Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından daha fazla bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

Anemi (Kansızlık)

Anemi (Kansızlık) Hakkında
Anemi (Kansızlık) Nedenleri
Anemi (Kansızlık) Belirtileri
Anemi (Kansızlık) Risk Faktörleri
Anemi (Kansızlık) Komplikasyonları
Anemi (Kansızlık) Nasıl Önlenir
Sık Sorulan Sorular

Anemi, kanda bulunan hemoglobin seviyesinde veya kırmızı olan kan hücrelerinin sayısında yaşanan azalma sonucunda ortaya çıkan sonuçlar olarak tanımlanabilir.

İnceleyen ve Onaylayan : Uzman Dr. Sema Tutar Pişkinsüt

Anemi (Kansızlık) Hakkında

Halk arasında kansızlık olarak da bilinen anemi, kişinin kanında yeterli sayıda kırmızı kan hücresi bulunmaması veya hemoglobin değerinin normalin altında seyretmesi nedeniyle ortaya çıkan hastalıktır. Aneminin sebebi yaklaşık %90 olarak demir eksikliğidir. Hemoglobin, kanda oksijeni taşıyan ve alyuvarlara kırmızı rengini veren proteindir. Demir de hemoglobinin temel yapısında yer alan ve oksijeni bağlayan elementtir. Eksikliği durumunda vücuda kan ile yeterli oksijen taşınmaz ve kişide yorgunluk, halsizlik, baş ağrısı, konsantrasyon bozukluğu, nefes darlığı, soluk cilt, üşüme, kalp çarpıntısı gibi bulgular ortaya çıkar. Hemoglobin seviyesinin yaşa bağlı değişkenlik göstermekle birlikte gebe olmayan kadınlarda 12 g/dl, erkeklerde 13 g/dl’nin altına düşmesi anemi olarak tanımlanır. Genel tabloya bakıldığında kadınlarda anemi görülme sıklığı yüzde 30-40, erkeklerde yüzde 20'lerde olduğu düşünülüyor. Yetersiz beslenme, demir emiliminde meydana gelen bozukluklar da anemiye yol açar. Ayrıca kan kaybında vücut kanla birlikte içindeki demiri de kaybettiği için anemi gelişebilir. Kaza ve yaralanmalar haricinde vücudun kendi içinde meydana gelen mide kanaması, hemoroit gibi kanama türleri de anemiyi tetikleyebilir.

Anemi (Kansızlık) Nedir?

Vücuttaki hücrelere yeterli miktarda oksijen taşınması için kanda yeterli sayıda kırmızı kan hücreleri bulunmaması durumu anemi olarak tanımlanır. Halk dilinde kansızlık olarak bilinir. Kısaca anemi hemoglobin değerinin normalin altına düşmesi veya kırmızı kan hücresi eksikliğine bağlı kansızlıktır. Kanımızda oksijen taşınmasından sorumlu yapı taşı hemoglobin proteini, oksijeni hemoglobine bağlayan temel element demirdir. Demir normal değerlerinin altına düştüğünde yeterli sayıda oksijen hemoglobine bağlanamaz ve kanda dolayısıyla vücutta oksijen eksikliğine bağlı olarak çeşitli fonksiyon bozuklukları ortaya çıkar. Kişilerde yorgunluk, halsizlik, çarpıntı ve güçsüzlük gibi belirtilere neden olabilir. Kansızlığın farklı çeşitleri vardır. Her kansızlık çeşidinin kendine özel nedeni bulunur. Kronik olarak ortaya çıkabildiği gibi geçici anemiler de sık rastlanan durumlardır. Alyuvarların sayımı ile kolayca teşhis konur.

Yaşa Göre Ortalama Kan Değerleri

Her yaş grubunun ve her cinsiyetin kan değerleri farklıdır.

  • Yeni doğan Hb değeri: 17-22 g/dl
  • Bebek (7 günlük) Hb değeri: 11-20 g/dl
  • Bebek (1 aylık) Hb değeri: 11-15 g/dl
  • Çocuk Hb değeri: 11-15 g/dl
  • Kadın Hb değeri
  • Yetişkin: 12-16 g/dl
  • Orta Yaş Üstü: 11,7-13,8 g/dl
  • Erkek Hb değeri
  • Yetişkin: 14-18 g/dl
  • Orta Yaş Üstü: 12,4-14,9 g/dl

Anemi Çeşitleri

Kansızlık çeşitli nedenlerden ortaya çıkabilir. Aneminin birden fazla çeşidi vardır.

Demir Eksikliği Anemisi

Demir eksikliği anemisi genellikle en çok rastlanılan anemidir. Hemoglobini oluşturan temel element olan demir eksikliğinde hemoglobin üretilemez. Sıklıkla kadınlarda görülür. Bunun neden regl kanamalarıdır. Ayrıca gebelik ve emzirme dönemlerinde vücut normalden fazla demire ihtiyaç duyduğundan yeterli miktarlarda alınmadığında riskli tablolar ortaya çıkarır. Bunun yanında kanser ve ülser hastalıkları, uzun süreli nonsteroid anti-inflamatuar ve aspirin kullanımı da demir eksikliğine yol açar.

Vitamin Eksikliği Anemisi

İnsan vücudu kırmızı kan hücrelerini üretirken demirin haricinde folik asit ve B-12 vitaminine ihtiyaç duyar. Bu vitaminlerin eksiklikleri beslenme yetersizliği durumlarında ortaya çıkar, yeterli sayıda kırmızı kan hücresi üretilemez ve anemiye ortaya çıkar.

Kronik Hastalık Anemisi

Kanser, HIV/AİDS, romatoid artrit, böbrek yetmezliği gibi hastalıklara sahip olan kişilerde görülür.

Aplastik Anemi

Az görülmekle birlikte aynı zamanda ciddi sonuçlar doğuran bir anemi türüdür. Nedeni kırmızı kan hücrelerini üreten kemik iliği miktarındaki azlıktır. Nedeni net olarak bilinmese de benzin, arsenik gibi zararlı madde soluma, radyasyon, uyuşturucu kullanımı ve enfeksiyonlardan ortaya çıkabilir.

