluşmasına neden olur. Bu ağrıya dayanamayan kadınların büyük bir kısmı bebeği sezaryen yöntemi ile aldırmakta ve hastalıktan büyük oranda kurtulmaktadır. Fakat ne yazık ki hastalık doğumdan sonra annenin çok daha zor durumlar ile karşı karşıya kalmasına neden olabilir.

Bel Fıtığı Hastanın Cinsel Yaşamını Nasıl Etkiler?

Bel fıtığı cinsel hayatı ilk evreden olumsuz etkileyen faktörler arasında yer alır. Bu aşamada bel ağrıları ve sızlamalar rahatsız edicidir. Hatta ilişki esnasında yapılabilecek yanlış hareketler hastanın çok daha ciddi sorunlar ile karşılaşmasına neden olabilir. Hasta bir kadın ise cinsel ilişki esnasında sırt üstü yatması ve bel altından destekleyici yastıklar kullanması önerilir. Eğer erkek ise hastanın sırt üstü pozisyonda olması ve sert bir yatak tercih etmesi tavsiye edilir.

Bel fıtığının ileri safhalarında ilişki durumunda daha büyük sorunlar söz konusudur. Kadınlarda ıslanma adı verilen durum zorlaşırken erkekler penis sertleşmesi hususunda problemler yaşayabilir. Bu durum her iki kişi için de büyük sorunlar anlamına gelir. Bel fıtığı fark edildiği ya da tanısı konulduğu anda hastaların mutlaka tedavi sürecine başlamaları tavsiye edilir. Aksi takdirde ileriki dönemlerde çok daha dönülmez cinsel sorunlar ile karşılaşılabilir.

Lazer İle Tedavinin Riskleri Nelerdir?

Bel fıtığı tedavisi için lazerin tercih edilmesi yaygındır. Çünkü diğer ameliyatlarda olduğu gibi lazerli tedavilerde hastalara herhangi bir kesi uygulanmaz. İğneler yardımı ile fıtık bölgesine girilmesi sonucunda fıtığa direkt olarak giriş yapılmakta ve sonrasında fıtık küçültülerek yok edilmektedir. Bu durumun en büyük avantajı ise kesikler açılmadan tedavinin tamamlanabilmesi olarak adlandırılır.

Tedavi sürecinde iki farklı riskten söz edilebilir. Bunlardan birincisi hastanın enfeksiyon kapması olasılığıdır. Diğeri ise lazerin fıtık dışındaki bölgelere temas etmesi sonucu oluşabilecek hasarlar olarak bilinir. Lazer ameliyatının bu nedenlerden dolayı mutlaka steril ortamlarda ve uzmanlaşmış olan bir uzman tarafından yapılması önem taşır. Eğer lazer ameliyat olmak istiyorsanız bu alanda çok vaka görmüş ve lazer ameliyatı açısından referansları kuvvetli olan kişilerle temasa geçmeniz büyük fayda sağlar.

Bel Fıtığı Yalnızca Dinlenerek Geçer Mi?

Bel fıtığının dinlenerek geçmesi çok söz konusu değildir. Çünkü hareketsizlik de bel fıtığını tetikleyen unsurlar arasında yer alır. Hastaların belli egzersizler ile desteklenmesinin yanında mutlaka terapilere yönlendirilmesi gerekir. Özellikle sıcak su ile yapılacak terapiler her zaman olumlu sonuçlar verir. Kas gevşetici kremler kullanılması ya da hastanın sert yatak ile tedavi görmesi de hastalığın tamamen ortadan kaldırılmasında etkilidir.

Bel Fıtığında Cerrahi Tedavi Neyi Amaçlar?

Bel fıtığında cerrahi müdahalelerin temel amacı hastalığın tamamen ortadan kaldırılmasını sağlamaktır. Hastaların başvurabileceği farklı cerrahi müdahalelerden söz edilebilir. Özellikle lazer tedavisi bu noktada kesin sonuç verir. Hastanın iyileşme sürecinden sonra yine aynı faktörlere maruz kalması ise hastalığın nüksetmesine neden olabilir. Mesela obezite tedavisi gördükten sonra fıtığı iyileşmiş bir kişinin yeniden şişmanlaması sonucu fıtık yineleyebilir. Ya da fıtık tedavisi sonrası hamile kalan bir kadında karın bölgesinden kaynaklanan baskılar fıtık başlangıcı sayılabilir. Cerrahi müdahale ne şekilde olursa olsun hastalık ortadan tamamen kaldırılmış olsa bile hastalar yine risk grubuna dâhildir.

Bel Fıtığı Tedavisinde Kullanılan Ağrı Kesiciler Ne Kadar Etkilidir?

Bel fıtığı tedavisinde hastalara ağrı kesici ilaçlar reçete edilir. Bu ilaçlar yalnızca ilk evrede işe yararken ileri evrelerde çok da büyük bir sonuç ortaya koymaz. Bu nedenle ileriki dönemler için farklı metotların uygulanması gerekebilir.

Hastalık, Hastaların Sosyal Hayatını Ve İş Hayatını Nasıl Etkiler?