Kemik İliği Hastalığı ile İlgili İlişkiler

Miyelodisplazi ve lösemi gibi kemik iliği hastalıkları kemik iliği üretiminde aksaklıklara neden olarak anemiye yol açar.

Orak Hücreli Anemi

Orak hücreli anemi genetik yani kalıtsaldır. Kan hücrelerinin şekli orak ve yarım aya benzer. Bunun nedeni hemoglobin yapısının farkıdır. Alyuvarlarda oluşan yapısal değişiklikler nedeniyle tedavi edilmesi neredeyse imkansız olup, ancak tedavi yöntemleri ile hastaların yaşam standartlarında düzelmeler gözlemlenmektedir. Bazı hastalarda hastalık genlerde saklıdır ve kendisini göstermez, taşıyıcıdırlar. Daha çok siyahilerde görülür.

Diğer Anemiler

Kusurlu hemoglobin yapısı kaynaklı anemiler, megaloblastik gibi karaciğer kaynaklı anemiler ve kalıtımsal alyuvar bozukluğuyla oluşan Akdeniz anemisi gibi az görülen formları vardır. Ayrıca alyuvar yıkımının fazla oranda olması da anemiye yol açabilir. Bazı çevresel ve kalıtsal durumlar vücutta normalden daha fazla alyuvarı yıkabilir. Yapım ve yıkım aynı oranda gerçekleşmezse, alyuvar yıkımı alyuvar yapımından fazla olursa bu da anemiye sebep olur.

Anemi (Kansızlık) Nedenleri

Temel olarak kan kaybı, alyuvar yıkımı fazlalığı ve alyuvar üretim yetersizliği anemiye yol açar.

Demir Eksikliği

Aneminin temel nedeni demir eksikliğidir. Kanda oksijen taşıyan protein olan hemoglobin, oksijeni bağlamak için demire ihtiyaç duyar. Hemoglobin üretilmesi için kemik iliğinin demirlenmesi şarttır. Vücutta yeterli demir miktarı mevcut değilse alyuvarlar için yeterli sayıda hemoglobin üretilemez ve kan yoluyla vücuda oksijen taşınamaz, anemi oluşur.

Regl Dönemi

40-50 yaş altı kadınlar demir zenginliği açısından eksiklikler yaşar. Bunun sebebi her ay düzenli olarak tekrar eden âdet kanamalarıdır. det kanamaları her sağlıklı kadının ayda bir rahminin olası bir döllenmeye karşı kendini hazırlaması ve döllenme olmayınca da bu yeni oluşturduğu dokuları kan ile birlikte vücuttan dışarı çıkarmasıdır. Bu kanamalarda vücut çok miktarda kan ve dolayısıyla demir kaybeder. Alyuvarların ortalama ömrü 100 gündür. Dolayısıyla vücut sürekli kan hücreleri üretmek zorundadır. Regl döneminden sonra kaybedilen kan ve demir yerine konulamazsa anemi gelişir. Bu dönemlerde takviye gıdalar alınmalı, demir eksikliği giderilmelidir. det kanamalarının şiddeti kişiden kişiye farklılık gösterdiği için her kadın anemi ile karşılaşmaz. Çocuk doğurma çağındaki her beş kadından birinde demir eksikliğine bağlı anemi görülür.

Hamilelik

Hamilelik döneminde kadınların demir gereksinimleri iki katına çıkar. Bu süreç demir eksikliğine bağlı anemi hastalığı için risktir. Gebe kadınların yaklaşık yarısında demir eksikliğine bağlı kansızlık tespit edilir. Yetersiz demir alımı anemiye yol açar. Vücutta demirin azlığı fetüse az oksijen gitmesi demektir ve bu gelişimde büyük sorunlara neden olur. Demir eksikliğine bağlı anemi erken doğum ve düşük riskini arttırır. Bu sebeple her gebeye demir takviyesi verilmelidir. Hamilelik sürecinde anne adayında özellikle 1-8 hafta arası aşırı halsizlik, tansiyon düşüklüğü, uyuşukluk hali, sürekli uyuma ihtiyacı gibi semptomlar var ise anemiden şüphelenilebilir. Anemi riski olmasa bile gebenin demir depolarının desteklenmesi anne ve bebek sağlığı için önemli bir önlemdir.

Mide ve Bağırsak Sisteminde Kan Kaybı

Mide, ince bağırsak ve kalın bağırsakta zaman zaman kanamalar olabilir. Midede olan kanamalar çoğunlukla ülser, kanser, gastrit kaynaklıdır. Bağırsak kanamaları da hemoroit, anal fissür, yapısal damar bozukluğu, kolorektal kanser, divertiküler hastalık kaynaklıdır. Hastalar bu sebeple kan kaybı yaşarlar. Hasta kan kaybederken kanın içindeki demiri de kaybeder. Bu kayıptan ötürü demir eksikliğine bağlı anemi ortaya çıkabilir.

Crohn Hastalığı

Crohn hastalığı, ağızdan makata kadar sindirim organlarında meydana gelen iltihaplı bir hastalıktır. Genel olarak rektum, kalın bağırsak ince bağırsağın alt kısımlarını etkiler. Dışkıda görülen kan hastalığın habercisidir. Kan kaybı olduğunda, kanın içindeki diğer bileşenler gibi demir de kaybedileceğinden anemi gelişebilir. Demir depoları, bol demir içeren gıdalarla beslenme ve takviye ile zenginleştirilmediğinde kansızlık ciddi boyutlara ulaşabilir.

Kan Kaybına Neden Olan Kazalar

Herhangi bir kaza durumunda hastalar kan kaybı yaşadıktan sonra transfüzyon gibi yollarla kaybettikleri kanı geri almak durumundadırlar. Hayati vücut sıvımız olan kan, eksikliğinde kişiyi ölüme götürebilir. Çünkü kan vücudumuzdaki tüm organ ve dokuların ihtiyacı olan oksijeni ve besini taşır. Kazadan sonra kan transfüzyonu olduğu halde belirli bir sürede kansızlık görülebilir. Bu eksiklik yeterli beslenme ve takviye gıdalar ile giderilebilir.

Anemi (Kansızlık) Belirtileri

Anemi çeşitlerinden, demir eksikliği anemisinin bulguları hastalığın ağırlığına bağlıdır. Hafif-orta derecelerdeki demir eksikliği anemisi bazen hiç belirti vermez. Bazı belirti ve bulgular çok şiddetli olabilirken bazıları oldukça hafiftir. Demir eksikliği anemisinde tespit edilen belirtiler bütün kansızlık çeşitleri için de geçerli sayılabilir. Anemi belirtileri organlara göre farklılıklar gösterir. Çünkü her organın oksijensizliğe tahammül sınırı başkadır. Özellikle demir eksikliklerinden kaynaklı anemi hastalarının kül, kireç, toprak özellikle de buz gibi gıda olmayan maddeleri yeme isteği tespit edilmiştir. Bazı anemi hastalarında görülen RLS (Yorgun Bacak) sendromu, bacaklarda hareketlilik yaratma isteği oluşturmaktadır.

Yorgunluk

Çabuk yorulma, sık uyuma isteği, tembellik ve sürekli yorgunluk aneminin sık görülen belirtisidir. Kansızlık nedeniyle oksijensiz kalan doku ve organların efor kapasitesi azaldığından yorulmalar ortaya çıkar. Hasta kendini sürekli halsiz hisseder, sıradan işleri yaparken bile çok yorulur ve çok uyur. Bu semptomlar gözlendiğinde, tablo ağırlaşmadan doktora gitmek en iyi seçenek olacaktır.

Soluk Cilt

Damarlar vücudumuz içerisinde kan ve oksijen dolaşımını bütün organ ve hücrelere taşıyan dolaşım sistemimizin yegane parçasıdır. Kanın kırmızı rengi almasını sağlayan ise protein hemoglobindir. Hemoglobin, demir, alyuvar azlığında kan, normalden daha açık renkli görünür. Hemoglobini eksik kan, damarlar ve dokular aracılığıyla cilde ulaştığında, normalde pembemsi bir renkte olması gerekirken daha solgun, açık renkli görünüme sebep olur. Bunun nedeni anemidir.

Hızlı veya Düzensiz Kalp Atışı

Anemi sebebiyle kan hacminin azalması sebebiyle kalp debisini normal seviyede tutmak için hızlı şekilde pompalama yapar. Bu durum çarpıntıya sebep olabilir. Ritim bozukluğu olan hastalarda kansızlıktan da şüphelenir.

Nefes Darlığı

Kandaki hemoglobin miktarı normal kriterlerin altına düştüğü zaman vücuda kan yoluyla ulaşan oksijen miktarı azalır. Oksijen azlığı çoğu doku ve organı kötü etkiler. Bu azalma çeşitli organların fonksiyonlarını etkilediği gibi akciğerlerin çalışmasını da etkileyerek nefes darlığı şikayetini ortaya koyabilir.

Göğüs Ağrısı

Kansızlık zaman zaman vücudun her tarafında ağrıya sebep olmakla birlikte kan ve akciğerdeki fonksiyonel bozukluklarla meydana gelen göğüs ağrısı belirtileri de gösterebilir. Kandaki oksijen azlığı organların işlevselliğini bozar ve ağrılara sebep olur.

Baş Dönmesi

Baş dönmesinin olmasının sebebi kişide kansızlık olmasındandır yani tıbbi olarak kan hacminin azalması olarak nitelendirilebilmektedir. Kan hacmindeki bu azalmaya bağlı ani kalkışlarda; bayılma, baş dönmesi, göz kararması, tansiyon düşmesi belirtiler görülebilir.

Zihinsel Sorunlar

Demir eksikliği yaşayan hastalarda yenmeyen birtakım maddeleri tüketmeye yönelik istekler oluşabilir. Tebeşir, kireç, kil, toprak ve özellikle buz aşermeler görülebilir. (PİKA) Gebelik dönemindeki demir eksikliğine bağlı anemiler giderilmezse fetüse ihtiyacı olandan az oksijen gider. Büyüyüp gelişirken oksijensiz kalan dokular, bebeğin tüm organlarıyla birlikte beyninin gelişimini de kötü etkileyip zihinsel sorunlara yol açabilir. Ayrıca bebeklik ve çocukluk dönemlerindeki demir eksiklikleri giderilmedikleri takdirde beyin gelişiminde sorunlar çıkarabilir.

Soğuk Eller ve Ayaklar

Dolaşımda yeteri kadar demir bulunmadığında el ve ayakta üşümeler meydana gelir. Bunun nedeni sıcaklığı kontrol eden tiroit hormonunun işlevini yerine getirememesidir. Tiroit hormonunun yapımında diğer bileşenlerin yanında demir oldukça önemlidir. Demir eksikliğinden kaynaklanan tiroit üretimi aksaklığı hormonun uygun çalışmamasına ve buna bağlı olarak üşümelere neden olur.

Baş Ağrısı

Demir eksikliğinden kaynaklanan, vücuda ihtiyacı olan oksijenin ulaşmaması sorunu, her doku ve organda ağrıya sebep olduğu gibi baş ağrısına da sebep olur. Ayrıca organların işleyişinden sorumlu organ beyin, baş kısmında bulunduğu için kimi zaman bu ağrılar diğer organ ağrılarından daha şiddetli olabilir.