Bel fıtığı kişilerin hem iş hem de sosyal hayatlarını olumsuz etkileyen hastalıklardan biridir. Özellikle uzun yıllar bu hastalıkla mücadele eden kişiler vücut işlevlerinin bozulması nedeniyle pek çok işini yapamaz hale gelir. Bel destekli olarak gerçekleştirilen tüm işler ise bu duruma dâhildir. Araç kullanmak, ofis masasında oturmak ya da buna benzer pek çok unsur kişiler için son derece sancılıdır. Bu durumun önüne geçmek için ise tedavi şarttır.

Bel Fıtığı Nasıl Anlaşılır?

Bel fıtığını anlamanın kesin yolu görüntüleme tekniklerinden geçse de başlangıç aşamasında belirtiler üzerinden yürümek mantıklı olacaktır. Bel fıtığı, fıtığın çapına ve temas bölgesine göre değişen; baskı uyguladığı unsurlara göre de şiddetlenen çeşitli belirtiler verir. Bel fıtığı şüphesi taşıyanların şu belirtileri kendisinde araması gerekmektedir:

  1. Kalça ve bacak ağrıları ile kol ve omuz ağrıları en net belirtidir. Fıtığın konumlandığı noktaya göre de bu iki gruptan birisinde şiddetli ağrılar ortaya çıkar.
  2. Bel fıtığının baskı uyguladığı sinirlere bağlı olarak ayak uçlarında ya da parmak uçlarında karıncalanmalar ile karşılaşılır. İleri seviyeli bir baskı söz konusu ise uyuşmalar da görülmektedir.
  3. Sinirlere olan baskıdan dolayı motor kabiliyetler azabilir. Bardak tutmak ya da ayağı ince bir noktaya basmak zorlaşır.
  4. Eğilip kalkarken ya da ağır kaldırırken spesifik bir noktada ciddi acı oluşur.

    Bel Fıtığı Tekrarlar Mı?

    Bel fıtığının tedavisinden sonra tekrarlama ihtimali bulunmaktadır. Tam olarak aynı noktadan olmasa bile hayat tarzında değişiklik yapılmadığı müddetçe bel fıtığı başka bir noktadan gelişebilir. Eğer aynı noktadan gelişen fıtık söz konusu ise belirtilerin şiddeti çok daha fazla olacaktır.

    Bel Fıtığında Nelere Dikkat Edilmelidir?

    Bel fıtığı şüphesi taşıyanların, bel fıtığı olanların veya bel fıtığı tedavisini tamamlanmış olanların günlük yaşamlarında dikkat etmeleri gerekenler şunlardır:

  5. Kesinlikle ağır kaldırılmamalıdır. Eğer kaldırılacaksa küçük parçalara ayrılmalı ya da dengeli tutulmalıdır.
  6. Sürekli oturmak ya da sürekli ayakta olmak bel fıtığını tetikler. Kırk dakika oturmak ve yirmi dakika hareket etmek en ideal olanıdır. Otururken bel, bel yastığı ile desteklenmelidir. Ayaktayken de sabit kalmamalıdır. Ayrıca topuklu ayakkabı kullanılmamalıdır.
  7. Yatılan yatak, yastık ve yatış pozisyonu için mutlaka doktora danışılmalıdır.
  8. Ayrıca hafif sporlar yapılmalı, diyet ile de fazla kilolar verilmelidir.

    Bel Fıtığı Nerelere Ağrı Yapar?

    Bel fıtığı ortaya çıktıktan sonra konumlandığı noktaya göre vücudun çeşitli bölgelerinde ağrı, karıncalanma ve uyuşma yapar. Eğer belin alt bölgesinde oluşan bir fıtık var ise kalça ve bacaklarda şiddetli ağrılar görülür. Eğer belin üst bölgesine yerleşen bir fıtık söz konusu ise ağrı omuzlara ve kollara doğru yayılır. Ayrıca konumlanma noktasından bağımsız olarak, yapılan hareketle bağlı olacak şekilde ağrı tüm sırta yayılabilir.

    Bel Fıtığı Bir Anda Olunur Mu?

    Bel fıtığına bir anda yakalanmak mümkündür. Vücudun kaldırabileceğinin, omurganın ve dokuların taşıyabileceğinin çok üzerinde olan bir yük ciddi bir atak ile kaldırılmaya çalışılırsa zayıflayan dokular bir anda patlayarak fıtığı ortaya çıkartabilir. Bu yüzden yaş fark etmeksizin ağır yüklere ve ani hareketlere karşı her zaman tetikte olunmalıdır.

    Bel Fıtığı Kronik Bir Hastalık Mıdır?

    Bel fıtıklarının yüzde doksan kadarı kroniktir. Tedavi edilmelerinden sonra dikkatli bir hayat yaşanmazsa tekrar ortaya çıkmaları mümkündür ancak çıkış noktasında genelde eski bel fıtığı ile aynı değildir. Farklı bir bölgeden, daha şiddetli bel fıtıkları gelişebilir.