Anemi (Kansızlık) Risk Faktörleri

Anemi, tüm yaşlarda, ırklarda görülebilen bir hastalıktır ancak bazı kişiler risk grubunda yer alırlar. Kadınların erkeklere göre anemi hastalığına yakalanma riski fazladır. Ayrıca bebekler, çocuklar, büyüme dönemlerindekiler ve çeşitli nedenlerden dolayı kaybı yaşayan yetişkinler demir eksikliğine bağlı anemi riski ile karşı karşıyadır. Bebek ve çocukların büyüme ve gelişmeleri için demir elementi çok önemlidir. Bebekler zamanında doğmuş ise 1-6 aylık demir ihtiyaçlarını karşılayacak kadar demir deposuna sahip olarak doğarlar. İnek sütünü çok tüketen çocuklarda demir eksikliğine bağlı kansızlık görülebilir. Bunun nedeni sütün demir bakımından çok fakir olmasıdır. Gereğinden çok süt tüketimi bazı çocuklarda demir emilimini olumsuz etkileyebilir. Ayrıca yetişkin kadınlar aylık âdet kanamaları sırasında oluşan kan kaybından ötürü demir eksikliği anemisi risk grubundadır. 14-45 yaş arası kadınların yaklaşık olarak beşte birinde demir eksikliği anemisi görülmektedir. Gebelerde demir ihtiyacı normal değerlerin iki katı kadar daha fazla olur. Bu nedenlerden dolayı demir eksikliği oluşma ihtimali gebe olan kadınlarda oldukça fazladır.

Bağırsak Hastalıkları

En sık görülen bağırsak hastalıklarından biri Crohn hastalığıdır. Crohn hastalığı, gastrointestinal kanalın -ağız ve makat arası- herhangi bir dokusunda oluşan iltihaplı bir hastalıktır. Belirtileri yemekten sonra meydana gelen şiddetli karın ağrıları ve ishaldir. Chron gibi iltihaplı bağırsak hastalığı bulunan kişilerde, hemoroidi olan hastalarda kan kaybı sıkça görülür. Kan kaybı ile birlikte vücut mevcut olan hemoglobin gibi bileşenlerini de kaybeder ve hasta anemi riski ile karşı karşıya kalır.

Regl Dönemindeki Kadınlar

Regl dönemi her ay tekrarlanan bir döngüdür ve her ay kişiye göre değişkenlik gösteren miktarda vücuttan kan kaybı yaşanır. Vücut kan ile birlikte tüm kan bileşenlerini de kaybeder. Kan bileşenleri içindeki hemoglobin kaybı anemiye neden olan başlıca bileşendir. Bu dönemlerde vücudun her zamankinden fazla demire ihtiyacı vardır. Yoğun âdet kanaması yaşayan kadınlar anemiyle karşı karşıya kalabilir.

Hamileler

Gebelik süresince kadınların demir ihtiyacı artar. Hem bebeğin hem annenin sağlığı için annenin vücudunun kan değerlerinin normal seviyede olması gerekir. Gebelik boyunca demir ve folik asit seviyelerinin normalden düşük olması veya kandaki değişimler nedeniyle anemi oluşabilir. Gebeleliğin ilk 6 aylık döneminde, kanda oluşan plazma hacmindeki artış, anemiye neden olabilmektedir.

Kronik Hastalığı Olan Kişiler

Böbrek yetmezliği, romatoid artrit, kanser, diyabet, HIV/AIDS, iltihabi barsak hastalıkları, kalp yetmezliği hastalıklara sahip olan kişilerde anemi görülebilir. Özellikle kanser, HIV/AIDS bağışıklık bağışıklığa zarar veren hastalıklar olduğu için kansızlık yaşamaları durumunda risk altındadırlar.

Genetik Faktörler

Anemi hastalığı çoğu zaman geçici olsa da kronik ve nesilden nesile aktarılan kalıtsal türleri de mevcuttur. Aneminin çeşidine bağlı olarak hastalığın gelişmesinde genetik faktörler de rol oynar. Orak hücreli anemi hastalığında taşıyıcılık söz konusudur. Orak hücreli anemi, alyuvarların normalden farklı bir şekil almasıdır. Bu şekil yarım ay ve orağa benzediği için bu ismi almıştır. Ayrıca siyah ırklarda daha sık görülür. Akdeniz Anemisi veya tıbbi adıyla Talasemi çoğunlukla Akdeniz ülkelerinde yaşayan insanlarda görülür.

Vitamin Eksikliği Olan Kişiler

Vitamin bakımından fakir beslenme vücutta vitamin eksikliğine yol açar. Özellikle B-12 ve folik asit kan yapımında rol oynadığı için eksikliğinde anemiye sebep olur. B-12 eksikliği, beslenmede B-12 vitamini olmaması, B-12 emilimini engelleyecek mide veya bağırsak hastalığı olması veya birtakım ilaçlar sebebiyle oluşabilir. Folik asit eksikliği, alınan besinlerde folik asit bulunmaması veya vücudun yeterince folik asit emilimine engel olan başka bir hastalıktan (huzursuz bağırsak sendromu) kaynaklanabilir.

Anemi (Kansızlık) Komplikasyonları

Anemi hastalığı sırasında ve sonrasında çeşitli komplikasyonlar ile karşı karşıya kalınması mümkündür.

Şiddetli Yorgunluk

Hiç iş yapmadan yorulmak, sürekli halsizlik hissi, enerji azlığı, çabuk yorulma gibi şikayetleri bulunan hastalarda anemiden şüphelenilebilir. Doku ve organlar yeterli oksijeni alamadıkları zaman efor kapasitelerinin altında çalışmaya başlar ve bu kişide yorgunluk hissi yaşatır.

Kalp Problemleri

Anemi hastalığı bulunan kişilerde aritmiler görülebilir. Kalp atışının ritmik bozukluklarına aritmi denir. Bu ritim bozuklukları kalp yetmezliğine kadar birçok soruna sebep olabilir. Uzun süreli kansızlıklarda bu komplikasyonların görülmesi olasıdır.

Hayati Tehlike

Anemi pek çok sağlık sorununa yol açabilir. Ayrıca birçok kanser türünün belirtisi olarak da kabul edilir. Tedavi edilebilen türleri olsa da özellikle de orak hücreli anemi çeşidi ciddi tehlike arz etmektedir ve sürekli kontrol altında tutulmalıdır. Anemide oluşacak olan aşırı sıvı kayıpları hayati tehlike oluşturabilmektedir.

Anemi (Kansızlık) Nasıl Önlenir

Bazı anemi türleri yeterli beslenme ile engellenebilir. Demir eksikliğine bağlı anemi için özellikle gün içerisinde demir bakımından zengin yiyecekler tüketilir ise aneminin önüne geçilebilir. Risk grubunda olan hamileler, regl dönemindeki kadınlar, ağır kan kaybı yaşamış hastalar demir depolarını normal seviyede tuttukları taktirde, anemiyi önleyebilirler.

Demir İçeriği Yüksek Gıdalar Yemek

Hayvansal gıdalardan kırmızı et özellikle sakatat demirce zengin besinlerdir. Ayrıca tavuk, yumurta, bazı balıklar özellikle somon, kabuklu deniz ürünleri tüketerek anemiyi önleyebiliriz. Yulaf, darı, buğday da demir açısından zengindir. Ispanağın sanılanın aksine demirce çok zengin değildir. Buna karşı pekmez demir eksikliği tedavilerinde önerilir. Taze sıkılmış meyve sularının demir emilimini arttırdığı, çay ve kahvenin ise emilimi azalttığı bilinmektedir.

Folik Asit Almak

Folik asit çoğunlukla bitkilerde bulunur. Bu sebeple meyve tüketimini arttırmak folik asit eksikliğinin giderilmesine yardımcı olur. Özellikle yeşil sebzeler, turunçgiller ve her türlü yeşillik yapısında bol folik asit bulundurduğu için bu besinleri tüketmek anemi önlenmesinde rol oynar.

B-12 Vitamini Almak

B-12 eksikliğinin derecesine göre doktorlar tedavi önerir. Hafif eksiklikler gıda takviyesi ile giderilebilir. Daha çok B-12 içeren besinleri tüketmek faydalı olur. Ancak bazı durumlarda gıda takviyesi ile giderilemez. Bu durumlarda ağız yoluyla alınan çeşitli B-12 hapları tercih edilebilir. Eğer B-12 eksikliği bir sindirim problemi kaynaklı ise haplar etki etmeyecektir. Vitamin emilimi gerçekleşmeden bağırsaklardan geçip gidecektir. Bu durumlarda B-12 iğneyle vücuda enjekte edilerek B-12 alınımı sağlanabilir.

Sık Sorulan Sorular

Bu bölümde, anemi hastalığı ile ilgili sık sorulan soruları cevaplayacağız.

Anemi (Kansızlık) Normal Doğum Yapabilir Mi?

Anemi hastalığı doğum zorluğuna ve normal yerine sezaryen doğuma neden olmaz. Anemili hastalar da bebeklerini normal doğumla dünyaya getirebilirler. Fakat aşırı kansızlığı olan kişilerde doğum sırasında yaşanan kanamalar hayati tehlikelere sebep olabilir. Demir eksikliğine bağlı anemi hastalığına sahip olan gebelerde, düşük riski ve erken doğum olasılığı normalden fazladır. Bu sebeple kansızlığın doğuma kadar tedavi edilmesi çok önemlidir.

Anemi Hastaları Kan Bağışında Bulunabilir Mi?

Kan, oldukça hayati bir sıvıdır. Kan kayıplarında veya cerrahi operasyonlarda, bazı kanser türleri tedavisinde kana ihtiyaç duyulur. Kana ihtiyaç duyan kişi ve kan bağışında bulunacak bağışçının kan grubu mutlaka uyumlu olmalıdır. Ayrıca kan bağışında bulunan kişinin bulaşıcı hastalığı taşıma riski, kilosu, yakın tarihlerde dövme yapıp yaptırmadığı gibi birçok faktöre de bakılır. Kan bağışı için en önemli unsurlardan biri, bağışçının kan değerlerinin normal seviyelerde olmasıdır. Kan bağışında bulunmak isteyen kişilerin hemoglobin değerleri kadınlarda 12,5-16,5 g/dl, erkeklerde 13,5-18 g/dl olmalıdır. Anemi hastaları bu değerlerin altında hemoglobine sahip olduğu için kan bağışında bulunamaz.

Anemi Hastaları Nasıl Kilo Verebilir?

Anemi hastaları için diyet yapmak çok sağlıklı değildir. Ancak hafif anemi hastaları demir yönünden zengin diyetler yaparak kilo verebilir. Diyetisyen, kilo vermek isteyen anemi hastalarının önce kan değerlerine bakıp ardından değerlere göre diyet programı hazırlayacaktır. Çoğunlukla kırmızı et, pekmez gibi gıdaları listeye eklemesi olasıdır. Demirce zengin gıdalarla hazırlanan diyet programı ile anemi hastaları da kilo verebilir. Ancak ileri derece anemi hastalarının diyet yapması çok uygun değildir. Bu hastalar zaten anemi giderici ilaçlar kullanırlar ve bu ilaçların iştah açıcı özelliği mevcuttur. İştah açıcı ilaçlar sebebiyle hastanın kilo vermesi çok olası değildir. Kilo verse bile bu diyetler sağlığına yüksek ihtimalle zarar verir.

Anemi Hastaları Hangi Besinleri Tüketmelidir?

Anemi hastalığı çoğunlukla demir eksikliğinden kaynaklandığı için hastaların demir ağırlıklı gıdalar tüketmesi yararlı olacaktır. Dalak, ciğer gibi sakatatlar demir değeri oldukça yüksek gıdalardır. Anemi hastalarına çoğunlukla kırmızı et önerilir. Bunun yanında tavuk ve balık da ihtiyaç olan demiri karşılamaya yardımcı olan gıdalardır. Kansızlığı olan hastalarla çoğunlukla üzüm ve keçi boynuzu pekmezi önerilir. Pekmezler de demir açısından oldukça zengindir. Taze sıkılmış meyve suları demir emiliminde yarar sağlar. Bu sebeple hastalar bol bol meyve suyu içebilir. Ancak kahve ve çay demir emilimini engelleyecek bileşenler içerdiği için hastalara önerilmez.

Anemi Hastalarının Kullandığı İlaçlar Nelerdir?

Anemi tedavisinde hastalığın çeşidine göre ilaç tavsiye edilir. Bu ilaçlar şurup, hap, draje, süspansiyon, solüsyon, ampul, şırınga gibi çeşitli formlarda kullanılır. Tedavilerde kullanılan bazı ilaçlar şunlardır; Aktibol-L, Anfezic G, Calcium Folinate DBL, Dodex , Dropoetin, Eiseferon, Emfer, Epobel, Epoplus, Eporon, Eprex, Feramat, Ferifer, Ferlos, Ferplex, Ferricose, Ferro Sanol Duodenal, Ferroven, Ferrozinc G, Ferrum Hausman, Folbiol, Folidoce, Granülofer, Gyno-Tardyferon, Gynoferon, Inferose, Jectofer, Karferon, Komfer, Leucovorin Teva, Maltofer Fol, Mircera, Neorecormon, Oligofer, Oroferon Depot, Santafer, Tardyferon, Vegaferon, Venofer IV, Vi-Fer, Vi-Plex B12, Vitakobal

Vitamin Ve Demir Eksikliği Doğal Yollarla Sağlanabilir Mi?

Vitamin ve demir eksikliği derecelerine göre doğal yollarla giderilebilir. Hafif eksikliklerde çeşitli gıdalar ile eksiklikler yok edilebilir. Bol kırmızı et, sakatat, tahıl, pekmez gibi gıdalar demir yönünden zengin olduğu için anemi hastalarına tavsiye edilir. B-12 vitamini eksikliğinde ise hayvansal protein içeren besinler önerilir. Folik asit eksikliğinde hastalar içinde bol miktarda folik asit bulunan ciğer ve böbrek gibi sakatatlar, yumurta, yeşillik, fındık, fıstık, badem, ceviz, bira mayası, tahıllar, ıspanak, mercimek, mavi-yeşil algler (yosun), nane, maydanoz, baklagiller ve keçi sütü tüketmelidir. Fakat ağır anemilerde tedavi ancak ilaç yoluyla sağlanabilir.

Anemi Hastaları Oruç Tutabilir Mi?

Anemi hastaları vücutlarındaki yetersiz demirden kaynaklı çabuk yorulma, tansiyon düşüklüğü, halsizlik gibi durumlar yaşar. Bu sebepten dolayı aç kaldıkları süre boyunca vücutta kırmızı kan üretimi yavaşlayacağı için oruç tutmak anemi hastaları için tehlikeli olabilir. Oruç tutmanın anemi hastalarına tavsiye etmeme sebebimiz ne yazık ki hastalarda hayati tehlikeye zemin hazırlamasıdır. Hafif kansızlığı olanlar sahurda ve iftarda demir ağırlıklı beslenerek ve ilaç kullanıyorsa ilacını iftarda alarak oruç tutabilir. Doktor kontrolünde oruç tutmak önerilir.

Anemi (Kansızlık) Başka Hastalıklara Yol Açar Mı?

Kansızlık birçok hastalığın belirtisi olarak karşımıza çıkabilir. Tedavi edilmediği durumlarda çeşitli hastalıklara sebep olabilir. Kansızlığı olan gebeler düşük tehlikesi yaşayabilir, erken doğum riski artabilir. Kansızlığı olan bebek ve çocuklarda büyüme ve gelişme yavaşlar, bazı organ ve uzuvlar yeterince büyüyemez. Bazı çocuklarda algılama, kavrama gibi zihinsel işlevler yavaşlar. Zekâ geriliği görülebilir. Anemi, yetişkin ve çocuklarda ritim bozukluklarına sebep olur kalp yetmezliğine varan dolaşım yolu hastalıkların ortaya çıkmasına yol açabilir.

Anemi Hastaları İçin Özel Bir Diyet Bulunur Mu?

Vücuttaki çeşitli bileşenlerin eksikliğine ve bozukluğuna göre anemiler türlere ayrılır. Bazı eksikliklerin dışarıdan takviyesi mümkündür. Hastalar beslenmesini düzenleyerek ve takviye gıdalar tüketerek hastalığa sebep olan eksiklikleri giderebilir. Demir eksikliğinde demir ağırlıklı diyet programları önerilebilir. Vitamin eksiğinden kaynaklı kansızlıklarda B-12 ve folik asit yönünden zengin gıdalar içeren diyetler uygulanabilir. Kansızlığı olan kişiler, anemi hastalığına özel diyetleri doktor ve diyetisyen yardımıyla edinebilir ve uygulayabilir.

Anemi Hastaları Spor Yapabilir Mi?

Vücudumuzda kan yapımında görev alan temel protein hemoglobinin bileşeni demir, oksijeni hemoglobine bağlayan elementtir. Demir eksikliği durumunda hemoglobin yeterli miktarda oksijeni kan yoluyla diğer organlara taşıyamaz. Organ ve dokular ihtiyacı olan oksijeni alamadığında fonksiyonel aksaklıklar meydana gelir. Oksijensiz kalan organ ve dokular belirli efor kapasitesinin altında çalışmaya başladığında kişide aşırı yorgunluk, çabuk yorulma ve halsizlik başlar. Çabuk yorulma, halsizlik, tansiyon düşüklüğü, çarpıntı gibi sorunlar yaşayan hastaların egzersiz yapması biraz güçleşebilir. Kansızlığı olan kadın sporcuların harcadıkları enerji regl dönemlerindeki kan kaybıyla birlikte ağır tablolara yol açabilir. Kansızlığı olan sporcular demir değerlerini normal seviyeye taşımaz ve beslenmesine dikkat etmezse ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalabilir. Ağır anemi hastalarına spor önerilmez.

Anemi Hastaları Hamile Kalabilir Mi?

Hamilelik süresince çok dikkatli olunmalıdır. Doktor kontrolünde gebelik süreci yaşayan hastalar sağlıklı doğumlar yapabilir. Anemili hastalarda erken doğum riski ve düşük oranı sağlıklı gebelere göre yüksektir. Özellikle gebeliğin 6 ayı kritiktir. Kanın plazma hacminin alyuvar sayısından hızlı artması kanı sulandırır. Hamilelik boyunca demir ve folik asit seviyeleri normalin altına düşer. Anemi hastaları hamile kalabilmesinde hiçbir engel bulunmaz.

Anemi Hastaları Bebeğini Emzirebilir Mi?

Kansızlığı olan hastaların emzirmesinde bir engel yoktur. Fakat emziren annelerde demir eksikliği, emzirme fonksiyonunda bozukluklar yaratabilir. Annenin bağışıklık sistemi yavaşlar, süt kanalları tıkanabilir. Anemiden ötürü sürekli yorgunluk ve halsizlik, anneyi etkilediği gibi bebeğinde huysuzlanmasına neden olabilir. Bu sebepten dolayı kansızlığı bulunan anne demir takviyesi tüketmeli beslenmesine dikkat etmelidir. İlk 6 aydan sonra gerek duyulursa bebeğe de demir takviyesi yapılması sağlık açısından önemlidir.

Anemi Hastalığı Doğuştan Mıdır?

Aneminin pek çok nedeni olabilir. Demir eksikliği, vitamin eksikliği, hamilelik, mide ve bağırsak hastalıkları, kanser başlıca nedenler arasındadır. Bazı anemi türleri kalıtsaldır. Orak hücreli anemi kalıtsal anemi türlerindendir. Orak hücreli anemide hemoglobin yapısı farklılığından kırmızı kan hücreleri yarım ay şeklindedir. Tedavisi olmayan bu hastalık bazı kişilerde kendini göstermez ve genlerde saklanır. Bu hastalar taşıyıcıdır. Taşıyıcı annenin hasta çocuğu olması beklenir. Daha çok siyahilerde görülen orak hücreli anemi hastalığı doğuştan olabilir. Ayrıca halk dilinde Akdeniz anemisi olarak bilinen Talasemi hastalığı da sıklıkla Akdeniz insanında görülür, genetiktir. Çoğu anemi türü çeşitli bileşen eksikliklerinden kaynaklandığı için sonradan gelişir ve kalıtsal değildir.

Anemi Hastalarının Dikkat Etmesi Gerekenler?

Kansızlık şikâyeti olan hastalar öncelikle beslenmelerine çok dikkat etmelidir. Anemi hastalarının çoğunun demir depoları ihtiyaçlarına yetecek seviyede değildir. Demir bakımından zengin gıdalarla beslenmek hastalar için çok önemlidir. Vitamin eksikliğinden kaynaklanan anemilerde, hastalar B-12 ve folik asit ağırlıklı beslenmelidir. Kendilerini fazla yormamalı ve uzun süre aç kalmamalıdırlar. Anemili kadınlar regl dönemlerinde kan üretimini arttıran gıdalar tüketmelidir. Kansızlığı olan gebeler de gebelik süresince doktor tarafından tavsiye edilen uygulamaları takip etmeli ve demir takviyesi almalıdır. Mide ve bağırsak hastalıkları olan anemili hastalar da beslenmelerine dikkat etmelidir. Kanser hastaları için anemi risk oluşturur ve tedavisinin mümkün olan en kısa sürede gerçekleşmesi gerekir.

Anemi Hastaları Ameliyat Olabilir Mi?

Anemi hastalığına sahip olan kişiler ameliyat olabilir. Hafif kansızlıklar herhangi bir risk oluşturmazken ağır tablolu anemiler cerrahi operasyonlarda kan kaybı durumunda hayati tehlike oluşturabilirler. Ameliyat öncesi kan değerlerini inceleyen cerrahlar, tabloya göre hareket eder ve önlem alır. Ağır anemili hastaların cerrahi operasyonlarında, gerektiğinde transfer edilebilecek kan torbaları mutlaka hazır bulunur ve ihtiyaç anında hastaya verilir.

Anemi (Kansızlık) Hastaları Neden Çok Üşür?

Kan hayati sıvımızdır. Vücudumuzun ihtiyacı olan birçok bileşen vardır. Bu bileşenler kan yoluyla doku ve organlara kan yoluyla ulaşır. İnsan vücudunun her noktasına kılcal damarlar ile kan iletilmektedir. Bütün hücrelerimiz, dokularımız, organlarımız, sistemlerimiz kısacası tüm organizmamız işlevlerini gerçekleştirebilmek için oksijen başta olmak üzere birçok bileşene ihtiyaç duyar. Oksijeni kanımızda taşıyan hemoglobin proteini oksijeni kendisine bağlamak için demir elementini kullanır. Demir eksikliklerinle hemoglobin, yeterli miktarda demiri yapısında bulundurmadığı için istenilen sayıda oksijeni bağlayamaz. Oksijeni az miktarda olan kan vücutta dolaşmaya başlar ve dokuların ihtiyacı olan oksijeni dokulara sağlayamaz. Damar ve dokulardaki oksijen azlığı kişide üşümeye sebep olur.

Anemi (Kansızlık) Testleri Nelerdir?

Anemi hastalığının teşhisini tam kan sayımı testleri sağlamaktadır. Hemoglobin, demir bakımından oldukça zengin, oksijeni kendi yapısına bağlamak ve vücuda taşımakla görevli proteindir. Kırmızı kan hücrelerinin kandaki hacimce oranını belirten ölçü ise hemotokrittir. Hemoglobinin veya hematokrit normal değerlerinin altında çıkarsa anemiden şüphelenilir. Hemoglobin ve hematokritin normal değerleri toplumdan topluma farklılık gösterir. Hemogramda alyuvarların hacmine ve büyüklüğüne de bakılır. Normal hacminden küçük alyuvarlar demir eksikliğine işaret eder. Hemoglobin elektroforezi testi kanda farklı tipteki hemoglobinlere bakılan testtir. Anemi hastalığının çeşidini belirleme açısından retikülosit sayımının önemi büyüktür. Kandaki demir miktarını ölçen testler de anemi tanısında oldukça kullanılır. Bu testler serum ferritin ve serum demiridir. Total demir bağlama kapasitesi ve transferin düzeyi testleri demir ölçümünde oldukça sık çalışılan testlerdir. Kansızlığının birçok sebebi olabilir. Bu nedenle kurşun zehirlenmesi, böbrek yetmezliği, B-12 ve folat eksikliği testleri de yapılabilir. Hekim, anemi kaynağının bir iç kanamadan gerçekleştiğinden şüphelenirse dışkıda kan aranmasını isteyebilir. Dışkıda kan bulunduğu takdirde, bu kanamanın nereden kaynaklandığını belirlemek için farklı testler çalışılması olasıdır.

Ayrıca doğru hızda kan üretilip üretilmediğini tespit amaçlı kemik iliği testi de istenebilir.

Anemi (Kansızlık) Hangi Sistemin Hastalığıdır?

Anemi hastalığı, kırmızı kan hücrelerinin normalden az olması ya da sürekli olarak az üretilmesi sonucu ortaya çıkan; dolaşım sistemini etkisi altına alarak vücudun tamamında etkili olabilen bir hastalıktır. Vücudun tamamında etki göstermesinden dolayı hangi sistemin hastalığı olduğu konusunda kafa karışıklığı olmakla birlikte kaynak noktaya bakıldığımda dolaşım sistemi hastalığı olduğu görülecektir.

Anemi'ye Hangi Doktorlar Bakarlar?

Anemi hastalığının ilgilendirdiği sistemin hastalıkları ile dahiliye bölümü ilgilenmektedir. Aneminin sebebi fark etmeksizin yapılması gereken şey iç hastalıkları bölümüne başvurulmasıdır. Yapılan tetkiklerden sonra, oldukça yaygın bir hastalık olduğu için neredeyse tüm dahiliye hekimleri anemiye yönelik tedavi sürecini başlatabilmektedir.

Anemi (Kansızlık) Hangi Kromozom ile Taşınır?

Kırmızı kan hücrelerinin normalden çok az üretilmesine ya da yeteri kadar üretiliyor olmasına rağmen normalden çok daha hızlı yıkıma uğruyor olmasına sebep olan şey genetik bazı problemlerdir. Aneminin ortaya çıkmasına sebep olan bu genetik bozukluk baba baskın olmak üzere anneden de geçen on birinci kromozomla taşınmaktadır.

Anemi (Kansızlık) Nasıl Tedavi Edilir?

Aneminin birden fazla çeşidi vardır ve her bir çeşit farklı yöntemler ile tedavi edilir. Hastanın ilgili şikayetlerle başvurmasının ardından ilk yapılan şey aneminin teşhisi ve sonrasında türünün belirlenmesidir.

  • Demir eksikliğine bağlı olarak gelişen anemi de direkt olarak ilaç tedavisine başlanır. Sonrasında ise demir zengini gıdalar diyetlere dahil edilir. Eğer diyete ve ilaca rağmen ortadan kalkmayan bir demir eksikliği söz konusu ise kanama şüphesiyle hasta tekrar tetkik edilir.
  • Vitamin eksikliğine bağlı gelişen anemilerde de tedavi yöntemi ilaç ve diyettir. Vitamin ağız yoluyla veya damardan enjekte edilirken aynı zamanda diyetlere de ilgili vitaminlerce zengin olan besinler eklenir.
  • Kronik olarak gelişen, tedavisi olmayan anemide ise amaç belirtileri azaltmak ve atak sürelerinin arasını açmaktır. Hormon takviyesi, kan takviyesi başlıca uygulamalardır.
  • Kan değerleri aşırı düşük ise kırmızı kan hücrelerini üreten iliklerin nakli yapılabilir.

Diğer anemi türlerinde de tedavi yöntemi olarak hayat tarzı değişiklikleri, ilaçlar, kan değişimi ve ufak cerrahi uygulamalar kullanılır.

Anemi (Kansızlık) Nasıl Anlaşılır?

Kansızlığın yani aneminin ortaya çıkardığı belirtiler üzerinden hastalık anlaşılabilir. Birçok belirti diğer hastalıklarla da kesiştiği için mutlaka bir doktor kontrolü şarttır. İlk aşamada şu belirtiler aranabilir:

  • Sürekli yorgunluk hali,
  • Yeteri kadar kalori alınmasına rağmen kilo alamama,
  • Cilt renginde bozulmalar,
  • Kalp ritminde bozulmalar,
  • Solunum fonksiyonlarında bozulmalar,
  • Uzuv uçlarında renk değişimleri ve soğukluk,
  • Geçmeyen ve artan ağız içi yaraları,
  • Saç dökülmesi. Bu belirtilerin şiddeti ve sürekliliği aneminin türünü ve evresini ortaya koymaktadır.

Anemi (Kansızlık) Ne Demektir?

Anemi, dolaşım sisteminin en önemli parçası olan kırmızı kan hücrelerinin normalden az olmasını veya yeterli olmasına rağmen çok çabuk tahrip olmasını ifade eden hastalıktır. Kansızlık olarak adlandırılmaktadır ve geniş bir perspektifle incelendiğinde birden fazla sebebi vardır. Bu sebeplerden bazıları tedavi edilebilir iken bazıları edilemezdir.

Anemi Hastası Olan İyileşir Mi?

Anemi hastalığı vitamin, mineral ya da diğer bazı sebeplerden dolayı ortaya çıkıyorsa ısrarlı bir tedavi ile ortadan kaldırılabilir. Eğer kemik hastalıkları ve özellikle de ilik hastalıkları söz konusu ise tedavi edilmesi güçtür. Bazı anemi türlerinde tedavinin amacı hastalığı ortadan kaldırmak değil, belirtilerini kontrol altında tutmaktır. Anemi hastalığı türlerinin yüzde doksanı tedavi edilebilir durumdadır.

Anemi Hastalığına Neler Sebep Olur?

Anemi hastalığını ortaya çıkaran çeşitli sebepler bulunur. Bu sebeplerden bazıları kolayca fark edilebilir ve bilindik iken bazıları henüz aydınlatılamamıştır:

  • Alyuvar hücrelerinin çok az üretilmesi anemi sebebidir.
  • Dışkı sırasında ya da vücudun içinde sürekli olarak kanama olması.
  • Bağışıklık sisteminin kırmızı kan hücrelerine saldırması.
  • Demir eksikliği en büyük anemi sebebidir.
  • Genetik faktörler de anemi sebebidir.
İlgili Bölümler